Islam Nedir?

Peki Odun ,

Seninle anlaşamayacağımız açık. Anlaşmamız da şart değil ...

Sen bana uymak zorunda değilsin , ben de sana. Senin yolun sana benimki bana...

Kısacası , oturup tartışabilmek için asgari koşullar aramızda yok...

Bundan böyle aynı başlıkta yazmayalım.

Her kes kendi başlığında takılsın .

Adem' Alıntı:

Peki Odun ,

Seninle anlaşamayacağımız açık. Anlaşmamız da şart değil ...

Sen bana uymak zorunda değilsin , ben de sana. Senin yolun sana benimki bana...

Kısacası , oturup tartışabilmek için asgari koşullar aramızda yok...

Bundan böyle aynı başlıkta yazmayalım.

Her kes kendi başlığında takılsın .

Genişletmek için tıkla ...

Bencede..ne didişip duruyonuz yaw

Adem senin hakkında şu ihtimalleri düşünüyorum;

subjektivizm pençesine düşmüşsün ya da inancına yüksek derecede bağımlı olmuşsun. gerçekten sana söylenenleri dinlemiyor gibisin veya şiddetle reddetme eğilimdesin. ama bir yandanda burda yazıyor, yazılanları okuyorsun. tavırlarının arkasında olanları samimiyetle yansıtmadığını düşünüyorum.

İkinci olasılık; tarikat mensubusun, de burda ne işin var o zaman bilemiyorum

3 cü olasılık, burda olmayı böyle yazışmayı seviyorsun , amacının ne olduğundan kendinin bile haberi yok..(daha çok duygusal davranış yani)

Adem' Alıntı:

Peki Odun ,

Seninle anlaşamayacağımız açık. Anlaşmamız da şart değil ...

Sen bana uymak zorunda değilsin , ben de sana. Senin yolun sana benimki bana...

Kısacası , oturup tartışabilmek için asgari koşullar aramızda yok...

Bundan böyle aynı başlıkta yazmayalım.

Her kes kendi başlığında takılsın .

Genişletmek için tıkla ...

Adem, anlaşmak zorunda deĝiliz. Bunu nereden çıkardın?
Burası forum, herkes fikrini yazmakta özgürdür. Ancak şunu unutma ki burada yazdıĝın her cümle irdelenir ve eleştiriye uĝrama ihtimali var. Yani eĝer kendin çalıp kendin oynamak istiyorsan, bu forum gibi platformlar sana göre deĝil.

Buna niyetin varsa, yanlış yerdesin!
İslami sitelerde İslam güzellemesini dibine kadar yapma olanaĝın var ve öyle yerlerde sürekli "Allah senden razı olsun" minvalinde ha bire pohpohlanırsın ve hayır duası alırsın. Bunu bal gibi biliyorsun. Demek ki buradaki yegane amacın, bilgi alışverişi yerine, sadece İslam tebliĝi (nam-ı diĝer İslam güzellemesi) yapmaktan ibaret.

Hasılı burada her türlü eleştiriye açık olmak zorundasın. Bu nedenle senin başlıĝın, benim başlıĝım diye bir şey yok. Herkes her başlıĝa yazabilir; kendini ona göre ayarla.

Adem' Alıntı:

Gözünüzün önünde duran koca kainatın hiçbir bilinçli varlığın müdahalesi olmadan kendi kendine varoluvermesi ...😯

Şimdi birisi size bir hurdalığı gösterip , ona isabet eden bir rüzgar , BOEİNG 737 yi oluşturmuş dese , söyle bana gülmek için hangi organınızı kullanırdınız ?

Genişletmek için tıkla ...

Mantıga inanıyorsan şu cumlelerine mantık uygulayalım.

Birkere kimse kendi kendine olmuş demiyor,varlığın doğasını çözmüş değiliz henüz. ortada oluşmuş veya hep varolana bir varlık var biz insanoğullarıda kavramlarla düşünerek anlamaya çalışıyoruz.

rüzgar, hurdalık ve boeing benzetmesinde;

rüzgarı biliyoruz (neler yapabilecegini)
hurdalıkta hangi materyaller var biliyoruz
boeing nasıl yapılır biliyoruz

3 tane bildigimiz şey var ortada ve rüzgar parçaları birleştirip uçak yapamaz. % 100 kesin bilgi.

ancak henüz evrenin,yasalarının ve maddenin sırlarını çözmüş değiliz, ortaya çıkan şeylerin nasıl olduğunu bilmiyoruz.

özetle; bu ikisini karşılaştırıp; işte bir bilinç var demek vaaz mantığıdır. adnan oktarların hristiyan deistlerden aşırmasıdır bunlar. bunlar sahte bilim,sahte mantıkdır.

Mantık elbet erdemdir, doğruyu yanlıştan ayırt etme ölçüsüdür.

saat varsa saatçide vardır - saatçi tekdir- o da bizim dediğimiz saatçidir.

ayrıca bu mantık; tarihte varolmuş ve çağında inanılmış binlerce tanrıyı görmezden gelir

tanrıya hep tekti der.. saatçide o dur, bu apaçık hiledir.

orhun abideleri taştır , taşa yazılmış kanıtım var. kapı gibi!

3 tanrı ismi var; Tengri, umay ana, yersu

hangisi saatçi?

odun' Alıntı:

Sana son iletimde Muhammedin mucize ile işi olmadıĝını ispatlamıştım. Kutstal kitabından örnekleyerek bunu gözüne soktum. Kamer pasajını yeniden okumanı tavsiye ederim, çünkü kıyamet tasvirinden başka bir şey deĝil.

Genişletmek için tıkla ...

Burada bir mantık yürütme hatasına düşüyorsunuz sanırım. İslam dininin kaynağı 4 dür. Bunlardan ilk ikisi malum kuran ve sünnettir. Dolayısı ile, hadis inlarcıları, sadece kuran diyen islam yorumcuları islam aleminde pek kaul görmez. Bence de görmemeli zaten...

Hülasa;

-Enes bin Mâlik’den (r.a) rivâyet edildiğine göre Mekke ahâlîsi Rasûlullah (s.a.v) Efendimiz’den kendilerine bir âyet (mûcize) göstermesini istediler. O da onlara Ay’ı iki parça hâlinde gösterdi, hattâ Hırâ Dağı’nı bu iki parçanın arasında gördüler. (Buhârî, Menâkıbu’l-Ensâr, 36; Müslim, Kıyâmet, 46, 47)

-Bu hâdisenin ardından şu âyet-i kerîme nâzil oldu:

“Kıyâmet yaklaştı ve Ay yarıldı. Onlar bir mûcize görseler, hemen yüz çevirirler ve: «Eskiden beri devâm edegelen bir sihirdir» derler.” (el-Kamer, 1-2) (Tirmizî, Tefsîr, 54/3286;Vâhidî, s. 418)

-1,2. Kıyamet saati yaklaşır, ay yarılır; onlar bir delil görünce hala yüz çevirirler ve: "Süregelen bir sihir" derler. Diyanet

Ayet hadis uyuşumu görülmektedir. Bu ayetler de zaten bir takım muhammedi yaşanmışlıklar üzerine iniyor ya hani...


Lakin bu iddianın lehine dünya da hiç bir destekleyici veri, kanıt yoktur. Olamaz da zaten. Böyle bir şey/halisünayson yaşanmışsa bile bunu lsd(v.b.)) almış bir kaç bedevinin halisülasyonlarının rivayeti diye açıklayabiliriz ancak... Ay yarılıp birleştiyse bi kaç arap dan başka bunu deneyimleyen niye yok? Koskoca ay yarılacak ve bu tarihde başka başka ülkelerden insanlarca gözlemlenmiyecek, kayda geçmeyecek öyle mi?

dragon' Alıntı:

Burada bir mantık yürütme hatasına düşüyorsunuz sanırım. İslam dininin kaynağı 4 dür. Bunlardan ilk ikisi malum kuran ve sünnettir. Dolayısı ile, hadis inlarcıları, sadece kuran diyen islam yorumcuları islam aleminde pek kaul görmez. Bence de görmemeli zaten...

Genişletmek için tıkla ...

Mantık hatasına düştüĝüm yok, çünkü karşındaki tüm müslümanlara laf anlatmak istiyorsan, ilk etapta kutsal kitabı referans almak, daha yerinde olur. Çünkü daha önce dile getirdiĝim gibi, hadis külliyatına olan güven son yıllarda çok sarsılmış durumda.

Bir müslüman hadislerin doĝruluĝunu kabullenmeyebilir ancak mevzubahis kitap olunca, içindeki her kelimeyi kabullenmek zorunda. Kaçamazlar, uydurma diyemezler, bahane üretemezler ve inkâr edemezler. İşte tam bu nedenden ötürü, hadisleri ben de pek önemsemem.