Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz.. Tarayıcınızı güncellemeli veya alternatif bir tarayıcı kullanmalısınız.
Benim yazdıklarımda "hepimiz eşitiz ama hepimiz Türküz" gibi sakat bir mantık yok bunu bilmenizi isterim. Ayrıca yerel yönetim konusunda da fikirlerim Kürtlerin haklı olduğu yönündedir.
İşte sorunun açıklığı burada: Türk, Kürt, Ermeni, Laz, Amerikan, Avrupalı deyip yabancılaştırıyoruz insanı. Oysa zillet altında yaşamak insan onuruyla bağdaşmaz. Bu insanların kendilerini Türk ya da Kürt olarak tanımlaması hiçbir şeyi değiştirmez. Bağımsızlık, özgürlük insanın hakkıdır.
Not...
Sanırım "Allah'mı emretmiş" kalıbıyla başlayan laflarınız, benim link verdiğim yazıyı okumadığınız, anlayamadığınız manasını taşıyor. Bu makalede aksine bunların İslam'ın asıl gerçeğinden uzaklaştığının göstergesidir denilmekte. Ricam makaleyi sonuna kadar okuyunuz. Hatta Recep İhsan Eliaçık...
Bunca yazılanlardan sanırım Tevfik Fikret'in sözü çıkıyor ortaya "Hak bildiğin yolda yalnız yürüyeceksin" . Tanrı bize güç versin bunu yapabilmek için.
Eğer okumak isterseniz, burada sorunuzun cevabından daha fazlası var: İSLAM'I YIKAN ÜÇ ŞEY (3M) | İhsan Eliaçık
Ben kısaca bir kaç alıntı yapacağım dikkat çekmek için:
"Yeryüzünde 1 milyar Müslüman…
Mağripten maşrika saraylar, hanlar, hamamlar…
Mavi göğe yükselen minareler…
Susmayan ezanlar...
Arkadaşlar, yani bu konuda ne diyebiliriz ki? Ölse nereden bileceğiz, ölmese nereden? Hangimiz gördü, konuştu adamla? Ladin diye birisi var mıydı? 11 Eylül Ladin'in mi eseri? Varsa Amerika'nın anlattığı Ladin'i tanıyoruz sadece. Onların bilmesini istediği kadarını bilebiliriz, biliyoruz...
Tarih birçokları tarafından muzafferlerin, egemenlerin, baskın olan tarafların elinde ileriye bırakılmak üzere yazılmış, yanlı bir bilim olarak nitelendirilir. Buna hak vermemek de elde değil hani. Tarih boyunca ezilenlerin, kaybedenlerin sesi hep az duyulmuştur. Bunun nedeni onların kısık sesle...
Nejdet' in yazısını okudum. Söylediklerine çoğunlukla katılırım. O yazıya Cogito güzel bir yorum yapmış.
İnsan belki kendini varetmek için yapar bunları, tanımak için, ancak "İnsan kendini insanda tanır" der Goethe.
Yani bir adam düşündükleri nedeniyle toplum tarafından itibar görmüyor, sevilmiyorsa ne yapmalı?. Hak bildiği yolda yalnız mı yürümeli?-ki bu ne kadar da güç gerektiren bir şeydir-. Yoksa yalnız kalmamak için toplumla uyuşmaya mı çalışmalıdır?
Cevabın için teşekkür ederim kardeşim, sevgi konusuna yorum yapmama isteğini anlarım. Ama ben işin "sevgi" kısmına cevap arıyorum. Bu kısma vurgu yapacaklar olursa okumak isterim.
Kardeşlerim konuyu gayet açık verdim başlıkta. Şimdi size benim konuyu nasıl değerlendirdiğimi anlatacağım;
Öncelikle birini sevmenin onu onaylamak olduğunu düşünüyorum. Eğer birisini sevmişseniz -burada "sevmek" fiiliyle hem karşı hem de kendi cinsimize duyulabilecek türden bir...