Dünyayı grilik kurtaracak, akı ve karayı sevmekle başlayacak herşey.. 
Deveran ve cereyan etme konusunda sana katılıyorum.
Durağanlık aynılık getirir, aynılıkta yok oluş.
İnanç konusuna çok girmek istemiyorum zira hassas olduğum bi konu.
İnsanın algılaması bu yönde Fides, zıtlıklar dünyası işte.
Her şerde hayır var mantığını bireyin nasıl yorumladığı şükürcü anlayışın son durumu ile çok önem kazanıyor.
Hep dediğim gibi din tam bi uyanıklık halidir.
Kabullenme ve boyun eğmenin tam aksi yani.
En azından ben, ben'e göre böyle çekimliyorum.
Beyaz tam manasını siyahla buluyor demek istemiştim, bu umut bağlama değil.
(Vaktimin azlığına yakınarak şimdilik bu yorumu aktarıyorum)
Sevgiler Fides.
Aksiyom zamanla inançlar bile değişiyor.Buna göre de inançlar şekilleniyor. Hayatın statik olmadığı gibi bireyler de statik değildir. Her şey zıttıyla var diye ben ısrarla siyaha beyaz mı ekleyeceğim? Her şerde hayır var mantığıyla boyun eğmeyle geldik bu hale zaten.Bilirsiniz isyanların kaynağını bunu dini açıdan açıkladığımız zaman şükürcü anlayış pek hakimdir bize. Sırf her şey zıtlıklarıyla hakim diye beyazı görmek için siyaha umut bağlamak kendini kandırmaktan başka bir şey değildir.
Sevgi nedir falan açıklamasına girip konuyu içeriğinden uzaklaştırmayacağım. Ama bilirsiniz gündöndü ile sarmaşığın hikayesi siz hep güneşe aşık olacaksınız ve siyah size sarmaşık gibi sarılıp ve sizi boğacak.
Sütten çıkmış ak kaşık olmasak da matemetikten bilirsiniz denkliği ya da denk değildir durumunu. Ya da bilirsiniz büyüklük ve küçüklük ifadesini.
A<B<C<D ise 1<2<3<4 A harfi B'ye göre küçük B'de C'ye C'de D'ye göre küçük ise bunları siyahtan(ya da koyu gri) beyaza(ya da açık gri) göre renk tonu olarak ayarlarsak A harfi D harfinin yanında daha çok kirli kalıyorsa D harfi neden A ya göstermediği ya da olmayan güzellikler/beyazlık için neden fırsat versin ki?A intiharı tercih ediyorsa versin bakalım(!)
Zaten pislik insanların örgütsüzlüğünden şükürcülüğünden meydana geldi. Siyaha karşı koymadıkları için hakim oldu dünyaya pislik/siyah. Siyahın baskın bir ton olduğunu kabul edip karşı koymak gerekirdi.
Belki sütten çıkmış ak kaşık değiliz ama D harfi A harfinin yanında sütten çıkmış ak kaşık kalıyor.
Deveran ve cereyan etme konusunda sana katılıyorum.
Durağanlık aynılık getirir, aynılıkta yok oluş.
İnanç konusuna çok girmek istemiyorum zira hassas olduğum bi konu.
İnsanın algılaması bu yönde Fides, zıtlıklar dünyası işte.
Her şerde hayır var mantığını bireyin nasıl yorumladığı şükürcü anlayışın son durumu ile çok önem kazanıyor.
Hep dediğim gibi din tam bi uyanıklık halidir.
Kabullenme ve boyun eğmenin tam aksi yani.
En azından ben, ben'e göre böyle çekimliyorum.
Beyaz tam manasını siyahla buluyor demek istemiştim, bu umut bağlama değil.
(Vaktimin azlığına yakınarak şimdilik bu yorumu aktarıyorum)
Sevgiler Fides.