Behzat Ç Anara Yanıyor Hakkında Fikirleriniz(Gidenler İçin)

Behzat Ç Ankara Yanıyor Hakkında Fikirleriniz(Gidenler İçin)

Ankaralı olarak sinemasına bugün gittim çok güzeldi bir sahnede heycandan azdaha bayılıyordum sizin film hakkındaki görüşleriniz nelerdir hayaletle ılgın çok iyiydi akbaba uyuşturucu bölümünde süperdi

Behzat Ç. "Bir Gezi Belgeseli"


Uzun zamandır beklediğim an gelmişti. “Behzat Ç. Ankara Yanıyor...” sonunda Vizyon’daydı.
Evet, mutlaka gidip seyretmeliydim.
Her hafta soluk soluğa izlediğim tek diziye, mecburen final yaptırılmıştı ve buna çok üzülmüştüm.
Dizinin bitirilme sebebi ise, sürekli RTÜK’ten aldığı cezalardan bıkmış olmalarıydı.

Gece saat 23:30’da yayınlanan bir dizi, bipli repliklerden dolayı sürekli şikayet alıyordu;
ama ne hikmetse günde 3 sefer yayınlanan “Pis Yedili” diye pis bir dizi için kimse bir şey demiyordu.

Gerildim ya la…

Neyse konumuza dönelim…

Akşam fotoğraf çekiminden önce 2 saat boş vaktim vardı ve bu fırsatı değerlendirmeliydim.
Sinema salonuna geldim biletimi aldım ve koltuğuma kuruldum.

Her zamanki gibi başlık aynıydı;
“Bu filmde karakterlerin ve olayların gerçek kişi ve kurumlarla ilgisi yoktur. Tamamen kurmacadır”

Başlık aynıydı da Behzat Ç. Aynı değildi.

Filmin konusu neredeyse tamamen sokakta polisle çatışan eylemciler üzerine.
Pardon!
Filmdeki tabirle, polise direnen direnişçiler…

Film sözde hayal ürünü kurmaca falan ama sahnelere bakılınca baya gezi eylemlerini anlatıyor.

Çok acayip detaylar da var.

Mesela barikat kurmuş eylemcilerin üzerine polis ellerinde coplarla yürüyor.
Yakın çekimde sağ ellerdeki coplar, sol elin avuç içine vurularak ilerlendiği ince bir detay olarak vurgulanıyor.

Başka detayları da kısaca anlatayım;

Polis gaddarca eylemcilerin üzerine yürürken, gaz bombasını eylemcilerden birinin kafasına nişan alarak atıyor ve eylemci ölüyor.
15-20 kadar polis bir eylemciyi yere yatırıp öldüresiye tekme tokat dövüyor.
Filmde birçok replik şu şekilde: “POLİS MAHALLEYİ BASTI YÜRÜYÜNN!”
Aynı Irak’taki Amerikan askerlerinin sivil evlere tekme tokat girdiği sahneler gibi, ağlayan kadın ve çocukların gözleri önünde babalar yerlerde sürüklenerek gözaltına alınıyor.
Filmde özellikle TEM (Terörle Mücadele) ekibi son derece gaddar, halkına düşman ve acımasız olarak lanse ediliyor.

Ve son sahne son replik:

Ankara’ya tepeden bir kadraj; Her taraf yangın yeri, slogan sesleri…

Kız:
-Bak hâlâ çatışıyorlar.
Behzat:
-Hayır direniyorlar!

Daha böyle birçok sahne…

Hatırlarsanız Kurtlar Vadisi’nin son sinema filmi çekilmiş ve montaj aşamasındayken Mavi Marmara olayı olmuş ve bunun üzerine filmin ilk sahnesi yeniden çekilip, Mavi Marmara olayı canlandırılmıştı.

Fakat Behzat Ç’de başka bir durum vardı.

Dizinin finali 17 Mayıs tarihinde yayınlanmıştı ve bu tarihten önce “Ankara Yanıyor” sinema filminin projesi ve senaryosu hazır hatta çekim tarihi bile belliydi.
Yönetmen Serdar Akar’ın ilk “Motor” dediği tarih, Haziran’ın ikinci haftasına denk geliyor.

Şimdi aklıma takılan soru:

Bu filmin önceden yazılmış olan senaryosu gezi olaylarını protesto etmek adına yaklaşık 15 günde yeniden mi yazıldı?
Yoksa zaten hazır olan senaryo bu muydu?

Peki, hazır olan senaryo bu ise, gezi olayları önceden senaristler tarafından da biliniyor muydu?

Ya da en kötü ihtimal geliyor aklıma;
Ben milli içeceğimiz ayranı fazla kaçırdım…
----------------------------------------------
bu yorumdan sonra neyini izleyelim saçmalığın..

Piyasaya yabinci olmayan biri olarak diyebilirim ki, bir senaryonun hikayesi olustuktan sonra sinopsis ve senaryo haziligi yapilir. Bu da minunun 1 ay maksimum 1 yil gibi bir süre icide nihayetlenir. yapimci, produksiyon ve kast hazirligi senaryo olusurken beraberinde hazirlandigi icin, senaryo bittigi andan itibaren cekime start vermeye hazirdir.
Ancak belirlendigi tarih asamasinda senaryoya dahil edilmek istenen bir gelisme olursa bu cekim esnasinda bile senaryoya eklenerek degistirilebilir. Muhtemelen yukarda bahsedilen konularda ülkenin nabzini olusturan Taksim direnisi olaylariyla birlikte degistirilmis ve cekilmistir. Cok daha önce tasarlanmis bir konu oldugu yanilgisi vermesin. Teknigi cok gerektirmeyen bir filmin cekimi seslendirmesi ve montaji bir ay icinde yapilabilir.
Tiyatro icinde ayni sey gecerlidir, Her oyun sahnelenme asamasinda yönetmenin kurgularina göre icerikten sapmadan degisir ve sahnelenir.
Dizi piyasasinda basarili olan Türk yapimcilari, dizinin veya filmin seyrini degistirme konusunda inanilmaz hizli olmayi basarmis. Medyanin gündemi yenilemekde ki basarisi düsünülürse kafada pekte soru isaretine yer kalmiyor.

Behzat ç izlerken nadiren ankarayı görüyorum nasıl bir ankara polisiyesi bütün diziler istanbuldamı çekilmek zorunda :=)

Konu kaldığı yerden devam edebilir.