Güdümlü bilimin Big Bang yanılgısı

Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Bilimsel Makaleler kategorisinde tersinim tarafından oluşturulan Güdümlü bilimin Big Bang yanılgısı başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 1,148 kez görüntülenmiş, 1 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Bilimsel Makaleler
Konu Başlığı Güdümlü bilimin Big Bang yanılgısı
Konbuyu başlatan tersinim
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan Zazakistan

tersinim

Yeni üye
Yeni Üye
Katılım
25 Mar 2011
Mesajlar
87
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
77
G BANG MI? GENİŞİM EVRESİ Mİ?

Ateist materyalist felsefenin güdümlü bilimi evrenin kütlesiz bir enerji zerresinin patlamasıyla başladığını iddia eder. Varsayılan bu patlamaya BİG BANG denilir.

Tersinimin bu konuda ilginç bir teorisi vardır. Pek çok kanıt tarafından desteklendiğinden diğer teorilere göre gerçeğe daha yakındır.

Evrenin bir başlangıcı, sınırı, sabit bir kütlesi var ise maddenin korunumu kanununa göre bir kaynağı olması gerekir.

Maddenin korunumu kanununu doğru yorumlarsanız bu kaynağın kütlesiz bir enerji olması gerektiği sonucuna varırsınız.

Bu enerji kütlesiz olduğundan sonsuz olmalı, ezelden gelip ebede gitmelidir.

Tersinim bu enerjiyi Bir Büyük Bütün olarak isimlendirir.

Bu enerji bildiğimiz enerji olmamalıdır.

Evren büyük bütünün minik bir zerresinin MADDELEŞİP KÜTLE KAZANMASI sonucu oluşmaya başlamalıdır. Tersinim buna genişim evresi der. Ortaya çıkanda ilk maddedir.

İlk madde olabilecek en büyük atomlara ve molaküllere sahiptir. Son derece dengesiz olduğundan kolaylıkla bölünüp (fizyon) genişleyebilir.

Fizyon sonucu yeterince büyüyen ilk madde merkeziyle dış çeperleri arasında oluşan büyük ısı farklılıkları nedeniyle patlayacak, milyarlarca parçaya ayrılacak, her parça bir galaksi nüvesini oluşturacaktır.(Gerçek Big Bang)

Her galaksi nüvesi zamanla genişip patlayarak yıldızları, yıldızlar gezegenlerin ve uyduların bir kısmını oluşturur.

Fizyon nedeniyle tüm elementler kademeli oluşmakta süpernova patlamaları ile tüm evrene dağılmaktadır.

En son oluşan hidrojendir. Hidrojen mutlak sıfıra yakın bir dereceye kadar soğuyarak son maddeye (kara maddeye) dönüşür.

Kanıtlarımız:

1)-Evrenin yaşı tüm elementlerin füzyon yoluyla oluşmasına yetmeyecek kadar kısadır.

2)-Füzyon doğru olsaydı yıldız çekirdeklerinin yoğunluğu artıp kütleleri azalacağından evreninin daralması gerekecekti. Halbuki evren genişliyor.

3)-Evrendeki made miktarına göre hidrojenin bitmesi gerekirdi. Halbuki evrende dev hidrojen bulutlar ve devleri vardır.
4)-Mikro dalga fon radyasyonu genişim ve ardıl patlamalarının kanıtıdır.

5)-Kimi gezegenlerdeki yanardağlar gibi tektonişk hareketler genişimin kanıtlarıdır.

6)-Gezegen ve yıldızlar çekirdeklerindeki fizyonun devamı ve şiddetiyle orantılı olarak yaşarlar.

7)-Gezegenlerin ve yıldızların çekim gücü çekirdek çekim gücüyle doğru orantılıdır.

8 )-Ateist bilim füzyon başlangıcının büyük kütleler halinde biriken hidrojen toplarının merkezlerinde çok büyük basınç oluştuğu, bu basıncında füzyonu başlattığı iddiasındadırlar.

Fakat bu tür oluşumlardaki basınç çekirdek çekimiyle oluşur. Çekirdek yoksa çekimde yani basınçta yoktur. Hidrojen gazının büyük kütleler halinde toplanmaları mümkün değildir.

Bu konuda pek çok kanıt vardır.

 

Zazakistan

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
6 Ara 2014
Mesajlar
13
Tepkime puanı
0
Puanları
1
Kardeş yazdıklarının hangi bir kısmını eleştireyim.

Hepsini geçtim, ateist bilim diye bir şey yoktur. Bilimin iyi kötü, ahlaklı ahlaksız gibi amaçları yoktur.
Ateist bilim, dindar bilim gibi şeyler siyasal ideolojileri için bilimi kullanmak isteyenlerin uydurması.

Sana tavsiyem, fizik okumak istiyorsan, lise 1 fizik kitaplarından başla ağır ağır kendini geliştir.
 
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç

Yeni Mesajlar

Üst