- 23 Ara 2012
- 4,763
- 319
- 83
Anlatmak istediklerim belirginleşsin diye çok uç örnekler verdim.
Maksat yaşamı anlamlandırmak değil[COLOR="Red"] son zamanlarını geçmişte kalmış onlarca yıldaki gibi geçirmek yerine kaybedeceğin (canın da dahil) hiç bir şey olmadığı için istediğin her şeyi yapabilecek şekilde geçirmek.[/COLOR]
Eleştirdiğim kısım (verdiğin örneklerdeki gibi) ay ben genç yaşımda ölüyorum ah ne tatlı hayallerim vardı oy ne güzel teknolojik gelişmeler yaşanıyor keşke onları görebilseydim gibi her tarafından kabullenmişlik ve umutsuzluk fışkıran sözler söyleyip son zamanlarını belirli nedenlerden ötürü geçmiş yıllardaki yapamadığın şeyleri yapmamaktı.
Arkadaşım artık kaybedecek (hayatın da dahil) hiçbir şeyin yok, artık senin için tüm ahlak kuralları, yasalar vb. herşey anlamını yitirmiş. Artık ne zihnen ne bedenen(belirli durumlar hariç) yapmak istediğin şeyi yapmak için önünde bir engel kalmamış, artık kendin üzerinde 100% hakimiyete sahipsin, son anlarını neden geçmişteki gibi geçiriyorsun? Madem yok olacaksın, var olduğun son birkaç saatini ölmek dışında bir amaç için yaşa.
Anlamakta zorlandığın kısım şu galiba: Bazı insanlar yasalar ya da ahlak kuralları sebebi ile kendine sınır çizmiyor yani insanın zaten kendine göre bir çizgisi oluyor ve bu tarzın dışına çıkma hevesi oluşmadığı için, yaşamının son günleri de olsa kendisini huzurlu hissedeceği şeyleri yapmaya devam ediyor.
Kendi adıma konuşmak gerekirse, hayatımın son günleri olsaydı şayet, yine aynı yaşam çizgimde devam ederdim yani abartılı şeylerin peşinde düşmezdim çünkü böyle bir isteğim yok. Yasalar ya da ahlak kurallarını aşmak bana özgürlük-mutluluk katacak olsaydı, zaten yaşadığım süre içinde aşardım.
Çılgınlık yapmak ile sapıtmak arasında çok büyük farklar vardır. Kişi son günü bile olsa kendisine yabancılaşmadan bu hayata veda etmek ister çünkü kendini kaybettiğin zaman bir daha asla hakiki sen olamazsın. Bu Dünya'dan gitmem gerektiği zaman yine ben olarak gitmek isterim, niye bir başkasına dönüşüp gideyim ki?
Senin dediğin şekli ile yaşama veda etmek acizliktir, bugüne kadar yapmam dediklerini son anda yapmak da, kendine ters düşmek ve giderayak bir hiçe dönüşmektir.
Nice değerli insanlar haksız yere idama giderken bile çizgilerini bozmadılar çünkü hakiki insan ölürken bile kendisi olmaktan asla vazgeçmez.
Son düzenleme: