Forumumuza Hoş Geldiniz

Hoşgeldiniz. Ücretsiz içerikler ve özel hizmetler sizi bekliyor. Hemen üye olun!

Hayatimizi Degistiren Musluman Icatlari

phi

Felsefe.net
Yeni Üye
13 May 2008
1,906
174
63
CNN, Batılı olmayan kültürlerin dünya tarihine katkılarını tanıtmayı amaçlayan Londra’daki, “1001 İcat” isimli sergiyi gezdi ve hayatımızı değiştiren Müslüman icatları yayınladı.
290120102213188232081_2.jpg
İlk üniversiteden, ilk üretilen diş fırçasına kadar, Müslümanların tarih boyunca yaptığı keşifler modern hayatımızın şekillenmesinde çok büyük rol oynadı. Ancak dünya kamuoyu bu konuda pek de bilgi sahibi değil." Bu sözler CNN'e ait.

Londra’da, “1001 İcat” isimli sergiyle Batılı olmayan kültürlerin dünya tarihine katkılarını tanıtmayı amaçlayan Bilim, Teknoloji ve Medeniyet Derneği başkanı Salim El Hassani, “Hafızamızda büyük bir boşluk var, Rönesans’tan Yunanlılara atlıyoruz” diyor.

El Hassani, CNN için Müslümanların hayatımıza kazandırdığı en önemli 10 icadı sıraladı:

290120102148438239579_3.jpg


Ameliyat

Ünlü doktor El Zehravi, 1000 yılı civarında, 1500 sayfalık bir resimli ansiklopedi yayınladı. Ameliyatın içeriklerini anlatan bu ansiklopedi yayınlandığı günden itibaren 500 yıl boyunca Avrupa’da doktorların başvurduğu bir kaynak oldu. El Zehravi’nin birçok keşfi arasında, erimekte olan kedi bağırsağını yaraları dikmekte kullanmak da vardı. El Zehravi ayrıca, ilk sezaryen ameliyatını gerçekleştirdi ve ilk forsepsi icat etti.

290120102149358238218_3.jpg


Kahve

Kahve ilk olarak dokuzuncu yüzyılda Yemen’de üretildi. İlk kullananlar, uzun ibadet gecelerinde ayık kalmaya kalan Sufilerdi. Sonradan bir grup öğrenci tarafından Kahire’ye getirilen kahve, kısa bir süre içinde bütün bölgeye yayıldı. 13’üncü yüzyılda Anadolu’ya ulaşan kahve, 16’ıncı yüzyılda Venedikli bir tüccar sayesinde İtalya’ya getirilerek ilk defa Avrupalılarla buluştu.

290120102150078233568_3.jpg


Uçak

Abbas bin Firnas, uçmak için bir araç geliştiren ve uçmayı başaran ilk insandı. Dokuzuncu yüzyılda kanatlı bir araç geliştiren Firnas, bir nevi kuş kostümü ortaya çıkardı. Firnas, İspanya’nın Cordoba şehrinde giriştiği ilk denemesinde havalanmayı başardı ve yere düşüp belini kırmadan önce birkaç dakika uçmayı başardı. Firnas’ın tasarımları şüphesiz yüzyıllar sonra ünlü İtalyan sanatçı Leonardo da Vinci’yi etkilemişti.

290120102150388234127_3.jpg


Üniversite

Genç prenses Fatima el-Firhi 859 yılında Fas’ın Fez kentinde birinci seviye eğitim sunan bir üniversite açtı. Kız kardeşi Miriam, üniversiteye bitişik bir cami kurdu ve iki yapı birden Karaviyyin Medresesi’ni oluşturdu. Yaklaşık 1200 yıl sonra hala açık olan medresenin, İslam geleneğinin temel değerlerini öğrenmek için ayrı bir yere sahip olduğu ifade ediliyor. Ayrıca, El Firhi kardeşlerin dünya çapındaki genç Müslüman kadınlara örnek olması umuluyor.

290120102151048239408_3.jpg


Cebir

Cebir kelimesi, İranlı matematikçi Harezmi’nin dokuzuncu yüzyılda yayınladığı ünlü “Hesab ül-Cebir vel-Mukabele”, (Düşünce ve Denge Hesapları) isimli tezinden gelmektedir. Yunan ve Hindu sistemlerinin köklerine dayanan yeni cebir düzeni, rasyonel sayıları, irrasyonel sayıları ve geometrik büyüklükleri birleştirici bir sistemdi. Harezmi, üslü sayılar fikrini de ilk kez ortaya atan kişiydi.

290120102151298235521_3.jpg


Optik

Çok bilinmeyen bir gerçek de optik alanındaki ilk büyük adımların Müslüman dünyasında atılmış olmasıdır. 1000 yılı civarında İbni Heysem, insan gözünün nesnelerden yansıyan ve göze giren ışık huzmeleri sayesinde bu nesneleri görebildiğini kanıtladı. İbni Heysem böylece Öklid ve Batlamyus’un ışığın göz tarafından saçıldığı teorilerini de yanlışlamış oldular. Bu büyük Müslüman fizikçisi ayrıca, optik sinirle beyin arasındaki bağlantı sayesinde nesnelerin dik görülmesini sağlayan karanlık kutu (camera obscura) tekniğini keşfetti.

290120102152068237693_3.jpg


Müzik

Müslüman müzisyenlerin yaptığı müzikler, sekizinci yüzyılda yaşamış olan Frank kralı Şarlman döneminden itibaren Avrupa’yı etkilemeye ve Bağdat ve Cordoba’nın müziğiyle rekabet etmeye başladı. Ortadoğu’dan Avrupa’ya gelen birçok enstrümanın arasında lavta ve kemanın atası diyebileceğimiz rahab da bulunuyordu. Ayrıca modern müzik ölçülerinin de Arap alfabesinden doğduğu söylenmektedir.

290120102152598234224_3.jpg
 
M

monaliza

Ziyaretçi
Değerli bilgilendirmeler için teşekkürler Majör. Kendimizi sevmeyen ve hakir gören bir topluluğun mensubu oluşumuzu ben; Batı'nın tutarlı ve uzun vadeli politiklarına (entrika dolu proje-politika da olsa) kendilerinin olmayanları alıp, süsleme ve paketleme ile yeni bir ürünmüş gibi pazarlama dehasına bağlıyorum. Acı yönüsü ise konunun, neden bu oyuna geldiğimiz? Onlar deha'yı oynarken asıl sahip ötelendi..Ve atı alan Üsküdar'ı geçti..
İçimizdeki hainlere ne demeli onu hiç bilemiyorum. Zaten bizi çökerten bu değil miydi?
 

Orcun Ayata

Yeni Üye
8 Şub 2010
7
0
1
32
Bir toplumda bu kadar bütün olan bitenden haberi olan insan varken hiçbirşey yapamamak bağıra bağıra "Ben Türk'üm!" diyememek kötü birşey..Ve daha biz bunlarla halkı bilinçlendirmeden ve türkiyenin %80'inin bunu bilmeden başkasında haber olması aslında kötü birşey..Türk'lerin tek hatası mütevazilik :)
 

rainbow64

Yeni Üye
6 Şub 2010
331
1
0
37
Güzel icatlar tabi bunun tek nedeni doğulu olmak veya müslüman olmak değil insanın içindeki keşfetme arzusuna bağlamak daha doğru bence.
 

Aksiyom

Yeni Üye
4 Tem 2009
569
1
0
34
Müslümanların bulduğu unutulmuş icatların paylaşımı için teşekkürler,ne yazık ki artık kendimiz olanı başkasına bırakıyoruz ve 'bırakınız sömürsünler' felsefesini yaşıyoruz yada buna zorlanıyoruz?...
 

Orcun Ayata

Yeni Üye
8 Şub 2010
7
0
1
32
Tamamen böyle olması için zorlanıyoruz..Hiçbi Türk "Ben yaptım!" demekten çekinmez ve bunu demek için can atar diye inanıyorum
 

botros

Yeni Üye
13 Şub 2010
12
0
1
46
Birde kültürünü küçük görenler var oysa bilinmiyor ki Tarihimizi bile batılılardan öğreniyoruz.Ama bize düşende daha iyisini yapmak.
Sevgilerimle..
 
M

monaliza

Ziyaretçi
Güzel icatlar tabi bunun tek nedeni doğulu olmak veya müslüman olmak değil insanın içindeki keşfetme arzusuna bağlamak daha doğru bence.

Bu söz ne denli anlamlı onu düşünmekteyim;"içinde bulunduğu yada mensubu olduğu toplumu küçümseme duygusunun fark ettirmeyen versiyonu" demek geldi içimden.
Bende Doğu-Batı diye dünyayyı ikiye bölmeye karşı olmak isterim.Fakat karşımda bölen ve kendini üstün gören,dünyayı da yutma çabası içinde olan,bu ideası uğruna
her yolu mübah sayan, küstah bir toplum var; BATI toplumu. Tümüyle kötü mü?Hayır!Fakat kendinden olmayanların ilk fırsatta yaşam haklarını elinden alabilecek derece dünyevi
hırslara sahip, aba altından sopa gösteren,gülerken ısıran bir toplum.Onlar; her nimeti,her başarıyı kendilerine mal etme çabasında iken, böyle bir yoruma şaşırdım.Neden sadece
bu!!!Yoksa;ben de her zaman İNSAN faktörünü çokça önemserim ve ayrımcılıklara taraf değilim.Maharet;"düşmanca davrananların silahlarını iyi tanımak"
 
Tüm sayfalar yüklendi.

Yeni Konular

Üst