- Konbuyu başlatan
- #1
- Katılım
- 1 Kas 2012
- Mesajlar
- 3,434
- Tepkime puanı
- 1
- Puanları
- 0
- Yaş
- 68
Aydınlar, yazarlar, emek ve meslek odası temsilcileri Haziran Hareketi’nin çağrısıyla bir araya geldi. Karanlık gidişe karşı “dur” çağrısı yapıldı, üç talep sıralandı.
Birleşik Haziran Hareketi (Haziran) öncülüğünde Ankara’da düzenlenen bir toplantıyla AKP’nin genel seçimlerin ardından tırmandırdığı savaş ortamına, etnik ve mezhepsel kutuplaştırma politikalarına ve karanlık gidişe karşı “dur” çağrısı yapıldı.
Haziran’ın çağrısıyla dün Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde bir araya gelen aydınlar, yazarlar, milletvekilleri, sanatçılar, emek ve meslek odaları, eşitlik, özgürlük ve kardeşlik için 3 talep sıraladı. Milletvekilleri, sendikacılar, aydın ve yazarların imzaladığı “Barış, kardeşlik için ses verme ve Gezi/Haziran ruhuyla dayanışma çağrısı” başlıklı metinde öne çıkan talepler şöyle:
>Suriye’de savaşa son verilmeli, emperyalistler yabancı güçler ve AKP rejimi Suriye’den elini çekmelidir. Suriye halkı kendi geleceğini kendi belirlemelidir.
>Cihatçı ‘terör’e verilen her türlü destek sonlandırılmalıdır.
>Devlet Kürt siyasi hareketine yönelik operasyonlara ve baskılara son vermeli, PKK silahlı eylemlerden vazgeçmeli, sorunun barışçıl, demokratik kalıcı çözümü için başta TBMM olmak üzere tüm toplumsal kesimlerin dâhil olacağı bir çözüm süreci hayata geçirilmelidir.
IŞİD-AKP ORTAKLIĞI
ÖDP Eş Genel Başkanı Alper Taş, CHP milletvekilleri İlhan Cihaner, Şenal Saruhan, Necati Yılmaz, Serkan Topal, DİSK Genel Başkanı Kani Beko, TTB Başkanı Beyazıt İlhan, TMMOB Başkanı Mehmet Soğancı, Yargıçlar Sendikası Başkanı Mustafa Karadağ, Alevi Bektaşi Federasyonu Genel Sekreteri Fadime Türkyılmaz’ın da aralarında bulunduğu siyasetçi, sendikacı ve demokratik kitle örgütleri temsilcileri ve yurttaşların katıldığı toplantı, Haziran Sekreteryası’ndan Burak Yücel’in açış konuşmasıyla başladı, çağrı metnini ise Haziran Sekreteryası’ndan Güler Ümit okudu.
7 Haziran’da halkın, hukuksuzluğa, yolsuzluk, rüşvet ve otoriterliğe bulanmış AKP anlayışına “dur” dediğinin vurgulandığı çağrı metni özetle şöyle:
GÖZ YUMMAYACAĞIZ
“IŞİD’in Suruç saldırısını bahane ederek, “iç düşman” olarak görülen Kürtlere, Alevilere, solculara ve bütün toplumsal muhalefete karşı cadı avı başlatılmıştır. “IŞİD ile mücadele” diye başlatılan yeni savaş siyasetinin hedefine, uzun süredir devam etmekte olan “çözüm sürecinin” muhatabı Kürt siyasal hareketi ve halkının konulması kabul edilebilir değildir.
AKP’nin yürüttüğü savaş politikalarına asla izin vermeyeceğiz. Komşularımıza yönelik bir savaşa da, üslerin emperyalizmin direktifleri doğrultusunda kullanılmasına da, topraklarımızın “eğit-donat” benzeri zırvalıklarla cihatçı fabrikası haline gelmesine de göz yummayacağız. Eşitlik ve dayanışma temelinde, her türlü savaşa ve şiddete tüm gücümüzle karşı çıkacağız. Dinci gericilikle sonuna kadar mücadele edeceğiz. Erdoğan’ın çatışma ortamını fırsat bilerek Başkanlık hayallerini diriltme hamlelerine pabuç bırakmayacağız.
Çağrı metninin okunmasından sonra söz alan konuşmacılar da AKP’nin ülkeyi kaosa sürükleyen politikalarına karşı barış çağrısı yaptı.
ÖDP Eş Genel Başkanı Alper Taş, barışın toplumsal bir mücadeleye dönüşmesi için salonlardaki çağrıları, alanlara, sokaklara taşımanın bir görev olduğunu belirterek “AKP’nin savaş stratejisini geriletebilmenin yolu, savaşa savaşla karşılık vermekten değil bağlayıcı, meşru, barışçıl bir halk hareketini yükseltmekten geçiyor” dedi.
CHP İstanbul Milletvekili İlhan Cihaner de AKP’nin, bir dönem düşman hukukuyla sindirdiği toplumu şimdi de düşman siyasetiyle sindirmeye çalıştığı günleri yaşıyoruz diyerek “Herkesi Haziran’ın çağrısına destek olmaya çağırıyoruz” dedi.
DİSK Genel Başkanı Kani Beko, ülkede bir sıkıyönetim halinin egemen olduğunu belirterek, barış ve demokrasi mücadelesini desteklemeyi sürdüreceklerini söyledi.
TTB Başkanı Beyazıt İlhan, hükümetin uygulamaya koyduğu politikalarla “savaş” demeye başladığını belirtti.
TMMOB Başkanı Mehmet Soğancı da AKP’nin savaş yanlısı politikalarına karşı sadece salonlarla sınırlı kalmayan bir mücadele sürecinin önemini vurguladı.
Birleşik Haziran Hareketi (Haziran) öncülüğünde Ankara’da düzenlenen bir toplantıyla AKP’nin genel seçimlerin ardından tırmandırdığı savaş ortamına, etnik ve mezhepsel kutuplaştırma politikalarına ve karanlık gidişe karşı “dur” çağrısı yapıldı.
Haziran’ın çağrısıyla dün Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde bir araya gelen aydınlar, yazarlar, milletvekilleri, sanatçılar, emek ve meslek odaları, eşitlik, özgürlük ve kardeşlik için 3 talep sıraladı. Milletvekilleri, sendikacılar, aydın ve yazarların imzaladığı “Barış, kardeşlik için ses verme ve Gezi/Haziran ruhuyla dayanışma çağrısı” başlıklı metinde öne çıkan talepler şöyle:
>Suriye’de savaşa son verilmeli, emperyalistler yabancı güçler ve AKP rejimi Suriye’den elini çekmelidir. Suriye halkı kendi geleceğini kendi belirlemelidir.
>Cihatçı ‘terör’e verilen her türlü destek sonlandırılmalıdır.
>Devlet Kürt siyasi hareketine yönelik operasyonlara ve baskılara son vermeli, PKK silahlı eylemlerden vazgeçmeli, sorunun barışçıl, demokratik kalıcı çözümü için başta TBMM olmak üzere tüm toplumsal kesimlerin dâhil olacağı bir çözüm süreci hayata geçirilmelidir.
IŞİD-AKP ORTAKLIĞI
ÖDP Eş Genel Başkanı Alper Taş, CHP milletvekilleri İlhan Cihaner, Şenal Saruhan, Necati Yılmaz, Serkan Topal, DİSK Genel Başkanı Kani Beko, TTB Başkanı Beyazıt İlhan, TMMOB Başkanı Mehmet Soğancı, Yargıçlar Sendikası Başkanı Mustafa Karadağ, Alevi Bektaşi Federasyonu Genel Sekreteri Fadime Türkyılmaz’ın da aralarında bulunduğu siyasetçi, sendikacı ve demokratik kitle örgütleri temsilcileri ve yurttaşların katıldığı toplantı, Haziran Sekreteryası’ndan Burak Yücel’in açış konuşmasıyla başladı, çağrı metnini ise Haziran Sekreteryası’ndan Güler Ümit okudu.
7 Haziran’da halkın, hukuksuzluğa, yolsuzluk, rüşvet ve otoriterliğe bulanmış AKP anlayışına “dur” dediğinin vurgulandığı çağrı metni özetle şöyle:
GÖZ YUMMAYACAĞIZ
“IŞİD’in Suruç saldırısını bahane ederek, “iç düşman” olarak görülen Kürtlere, Alevilere, solculara ve bütün toplumsal muhalefete karşı cadı avı başlatılmıştır. “IŞİD ile mücadele” diye başlatılan yeni savaş siyasetinin hedefine, uzun süredir devam etmekte olan “çözüm sürecinin” muhatabı Kürt siyasal hareketi ve halkının konulması kabul edilebilir değildir.
AKP’nin yürüttüğü savaş politikalarına asla izin vermeyeceğiz. Komşularımıza yönelik bir savaşa da, üslerin emperyalizmin direktifleri doğrultusunda kullanılmasına da, topraklarımızın “eğit-donat” benzeri zırvalıklarla cihatçı fabrikası haline gelmesine de göz yummayacağız. Eşitlik ve dayanışma temelinde, her türlü savaşa ve şiddete tüm gücümüzle karşı çıkacağız. Dinci gericilikle sonuna kadar mücadele edeceğiz. Erdoğan’ın çatışma ortamını fırsat bilerek Başkanlık hayallerini diriltme hamlelerine pabuç bırakmayacağız.
Çağrı metninin okunmasından sonra söz alan konuşmacılar da AKP’nin ülkeyi kaosa sürükleyen politikalarına karşı barış çağrısı yaptı.
ÖDP Eş Genel Başkanı Alper Taş, barışın toplumsal bir mücadeleye dönüşmesi için salonlardaki çağrıları, alanlara, sokaklara taşımanın bir görev olduğunu belirterek “AKP’nin savaş stratejisini geriletebilmenin yolu, savaşa savaşla karşılık vermekten değil bağlayıcı, meşru, barışçıl bir halk hareketini yükseltmekten geçiyor” dedi.
CHP İstanbul Milletvekili İlhan Cihaner de AKP’nin, bir dönem düşman hukukuyla sindirdiği toplumu şimdi de düşman siyasetiyle sindirmeye çalıştığı günleri yaşıyoruz diyerek “Herkesi Haziran’ın çağrısına destek olmaya çağırıyoruz” dedi.
DİSK Genel Başkanı Kani Beko, ülkede bir sıkıyönetim halinin egemen olduğunu belirterek, barış ve demokrasi mücadelesini desteklemeyi sürdüreceklerini söyledi.
TTB Başkanı Beyazıt İlhan, hükümetin uygulamaya koyduğu politikalarla “savaş” demeye başladığını belirtti.
TMMOB Başkanı Mehmet Soğancı da AKP’nin savaş yanlısı politikalarına karşı sadece salonlarla sınırlı kalmayan bir mücadele sürecinin önemini vurguladı.
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.