Dünya Fatihi Olma Yolum

Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Serbest Kürsü kategorisinde ÜstünKişi tarafından oluşturulan Dünya Fatihi Olma Yolum başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 2,267 kez görüntülenmiş, 23 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Serbest Kürsü
Konu Başlığı Dünya Fatihi Olma Yolum
Konbuyu başlatan ÜstünKişi
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan UpBot

Objectivity

Kahin
Onursal Üye
Katılım
23 Ara 2012
Mesajlar
4,763
Tepkime puanı
319
Puanları
83
"Hedef" derken aklınıza, tüm hayatın , tüm gücün o hedefi gerçekleştirmek için harcanacağı gelmesin. Hedefi gerçekleştiemek için 1/? oranında bir ihtimal varsa ve bu hedef için kaybedeceğim bir şey yoksa o hedefe uşamak için şansımı denerim. Yoksa bende ne dünyayı bileğinin hakkıyla alacak hırs, ne düşmanlarını korkutacak güç ne de şu an bilgisayarımın başından kalkmak için istek var.
İstediğim şey; eğer siz de benimle aynı hislere sahipseniz birleşin, düşüncelerinizi birleştirin ve daha önce ve şimdi kimsenin düşünemeyeceği bir şey düşünüp ihtimai 1/?'nden 1/1 e çıkaralım.

Bu tip hedeflerle o gücü bulman mucize olurdu zaten ve hep söylediğim gibi bilim kurgu-fantastik okumak her insana iyi gelmiyor, işte sonuç ortada. Gerçekçi olmayan hedeflere kafa yoracak enerji yok bende, sizlere bol şans diliyorum.
 
Son düzenleme:

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
Zaten asıl sorun, sosyal bilinci özümseyip zihnimizi genelleştirmek. Peki bunu yaparsak fethedip özgürleştirdiğimiz zihnimizi tekrardan başka düşüncelerin eline vermiş olmaz mıyız? Hala hayattayken, hala bir şeyler yapabiliyorken neden sosyal bilincin bizi fethetmesini beklemek yerine biz sosyal bilinci ele geçirmeyelim?

İnsana dair bir yalnızlıktan ve tekillikten sözediliyor gibi oysa insan çoğuldur, insan geneldir.
Bir insan diğer insanları ele geçiremez sanırım.
Şöyle düşünelim.
Hindistan da bir Gandhi gerekliydi
Kurtuluş savaşında bir lider gerekti
Almanaya da İtalya da faşizm gerekliliği vardı adı Hitler ve Mussolini oldu
Peki bu saçma gelebilir şöyle
İlkel bir kabile düşünelim. Sen bizim avcımız ol, sen bizim çobanımız ol, sen bizim doktor şamanımız ve öykücümüz ol (bu şamana çok görev birden çok görev vermişler çünkü doktorluk gün boyu yapılacak bir iş değil)
Bakın kabile bir şaman üretti...
Bakın kabile avcı ya da asker ve savaşçı üretti
Ama kabile de herkes savaşçı olmalı
Kabile eğer gelişirse ressam bile üretebilir sanırım..
Ama kabile de doğal yaşamın koşullarında ne gerekli ise aşağı yukarı o var.

İnsan yalnız değildir kendi türünden çok var.
Örneğin ev kedileri ve köpekleri yalnız ve özel hissedebilir ancak doğa da bir kedi diğeri arasında pek fark görmez
Kedilerin lideri olmaya kalkmaz. Bunlar doğal güç oyunlarıdır ve belli dairelerde gelişir. Zaten bir lider varsa örneğin bunu güç belirliyorsa, güç cesaret kararlılık belirliyorsa bir gün başka biri lider olur..
Tüm kedileri bir kedi fethetmiyor/yönetmiyor.
Eğer kedi olmayan zeki bir tür bu işe karışmazsa?

Sosyalleşmek kendini güce açmanın ve bireysel rol almanın-bireysel oyunun tersidir.
Eğer oyun kuran kabiledeki ortak bilinçse oradaki her bireye bu kabile bilinci ortalaması bir rol verir. Eğer bir kabile bireyi kendini yalıtırsa ve tüm kabileye patron olmak isterse tek başına tüm kabile üyeleriyle çatışır.
Güçle belki bunu yönetebilir ya da elde edebilir.
Ama burada oyun kurucu kim?

Kabile bireyi kabileyi tanımayıp aylak aylak doğada başka işler peşinde de koşturabilir. Bu sefer sanırım kendini kabul ettirmek zorundadır.

Bir orman düşünün hiç bir ağaç diğerlerini ele geçirmeye çalışmaz. Orman ona bir rol verir ya da ormanı gözleyen

Ben hep şöyle düşünürüm. Örneğin bir yazarın okuyucuları onu yazdırır ancak yazar bunu kendi hayal gücü sanır. Benim sosyal bilincin ele geçirmesi dediğim şey tam olarak bu. Çünkü toplumun sen bizim yazarımız ol talebi var.

Sosyal bilinci ele geçiremeyiz dışına bir ölçü de belki taşabiliriz. Toplumun verdiği tanımlı rollerin dışında yeni bir şey yaratarak
Bu kendimizi yalıtır ya da bir anti kurar sanırım.
Eğer toplumun bir fethedici talebi ve boş fetihçi pozisyonu yoksa diğer durumda tüm toplumla çatışmalı. Bu kadar güç bulabilir misiniz bilmem

Eğer kediler fethedilseydi (tüm kediler fethedilseydi) ya artık kedi olmazlardı ya da kedi olmayı ve yaşamı belki bırakırlardı. Yani grup olarak farklı br irade varsa.
Artık eski kediler değiller ve tek bir kedi var hem

Güce boyun eğmeyen ve güce boyun eyme karşısında direnç oluşturan ya da yokolan türler var.
Bir iki örnekleme yapalım.
Örneğin Güney Amerika nın işgalinde İspanyollar Kızılderilileri tarlalarda çalıştırmak istiyor ancak köleliğe gelmeyen bu tür ölmeye başlıyor. İspanyollar ne yapsak ne yapsak derken bu türden köle ve işçi olmayacağını anlıyor ve Afrika dan siyahi insan taşımaya başlıyor. Siyahiler iyi köleler (ölmüyorlar ve de çalışıyorlar) ancak içsel olarak onlarda aslında hiç bir zaman boyun eğmiyor. Yaşamak için sabredip doğru zamanı bekleyip her fırsatta dövüşüp ayaklanıyorlar. Kendi özgürlük doğalılık müzik ve neşe kültürlerini taşıyorlar. Sonuçta bugün beyaz adamdan özgürlük kazanmamış tek bir siyah yok ve siyah genetiğini dayatıyor çünkü beyaza katışıyor. Siyah adamın genetik izi de beyaz adama karıştı ve baskın gen yürür. Öte yandan bugün siyah ve beyaz eşitse kim köleydi?

Örneğin kurdu köleleştiremeyen insan onu köpekle karma yapmıştır ve kırmıştır. Bu kurda mı çeker köpeğe mi bilmem ama asırlar ve nesiller sonra bu tür değişim gösterecektir baskın genler yollarını bulacak.. Ama aynı zamanda şu var kurt köpeğe genini vermiş ve katmıştır-köpeğe katışmıştır. Köpeğe bir ölçü de özgürlükte katışmıştır.
Çoban ve kurt köpekleri bu anlamda belirli roller üstlenebilir.. Terlik getirmek için kullandığımız hayvanlar değiller.

Sonuçta kişi çıkmaz deneyimliyorsa ve tüm toplumu ele geçirecek baskı hissediyorsa ya da yalnızlık ve yalınlık duyumsuyorsa ya kendi çözümlemesini ya yapmalı ya da toplumuna şamanına, şununa bununa dönüp bunu çözümletmelidir. Siz bile bu işe (toplumu fethetme işine) tek başına kalkışmadınız. (Yine aynı topluma ve onun belirli bireylerine dönüp onun içinden diğerlerini yönetmek için) Kurmaylar ya da asker aradınız ve seçmeye kalktınız. En zekilerin orada olacağı düşünülen bir yerden yani bir felsefe sitesinden bu ile giriştiniz
Onlar sizi yönetmesinler..
. Ki pek seçici davrandığınız da söylenemez. Rastgele ve alelade teklifinizi kabul edecek aralıktaki herkese belki teklif götürdünüz sanırım...
Onlara ne vereceksiniz ve vaat ediyorsunuz da; görüyorsunuz ya bu iş bile tek başına yapılmıyor sosyalleşme gerekiyor.
Daha kuracağınız ilk takımı bile yönetmeye kalktığınız da onlarda sizi yönetiyor olacak. Bir kere kişinin ve kişilerin yeteneklerine göre karar almak ve söz söylemek zorunda kalacaksınız. Bir lider değil takım başkanı oldunuz sadece.

Bir kere kendi kadronuzu da fethedecek misiniz?
Tüm insanlarsa ve tüm dünya insanlarıysa çelişir bakın...
Seçkin bir azınlık kurmayla işe başlayın ve onlar diğerlerini yönetsinler...

Eğer bir tür tam olarak yönetiliyorsa zaten kendi kaybolur. Asimile olur-diğerine dönüşür.
Kendi iradesini yokeder. Köle robotlardan sözediyoruz...ya da Minions'tan...
Yokedilecek fethedilecek tür güçlüyse diğerini dönüştürür ve kendini asimile edecek olanı asimile eder. Bunu bir tür sosyalleşme olarak düşünün

Yani sonuçta özgür bir şeyi, temelinde özgür ilke olanı köleleştiremezsiniz-çatıştırırsınız.

Peki dünyayı siz yöneteceksiniz. Afrika da öten bir cır cır böceğinin ötmesine karışacak mısınız? Sizden izinsiz ötemez mi?
Bence yönetemezsiniz. İnsanların yönetimini devralmaktan sözediyorsunuz. Size dönüşmelerini mi istiyorsunuz?
İnsanlara en son ne söyleyecekseniz bugün söyleyin. 60 yıl sonra ne olmasını umuyorsunuz örneğin bunu söyleyin? Bunu şimdi söyleyin...

Felsefe bunun için var-Yukarıda sorulan sorular için var ve mesela Nietzsche bir yanıt..
Deneyimlediğiniz çıkmaz Nietzsche'den öte değil. Üstüne koyacak bir şeyiniz var mı?
Nietzsche'nin 60 yıl sonra bilemedik 80-100 yıl sonra 2-3 tane faşist ülke yaratabildiğini varsayın. Aynı anda Marks'ta düşünüyordu (2 sosyalist blok oluşturdu) ve Nietzsche'nin aksine düşünüyordu ve bunlar çatışıyordu. Ve şu an da ben de düşünüyorum ve ben (en azından tek kalan ben (the last sanalmanik) yönetilmeyeceğim. O halde benim yönetimimi devralmadınız ve alamadınız. Sizinle de işbirliği yapmadım. Çok isteseniz bile sizi yönetmem. (Kimin) yönetilmesine ve yöneltildiğine de karışmam..

Cır cır böceğini yönetmezseniz dünyayı yönetemezsiniz. Tüm insanları yönetmezsiniz yönetici değilsiniz..

Anti-fetih düşünenler var. Sizden güçlüyse
Diyelim ki; @GüçlüKişi
 
Son düzenleme:

Objectivity

Kahin
Onursal Üye
Katılım
23 Ara 2012
Mesajlar
4,763
Tepkime puanı
319
Puanları
83
İnsanın tek başına dünyaya hükmetmesi mümkün olmadığı gibi sağlam bir ekip bile kursa mutlaka sorun çıkacaktır. Tarihte varlık göstermiş büyük devletler eninde sonunda içteki anlaşmazlıklar sebebi ile dağılmıştır. Gücü ele geçiren verdiği sözleri tutmayacağı gibi özgürlük getiriyorum size derken daha beter bir esaret sistemi kurar. "Büyük başın derdi büyük olur." diye atalarımız boşuna dememiş. Ulu Efendi de ne kadar çabalarsa çabalasın, gün gelecek ama iyi ama kötü eylemleri ile tarihe gömülecektir, bu kural değişmez.

Dünya'nın En Büyük 10 Devleti
 

UpBot

Kahin
Yeni Üye
Katılım
14 Ocak 2021
Mesajlar
1,017
Tepkime puanı
5
Puanları
38
Böyle paylaşımlar ve konular görmek güzel. Çok teşekkürler
 
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç

Yeni Mesajlar

Üst