Partizanlık Nedir?

Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde P Harfinden Nedir? Başlıkları kategorisinde odun tarafından oluşturulan Partizanlık Nedir? başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 727 kez görüntülenmiş, 14 yorum ve 1 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı P Harfinden Nedir? Başlıkları
Konu Başlığı Partizanlık Nedir?
Konbuyu başlatan odun
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan odun

odun

Filozof
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
12 Şub 2022
Mesajlar
950
Tepkime puanı
148
Puanları
43
Konum
Kime ne
Meyilli olduĝu siyasi partiye sımsıkıya baĝlı olmakla beraber, körü körüne partisinin peşinden gidendir. Mantık devre dışıdır, sürekli karşıt partilere düşmanca yaklaşır. Hep kendilerinin yaptıkları doĝrudur ve öz eleştiri yapmazlar.
 

dragon

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
14 Eki 2022
Mesajlar
441
Tepkime puanı
27
Puanları
28
Konum
dünya
Üniversite Bölümü
Sosyoloji
Ünvan
dünyalı
Benim partizanlığım(buna partizanlık denirse artık), cehaletim(!) en fazla 2 seçim sürdü. İlkinde kabahatim yoktu. Çünkü ülkenin içine eden, 3' lü koalisyon vardı. Anayasaya uy dedi diyen cumhurbaşkanını halka şikayet eden, iftira atan, çocuk gibi hareket eden, katilllere af çıkaran, depremde ölen yaralanan yüzbinlerce insanın asıl sorumlularını yargıdan muaf tutan bir başbakan vardı. Partizan partizandır, izmcisi izm-cidir(sağcısı, solcusu, okumuşu, okumamışı olmuyor maalesef). Bu insanı kendi siyasi görüşünden diye halen öven yazarlar olması da ilginç. Bir insanın geçmiş başarıları o insanın böylesi bir görevde yaptığı suçları aklamaz. Bu şu demektir; katilin önceki yaşamı çok başarılı ve dürüstmüş. Eee işlediği cinayet ne olacak? Yani öldürdüğü insanın hakkı, yakınlarının elemi ne olacak? İkinci seçimde de kusurum yoktu esasında. Çünkü yurtdışında bile paramız değerli idi. Burada yediğiniz paraya avrupada karnınızı doyurabiliyordunuz. Ne zaman ki; aleyhim(iz)e çıkarılan, yasaları, üretimsizliği, hak gasplarını, betonlaşmayı, rantiyeyi, insanların fetoşcularca gözetlenip, dinlendiğini, fişlendiğini görmeye başladım. İşte orada fırtınalar kopmaya başladı. Ben partizan değildim demek ki. Tabi benim gördüklerimi, hissettiklerimi diğerlerinin görmemesi, olumsuzluğa rağmen bunların peşinden gidilmesine bir anlam veremiyor, bir türlü bunu kavrayamıyordum. Çünkü hiç bir mantıklı açıklaması yoktu. Hükümet oyunu halktan alıyor. Sizden alınan vergiyi boyna zengine aktarıyordu. Bunu insanların görmemesi için gerçekten kör olması gerekti. Bunun mantıklı hiç bir açıklaması yoktu. Kaldı ki, evrenin lideri; menfaatlerinize aykırı davranırsam ban rey vermeyin dememişse de. Bu sonucu veren bir açıklamasıda mevcuttu. Geçmişte "bir simit çayı size reva görenlerin peşinden nasıl gideceksiniz" de demişti yani. Bu ben sizin yaşantınıza insan onuruna yaraşır bir refah sağlamamışsam, peşimden gelmeyin demektir. Diğer sosyal hayatınızı kısıtlar, gayri hukuki insan haklarınızın ihlallerine değinmiyorum bile... Hülasa; aklı olana sadece bu yeter. Spor takımı tutar gibi particilik yapılmaz.
 
Son düzenleme:

Adem

Düşünür Üye
Moderatör
Katılım
26 Nis 2009
Mesajlar
623
Tepkime puanı
62
Puanları
28
Benim partizanlığım(buna partizanlık denirse artık), cehaletim(!) en fazla 2 seçim sürdü. İlkinde kabahatim yoktu. Çünkü ülkenin içine eden, 3' lü koalisyon vardı.

Bugünde eğer mevcut hükümet giderse 3 lü değil 7 li koalisyon olacak. Hatta eğer hükümete gelirlerse PKK da memleket yönetiminde söz sahibi olacak.

Vatanın bekasını yalnızca bir parti koruyorsa , hep o partiyi desteklemek partizanlık değil , vatanseverliktir....
 

odun

Filozof
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
12 Şub 2022
Mesajlar
950
Tepkime puanı
148
Puanları
43
Konum
Kime ne
Mevzu vatanseverlik falan deĝil, mevzu partizanlık. Bu konuda partizanlık irdeleniyor. Memleket partizanlık yüzünden ikiye bölünmüş vaziyette. Her iki taraf karşı tarafı hainlikle suçluyor. Hiçbir taraf öz eleştiri yapmıyor.

Ayrıca seçmenlerin oylarıyla seçilmiş her parti meşrudur ve kendisini seçen vatandaşları temsil etme hakkına sahiptir. Bunun aksini iddia edenler, demokrasi düşmanı ve faşist zihniyete sahip olanlardır.

Peki, tüm bu olan bitenden kimler kaybediyor?
Elbette ülkenin kendisi ve vatandaşları. Bu şekilde seneler heba oluyor ve memleket bir adım ileriye gidemiyor.

Peki, bunların sorumlusu kimler?
İlk etapta partizanca tutumlarından dolayı vatandaşların kendisi, çünkü tepkilerini yapıcı bir şekilde dile getirmiyorlar. Mantık yerine, duygularıyla, inançlarıyla hareket ediyorlar. Yanlış yapsa da bizdendir, anlayışı hakim. Bunlar çok yanlış tutumlar.

Diĝer yandan elbette siyasetçiler, yöneticiler, parti liderleri ve hükümet de bunlardan sorumlu. Aĝza yakışmayan bir uslüple birbirlerine karşı sürekli hakaretler yaĝdırıyorlar. Koskoca siyasiler argolu konuşmaktan çekinmiyorlar, çünkü millet buna karşı bile tepkisini koymuyor. Senelerden beri süregelen kutuplaşmanın/partizanlıĝın baş sorumlusu siyasetçilerdir aslında.

Peki, partizanlık ne zaman biter?
İnsanlar yapılan yanlışlara tepkilerini her ortamda barışçıl bir şekilde dile getirebilmeliler ve sorumlu olan siyasilerden hesap sorulabilmeli. Hata yapan yöneticiler istifa merciini kullanma erdemliĝini gösterebilmeliler. Her koltuĝu kapan, senelerce o koltuĝa yapışıp kalmamalı.

Belediyeler, siyasetçiler, hükümet, parti liderleri, bakanlar, partiler... Hepsi vatandaşa hesap vermek zorundadır. Vatandaşlar bunun bilinciyle hareket ettikleri vakit partizanlık ister istemez azalır zaten.

Saĝduyulu vatandaşlar yapılan icraatlere göre yöneticilerini deĝerlendirdiĝi vakit, partizanlık azalır. Biter mi, bitmez elbette ancak bu memleketin partizanlık girdabından kurtulması bu şekilde mümkün olabilir.
 
Son düzenleme:

dragon

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
14 Eki 2022
Mesajlar
441
Tepkime puanı
27
Puanları
28
Konum
dünya
Üniversite Bölümü
Sosyoloji
Ünvan
dünyalı
eğer hükümete gelirlerse PKK da memleket yönetiminde söz sahibi olacak.

Vatanın bekasını yalnızca bir parti koruyorsa , hep o partiyi desteklemek partizanlık değil , vatanseverliktir....
Anladık, refahını, arpanı hükümete borçlusun. İşini yapıyorsun. Sorması ayıp olmasın ne maaş, koltuk veriyorlar sana?

Böylesi bir rezaleti savunabildiğine göre iyi besliyor olmalılar seni :)

odatv_image_66__d8ec859a005848.jpg


kargalar.Jpeg


fetoye-ovgu-konusmalarimi-gundeme-getirenler-fetocu-1412171200_m2.jpg


🤣



Herkesi kendin gibi balık hafıza sanıyorsun. Fetoşculuktan töbe edince geçmiş/iniz siliniyor, aklanıyor öyle mi?🤣
 
Son düzenleme:

odun

Filozof
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
12 Şub 2022
Mesajlar
950
Tepkime puanı
148
Puanları
43
Konum
Kime ne
Bakıyorum şu güzelim konuyu siyasi kavgaya çevirmişsiniz. Gerçi partizanlık da bir siyasi kavgadır aslında, hem de en koyusundan.:p
 

dragon

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
14 Eki 2022
Mesajlar
441
Tepkime puanı
27
Puanları
28
Konum
dünya
Üniversite Bölümü
Sosyoloji
Ünvan
dünyalı
Bakıyorum şu güzelim konuyu siyasi kavgaya çevirmişsiniz. Gerçi partizanlık da bir siyasi kavgadır aslında, hem de en koyusundan.:p
Partim yok ki; partizanlık yapmış olayım. Benim ki yukarıdakinin çelişkisine projektör tutmaktı. Hdpekeka; terrist bunlar diyorlar. Sonra oturup fotoğraftada açıkça görüldüğü üzere kahve içiyor, sohbet ediyorlar. Diğerleri de aynı şeyi yapınca terörist oluyorlar. Demek ki ikiside aynıymış. Benim ikisi ile de işim olmaz demiştim yukarıda!.
 
Son düzenleme:

dragon

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
14 Eki 2022
Mesajlar
441
Tepkime puanı
27
Puanları
28
Konum
dünya
Üniversite Bölümü
Sosyoloji
Ünvan
dünyalı
Bir başka devletin kendisi ile çelişkisi ise, vatandaşın 50 sene önceki hal ve davranışları uluslararası insan hakları sözleşmelerine aykırı olarak, devletimizce fişlenmişken(bakan geçen kendisi basına açıkladı; patlayan evde yaşayanın" 50 sene önceki aşırı sol düşünce(Suçmu??)" kaydından bahsetti. ) , silinmezken. İnsanların düşünceleri, hataları, pişmanlıkları sanki bir suçmuş gibi ömür boyu karşısına çıkarılırken. Ne hikmetse bunların daha dünkü fetoşu övmekten öte, cansiparene savunu tutumları görmezden gelinip ak-pak, bakan-makan olabiliyorlar. Sanırım birileri töbe etti, geçmişinden kurtuldu Birde üste mağdur olabildi(!). Diğerlerinin kabahatleri(kime/size göre??) ömür boyu yakasını bırakmadı. Oh ne ala memileket. Birilerine "yoksulluk tarih olmuş." Birilerine ömür boyu fişleme baki kalmış. Pes ki ne pes.
 

odun

Filozof
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
12 Şub 2022
Mesajlar
950
Tepkime puanı
148
Puanları
43
Konum
Kime ne
Partim yok ki; partizanlık yapmış olayım. Benim ki yukarıdakinin çelişkisine projektör tutmaktı. Hdpekeka; terrist bunlar diyorlar. Sonra oturup fotoğraftada açıkça görüldüğü üzere kahve içiyor, sohbet ediyorlar. Diğerleri de aynı şeyi yapınca terörist oluyorlar. Demek ki ikiside aynıymış. Benim ikisi ile de işim olmaz demiştim yukarıda!.
Neden üzerinize alındınız ki?:D
Ben yukarıdaki iletimi sadece size istinaen yazmamıştım halbuki. @Adem´le sizin tartışmanız bir bakıma Türkiye´deki kutuplaşmanın güzel bir örneĝini teşkil ediyor.
 
Son düzenleme:

Adem

Düşünür Üye
Moderatör
Katılım
26 Nis 2009
Mesajlar
623
Tepkime puanı
62
Puanları
28
Anladık, refahını, arpanı hükümete borçlusun. İşini yapıyorsun. Sorması ayıp olmasın ne maaş, koltuk veriyorlar sana?

Böylesi bir rezaleti savunabildiğine göre iyi besliyor olmalılar seni :)
Evet devletim besliyor beni. Ama sadece beni değil , beslendiği yere ihanet edenleri de...
 

odun

Filozof
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
12 Şub 2022
Mesajlar
950
Tepkime puanı
148
Puanları
43
Konum
Kime ne
Devletin görevi birilerini beslemek falan deĝil, vatandaştan aldıĝı parayla (adına vergi diyorlar) vatandaşın temel ihtiyaçlarını (yol, su, elektrik, iş vb) gidermektir başlıca amacı. Vergi olmazsa, hizmet veren de olmaz. Yani beleşe bir şey yok.

Daha da önemlisi şunlar: Bireysel hakları ve özgürlükleri garanti altına almak, adaleti saĝlamak, hukukun üstünlügü gözetmek, toplumsal düzeni saĝlamak gibi temel unsurlar, devletin en önemli görevleri arasında yer alır. Ancak
bunların olması için devletin bir hukuk devleti olması gerek tabii.

Dipnot: Vergisiz bir düzen olabilmesi için devletin tüm giderlerinin başka yerlerden saĝlanması lazım. Bu her ülkenin harcı deĝil. Türkiye böyle bir konumda hiç olmadı ve hiç olmayacak.
 
Son düzenleme:

Adem

Düşünür Üye
Moderatör
Katılım
26 Nis 2009
Mesajlar
623
Tepkime puanı
62
Puanları
28
Benim vergimle maaş alıp, bana artistik yapıyon demek ki. İyimiş.

Besle kargayı oysun gözünü işte...

Güzelim senin gözlerin hep kötüyü görüyo ki...

Hep kötüyü gören gözü napacan. Sana iylik yapıyo bu karga 😁
 

dragon

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
14 Eki 2022
Mesajlar
441
Tepkime puanı
27
Puanları
28
Konum
dünya
Üniversite Bölümü
Sosyoloji
Ünvan
dünyalı
"Hep kötüyü görüyorsun" derken?

İftiraya devam yani...

Olmayan şeyleri gören, olmayan şeyi varlayan, sen ve senin gibi gözleri olanlar, bir şeylere iyi dedi; ve şak diye her şey iyi(!) oldu.

Bazı gözlere sahip beyinler, gerçeği, olanı görmek istemez. Sorun şu ki, kendisinin gördüğü sanrılara başkalarınıda zorlamasıdır.

Olmayan şeyleri varlamak, sanrısal bir akıl hastalığıdır. Sen istediğin kadar inkar et dur. Aferin, otur mısır goodboy!
 
Son düzenleme:

odun

Filozof
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
12 Şub 2022
Mesajlar
950
Tepkime puanı
148
Puanları
43
Konum
Kime ne
@dragon , biraz yandaşlıĝa meyillenirsen, memleketteki her şeyin güllük gülistan olduĝunu görmen işten bile deĝil.:D
 
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç

Yeni Mesajlar

Üst