Hareket mümkün müdür?

Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Genel Tartışma Alanı kategorisinde Şeytanın Oğlu tarafından oluşturulan Hareket mümkün müdür? başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 4,475 kez görüntülenmiş, 28 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Genel Tartışma Alanı
Konu Başlığı Hareket mümkün müdür?
Konbuyu başlatan Şeytanın Oğlu
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan "ictenlik"

Şeytanın Oğlu

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
4 Şub 2012
Mesajlar
44
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
34
Maksadım çetrefilli yöntemlere başvurup size herhangi bir düşünceyi benimsetmek değil. Ben, çözüm bulamadığım bir soru için başka kafalara danışıyorum.

Bana hareketi mümkün kılan evren tasarımından bahseder misiniz?
 

Süreyya Önal

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
16 Nis 2010
Mesajlar
469
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
49
Selam
şöyle söyleyim varlığın var/oluş hal´lerindendir yokluk hali ve görecelidir

mevcut formunu yitirmiş 5 duyu ile algılayamadığımız kayıpta ki enerjiye yokluğa karıştı yok diyoruz
yani -hal´n - eski formunu yitirdi :)

genel mevcuda karıştı diye algıdaki yokluğu oysa potansiyel enerjik sahada etkinlikte, aslına döndü her bir enerji formu (eski bütün form) enerji(si)

bir tohum düşün ısı ışık toprak mineral su şu bu çeşitli enerjiyi
çeşitli şekilde kullandı depoladı büyürken yaktı...ve diyelim erişkin oldu odun ettik yaktık ısıya döndü, formu değişti kül oldu yele verdik tozunu...
ve karıştı tabiatın karbon döngüsüne

enerji form halde değişti bizim 5 duyu kaba algımıza göre yok oldu ve lâkin evren potansiyel enerjisinden etki tepkide reaksiyonel hareketde (al takke ver külah)bir kayba uğramadı.

gibi .)
 

Şeytanın Oğlu

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
4 Şub 2012
Mesajlar
44
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
34
Selam
şöyle söyleyim varlığın var/oluş hal´lerindendir yokluk hali ve görecelidir

mevcut formunu yitirmiş 5 duyu ile algılayamadığımız kayıpta ki enerjiye yokluğa karıştı yok diyoruz
yani -hal´n - eski formunu yitirdi :)

genel mevcuda karıştı diye algıdaki yokluğu oysa potansiyel enerjik sahada etkinlikte, aslına döndü her bir enerji formu (eski bütün form) enerji(si)

bir tohum düşün ısı ışık toprak mineral su şu bu çeşitli enerjiyi
çeşitli şekilde kullandı depoladı büyürken yaktı...ve diyelim erişkin oldu odun ettik yaktık ısıya döndü, formu değişti kül oldu yele verdik tozunu...
ve karıştı tabiatın karbon döngüsüne

enerji form halde değişti bizim 5 duyu kaba algımıza göre yok oldu ve lâkin evren potansiyel enerjisinden etki tepkide reaksiyonel hareketde (al takke ver külah)bir kayba uğramadı.

gibi .)

Algıladığımız her şey enerjinin bir görüngüsüdür, ve enerjinin etkisi anlık değil süreklidir. Öyleyse enerji nedir? Madde, enerjinin görüngüsü ise, enerji de madde gibi uzayda yer kaplar mı? Her şey enerjiden ibaretse, tıka basa enerjiyle dolu bir evren, hareketi sağlayacak boş alanı nasıl sağlıyor, yada enerjinin hareketi sağlaması için boş bir alana ihtiyacı var mıdır?
 

Şeytanın Oğlu

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
4 Şub 2012
Mesajlar
44
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
34
Konunun, anlaşılır ve tatmin edici bir cevap bulamadan öylece sürüncemede kalması, herhangi bir okuyucuyu çıldırtırdı herhalde. Ben, konuya faydası dokunabilecek bir kaç ekleme yapmak istiyorum. İlk olarak; belkide en büyük hatayı, zamanı, sonsuz uzunluktaki bir süreçmişcesine, onun birimlerini hesaba katmadan kabul etmekle yaptık. Soruyu çıkmaza götüren husus bu olabilir. Hareketin yekpare bir olgu olarak kavranması, bize cisimlerin bir yerden bir yere gerçek anlamda sürüklendiği anlayışını kazandırdı. Oysa hareket birim zamanlara bölünebilir. En küçük zaman birimi devreye girdiğinde (anlaşılacağı üzere Planck Zamanı'ndan epey ilham alıyorum) görürüz ki, artık sürekli bir hareket yoktur. Dahası, hareket yoktur. Bizim "hareket" dediklerimiz, bir birim zamanda var olan görüntünün onu takip eden birim zamanlarda farklılaşmasından ibaretse; yani, süreklilik, tek tek çizimlerden meydana gelen çizgi filmler örneğine benzer bir şekilde meydana geliyorsa, "hareket" kelimesinin yerini "değişim" almaktadır. Böylelikle, hareketli bir evren modelinin oluşması için sürekli bir devinim olmak zorunda değildir, ve devinimin sağlanması adına bir boşlukta.
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
ilginç,
kafama takıldı benimde şimdi bunlar bugün ama bende çıkamadım içinden;
bir yargı değil bir görüntü ve kavrama arayışı ile;
 

No Land's Man

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
29 Ocak 2015
Mesajlar
1
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Öncelikle, merhabalar. Bu forumdaki ilk mesajım. Hatta senin sorduğun soruya cevap vermek için üyelik açtım diyebilirim. Boşluk vardır. Bunu da kolayca ispatlayabilirim. Öncelikle maddenin atomlardan oluştuğunu kabul etmen gerekiyor. Bunda sorun olduğunu sanmıyorum. Sonra da atomların yapısına bakalım. Her madde atomlardan oluşur. Evren madde, enerji ve boşluktan oluşur. Atomlar da sadece madde değildir. Örneğin eğer bir futbol stadyumunu atom diye düşünürsek atomun çekirdeği orta sahada, hemen hemen bir mandalina büyüklüğündedir. Elektronlar ise stadın ışıklarının bulunduğu kısımda yer alır. Boyutları da oldukça küçüktür (yanılmıyorsam bu oranda bir kuru üzüm tanesi kadar falan oluyorlar). Elektronlar ile atom arasında kalan kısım boşluktur. Bunu boşluğun kesinlikle var olduğunu kanıtlamak için anlattım. Link vermeme gerek yok istediğin fizik sitesine girip bakabilirsin. İkinci olarak atomlar arasında da boşluk vardır. Katı, sıvı ve gaz bu sebeple ayrılır. Yani buzla sıvı su arasındaki tek fark sıcaklık ve atomlar arası uzaklıktır. Gaz atomları arasında çok fazla, sıvı atomları arasında az boşluk vardır, katılarda ise hiç boşluk yoktur (neredeyse) Bunlar zaten ilkokul bilgileri.

Şimdi gelelim harekete. Hareketin nasıl mümkün olduğunu şu küçük deneyle anlayabilirsin: Bir şırınganın içini su ile doldur. Ucunu parmağın ile kapat ve bastır. Çok az bastırabilirsin. Çünkü atomlar zaten yakındır ve çok oynamazlar. Sonra boşalt ve havayla dolmasına izin ver. Yine parmağınla kapatıp diğer taraftan da sıkıştır. Gözle görünür derecede sıkıştırabildiğini fark edeceksin. İşte hareket de bu şekilde sağlanır. Yani boşluğun içinde duran atomları uyguladığın kuvvetle yer değiştirmeye zorlayarak. Tabii atmosfer çok geniş olduğundan yer sıkıntısı da yoktur. Sudaki hareket de aynı şekilde sağlanır. Ama hareket çok daha zordur çünkü tanecikler arası boşluk çok daha azdır. Bu yüzden daha fazla direnç uygular. Yine aynı sebepten katıların arasından geçemeyiz. Çünkü atomları arasında boşluk yoktur.

Sanırım senin yanlış yaptığın kısım atomları bir yüzey veya doku gibi duruyor zannetmen. Çünkü atomlar sabit değil (katılar dışında). Sürekli hareket halindeler. Sen de kendi atomların ile onları ittiriyorsun ve kendin için boşluk (tam anlamıyla boşluk-hacmi olan birşey yok) açıyorsun.
 

ls2

Kahin
Onursal Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
2,737
Tepkime puanı
180
Puanları
63
Einsteinın ; evrende hareketin aynı bilgisayar pikselleri gibi oluştuğunu (algısal hareket) dair sözlerini hatırlıyorum.yanlış hatırlamıyorsam zenon paradoklarını destekler nitelikteydi sözleri..
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
hareket nedir? haereket hareket midir? hareket hareketi açıklar mı? bi şey kendini ve kendi cinsinden kendini -hareket sadece harekete eşittir
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
Her şeyin madde olduğunu, ve her yerin (boşluğun) maddeyle kaplı olduğunu kabul edersek, hareketle ilgili bir problem ortaya çıkar. Her şey madde ise, yani madde haricinde hiç boşluk yoksa, başka bir deyişle boşlukta dahi madde varsa, hareket nasıl oluşur? Maddeden başka oluş yoksa şayet; evrenin kaskatı, devinimin olmadığı taşımsı bir durağanlığı temsil etmesi gerekmez mi? Şayet her şey maddeyse ve hiç boşluk yoksa, harekete meydan verecek boşluk bulunmaz ve hareket sağlanamaz. Öyleyse sormalıyım : Hareket mümkün müdür?

ne diyeceğimi bilmiyorum aslında düşündüm de durdum
bu arada google 30.09 yani tarihte bugün türünde bi aramayla geliverdim buraya

-
varlık alan -yer olarak tanımlanamaz sanırım -varlık eteri alansız olmalı ya da alansızlıkla tanımlanmalı, bu nasıl olur ya bilmiyorum da

temel olarak ya da kavramsal (düşünme) olarakta gerçeklik ve ona dayanak olan mutlak ya da kendinden varolan -varolagelen şey -(kendiliği) gibi tanımımız ve ayırdımız var sadece

-doğası ne odur ve onu ifade eder;(değişmez)

bir alan sıkıştırmak onu, bir alan olmayan yer nedir?
kendi olmayan yer nedir ve var mıdır? gibi sorular getiriyor sadece;
başka olan yer ve olmayan yer gibi kavramlar ve boşluklar gibi şeyler;

Ben yine Parmenides'e katılacağım;

-
-gerçekliğin devinimi farklıdır; gerçeklik bir oluşturumdur

nasıl tüm soruların cevabıdır aslında her yerde bu durumda nasılı değilde mi diye düşünmeli

alansız olmak kendi dışında olmayan alan ifade eder ve kendinini olduğu yer-i zaten olmasını/oluşunu-doğasını ifade eder -bir dışı yoktur ya da ; (kendi cinsinden olmayan)

-düşünmeli düşünmeli
 
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç

Yeni Mesajlar

Üst