Forumumuza Hoş Geldiniz

Hoşgeldiniz. Ücretsiz içerikler ve özel hizmetler sizi bekliyor. Hemen üye olun!

Hikaye

birazdahaderinmavi

Yeni Üye
29 Ara 2011
1,442
1
0
60
neyse phi, çok geç oldu, sabahın köründe kalkıp yüz elli kilometrelik yola, işe gideceğim... birbirimizi anlamakta zorluk çeksek de ''anlamaya çalışmamız bile'' az şey değil, diye düşünmeliyiz...
 

phi

Felsefe.net
Yeni Üye
13 May 2008
1,906
174
63
müşteri konusu, seni incitmişe benziyor, buna üzüldüm... ama bence, önemli olan gerçekten 'düşünceyse' , düşünceyi ileri sürenin, foruma bir kere mi, bin kere mi girdiğinin pek önemi olmasa gerektir... forumun para kazanıp kazanmadığını bir yana bırakmak gerekir... ihtiyaç varsa, katılımcılardan bağış toplanabilir... yoksa, bir daha gündeme gelmemelidir...

Konu musteri falan degil, senin baktigin goz ile cevap verdim. Aslinda senin incinmen gerekir bu hususta, surekli kullanici tabirimi alip musteriye donusturen sensin ben degil. Forumun hic birseye ihtiyaci yoktur bilgili kulturlu seviyeli akli selim insanlardan baska.

Ben yine diyorum siteye emek veren kisi ile emek vermeyen kisi ayni kefede olmamali. Foruma ne kadar girip cikmasi beni alakadar etmiyor. Emek diyorum.
 

ls2

Kahin
Onursal Üye
1 Kas 2012
2,737
180
63
[MENTION=3289]birazdahaderinmavi[/MENTION]; Ben bu hikayeyi ilgili başlıklara (gezi,halk direnişi,taksim vs) yazmış olsaydım haklı olabilirdiniz ancak bu hikayenin açıldığı yer itibari ile kurduğunuz bağlantı paranoyakçadır. Tüm samimiyetimle söylüyorum bu hikayeyi paylaşırken asla böyle bir niyetim yoktu.
Siz belki inanamıyorsunuz ama ben gerçekten anti siyasi biriyim. seçim zamanları gerek gerçek yaşamda , gerekse normalde mesajlar dışında paylaşım yapmadıgım facebookta, anti siyasi paylaşımlar yapar, oy kullanılmaması için kendimce propaganda yapar ve bunu mental olarak temellendirmeye çalışırım. Ayrıca oyu yüksek olduğu ve iktidarda olduğu için Akp karşıtı paylaşımlarda yaparım, hatta hatırımın geçtiği insanları akp ye oy verirseniz şöyle böyle yaparım diye tehdit(!) etmişliğim bile vardır :)

ideoloji insan pskolojisine /özüne aykırıdır. (Camus) bende aynı görüşteyim, İnsan bir fikri bir görüşü daima savunma düşüncesi içine girerse , düşünce sistemi mutlaka hasar alır ve sağlıksızlaşır. hatta saplantısal bozukluklara bile sebep olabilir. aynı sizin bu başlıkta paylaştığım hikayeye yaptığınız gibi ..
 

sakal

Yeni Üye
8 Nis 2012
2,000
1
38
hikayeyi ilk okuduğumda,ulan madem gidecektin nediye 99 gün bekledin,mutlaka bunun bir açıklaması vardır diye düşünürken konu nerelere gelmiş..hayret...tartışmayı okuren acaba rahatsızlık bende mi neden bu mesajı göremedim diye hayıflanırken pat açıklama geldi...rahatladım...
 

ls2

Kahin
Onursal Üye
1 Kas 2012
2,737
180
63
hikayeyi ilk okuduğumda,ulan madem gidecektin nediye 99 gün bekledin,mutlaka bunun bir açıklaması vardır diye düşünürken
evet. bu hikayenin amacıda buydu zaten Sakal ,doğru anlamışın kardeş :) Duygular ,uçsuz buçaksız insan psikoloji ve insan üzerine bir hikayeydi. hayret hatta dehşet verici :p olan ise Evrensel insan bile hikayemdem,hikaye doğrultusunda çıkarılabilecek ussal / mental / öznel bir sonuca ulaşmışken derinmavinin uçuşa geçmiş olmasıdır :p

(not: ayrıca hikaye bana ait değildir, bir yerlerde raslamıştım,nette aradım ama bulamadım. hatırladığım kadari ile hikaye tamamen böylede değildi , ben bende kalan/etkileyen kısmı kadarını yazdım)
 

sakal

Yeni Üye
8 Nis 2012
2,000
1
38
Aşağıdaki hikaye tamamen gerçek hayattan alınmış ve hayal ürünü değildir..Olayın kahramanları rahmetli şahitleri ise hala hayattadır..


Bundan seneler önce Anadolu'nun sessiz sakin bir nahiyesinde genç bir imam varmış.Anne ve babasını daha çok küçük yaşta kaybettiği için onu teyzesi büyütmüş.Askerden geldiğinde hafızlığından başka bir meziyeti olmadığı için onu köye imam yapmışlar.Gel zaman git zaman bizim imam nahiyenin zengin ve varlıklı,aynı zamanda toprak ağası bir ailenin kızına aşık olmuş,gün gelmiş istetmiş.Kızın babası;malın yok mülkün yok,ondan bundan gelen hayırla nasıl ev geçindireceksin demiş.O zamanlar şimdiki gibi diyanet teşkilatı filan yokmuş,kasaba halkı kendi arasında bir şeyler toplar imama verirlermiş.Neyse uzatmayalım nihayetinde kızı vermemişler.Gel gelelim ağanın kızı da imama aşık olmuş,şimdiki gibi serbest olarak kızın görüşünün alınması filan nerdeee..Kız kara sevdaya tutulmuş ve yataklara düşmüş.Kızın babası imamın teyzesine haber göndermiş gelsinler kızı vereceğiz diye,bu seferde imam gurur meselesi yapmış evliliğe razı olmamış..Günler günleri aylar ayları kovalamış kız aklını kaçırır gibi olmuş,bu arada cemaatte gel imam efendi şu evliliğe razı ol,kızacağız perli perişan oldu yatak döşek yatıyor ona da sana da yazık demişler.İmam Nuh demiş de peygamber dememiş..Günün birinde ağanın kızı gerçekten aklını yitirmiş bu sevdadan.Kızın babası servet harcamış kızı için ama gönül işi bu parayla çözülmez.Bunu duyan imam gururunu kırarak tekrar istetmiş kızı,vermişler...Ama ne o körpe kızdan bir eser nede içi kıpır kıpır imam kalmış ortada,bir garip evlilik..Kız zamanla düzelir gibi olsa da bu sürede yaşadığı duygusal tahribatın etkilerinden bir türlü kurtulamamış..
 

birazdahaderinmavi

Yeni Üye
29 Ara 2011
1,442
1
0
60
sn. donkişot'un hikayesini, içinden geçilen, tartışılan eylemlilik süreciyle ve bu sürece karşı kendisinin genel tavrıyla ilgili bir bağlam içinde kavrayıp değerlendirmiş olmamın, paranoyakça filan değil de, ''normal'' kabul edilmesi gerektiğini düşünüyorum... çünkü, söylenen her söz, içinde yer aldığı bağlama göre anlam ve değer kazanır... ''seni seviyorum'' gibi, dünyanın en güzel sözlerinden biri bile, öyle uygunsuz ve kötü bir bağlamda söylenebilir ki, muhatapta küfürden beter bir etkide bulunabilir... ama böyle bir niyet taşımadığını ileri sürdüğü için de, tavrımdan, yani yol açtığım iletişim kazasından dolayı, üzüntülerimi bildiriyorum... sn. sakal'ın hayattan aktardığı olay için de; genç imamın, stratejik bir hata (belki hayatının hatasını) yaptığını söyleyebilirim...
 

evrensel-insan

Yeni Üye
1 Kas 2012
3,434
1
0
70
Bu baslikta anlatilan hikaye ile gezi parki halk direnisindseki eylemlerde donusum yasayan duran adam farkini ortaya koymak gerekirse;

Ana fark

Birey ile kisi farkidir.

Yani hikayedeki kisi kendi serbest iradesi ile degil; kendinden istendigi icin o istemi yerrine getirmistir.

Gezi parki eylemlerini yeni bir boyuta tasiyan halk direnisindeki duran adam eylemi ise, tamamen bireylerin kendi serbest iradesinin kendi karar azim ve bilinclerinin bir urunudur.
 

phi

Felsefe.net
Yeni Üye
13 May 2008
1,906
174
63
Buradaki asil fark ozur dilemeyi bilmemektir.
 
Tüm sayfalar yüklendi.
Üst