Forumumuza Hoş Geldiniz

Hoşgeldiniz. Ücretsiz içerikler ve özel hizmetler sizi bekliyor. Hemen üye olun!

Şiddet Nedir?

nirvana

Yeni Üye
15 Mar 2009
60
0
0
45
bir yerlerden copy-paste yapmadan konuya giriş yapmak acemice durabilir.Bilirkişilerin onamasına gerek olmadan bireysel açıklamalarla netleşebilecek ama sonucu ve sebebi çok indirip-kaldırılabilecek bir konu.
bazıları şiddetin genetik yatkınlığını,mevsim dönencelerinin etkisini,med-cezirden tutunda anne karnında maruz kalınan psikolojik baskılara kadar birçok etmenin sonucu olarak görür.
nacizane görüşüm orantısız sevgi = şiddete maruz kalma/bırakma'ya yatkın birey.
Abartıya kaçmadan sunulan sevgi ve özgüven kazanımı şiddetin önüne geçebilir.
daha dikkatli farkında yaşamak kitap okumaklada olmuyo şükür ki.
Herkes için elzem bir nakarat tekrarlayalım yine ''empati,empati,,,
yada eski dilde kendin için istemediğini başkasına yapma-iğneyi kendine çuvaldızını başkasına batır....
 

nirvana

Yeni Üye
15 Mar 2009
60
0
0
45
sayın nejdet site içi aramayı üstünkörü yapmışım demek
bu platformda tartışılmamış olmasıda ilginç gelmişti zaten...ben yeni olunca herşeyi yeni sandım zahar...
konu birleştirme seçeneği elinizdeyse eğer ricam olur diğer konuya ekleyiniz lütfen.
 

Nejdet Evren

Yeni Üye
19 Ağu 2008
3,589
179
63
61
sorun değil, birleştirme yapma yetkim yok. hem burada da tartışılabilir. sadece bu konudaki düşüncelerimi tekrar yazmamak için ling verdim. iyi forumlar arkadaş...
 

glsezinrs

Yeni Üye
12 Ara 2010
1,358
0
0
64
Şiddet, S.Freud'a göre doğuştan getirdiğimiz , bilinçaltımızda pusuda bekleyen 2 özellikten biri(diğeri cinsellik) Bu özelliklerimiz ortam, eğitim, kültür vb. sayesinde törpülenerek kabul edilebilir (toplumca meşru) düzeyde tutulmakla birlikte, zaman zaman egoyu zorluyor, bu durumda süperegomuz devreye girip frenliyor.(sağlıklı,sosyalleşmiş ve eğitimli insanlar için geçerli, ki bu da görecedir.)Nasıl bedenimizde bir sürü virüs, bakteri, mikrop taşıyor ve vücut direncimiz sayesinde hastalanmıyorsak (ımmun sistem) bu da onun gibi.Eğer toplumsal kültürün örüntüleri ne denli şiddeti kışkırtmayacak şekilde organize olmuşlarsa, bireyde şiddet eğilimi de o denli denetim altına alınabiliyor.Bizimki gibi şiddeti meşrulaştıran (töre, namus cinayetleri vb.) üstüne üstlük cinselliği de baskılamış toplumlarda direnç azalıyor ve toplum hastalıklı hale geliyor.
 

Nejdet Evren

Yeni Üye
19 Ağu 2008
3,589
179
63
61
ne tırtıllar, ne kangurular, ne yunuslar ne de kelebekler vs....şiddeti ne tanıyor ne de uyguluyorlar!...şiddetin doğuştan geldiğini nasıl savunabilirsiniz?
 

nirvana

Yeni Üye
15 Mar 2009
60
0
0
45
şiddetin hayvanlarda olmama sebebi açıklanabilir zannımca,şiddetin çıkış noktası kontrol edilemez isteklere acil cevap bulmadan geçiyor.yatkınlık anne karnından başlıyor bunun bilimsel kaynaklarıda var üstelik.
türkçe sözlükte karşılığı ;
Bir hareketin, bir gücün derecesi, yeğinlik, sertlik. 2. Hız. 3. Bir hareketten doğan güç: Rüzgârın şiddeti. 4. Karşıt görüşte olanlara kaba kuvvet kullanma. 5. mec. Kaba güç. 6. mec. Duygu veya davranışta aşırılık
4,5,6 için olumsuz ve insana mahsus denebilir.
 

Nejdet Evren

Yeni Üye
19 Ağu 2008
3,589
179
63
61
bir kısım hayvanlarda şiddetin olmaması nedenini "açıklanabilir" olduğunu belirtmişsiniz. lütfen açıklar mısınız?

../
et-oburluk ile şiddet arasında bir ilişki olmalı....
 

nirvana

Yeni Üye
15 Mar 2009
60
0
0
45
acaip hastayım ama bir yandan duramıyorum dahil olmadan o da ayrı bir konu saçmalamam olasılık dahilinde yani
bu sebeple konuya açıklık getirme işini erteliyorum affınıza sığınarak.

 

glsezinrs

Yeni Üye
12 Ara 2010
1,358
0
0
64
ne tırtıllar, ne kangurular, ne yunuslar ne de kelebekler vs....şiddeti ne tanıyor ne de uyguluyorlar!...şiddetin doğuştan geldiğini nasıl savunabilirsiniz?

Sigmund Freud savunuyor.Metinde belirtmiştim.Dediğiniz hayvanlarda insanlara özgü tanımlanan şiddet görülmüyor ise de primatlarda (şempanze- orangutan vb.)şiddet , tecavüz ve yağmalama olduğu biliniyor.Bunlarda da sosyal/sınıfsal kastlar mevcut.
 

Nejdet Evren

Yeni Üye
19 Ağu 2008
3,589
179
63
61
nirvana geçmiş olsun, çabuk iyileşmeniz dileğimdir.

glsezinrs,
anladığım kadarıyla siz de Freud'un savunusunu tartışmalı buluyorsunuz. şiddet uygulayan tür yalnızca insan değildir. şiddetin doğuştan kaynaklı bir eğilim olduğunu düşünmüyorum.
 

glsezinrs

Yeni Üye
12 Ara 2010
1,358
0
0
64
Tartışmayı bilimsel verilere dayalı yapmak belki daha verimli olabilir.Bu konuda yayınlanmış epey kitap, makale var.Ama o da uzun süre alır.O zaman konuyu sınırlayıp, (ör.şimdilik sadece fiziksel şiddet..) bilimsellikten de çok sapmadan kişisel yorumlarımıza geçelim.Şiddetin öğrenilen/öğretilen bir davranış biçimi olduğunu savunduğunuzu öngörerek, aklıma gelen ilk örneği yazayım.(Freud'un cinsellik abartısına katılmam ama bu iki özelliğin doğuştan getirildiği konusunda tutarlı tezleri vardır)Küçük çocuklar hayli zalimdir.Hepimiz küçükken bir civcive, karıncaya vb zarar vermişizdir.Elbette bunu zalimlik olsun diye yapmadık.Ama içine doğduğumuz evreni keşfetmek demek, bir anlamda insanın gücünü ve diğer varlıklar üzerindeki egemenliğini sınamasıdır.Zayıf olana neler yaptığımızı/yapabileceğimizi görmek,çok da vicdani bir mesele olarak algılanmamıştır insan doğasında.İnsanın doymak bilmeyen egosu, şiddeti daha "ulvi" etiketler içinde sürekli yeniden yaratmıştır .Şiddet , türümüze özgü bir kalıtımdır.Sadece insan yemeyeceği bir şeyi, türdeşlerini öldürür.Buna zafer der, savunma der, namus temizliği der, misyonerlik der...Bazı köpeklerin saldırganlığı artsın diye kuyrukları kesilir.Kuyruksuz köpek, kendi türdeşleriyle doğal iletişimini yitirmiş ve statüsüz bir "şey" olmuştur.Bu yüzden saldırgandır.Saldırganlığı öğretmedik ona, bu eğilimi kışkırttık ve yüzeye çıkardık.Kriminoloji, Freud'un savını destekler niteliktedir.Eğitimin amacı da saldırgan yönümüzü törpülemek değil mi?.Sadece bu eğilimin dengelenmesi konusunda eğitim etkilidir. (bunu arttırıcı eğitimler de var tabii)Ama bu özelliği (şiddet eğilimini)sonradan edinmiyoruz diye düşünüyorum.
 

Nejdet Evren

Yeni Üye
19 Ağu 2008
3,589
179
63
61
“bilim”, “veriler”, “bilimsel-yansızlık” , “gözlem-deney” vs. her biri ayrı birer tartışma konusu gibi durmaktadırlar.

“Kişisel yorum” ve “bilimsellik-ten sapmamak” nasıl bir araya gelecekler?

Verdiğiniz örnekte bilinçsiz şiddet türünü açıklamış oluyorsunuz. Bu yalnızca şiddetin türlerinden biridir. Ancak,şiddetin kökenini açıklayamaz.

“suçu toplum hazırlar, birey işler” temel yaklaşımı suç olgusuna Freud’dan farklı olarak toplumsal/ekonomik/politik/tarihsel içerikte yaklaşır. Kriminoloji, bakış açısına göre farklı sonuçları ortaya koyabilecek sosyal bir disiplindir/suç bilimi olarak ta tanımlanmaktadır.

Eğitimin amacı “ağacı yaş iken eğmek” olmasa gerek. Çocuk gözlemleyerek büyür ve içinde taşıdığı şiddet eğiliminden dolayı şiddet uygulamaz; o, içinde bulunduğu şiddet ortamından dolayı bu eğilimi edinir. Bilinçsiz şiddet, ileri yaşlardaki bilinçli şiddete zemin hazırlar. Bu, ilkel şiddetin geliştirilmiş şiddeti hazırlaması gibidir.

Ancak şiddet nedir? Sorusu hala yanıtsız kalmış görünmektedir.

“ Bu konuda yayınlanmış epey kitap, makale...” lerden varsa bildiğiniz bilimsel veriler, paylaşırsanız onlar üzerine de tartışmayı çoğaltabiliriz.
 

glsezinrs

Yeni Üye
12 Ara 2010
1,358
0
0
64
“bilim”, “veriler”, “bilimsel-yansızlık” , “gözlem-deney” vs. her biri ayrı birer tartışma konusu gibi durmaktadırlar.

“Kişisel yorum” ve “bilimsellik-ten sapmamak” nasıl bir araya gelecekler?
Yorumlarımzı mümkün olduğunca tarafsız/nesnel yapabiliriz anlamında.Şiddeti cinsiyete endekslemeden
Verdiğiniz örnekte bilinçsiz şiddet türünü açıklamış oluyorsunuz. Bu yalnızca şiddetin türlerinden biridir. Ancak,şiddetin kökenini açıklayamaz.
Şiddet,(yeğinlik) wikipedi ans. " Varoluş ve içgüdü .......psikolojik davranıştır"olarak tanımlanıyor.Ansiklopedik açıklamaya güvenirim.
“suçu toplum hazırlar, birey işler” temel yaklaşımı suç olgusuna Freud’dan farklı olarak toplumsal/ekonomik/politik/tarihsel içerikte yaklaşır. Kriminoloji, bakış açısına göre farklı sonuçları ortaya koyabilecek sosyal bir disiplindir/suç bilimi olarak ta tanımlanmaktadır.
Hükümlülerin tedavisinde bazan psikanaliz kullanılabilmektedir,Kurucusu Freud'dur.
Eğitimin amacı “ağacı yaş iken eğmek” olmasa gerek. Çocuk gözlemleyerek büyür ve içinde taşıdığı şiddet eğiliminden dolayı şiddet uygulamaz; o, içinde bulunduğu şiddet ortamından dolayı bu eğilimi edinir. Bilinçsiz şiddet, ileri yaşlardaki bilinçli şiddete zemin hazırlar. Bu, ilkel şiddetin geliştirilmiş şiddeti hazırlaması gibidir.
Her tohum ağacı içinde taşır.Ama her tohumun ağaç olması mümkün değildir.Uygun koşullara bağlıdır(iklim,su..)Saldırganlıkta uygun ortam bulduğunda eyleme dönüşür.Öfke,nefret.sözlü saldırı, psikolojik saldırı, yaralama,vücut bütünlüğüne saldırı ...nihayetinde öldürme .

E.Fromm kendini savunan insan
Antropoloji -insan çeşitliliğine bir bakış-C.P.Kottak(hacettepe üniv).
Not:bazı ülkelerde şiddetin genetik olduğu varsayımıyla soyağacı araştırmaları yapılmakta ve ceza indirimleri tartışılmakta imiş.Ülke ve yazarı hatırlamıyorum.Bu son cümle hiç de bilimsel yorum olmadı farkındayım.Kaynağı bulursam paylaşırım.Adler ,Jung ve Maslow'a bakıyorum İlintili birşeyle bulunca yazarım.
 

Feylesof TeCe

Yeni Üye
31 Ara 2010
926
1
0
31
Şiddet nedir? Hiç tanımlama yapamayacağım sadece şiddetin zihnimdeki canlandırmasını ifade edeceğim. Şiddet denilince zihnimde karanlıkta köşeye sinmiş yüzünü kapamış bir zavallı ve kanla karışık gözyaşları canlanıyor...
 

HCCE

Yeni Üye
15 Şub 2011
2
0
0
68
"Natıonal Geographıc" de hayvanlar alemini izlediğimde onlarında bir şekilde anlaşamadıkları zaman çözümü "bazen birbirlerini öldürecek düzeyde" kavgayla halletme yoluna gidiyorlar. Mesela arslan erkeği dişisini ilişkiye zorlamak için kendisinden olmayan dişinin yavrusunu öldürebiliyor. Bu kuşlarda da başka biçimlerde de gözlenebiliyor. Bu yorumum şiddeti, kavgayı savunduğum değil. Bilinçli insanlar şiddete baş vurmadan akıl yoluyla çüzüme gider..
 

glsezinrs

Yeni Üye
12 Ara 2010
1,358
0
0
64
"Natıonal Geographıc" de...
Tüm organizmalar saldırganlığı içgüdü olarak barındırır.Hayvanlarda verdiğiniz örnekteki gibi davranışlar daha yalın olarak bu içgüdüyü analiz etmemize yardımcı olur.Saldırganlık içgüdüsü, kendini savunma, hayatta kalma ve neslini sürdürme dürtüsüyle birlikte var olur.Başkasının yavrusunu öldüren aslan, kendi genlerini aktararak üreme içgüdüsünü saldırganlıkla birleştirir.Guguk kuşu, başka kuşların yuvasına yumurtlar.Yavru diğerlerinden önce yumurtadan çıkar ve diğer yavruları yer.Böylelikle guguk kuşu hem yavrusunu başka bir yuvada başka bir kuşun bakımıyla büyütür, hem de besin imkanı sağlar.Doğada böceklerden mantarlardan vb. sürüyle örnek bulabiliriz.İnsan doğadan ayrı bir varlık değildir.Onu ayıran düşünebilme ve aklını kullanabilme özelliğidir.Ama bu özelliği saldırganlığını tümüyle ortadan kaldırmaz.Küçük bir çocuk, yeni doğan kardeşini kıskanır, alışkın olduğu varlık alanı daralmıştır, tahtından indirilmiştir.Bebeğe zarar verebilir.Bu, öğretilmiş bir davranış değildir, içgüdüseldir...Uzatmayayım, insan kendi türüne ve doğadaki varlıklara karşı saldırgan içgüdüler taşır..Daha iri cüsseli olan insan, zayıfın tuttuğu balığı elinden almıştır her zaman.Süreçle birlikte (insan zekası geliştikçe ve keşfettikçe) kaba güç yerini aletlere, makinalara, silahlara bırakmıştır.Bunlar saldırganlığın kaba saba yüzü.Eğitimimiz arttıkça saldırganlığımıza ince ayar yaparak, yıkıcılığını ortadan kaldırsak da, Hobbes'un dediği gibi "insan insanın kurdudur."Bu yüzden devletin risk grubu diyebileceğimiz kadın, çocuk, engelli, yaşlı ve tüm doğa varlıklarını koruma konusunda duyarlı olması gerekiyor.
 

HCCE

Yeni Üye
15 Şub 2011
2
0
0
68
Ben bir bayan olarak devletin beni koruması yerine kendi kendimi nasıl korumam gerektiği konusunda beni eğitmeli. Necdet beyin sloganında olduğu gibi "kadınlarını erkeğe muhtaç bir şekilde yaşamı biz kadınlara sunmamalı."
 

glsezinrs

Yeni Üye
12 Ara 2010
1,358
0
0
64
Ben bir bayan olarak devletin beni koruması yerine kendi kendimi nasıl korumam gerektiği konusunda beni eğitmeli. Necdet beyin sloganında olduğu gibi "kadınlarını erkeğe muhtaç bir şekilde yaşamı biz kadınlara sunmamalı."

Haklısınız.Ama eğitim de devletin işlevlerinden biri değil mi?Devlet duyarlılığından kastım, uygulanmayan yasaları hayata geçirmesi, yasa uygulayıcılarının cinsiyet takıntılarını ortadan kaldırması yönünde eğitilmesi,(kadın veya erkek değil insan olması) küçücük kızların tacizinde "ama kendisi istedi" saçmalığı tutanaklara geçirilirken durup düşünecek kadar vicdan sahibi kişilere adaleti teslim etmesi gerekiyor.Devlet koruması istediği halde verilmeyen ve öldürülen kadınların vebali kimin?Bunların altından bireysel çabalarla kalkılamaz.Devlet, şiddetten kendisi vazgeçmeli önce.Yerlerde sürüklenen öğrencileri, biber gazını, yaka paça tekme tokat götürülen çevrecileri, işçileri...Hangi birini sayayım?Hayvan barınağı açılışını kurban keserek taçlandıranlara ne diyeyim?Silah taşıma yaşının 18'e indirilmesi gündemde ...İnsan sosyal bir varlıktır.kendi kendimizi korumak şeklinde bir soyutlama yapamayız.
 
Tüm sayfalar yüklendi.

Yeni Konular

Üst