İnsanlar ya ailesinin ya arkadaşlarının yada etkilendikleri bir kişiye göre düşünce biçimlerini şekillendiriyorlar. Halbuki biraz irdeleyerek düşünerek kendileri için doğru olanı bulabilirler ve kendi benliklerini ortaya çıkarabilirler. Çoğu insan ben kimim sorusuna cevap arar. Bu sorunun cevabını söyleyemeyebilirim ama bir tüyo verebilirim. Kendinin kim olduğunu merak ediyorsan ilk önce kendin ol baban arkadaşın Ahmet yada başka biri değil.
Forumumuza Hoş Geldiniz
Hoşgeldiniz. Ücretsiz içerikler ve özel hizmetler sizi bekliyor. Hemen üye olun!
M
monaliza
Ziyaretçi
Çocuk bir aile içinde doğar, büyür ve gelişir. İlk yedi yaşın önemi de yadsınamaz.
O halde; kişiliğimiz üzerinde belirli etkileşimler kaçınılmazdır. Önemli olan yaşam denen
süreçte insanın kişiliğini kendi yetenekleri ile geliştirebilmesi.
Ancak; genlerimizden,ailemizden,çevremizden mutlaka bir şeyler alırız,bu kaçınılmazdır.
Bu kaçınılmazlığın sonucu da "kendimiz olamayız yada olmayız" demek değildir. Öyle olsa idi;
dünyada çok iyi insanlar var, onlar gibi olmaya gayret eder olurduk hatta...
Aşırı özentiyi kast ediyorsanız, o zaten bir kişilik bozukluğudur.
O halde; kişiliğimiz üzerinde belirli etkileşimler kaçınılmazdır. Önemli olan yaşam denen
süreçte insanın kişiliğini kendi yetenekleri ile geliştirebilmesi.
Ancak; genlerimizden,ailemizden,çevremizden mutlaka bir şeyler alırız,bu kaçınılmazdır.
Bu kaçınılmazlığın sonucu da "kendimiz olamayız yada olmayız" demek değildir. Öyle olsa idi;
dünyada çok iyi insanlar var, onlar gibi olmaya gayret eder olurduk hatta...
Aşırı özentiyi kast ediyorsanız, o zaten bir kişilik bozukluğudur.
elbette çevresinden etkilenecek ve çevresindeki birçok şeyi etkileyecektir. yeter ki başkalarının ne olması istediği değilde kendi istediği yani kendisi olmaktır ... ne kadar başkasından etkilense de özü neyse onu yansıtır ."İnsan gittiği her yere sadece kendisini götürmektedir. Nereye giderse gitsin, her şeyiyle kendisini…"
- 19 Ağu 2008
- 3,589
- 179
- 63
- 61
"ben" sendeki "o"dur, "ondaki" "sen" dir, "sendeki" "ben" dir...
- Konbuyu başlatan
- #5
elbette etkilenecek ben kendim bile kimseden etkilenmedim diyemem . İnsan dünyaya hiç birşey bilmeden gelir ve bir şeyler öğrenmesi gereklidir ve tabikide öğrenmenin ilk yolu etrafındakileri örnek almaktır ben bunu kastetmemiştim benim dediğim ülkemizden örnek verecek olacaksak mesela Türkiyede belli kalıplar var şu an ve çoğu kişi etkilendiği bir şey yüzünden tamamen o kalıbın dairesinde hareket etmesi düşünmeden irdelemeden sorgulamadan şeçtiği kalıbın içindekileri doğru dışındakileri yanlış kabul etmesi ben buna karşıyım.
M
monaliza
Ziyaretçi
Bu kanıya nereden vardınız sayın 64alper.
Her toplumda bilinçli ve bilinçsiz bireyler vardır,olacaktır.
Bunu genellemeye yaydığınızda pek çok, kişilik ve özgün stil
sahibi insana haksızlık etmiş olmaz mısınız?
Söylediğinizde elbette gerçek payı var,azımsanmayacak ölçüde hem.
Özellikle gelişmekte olan ülke toplumlarının kaderidir diyeceğim,
fakat gelişmiş saydığımız ülkelerin insanları da aynı sorunu yaşamaktalar.
Her toplumda bilinçli ve bilinçsiz bireyler vardır,olacaktır.
Bunu genellemeye yaydığınızda pek çok, kişilik ve özgün stil
sahibi insana haksızlık etmiş olmaz mısınız?
Söylediğinizde elbette gerçek payı var,azımsanmayacak ölçüde hem.
Özellikle gelişmekte olan ülke toplumlarının kaderidir diyeceğim,
fakat gelişmiş saydığımız ülkelerin insanları da aynı sorunu yaşamaktalar.
- 23 Haz 2010
- 155
- 0
- 0
- 64
ben iyi bilinen biriyim..
bunu ben diyemem tabii..
imamın kayığına binerken
uğurlayanlar diyecek..
"ey cemaat mevtayı nasıl bilirdiniz?"
"iyi bilirdik.."
yallah..
ben buyum..
ben buyum..
(Hakkı BULUT..)
bunu ben diyemem tabii..
imamın kayığına binerken
uğurlayanlar diyecek..
"ey cemaat mevtayı nasıl bilirdiniz?"
"iyi bilirdik.."
yallah..
ben buyum..
ben buyum..
(Hakkı BULUT..)
- Konbuyu başlatan
- #8
bu kanıya gözlemlerim sonucu vardım ayrıca kimeyede haksızlık etmiş olmam. Çünkü herkes demedim çoğu insan dedim ve gerçektende gözlemdiğim insanları çoğuda böyle ve sizin de dediğiniz azımsanmıyacak ölçüde bende bu yüzden azımsamayıp düşüncelerimi dile getirdim. Ayrıca Türkiyede dememim sebebi biz gelişmemiş yada başka sebeblerden değil sadece benim gözlemlerin Türkiyede olduğu için yani Amerika Almanya da böle bişi yok yada var diyemem çünkü o ülkelerle alakalı bir gözlemim yok. Şu an Türkiye nin en büyük problemlerinden biri bu bence. Hiç kimse kendi kalıbı dışındaki doğruyu kabullenmemesi.Bunu yenmenin tek yoluda sorgulamak düşünmek.
M
monaliza
Ziyaretçi
İnsanın kendisi olabilmesi bambaşka bir şey.
Dediğim gibi sadece Türkiye'ye ilişkin bir sorun değil.
Çözümü ise; okumak,çokça okumak.
Objektif bakış açısına sahip olabilme yeteneği.
Bencillik ve çıkar ilişkilerinde uzak kalabilmek.
Dediğim gibi sadece Türkiye'ye ilişkin bir sorun değil.
Çözümü ise; okumak,çokça okumak.
Objektif bakış açısına sahip olabilme yeteneği.
Bencillik ve çıkar ilişkilerinde uzak kalabilmek.
Bu sorunun zorluk derecesini arttıran kesinlikle çevrenin etkisidir.Çevrede ne görüyorsa onu kapıyor ve kaptığı şeyleri hayatına uyguluyor.yaşadığı gibi inanmaya başlıyor.
bunun çözümü monaliza'nın da dediği gibi çokça okumak , o da yetmez okuduğunu anlamaya çalışmak.
bu okumak sadece kitaplarla kısıtlı değil.
doğaya bak-kendine bak-etrafına bak herşeye bak ve gör.bakmakla sınırlı olmasın.
ve sonrasında sorgula.cesurca korkusuzca.
bunun çözümü monaliza'nın da dediği gibi çokça okumak , o da yetmez okuduğunu anlamaya çalışmak.
bu okumak sadece kitaplarla kısıtlı değil.
doğaya bak-kendine bak-etrafına bak herşeye bak ve gör.bakmakla sınırlı olmasın.
ve sonrasında sorgula.cesurca korkusuzca.
Madem soru ben kimim ise,
önce kadın ne erkek ne dememiz gerekir, çünkü kim diyerek bir insandan bahsediyoruz ben sorunun ben neyim olmasını yeğlerdim,
Kadın;
Kadın kaçınılmaza karşı savaşıyor, bu savaşta erkek sadece basit bir araç. Ama kadın bu kaçınılmaz savaşın anlamından habersiz. Çünkü eğer bu anlamı bilebilseydi elinde hiçbir anlam kalmayacak olurdu. Kaçınılmaz olarak yenileceğini eğer anlamış olsaydı bir şekilde, bu savaşa girmeyecekti...
Kadın kaçınılmaza karşı mücadele ettiği için mükemmel davranmak zorunda olan bir tür, çünkü kaçınılmazdan kaçınmanın yolu mükemmel davranmış olmaktır.
Erkek ise;
Böyle bir kaçınılmazla bile savaşamayacak durumda olduğu için zavallıdır.
O zaman ilk olarak şunu diyebiliriz yaşarken kadın aptalca bir iş yapıyor(mükemmel davranmaya çalışarak), erkek ise zavallıca.
önce kadın ne erkek ne dememiz gerekir, çünkü kim diyerek bir insandan bahsediyoruz ben sorunun ben neyim olmasını yeğlerdim,
Kadın;
Kadın kaçınılmaza karşı savaşıyor, bu savaşta erkek sadece basit bir araç. Ama kadın bu kaçınılmaz savaşın anlamından habersiz. Çünkü eğer bu anlamı bilebilseydi elinde hiçbir anlam kalmayacak olurdu. Kaçınılmaz olarak yenileceğini eğer anlamış olsaydı bir şekilde, bu savaşa girmeyecekti...
Kadın kaçınılmaza karşı mücadele ettiği için mükemmel davranmak zorunda olan bir tür, çünkü kaçınılmazdan kaçınmanın yolu mükemmel davranmış olmaktır.
Erkek ise;
Böyle bir kaçınılmazla bile savaşamayacak durumda olduğu için zavallıdır.
O zaman ilk olarak şunu diyebiliriz yaşarken kadın aptalca bir iş yapıyor(mükemmel davranmaya çalışarak), erkek ise zavallıca.
- 31 Ara 2010
- 926
- 1
- 0
- 31
Bana göre ben benim, sen sensin, o odur. Sana göre ben sensin, sen benim, o yine odur. Ona göre ben odur, sen yoktur, o bizizdir.
- 14 Eyl 2010
- 296
- 0
- 0
- 45
Kim veya ne olduğunu bilmek için önce kim veya ne olmadığını bilmek gerekir.
- 8 Ocak 2011
- 641
- 0
- 16
- 39
Ben kimim ? Ben noktayim . Varlık Meydanı'ndan eksik değilim fakat varlığım cümleyi göstermeye vabeste. Yalnız basına hiç hukmundeyim . Nokta.
- 14 Eyl 2010
- 296
- 0
- 0
- 45
bazen uzak gözüken yollar daha kısadır. hayatınız boyunca hep birileri size ne olduğunuzdan ve kim olduğunuzdan bahsetti ve siz bunları zihninizde yaşatıp yaşam biçiminiz haline getirdiniz. Bu sizi gerçeğe ulaştırdı mı? Yoksa gerçekte olmadığınız bir kimliğemi büründürdü? Ben senim ne virgül tanır ne nokta, ne dünya tanır ve ay.
Ne olmadığınız bilmek ve sorgulamak gerçeğe yakınlaştırır, şeylere yapışmak ise sadece egonuza ego katar.
- 31 Ara 2010
- 926
- 1
- 0
- 31
Öldükten sonra bir et yığınıydım diyebilirim...
Kendinize haksızlık olurdu bu...Bize de.
- 8 Ocak 2011
- 641
- 0
- 16
- 39
bazen kendimi başkasından öğrenme gayretine girsem de görüyorum ki beni tanıyan insan yok gibi...ben var mıyım ? diye sormadan edemiyorum..varlık olarak var olmak zihinlerde var olmak ile aynı şey değil.. var olmak bir iz bırakmak mıdır?...peki iz bırakmak için yaşanır mı hayat??? hayır asla ...kendince yaşanır hayat ve kendince ölünür gün geldiğinde..yaşa ve öl...zihinlerde var olmak ise ille de isteediğim o halde kendimce yaşamaya kendimce ölmeye bakacağım...işte ben böyleyim
