Hayat Aldıklarınız Değil Verdiklerinizdir

Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Serbest Kürsü kategorisinde yekpare tarafından oluşturulan Hayat Aldıklarınız Değil Verdiklerinizdir başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 2,812 kez görüntülenmiş, 11 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Serbest Kürsü
Konu Başlığı Hayat Aldıklarınız Değil Verdiklerinizdir
Konbuyu başlatan yekpare
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan "ictenlik"

yekpare

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
6 Tem 2010
Mesajlar
8
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
31
Bu söz nerden hatrımda kalmış hatırlamıyorum ama, siz ne bu cümle hakkında ne düşünüyorsunuz?
 

Nejdet Evren

Kahin
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2008
Mesajlar
3,589
Tepkime puanı
179
Puanları
63
Yaş
60
Bir meseli hatırlattı bana.

Bir zamanlar ermiş/derviş insanlar vardı. Günümüzde bilge deniliyor onlara. Mesele gelecek olursak, birileri dervişlerin sofralarını, neyiyip içtiklerini, nasıl konuşup davrandıklarını merak edip ziyaretlerine giderler. Sizleri tanımak ve görmek istedik derler. Pirim derki ne söylediğimiz değil ne yaptığımızdır önemli olan. Ziyaretçilerden biri nasıl? diye sorar. Pir bekle der. Sofra kurulur ve orta yere içinde çorba olan kocaman bir tas konulur. Gelen konukların her birine yaklaşık 1m uzunluğunda tahta kaşıklar verilir ve buyurun yemeğinizi yiyin denir. Konuklar şaşkın ve kaşıkları bir türlü ağızlarına götürüp yemeklerini yiyemez ve çekilirler. Aynı sorfa kurulur ve dervişler aynı şekilde sofraya otururlar. Her biri bir diğerine kaşığı sunmak suretiyle çorbayı keyifle yer ve doyarak kalkarlar. Gelenler şaşkın bir şekilde ve birazda utanarak, kusurumuza bakmayın biz bir cahillik ettik deyip el-alıp giderler.

işte böyle bir şey sanırsam
 
M

monaliza

Ziyaretçi
Bana göre hayat;aldıklarımızdan ve verdiklerimizden ibarettir.
Değerli Nejdet arkadaşımın anlattığı öykü ise gerçekten gönül insanlığı
ve yeter ki hayat "bu" olsa...Ayrıca öykü de de alınan ve verilen var...
Vermenin hazzını öğretir almak,çünkü gönülden verirseniz mutlu olursunuz,
yani mutluluk alırsınız. Hayatın anlamı da mutluluk demektir.
 

cogito

Üye
Yeni Üye
Katılım
30 Ocak 2010
Mesajlar
198
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
45
Hayat aldıklarımızı geri verip verdiklerimizi de geri almaktır.
 

tribalistic

Yeni üye
Yeni Üye
Katılım
11 Nis 2010
Mesajlar
90
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
42
Alın, verin ekonomiye can verin.

Metalaşmış ve kapitalleşmiş bir dünyada başka ne olabilirki...
 

Epilogue

Meraklı Üye
Yeni Üye
Katılım
6 Ara 2009
Mesajlar
279
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
43
Bence hayat verdiklerimizdir, aldıklarımız üzerine düşünmeye ihtiyaç duymuyorum, çünkü bana göre öyle bir döngü var ki zaten verdiklerin karşısında alıyorsun bir şeyleri bir gün .. (ama bu doğrudan verdiklerinle bağlantılı olmak zorunda değil elbette) .. İyi verirsen iyi, kötü verirsen kötü .. Evren her şeyi ayarlıyor bence ..
 

phi

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
13 May 2008
Mesajlar
1,906
Tepkime puanı
174
Puanları
63
Hayatin almayla vermeyle isi olmaz.Birey aldiklari ve uyguladiklariyla hayatta varligini saglar ve surdurur. Kendine bir yer bulmaya calisir.
 

Nejdet Evren

Kahin
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2008
Mesajlar
3,589
Tepkime puanı
179
Puanları
63
Yaş
60
her olgu zıddını içinde barındırır; her alma bir vermedir, her verme bir almadır aynı zamanda. paylaşılanın ne olduğu/olması gerektiğidir aslolan...
 

ayşenur

Üye
Yeni Üye
Katılım
25 Ağu 2010
Mesajlar
236
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
31
Vermek

Bana Halil Cibran ın o güzelim Vermek şiirini hatırlattı.Paylaşmak istedim:

Vermek
Sonra, varlıklı bir adam konuştu: 'Bize vermekten bahset.'

Ve o cevap verdi:

'Sahip olduklarınızdan verdiğinizde,
çok az şey vermiş olursunuz;

Gerçek veriş, kendinizden vermektir.

Çünkü sahip olduklarınız, yarin ihtiyacınız olabilir
diye saklayıp koruduğunuz şeylerden ibaret değil mi?

Ve yarin, kutsal şehre giden hacıları takip ederken, kemiklerini,
iz bırakmayan kumlara gömen fazla uyanık bir köpeğe ne getirebilir?

Ve ihtiyaç korkusu da, ihtiyaçtan başka bir şey değil midir?

Kuyunuz tamamen doluyken susuzluktan korkmak,
tatmin olamayan bir susuzluk göstermez mi?

Çok fazla şeye sahip olup, çok az verenler, bunu
gösteriş isteyen gizli arzuları için yaparlar,
ki bu da armağanlarını yararsız kılar.

Ve bazıları vardır ki, çok az şeye sahiptirler ve hepsini verirler.
Bunlar hayata ve hayatin definesine inananlardır,
ve kasaları hiç bos kalmaz.

Bazıları sevinçle verirler, bu sevinç onların ödülüdür.

Bazıları ise ıstırap içinde verirler ve bu acı onların vaftizidir.

Ve bazıları vardır ki, ne vermenin acısını hissederler,
ne sevinç ararlar, ne de bir erdemlilik düşüncesi taşırlar;

Onlar, su vadideki mersin ağacının kokusunu salışı gibi verirler.

Böyle kişilerin ellerinde Tanrı dile gelir ve
onların gözlerinden Tanrı, dünyaya gülümser.

İstendiği zaman vermek güzel bir davranış olabilir; fakat
istenmeden, ihtiyacı hissederek vermek çok daha anlamlıdır.

Ve cömert olan için, verecek kimseyi aramak,
veriş olayından daha fazla sevinç getirir.

Vermekten alıkoyacağınız herhangi bir şey olabilir mi?

Sahip olduğunuz her şey bir gün verilecektir.

Öyleyse simdi verin ve vermenin hazzını
mirasçılarınız değil siz yasayın..

Çoğunlukla söyle dersiniz:
'Vereceğim, ama hak edeni bulabilirsem.'

Ne koruluktaki meyve ağaçları böyle düşünür,
ne de çayırdaki sürüler.

Onlar, saklandığında çürüyecek olanı, yasayabilsin diye verirler.

Herhalde kendisine günler ve geceler verilmesini hak eden
bir kişi, sizden gelebilecek şeyleri de hak eder.

Ve hayat okyanusundan içmeye hak kazanmış bir insan,
sizin küçük ırmağınızdan da bir bardak su alabilir.

Faydasından öte, kabul etmenin gerektirdiği cesaretten ve
güvenden daha büyük bir değer var midir?

Ve siz kim oluyorsunuz da, onların göğüslerini yırtarak
gururlarını korunmasızca ortaya seriyor, sonra da
onların değerlerini örtüsüz ve gururlarını
utanmasız olarak değerlendiriyorsunuz?

Önce kendinizi vermeye hak kazanmış ve
verme olayında bir aracı olarak görün.

Çünkü gerçekte her şeyi veren hayattır
ve siz kendinizi bir verici olarak belirlediğinizde,
sadece bir tanık olduğunuzu unutuyorsunuz.

Ve siz alıcılar, ki hepiniz bu gruba dahilsiniz, ne kendinize
ne de size verene bir boyunduruk yüklememek için,
hiç bir minnet hissi taşımayın.

Bunun yerine, armağanları kanat yaparak,
verenle beraber yükselin;

Çünkü borcunuzu gereğinden fazla abartmak,
annesi özgür yürekli dünya,
babası evren olan cömertlik olgusundan
şüphe etmek demektir...'
Halil Cibran​
 

Epilogue

Meraklı Üye
Yeni Üye
Katılım
6 Ara 2009
Mesajlar
279
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
43
Hayata anlam veren kendi yaşantılarımızdır , yaşantılarımızıda bir takım etkinliklerle öğreniyoruz.(Görerek,okuyarak,yaşayarak,..) Biz bunları sağlayamadıktan sonra evren ya da kainat bu anlamı ve gücü nerden bulacaktır.Bir yerde onu anlamlandıran kendi yaşantılarımız ve yetilerimizdir . Kainatında kendi bir döngüselliği olduğuda yadsınamaz.
 

Feylesof TeCe

Filozof
Yeni Üye
Katılım
31 Ara 2010
Mesajlar
926
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
30
Vermek derken aslında bu bir almaktır. Bir şeyi sol cebinden çıkarıp sağ cebine koyarsan verdiğini de aldığına iddia edebilirsin ama vermek daha nazik olduğu için hayatım verdiklerimdir diyebiliriz.
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
Hayata verdiklerini geri alırsın denir/derler...
 
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç

Yeni Mesajlar

Üst