Ben Atatürkçü Değilim!

"Alıntının nereden olduğunu hatırlayamıyorum"
.......................

Gazi gözlerini açtı, doğruldu, çevresine baktı, birtakım adamlar toplanmış..
Sordu:
-Ne yapıyorsunuz?
-Her yıl bugün yas tutuyoruz,eğlence yerlerini kapatıyoruz,içkiyi yasak ediyoruz Atam..
-İyi halt ediyorsunuz, baska ne yapıyorsunuz?
-Senin kurduğun "CHP" yi kapattık Atam..
Gazi kaslarını çattı:
-Neden?
-.....
-peki başka ne yaptınız?
-Öğretim birliği devrimini yıktık Atam!..Artik iki baslı eğitim yapıyoruz,imam liseleri açıyoruz. İmamlar öylesine çoğaldı ki hepsini önemli devlet görevlerine getiriyoruz.
-Madem ki böyle isler yapıyorsunuz, neden mezarımın başında toplanıyorsunuz?
-Seni seviyoruz Atam!..
-Susun maskaralar!..Anlatın başka neler yaptınız?
-Senin vasiyetini yırtıp,çöp kutusuna attık Atam..
-Yaaa!..Nasıl yaptınız o isi?
-Hukuk devleti ilkelerini,Medeni kanunu, miras hukukunu çiğnedik;özel vasiyetnameni değiştirdik; Türk Dil ve Tarih Kurumlarının özerkliğini yok ettik;kişiliklerini sildik..
-Nasıl oldu bu?
-Oldu bir kere Atam..
-Sonra?
-Laik Cumhuriyeti korumak çok zor Atam!..Simdi Türk-İslam sentezini devletin resmi ideolojisi yapmaya çalışıyoruz..
-Yapabildiniz mi?
-Direniş var, daha tam basari kazanamadık Atam..
-Sonra?
-Atam!..Sen kalk,ben yatam..
-Susun,saçmalamayın!..Nereden çıktı bu münasebetsiz laf?
-Seni sevenler çıkarmış Atam..
-Hay sevmez olaymışlar..
-Hayat zorlaştı Atam!..Artik sensiz yaşıyoruz, ama Amerikasız yasayamıyoruz..
-O ne biçim laf öyle?
-Biçimsiz bir laf Atam..
-peki, neden söylüyorsunuz?
-Söyleyene değil,söyletene bak Atam!Amerika artik bizim her şeyimiz Atam..
-Ben böyle mi öğretmiştim?
-Borçlandık Atam,36 milyar dolar dış borcumuz var Atam, ABD’ye teslim olduk Atam.
-Teslim mi oldunuz?
-Halk evlerinin canına okuduk Atam, eski yazıyı canlandırmak istiyoruz.Atam,siyaset namazı kılıp, seçim orucu tutarak iktidar olabiliyoruz Atam.
Washington'un desteklemediği, CIA’ni tavsiye etmediği adam tasfiye ediliyor Atam,Amerika'dan icazet almadan iktidar olunamıyor Atam..
-Söylediklerinizi kulağınız duyuyor mu?
-İsler bildiğin gibi değil Atam,biz Amerikasız yasayamayız Atam,"köseyi dönmek" için başka çare yok Atam..
-Ne demek köseyi dönmek?
-Artik ülkede iki temel siyaset var Atam; birincisi "köseyi dönelim",ikincisi "dön baba dönelim, hacılara gidelim" Atam..
-peki, Cumhuriyeti emanet ettiğim gençlik ne yapıyor?
-Gençliği ezdik Atam!..Çeyrek yüzyıldan beri başkaldıran gençleri öldürüyoruz,asıyoruz, işkenceden geçiriyoruz, ceza evlerine kapatıyoruz; geriye kalanları da ya imam okullarına ya YÖK'e bağlıyoruz,ama seni çok seviyoruz Atam,sen kalk,biz yatalım Atam..
Gazi,kalabalığa mavi mavi baktı:
-Siz kimsiniz yahu?
-Biz Atatürkçüyüz Atam!..
Gazi:
-Yaaa!..dedi,öyleyse "Ben ATATÜRKÇÜ değilim!.."

bu tür hikayeler,
sadece can sıkar,moral bozar ki amacıda bu zaten.
ülkede birbirine tam zıt kutuplar oldukça ve birbirlerini çözümleyemeyip anlayamadıkça huzursuzluk büyüycektir.
düzen,sistem eleştirilebilir ama bununda bir yöntemi olmalı.
sayın mavi;elçiye zeval olmaz
siz sadece paylaşmışsınız
ama hikayeyi üreten saygısız kişi yada kişiler özellikle Ata'mızı kullanarak sömürüye kalkmış çok bariz.
toplumu olumsuz etkileyen herhangi bir yönetim şekli;artısıyla eksisiyle tartışılabilir ama bu şekilde ben mümkün görmüyorum.
eleştirim hikaye üreticilerine!

Niyet elbet önemli..Bu ince çizgiyi görebilmeniz büyük incelik aslında..
2 açıdan düşünüyorum..

ilk'i temiz bir pencere;
Benim gözlerimle görünüz ve kendinize çeki düzen veriniz derdi o zaman Mustafa Kemal'im..bu kadar mı körsünüz derdi benim dediğim gibi..

2.pencere ardındaki gizlilik;
bir duygu sömürüsü olarak algılanmaya müsait olan kısmı...


Ki okurken 1.pencereden bakmayı yeğleyerek paylaşımda bulundum..Umuyorum bu detayı doğru görürüz biz okuyanlar..Çünkü baktığınız pencereler belirler duyguları..

sayın mavi; uzun zamandır siteye girmiyor protesto ediyorum. ama bu ve diğer paylaşımlarınız o kadar çok hoşuma gittiki teşekkür etmeden geçemedim. çok güzel. özellikle. iki açıdan düşünüp bir diğerini alt etme yorumunuzda oldukça akıllıca , tabiki dediğiniz gibi algılama çok önemli..

.....Atam...Sen kalk,ben yatam..

-Susun,saçmalamayın!..Nereden çıktı bu münasebetsiz laf? ...............ne yaptınız?

Öğretim birliği devrimini yıktık Atam!.
Hukuk devleti ilkelerini,Medeni kanunu, miras hukukunu çiğnedik;özel vasiyetnameni değiştirdik; Türk Dil ve Tarih Kurumlarının özerkliğini yok ettik;kişiliklerini sildik..
Laik Cumhuriyeti korumak çok zor Atam!..Simdi Türk-İslam sentezini devletin resmi ideolojisi yapmaya çalışıyoruz..
Hayat zorlaştı Atam!..Artik sensiz yaşıyoruz, ama Amerikasız yasayamıyoruz..

-O ne biçim laf öyle?

Biçimsiz bir laf Atam..

-peki, neden söylüyorsunuz?

Söyleyene değil,söyletene bak Atam!Amerika artik bizim her şeyimiz Atam..
Artik ülkede iki temel siyaset var Atam; birincisi "köseyi dönelim",ikincisi "dön baba dönelim, hacılara gidelim" Atam..

-peki, Cumhuriyeti emanet ettiğim gençlik ne yapıyor?

Gençliği ezdik Atam!..Çeyrek yüzyıldan beri başkaldıran gençleri öldürüyoruz,asıyoruz, işkenceden geçiriyoruz, ceza evlerine kapatıyoruz; geriye kalanları da ya imam okullarına ya YÖK'e bağlıyoruz,ama seni çok seviyoruz Atam,sen kalk,biz yatalım Atam..

-Siz kimsiniz yahu?

Biz Atatürkçüyüz Atam!..

Gazi:
-Yaaa!..dedi,öyleyse "Ben ATATÜRKÇÜ değilim!.."

*****

Mavi, alıntı güzeldi, alındım/alındı/(burada yerini)aldı, İyi de oldu Konu değer

kapalı penceler ardında uyumak ...belki rüyaya!! Uyanmak, belki rüyalar haberci mi?!!!avuntusu duymak ya da uyu ,uyu yat uyu.. rüya da görme, pencere ha! pencereden bakmak da yassakk kardeşim!!!

bu değil tabii hatta hikaye değil.. bırakalım can sıkılsın, moral bozulsun, düzen-sistem (+)(-)eleştirilsin ve evet Atatürk'e sığınılmadan- saygısızlık yapmadan/fırsat verilmeden..

'Sen kalk,ben yatam' çocukken hoş belki ama uyuttuğu ne kadar açık-bâriz. Konuyu,fikri-sözü olanların paylaşımlarını, zihin açılımlarına katkı sağlaması umudumla, zevkle takip edeceğim, teşekkürler.

amaç ne ataturk'u savunup ben ataturk'u um demekmı ,yada ataturk'u eleştirip ataturk'ten daha ıyıyım demekmı?
kendi düşünceleri olmayan insanlar, başkalarının düşüncelerini konusmaya (geregınden fazla) mahkumdur!

zuhat peki sen ne düşünüyorsun. bi onu aç bakalım herkez piyon gibi önden basit şeyler gönderiyo senin yaptığın gibi sonra asıl olanı güncelinde başka taraftamı uyguluyor ne. bakın şuna karşıyım ama, bişeye olduğundan daha fazla değer vermeye abartmaya karşıyım neyse odur herşey ama Konu Atatürk olunca kimsede onun hakkını yiyemez. olduğu değer kazandığı şeyler basit değil. zuhat gerçekte neyi başardında bu arkadaşarı eleştiriyon. sadece düşünmekte yetmez aynı zamanda yaptırımda gerekir değilmi. bence hikaye güzel ama bazı arkadaşlar için olay tamamen görsel olduğu için uynık kalamıyo...

sayın kaptanmiharbi
aslında konu ile ilgili olmadığı için birazda rahatsız şekilde yazıyorum size eleştirimi.
önden basit şeyler yazmanın kolay olduğunu belirtmişsiniz
peki sizin yazdığınızın diğerlerinden farklı olduğunumu düşünüyosunuz
hatta siz sadece üye eleştirmişsiniz
ben konu ile ilgili fikrimi belirttim
Atatürk gibi önemli liderlerin eleştirilmesi kolay değil yada bir hikaye içine yerleştirmekde kolay olmaması gerekir.
bu tür eylemler her kim olursa olsun bir topluma maal olmuşsa ve bir toplum için hayati işler gerçekleştirmişse,o kişiyi basite indirger
Atatürk'e bakış açısı Türkiye'de ''gerçekten iyi işler başarılmasının sağlanmasında büyük rol oynamış''deyip mantıksal bakılmasının yanısıra,duygusal bir bağda vardır.
Bizler Türk üz,Türkleri bir aile olarak hayal edin,Atatürk'ü de ailenin reisi olarak.
aileyi oluşturan kişiler hem aile reisinin onlar için yaptıklarıyla sevinir hemde duygusal bir bağ geliştirir.
yani severler ve kaybetmek istemezler.kaybettiklerinde ise onun için iyi şeyler düşünüp hatırlarlar.
böyle bir durumda kardeşlerden biri aile reisi hakkında onu küçültücü yada eleştirmekte dikkatli olmaması durumunda diğer kardeş bozulabilir ve onu uyarabilir.
burda dikkatsiz eleştiren kişinin kötü niyetli olduğunu söyleyemeyiz.farklı bir açıdan bakmış olabilir ama
bunu yaparken diğer kardeşleride incitmemesi gerekir
burası Felsefe.net
burda herkez konulara tarafsız bakmaya çalışır
ama Türk ailesini yada herhangi bir dini oluşturan topluluk arasında toplum için önem arzeden konularda dikkatli olunması gerekir.
ben şu an duygusal düşünüp yazdım.bu seferde biyle olsun

benim bir tarafım var bu konuda çokta özgürüm. kusura bakmayın gerçeği göremeyen bireyi yanlış yaptığını uyandırmak için yazıyorum. kesinlikle olay kişisel değil toplumsal bir durumdur. yani sanki sizi anlar gibiyim efefel zararın neresinden dönerseniz kar gibi konuşmuşsunuz. birde toplum mu ne toplumu içimizde fitne fesat doğruya eğridiyen bi anlayış varsa. bu eleştirilmelidir. sizi anlıyorum gereğinden fazla abartılı yazılmış. bu konuda düşüncemi belirtmiştim zaten gerğinden fazla veya az diye birşey yok neyse odur. ama sizin kaygınız toplum için nedir. ben onu anlamış değilim bu halk gerçek gündeme bile sahip değil ve almış başını gidiyor Atatürk düşmanlığı bu sizce büyük bir sorun değilmi. çünki şu an ekmeği yağlı olan yobaz zihniyet değilmi. bu insanlar emin olun yarın başka ideolojili bir parti gelse bana dokunmayan yılan bin yaşasıncılık zihniyeti ile nereye kadar gidilebilir. Neden peki bu kabullenmeme ben bunlarıda biliyorum ama bana bunları anlattırmayın ne kadar basit sebeplerden olmayan aynı zamanda batılları için biliyormusunuz bilmiyorum içlerinde bir süre analiz edin bakalım ne bulacaksınız.

Duygu sömürüsü yapılması amacıyla yazılmış bir yazı gibi geldi bana. İçindeki gerçek olan taraflar var ama sonu öyle bağlanmamalıydı.

yahu bu kardar basit durumlarda var ondan bah setmek istedim. sadece Atatrükün deccal olduğuna inanan adamlarmı dersin toprak kabul etmediyi için betondan mezar yapıldığı safsataları bile var aynı. zamanda bu ülkede telefon numarasını bilmeyip telefon kullanan insanlar adresini bilmeyip o yerde yaşayan kaçtane insan var biliyormusunuz beyler. bunu da bi süre caal center işi yaptığım için biliyorum söyleseler inanmazdım ama böyle Türkiyeye olduğunuz yerden bakmayıın lütfen.

Duygu sömürüsü yahut yanlış bir yazı;
Bizi getirdiği yere bakmak daha doğru gibi geliyor bana..Farkında mısınız bilmiyorum ama bu kötü gidişat hakkında sadece bunları okuduktan sonra yorum yapıyoruz.Bazımız başını bile öne eğiyor konuşamıyor..
Haklıyım, Eğer eline her bayrağı alan,
Her Atatürk'çüyüm diyen Atatürk'çü ise ben de onun gibi Atatürk'çü değilim..
Yazı duygu sömürüsü ise, buna mahal vermemek adına daha düzgün yazılar yazmalı..
kaç kişi konuşuyor, bayramlar dışında adını anıyor..
Her defasında Atatürk'çüyüm deyip arkasında milletine sahip çıkmayan yığınlarca insan tanıdım..
Sadece bu değil arkadaşlar.Bu sadece kısa bir yazı..Ve yine de belki en temizlerinden..
Düşünün artık bir yazı onlarca insanı birbirinden itiyorsa, gerçekler ne halde düşünmeli!


.......Ona yazdığım bir şiirimi paylaşmak istiyorum ....İçten..Sadece ona...
ATA’YA..ATAM’A

Yanılmış zamanların, kimliksiz benliklerin
Kaybolmuş tarihlerin ortasında kalmış
Geçip gidenlerin ardından sadece
gözyaşı dökmekle yetinen bir soyun
Garip, bilinçsiz,ezberci çocuklarına bakıyorum pencerelerin ardından..
Ağlayamıyorum, susturamıyorum gözlerimi..
Ayıramıyorum içimdeki sensiz zamanlarda büyüyen çocukluğumu
Karşımdaki çerçeveden bakan asi gözlerinden..

Ey ATAM!
Çekme gözlerini üzerimden..
Hatırlat her gün senin neslin olduğumu bana..
Ve her zaman,
Gülümseyen, kızan, yumuşak bağırmalarını fısılda kulaklarıma..


Şimdi yoksan ben varım diyebileyim..
Adını ezberlerden uzak, yoğunluğuna yaşayabileyim..
Durdurma beni! Her adımının ardında kalayım..
Her düştüğümde karanlık çukurlara
Seninle yürüyen Anadolu canlansın önümdeki içimde..
Kalkabileyim..
Ve yalnız kaldığım her an
Konuşabileyim öğrettiğin harfleri birleştirerek
Senli cümleler kurabileyim
Aynadaki, çerçevelerdeki yansımanla..


Ve ben..
Tedirgin olmadım hiç..kendi adıma
Toprakla küslüğüm çok oldu ama hiç tavşan olmadım dağa küserken
Elimde bayrağın
Dudaklarımda NUTKUN
İçimde titremeden dimdik duran SEN





Bil istedim!
Her bastığımda yere kırmızı toprakta yazan adını gördüğümü
Ve
Unutma istedim, adımı bilmesem de beni
Hisset istedim!
Gülümse istedim.
Küsme istedim.
Ölme istedim.
ÖLME..

Konu kaldığı yerden devam edebilir.