Mistisizm/Gizemcilik

Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Felsefi Tartışmalar kategorisinde evrensel-insan tarafından oluşturulan Mistisizm\/Gizemcilik başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 9,371 kez görüntülenmiş, 68 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Felsefi Tartışmalar
Konu Başlığı Mistisizm\/Gizemcilik
Konbuyu başlatan evrensel-insan
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan "ictenlik"

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
ben mistik bir gerçekliğin ne olduğunu ortaya koyamam ; onları şu değil ya da bu değil biçiminde adlandıramam-insan deneyimlerimleri ve hatıraları;
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
şunu yazmış sanal geçmişte bir açıklama
einstein uzayı düşünürken kafasında olanları mistik bir perspektife yorsaydı ve kafamda şekiller ve semboller belirdi deseydi ve uzay kafama doldu
 

evrensel-insan

Kahin
Yeni Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
3,434
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
68
bizim doğrumuz şudur o halde beyefendi;
insan bunları yoklar olarak görmezden gelmemeli ve bilgi türetmeli

Bir seyin bilgisi varsa onun zaten kavrami vardir.

Dolayisiu ile senin bahsettigin "yok" bilgisel degil; varliksal/inancsal "yok" tur.
 

evrensel-insan

Kahin
Yeni Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
3,434
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
68
şunu yazmış sanal geçmişte bir açıklama
einstein uzayı düşünürken kafasında olanları mistik bir perspektife yorsaydı ve kafamda şekiller ve semboller belirdi deseydi ve uzay kafama doldu

Hayalgucu ile sezgi ya da duyum farkli olgulardir.

Hayal gucu zihnin kavramsal ufkudur. Sezgi ya da duyum ise kisinin kendi yorumudur.
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
e ben deneyimlerimi yazıyorum o halde dürüstçe ve serbestçe
ve aklımda ya da içimde devinenleri ve olanları aktarıyorum

ya da ben bir denemeciyim başka sorunuz var mı bize ya da demek istediğiniz

ben bir bilim adamı değilim ve beni afaroz etmek zorunda değilsiniz ki isterseniz de edebilirsiniz;
aforoz oldum-aforoz oldum-aforoz oldum

Bir yazarın kendi isteğine göre seçtiği herhangi bir konuda kesin yargılara varmadan, kişisel düşüncelerini kendi kendisiyle konuşuyormuş havası taşıyan bir üslupla kaleme aldığı yazılara “deneme” denir. Deneme, yazarın gözlemlediği ya da yaşadığı olay, olgu, durum ve izlediği varlıklarla ya da herhangi bir kavramla ilgili izlenimlerinin belli bir plana bağlı kalmayarak, tamamen kendi kişisel görüşüyle serbestçe yazıya döktüğü kısa metinlerdir. Deneme yazarı öne sürdüğü düşünceyi doğrulama, ispatlama, kanıtlama kaygısı taşımaz. Denemenin inandırıcılığı, ele alınan konunun içtenlikle anlatılmasından kaynaklanır.
Denemenin özellikleri şunlardır:

  • Denemelerde yazar herhangi bir konudaki görüşlerini kesin kurallara varmadan, kanıtlamaya kalkmadan, okuyucuyu inanmaya zorlamadan anlatır.
  • Deneme, kişinin kendi dışındaki varlıklarla herhangi bir konuda gerçek ya da hayalî olarak girdiği diyalogun ürünüdür.
  • Denemeler tek bir konuyu rahat ve akıcı bir biçimde ele alan, çoğu kez yazarının kişisel bakış açısı ve deneyimini aktaran orta uzunluktaki edebî metinlerdir.
  • Konuların kişisel bir anlayışla işlenmesi; çeşitli sanatçıların aynı konudaki değişik fikir, zevk ve inanışlarını yansıtması bakımından bu tür önemlidir.
  • Denemeye özgü belirli bir konu yoktur. Konu özgürce seçilir.
  • Her şey denemenin konusu olabilir. Yeter ki yazarın o konuda bir birikimi olsun. Ancak denemeler daha çok her devrin, her ulusun insanını ilgilendiren konularda yazılır.
  • Denemelerde diğer fikir yazılarından farklı olarak aşk, dostluk, iyilik, güzellik, ahlak, sevinç, kültür, yiğitlik gibi daha çok soyut ama kalıcı ve evrensel konular işlenir.
Denemeci için konu amaç değil, araçtır; kendi fikirlerini söyleyebilmesi için birer sebep durumundadır. Denemeci, irdelemelerinde tamamen kendini, kendi bilgi ve kültür birikimini, beğeni düzeyini esas alır. Deneme yazarı eserini kaleme alırken okuyucuyu hesaba katmaz. Okuyucunun vereceği tepki konusunda herhangi bir kaygı taşımadan konusunu dilediği şekilde seçer, istediği tarzda işler.

Denemenin en belirgin özelliği, yazarın konuyu kendi kendine konuşuyormuş gibi kaleme almasıdır.

Denemenin bu özelliği Nurullah Ataç’ın şu sözleriyle özetlenebilir: “Deneme ben’in ülkesidir. Ben demekten çekinen, her görgüsüne, her görevine ister istemez benliğinden bir parça kattığını kabul etmeyen kişi denemeciliğe özenmesin.”

Bu türün ilk ustalarından Montaigne, denemenin ilkelerini şöyle anlatmaktadır: “Herkes önüne bakar, ben içime bakarım; benim işim yalnız kendimledir. Hep kendimi gözden geçiririm, kendimi yoklarım, kendimi tadarım… Bir şey öğretmem, sadece anlatırım.” Bu bağlamda denemenin her cümlesinde yazarın kendisi vardır. Okuyucu ile yazar arasında bir duygu, düşünce ve ruh alışverişi oluşur.

 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
Benim algimda bilimin ne oldugunu bilmeden onu kendi bunyesi disinda ele alarak aleyhine ahkam kesmek, yargisiz infazdir.

e ben yargısız infaz yapıyorum o halde başka sorunuz var mı? bilmiyorum yapıyor muyum ilgilenmiyorum sanırım başka sorunuz?
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
Hayalgucu ile sezgi ya da duyum farkli olgulardir.

Hayal gucu zihnin kavramsal ufkudur. Sezgi ya da duyum ise kisinin kendi yorumudur.

e siz böyle demişsiniz ne yapalım sizi mi yalanlayalım siz öyle düşünüyorsunuz ne güzel de belirtmişsiniz
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
Benim algimda bilimin ne oldugunu bilmeden onu kendi bunyesi disinda ele alarak aleyhine ahkam kesmek, yargisiz infazdir.

ahkam kesiyorum o halde var mı tanıklığınız? ben ahkamcıyım ve ahkamcıbaşıyım ve ben bir hiçim ya da herşey ve bir diğeri yada hiçbiri olan herşeyler başı ve dışı ve bir diğer

napalım şimdi ikimizi bir sandalyeye mi oturtsunlar ve biri bana tanıklığımı kabul mü ettirsin bu belgelensin mi? anda mı ölçülsün

ne söylememi bekliyorsunuz örneğin ya da ne sizi mutlu ederdi ben onu söyleyeliyim
yaptım ve yaptığımı yaptım
 

evrensel-insan

Kahin
Yeni Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
3,434
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
68
ahkam kesiyorum o halde var mı tanıklığınız? ben ahkamcıyım ve ahkamcıbaşıyım ve ben bir hiçim ya da herşey ve bir diğeri yada hiçbiri olan herşeyler başı ve dışı ve bir diğer

napalım şimdi ikimizi bir sandalyeye mi oturtsunlar ve biri bana tanıklığımı kabul mü ettirsin bu belgelensin mi? anda mı ölçülsün

ne söylememi bekliyorsunuz örneğin ya da ne sizi mutlu ederdi ben onu söyleyeliyim
yaptım ve yaptığımı yaptım

Peki sen benden ne istiyorsun, illaki "atismak mi?"

Yok ben almayayim.
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
Peki sen benden ne istiyorsun, illaki "atismak mi?"

Yok ben almayayim.

hayır siz diyorsunuz bunu
geçmişi debertip bakıp bunu yapmışmıyım acaba diye düşünüp kendimi düzeltip kendime (çeki-düzen) ya da size yeni bir ben mi sunayım

ben insanım gereği olduğumun oluşuyum ya da kendisiyim ve egolu megolu zarif-tuhaf eksik ve yargılı-hükümlü doğamla yazışırı mve eksiğim ben evet herkes gibi bende dörünürüm-debinirim

napayım yani size yeni bir ben mi getireyim
ahlak ilekleri kitabı mı edineyim ve ahlak mı öğreneyim
siz öğretin buyrun başlayın isterseniz

ve tüm bu ithamları kabul mu edeyim ki benşm zoruam da gitmez ama nereye varır,
ki ne sonuç doğurur da; ben oluyum

karşı mı savaşayım ve barışayım ay da ve bana neyi gösermek istiyorsunzu siz
ve neyi eğer göstermek istiyorsanız da ben başaramadım yani o da

olmadığım kişi mi olayım yani ve size olmadığım bir kişi de mi getireyim-deneyeyim
bunu mu istiyorsunuz ve bekliyorsunuz
hayır ne istiyoranız alın vereyim ve repliğimi siz yazın ben oynayım da sorun yok- not problem hiç bende sorun yok ki
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
Peki sen benden ne istiyorsun, illaki "atismak mi?"

Yok ben almayayim.

atışmak nedir ama ve diyalektik bir tartışma biçimi değil mi
ve ne kadar zorlanır

ve birbirimiz zorlarsak değil mi gelişir o ve bilgi siz yapın bunu buyrun deneyin ve ne istiyorsanız onu deneyin ve

ve eğer benim bir tutunçla yanlış bir düşünceye ya da inanca düştüğümü düşünüyorsanız ve beni ondan arındırmak-çıkarmak -kurtarmak ve yüceltmek için denemezseniz ....... asıl sorun burda;

tüm gücünüzle vurun bana buyrun ve kelimelerinizi bir bir savurun bütüncül

ben inancımı koruyacağım ve siz inancınızı diaylektik kalacak ve kazanacak ve yeryüzüne yazılmış satırlar bırakarak sadece ben alınmam
 

evrensel-insan

Kahin
Yeni Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
3,434
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
68
atışmak nedir ama ve diyalektik bir tartışma biçimi değil mi
ve ne kadar zorlanır

ve birbirimiz zorlarsak değil mi gelişir o ve bilgi siz yapın bunu buyrun deneyin ve ne istiyorsanız onu deneyin ve

ve eğer benim bir tutunçla yanlış bir düşünceye ya da inanca düştüğümü düşünüyorsanız ve beni ondan arındırmak-çıkarmak -kurtarmak ve yüceltmek için denemezseniz ....... asıl sorun burda;

tüm gücünüzle vurun bana buyrun ve kelimelerinizi bir bir savurun bütüncül

ben inancımı koruyacağım ve siz inancınızı diaylektik kalacak ve kazanacak ve yeryüzüne yazılmış satırlar bırakarak sadece ben alınmam

Kusura bakma ortada bilgi ve dusunce varsa paylasirim, klavye dalasi hem bana hem de kitleye olan saygima yakismaz.

Sorun degil, bilim ve bilimsel nitelik disinda senin ile yazisabiliyorum.
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
insan bütün olarak öğreniyor ve varoluş bütün olarak deviniyor bizim kafamızda

yani bilgi ya da kuram olarak bu-
bir ölçüde kabul ama (bunun bir kabul oluşunu kabul ) bunun sezişli ve hissedişli olduğu anlar nispeten oldu ve onlar anısına sığınıyoruz;

tabi ki her an farkında ve sezişli herkes bilinçli değiliz birey bilinçli ve bölünmüş egoluyuz ama kısmi açılımlar oldu, farkedişler ve sezişler ve onlar anısı-durumu ile bu bilgide ve savdayız;
siz doğrulama ya da ne isterseniz deyin biz de böyleyiz

insanın bi kaybedenler kazananlar çok bilenler az bilenler unsuru olamaz bunlar teolojiktir
doğa ya da tanrı seçmesi ve üstler altlar teolojiktir
bütün kalıp kullanıyoruz
her şey diğerini vareder ve ihtiyaç duyar da öğrenmek için ve bir şey diğerinden eksiltilemez, yoksun kılınamaz çünkü tüm öğrenme- bölünür ya da eksilir ve iyi iyi olamazdı ve eksik dolu olmazdı ,

siz yapı olarak eksik olmadan tamam ve dolu olmadan boş ve boş olmadan dolu tanımlanamayacağını kabul ediyor musunuz?
aksak bir varoluş yapmadan denge ve
dolu kendi içinde doludur örneğin ve doluluğunu aynılığını tanımlayamaz
zekayı keşfediyoruz ve bilinci ve bilinç potansiyeldir-

--
bu dengeler zamanla kurulur tüm isanların bakışları eşitlendiğinde ve ortalandığında ve şu an da bu kavrayış alanımızda ve çeperimzide
bu da demek oluyor ki herkes böyle bakmaya görmeye istekli ve yaşamaya da istekli olduğunda bu olur ve gerçeği istek belirler ve yapar
bi iyi ve kötü durum yok; gerçekliğin cabası bu-zor yapmışız abi biz böyle deriz
ben olsam ben bile olsam bunu kendime yapardım ben olsama ancak bunu yapardım şimdi kendime ikna oldum deriz yani

insan tüm bir açık akıllada deneyimleyebilir bunu-
 

evrensel-insan

Kahin
Yeni Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
3,434
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
68
Benim butun yaptigim, insanoglunun kavramsal bilgisi ile yapilandirdigi yapi ve isleyisin temelden her turlu sorununu ve insanoglunun zihinsel devrim yapmasinda nasil engel oldugunun aciklanmasini dile getiriyorum.

Yani olan dogal/fenomenal zihniyetin neden insansal zihniyete degisemediginin nedenlerini ve sorunlarini.

Tabi burada her bir beyin kendince neyi sorun olarak algilayabiliyorsa, onun disina cikamiyor.

Yani kendi degerlerinden memnun ve mutlu ise zaten onun icin sorun yoksa, benim getirdigim sorunlari algilamasi da imkansizlasiyor.

Kisaca bir teist mutlu ve memnun ise onateizmin sorunlarini anlatamazsin.
 

asil

Düşünür Üye
Yeni Üye
Katılım
9 Nis 2015
Mesajlar
522
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Benim butun yaptigim, insanoglunun kavramsal bilgisi ile yapilandirdigi yapi ve isleyisin temelden her turlu sorununu ve insanoglunun zihinsel devrim yapmasinda nasil engel oldugunun aciklanmasini dile getiriyorum.

Yani olan dogal/fenomenal zihniyetin neden insansal zihniyete degisemediginin nedenlerini ve sorunlarini.

Tabi burada her bir beyin kendince neyi sorun olarak algilayabiliyorsa, onun disina cikamiyor.

Yani kendi degerlerinden memnun ve mutlu ise zaten onun icin sorun yoksa, benim getirdigim sorunlari algilamasi da imkansizlasiyor.

Kisaca bir teist mutlu ve memnun ise onateizmin sorunlarini anlatamazsin.

Teizmde illaki sorun olmalıdır ve vardır yargısından bir türlü vazgeçemediğinizi düşünüyorum.

Teizm düşmanlığınızın kaynağı ve nedeni nedir?

Bunca teist bilgiyi bilmiyor, yalnızca evrensel insan biliyor. BRAVO.
 

evrensel-insan

Kahin
Yeni Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
3,434
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
68
Teizmde illaki sorun olmalıdır ve vardır yargısından bir türlü vazgeçemediğinizi düşünüyorum.

Teizm düşmanlığınızın kaynağı ve nedeni nedir?

Bunca teist bilgiyi bilmiyor, yalnızca evrensel insan biliyor. BRAVO.

Konu dusmanlik degil; o bir ornekti.

Baska her turlu ornek verilebilir. Mesela milliyetcilik ideoloji izm v.s.

Bir kisinin bir sey olmasi ve onu savunmasi onu sorgulayamamasi demektir.

Teist teizmi sorgulayamaz, sorgulasazaten teist olmaz.

Marxist marxizmi sorgulayamaz.

Milliyetci milliyetciligi sorgulayamaz.

Kisacva bir kisi ne ise oldugu onu sorgulayamaz.

Sorgulamasi icin ondan rahatsizlik duymasi zarar gormesi ya da sorun olmasi gerekir.

Mesela bir kan davalisi kan davasi pesinde kosarken, kan davasini sorgulayamaz.

Sorgulamaya baslamissa da, zaten kan davasini surdurmez.

Bu butun insanogluna doguistan verilen her turlu deger icin gecerlidir.
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
aklın özgür olduğu bi an bu dünyada olanlara ve olacaklara hiç bi şey tanıklık etmez;

duygu ve düşüncede edilen tanıklıkların öyle olduğunu söylüyorum ki bin evren üstüste patlasın gözümün önünde aynı değerdedir
ve bu yolla göz görgülüyle ki o bile kanıtlamaz ki
ispat ve ikna etmekten yüksektir duyumu ve ben şimdi bir çöp olabilrim ve -hiçtozu- anda
hiç birşey bulmayabilirim ve ölüp gidebilirim ve yokolup hiç anılmayabilirim ve tüm söylemlerimde yanılabilirm
bunlar cabası ama yaşadığımda cabası
ben binevreni üstüste kurmuş ve yıkmış kadar ikna oldum-sa
 
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç

Yeni Mesajlar

Üst