Tarihe güvenmeli miyiz?

Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Genel Tartışma Alanı kategorisinde Vicdan tarafından oluşturulan Tarihe güvenmeli miyiz? başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 17,610 kez görüntülenmiş, 97 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Genel Tartışma Alanı
Konu Başlığı Tarihe güvenmeli miyiz?
Konbuyu başlatan Vicdan
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan "ictenlik"

Vicdan

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
18 Ocak 2011
Mesajlar
21
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
32
Tarih birçokları tarafından muzafferlerin, egemenlerin, baskın olan tarafların elinde ileriye bırakılmak üzere yazılmış, yanlı bir bilim olarak nitelendirilir. Buna hak vermemek de elde değil hani. Tarih boyunca ezilenlerin, kaybedenlerin sesi hep az duyulmuştur. Bunun nedeni onların kısık sesle konuşması değil seslerinin egemenler tarafından bastırılması, kamudan gizlenmesidir.

Ancak şu da yadsınamaz bir gerçek ki; insan yaşamını anlamak için geçmişle gelecek arasında bir köprü kurmalı, geçmişini de anlayabilmek zorundadır. Yani geçmişi öğrenemezsek, bugünü nasıl anlarız, bugün dünün devamı değil midir?

Şahsen kafam bu konuda karışık fikirlerle dolu. Tarafsız tarih yazımcılığını çok önemli buluyorum, temennimiz bizim tarihimizin doğrusuyla, yanlışıyla, dürüstçe yazılması. Ancak ya geçmiş, onu nasıl tetkik edeceğiz?

Son olarak "İnsan, tarihe her istediğini söyletebilir, çünkü ölüler, itiraz edemezler." C. Şehabettin
 

Vicdan

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
18 Ocak 2011
Mesajlar
21
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
32
Konunun üzerinden 1,5 hafta geçmiş, ilgiye layık bulup da cevap veren biri olmayacak mı ?
 

seyduna

Yeni üye
Yeni Üye
Katılım
25 Ocak 2010
Mesajlar
88
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
39
Yiğidi öldür hakkını yeme hesabı. Bu konuyla pek alakalı bir biçimde M.Kemal'in bir sözü var :
" tarih yazmak, tarih yapmak kadar mühimdir yazan yapana sadık kalmazsa, değişmeyen hakikat, insanlığı şaşırtacak bir mahiyet alır."
Yazan yapana sadık kalmıyor ki. Tarih tarihlikten çıkmış Alice Harikalar Diyarinda misali masala bürünmüş. Padişahlar, vakanüvisleri oldukları gibi değil olmasını istedikleri gibi yazdırmışlar. Tarihin en önemli özelliklerinden biri olan objektiflik yok içinde.Hele bizim tarihimiz...
Siz hiç Yavuz Sultan Selim'in alevilere yaptığı katliamı ders kitaplarında okudunuz mu?Bu mu tarih?Peki Ermeniler hakkında kitaplarda yazılanlar ne kadar doğru? Biz hiç bir zaman tarimizle yüzleşmedik ki Dersim Katliamıyla yüzleşelim? Biz hiç tarihimizle hiç bir zaman yüzleşmedik ki Çorum,Maraş,Sivas katliamlarıyla yüzleşelim...
 

rainbow64

Meraklı Üye
Yeni Üye
Katılım
6 Şub 2010
Mesajlar
331
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
36
Tarafsız olmayan tarih olamayacağı için güvenmek ne kadar doğrudur bilinmez ama bana kalırsa bağımsız kuruluşlarca yapılan tarih incelemelerine bir nebze de olsa güvenebiliriz.
 

telrunya

Düşünür Üye
Yeni Üye
Katılım
18 Kas 2009
Mesajlar
531
Tepkime puanı
2
Puanları
18
Yaş
33
Hiç sanmıyorum tam anlamıyla güvenebileceğimizi. Gören bir göz bile kendi görüşüyle anlatacaktır. O yüzden tamamen bir güven söz konusu değil, sadece fikir ediniyoruz.
 

dreamer06

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
1 Tem 2011
Mesajlar
3
Tepkime puanı
0
Puanları
1
Yaş
31
Öncelikle şunu söylemek isterimki, bu soruyu bizlere yönelten kişi, gerçekden güzel bir konuya değinmiş.

Tarih tarafsız oldukça inanın güvenilebilir. Burda halkımızın zekasınıda düşünmeliyiz . Atatürkü sevmiyorum diyen bir kişilige tarihi anlatamazsınız. Tarihe en büyük imzasını atmıs kişiligi sevmiyorsan bu hem geçmişine hemde atalarına yapılabilecek en büyük ayıptır ki sen atatürk olmasaydı 5 vakit ezan sesini duyabilecekmiydin çok merak ediyorum.
 

Turgut Saka

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
13 Eki 2009
Mesajlar
498
Tepkime puanı
0
Puanları
16
Yaş
41
eğer yazan yapana sadık kalmazsa ortalık insanlığı şaşırtan bir mahiyet alır... tarih dersi kitaplarında yazardı bu hatırlıyorum. o kadar çok yazılan var ki, yazan yazana sadık kalsa sorun çıkmaz sanırım. aslında sorun da burada, yapana sadakat asla bilinemez çünkü ortada muallak bir durum vardır, aynı olayı görüp anlatanlar dahi farklı sonuçlara ulaşabiliyorlar.
çok garip,, yazanın yazana sadık kalmadığı, karman çorman bir ortamda, neyin doğruluğunu arıyoruz. görmediğimiz şeyleri savunup (yakın zamanda olmuş olaylar dahil), dur bakalım orada diyebiliyoruz. garip. neyi savunuyoruz?
 

Nejdet Evren

Kahin
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2008
Mesajlar
3,589
Tepkime puanı
179
Puanları
63
Yaş
60
“Tarihe güvenmek” yerine yazılı tarih ne kadar gerçeği aktarmaktadır sorunu ile karşı karşıya olduğumuzu söyleyebilirim. Nede olsa uygarlaşma/-insanlaşma demiyorum- bir açıdan yazı ile şekillenmeye başlamıştır. Tarih yazılımının/aktarımının öznel yanı kadar ideolojik yanı her zaman vardır ve ola-gelmiştir; bu nedenle yazılı kaynaklar eleştirel bir değerlendirme ile değerlendirilmelidir. “güven” duygusu insanlaşma sürecinin korkularını yenebilmesi temelinde gelişen duygulardandır ve bu nedenle giderilmek/doyurulmak/tatmin edilmek eğilimindedir. Oysa güvenmeye gerek bulunmadığı düşüncesi ile hareket edilecek olunduğunda tarih yazılımının bir kurgulama ve geleceği biçimlendirme olduğu anlaşılacaktır; bu açıdan gelecek nasıl biçimlendirmeli sorunsalı ön-plana geçmektedir. Tabi bu tamamen geçmiş yaşanmışlıklardan kopuk olmayacaktır. Nasıl mı? Arkeoloji, antropoloji, paleontoloji vs tüm bilgi sağlayan araştırma bilimlerinin verileri ile en küçük parçacıklar yorumlanarak tarihsel geçmiş kurgulanacak –burada bilimlerin etiği/estetiği/nesnelliği tartışma dışı bırakılmıştır/var-sayıldığı gibi benimsenmiştir- bu kurgulama yapılırken de tarihsel bellek/bilinç birikimi kullanılacak ve tüm olgular diyalektik ilişkileri içerisinde irdeleneceklerdir. İyi, kötü, doğru, yanlış yargıları ile ele alınmadıklarında parçacıklardan en nesnel sonuçlara ulaşılacaktır. Bu güne kadar tarih yazılımı böyle olmadığına göre çokça olguyu birlikte değerlendirmeden geçmiş yazılımları kabul etmemek gerekir.
 

-doSt-

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
6 Ağu 2011
Mesajlar
47
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
34
Gerçekçiyse evet , yalancıysa hayır !!
 

Epilogue

Meraklı Üye
Yeni Üye
Katılım
6 Ara 2009
Mesajlar
279
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
43
Tarihi; bilimsel metodlarla objektif olarak araştırılıp insanlara bu şekilde aktarılması gerekir. Ki bu da neredeyse imkansızdır. Gördüğümüz kadarıyla bir şekilde mevcut ,bağlı bulunduğu sistemi koruma adına olsa da tarihi dokularla oynanabilmiştir.
 

Feylesof TeCe

Filozof
Yeni Üye
Katılım
31 Ara 2010
Mesajlar
926
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
29
"Bu devirde babana bile güvenmeyeceksin!" sözü çok sert ve abartılmış olsa da gerçeklik payının mevcut olduğunu düşünüyorum. Eee, kanın canın olan kişiye babana da güvenemeyeceksek; tarihe nasıl güvenebiliriz? Tarihin güvenebilecek yanı tarihler ve sonuçlardır. İşin içine yorumlar girdiğinde gerçeklikten uzaklaşılır...
 

Ahkâm

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
11 Tem 2010
Mesajlar
9
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
30
Ben kolay kolay hiçbir şeyden emin olamam. Tarih konusunda ise benim en güzel önerim tarihin farklı kaynaklarla beraber incelenmesidir. Örneğin biz "İstanbul' un fethi" diyoruz yabancılar "bizansın yıkılması" diyor. Biz avrupaya yapılan seferleri kahramanlık olarak görüyoruz her bir seferi zafer ve iyilik olarak görüyoruz, karşı taraf ise işgal olarak görüyor. Bunun örneğini tam tersi olarakta verebiliriz yani İngilizler nasıl istanbulu işgal ettiklerinde övünüyorlarsa biz de efendim vatanımızı korumaya çalışıyoruz. Yani tarihle ilgili söyleyebileceğim daha doğrusu verebileceğim en güzel öğüt budur diyebilirim. Farklı kaynaklar özellikle zıt kutupları birbiriyle karşılaştırma ve kendi objektifliğinizde mantığınızın süzgecinden geçirmek.
 

phi

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
13 May 2008
Mesajlar
1,906
Tepkime puanı
174
Puanları
63
Her ulke tarihin karanlik sayfalarinda kendisini arar bulur ve yazar. Hic bir ulke tarihini lekelemez karalamaz yaptigi seyleri kotu gostermez. Kayiplarini bile kahramanliklarla susler. Bunun olmasi da normaldir. Bir ulkenin tarihi o ulkenin kaderini belirler.
 

istanbul

Üye
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2010
Mesajlar
213
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
39
Kişinin kendisi ile yüzleşmesini anımsattı bu konu bana.Ülkelerin medeniyetlerin tarihi de tıpkı ,insanların kendileri ile yüzleşmesi gibi yüzleşmeyi bekliyor.
Tarihe güvenmemiz o kadar zor birşey değil.Asıl tarihin bize söylediği ve bugüne kadar inandığımız,tek gerçek saydığımız putları yıkabilecekmiyiz?
 

Feylesof TeCe

Filozof
Yeni Üye
Katılım
31 Ara 2010
Mesajlar
926
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
29
Her ulke tarihin karanlik sayfalarinda kendisini arar bulur ve yazar. Hic bir ulke tarihini lekelemez karalamaz yaptigi seyleri kotu gostermez. Kayiplarini bile kahramanliklarla susler. Bunun olmasi da normaldir. Bir ulkenin tarihi o ulkenin kaderini belirler.

Hocam doğru söylüyorsun ama bazılarının tarihi öyle lekeli ki (onlar öyle düşünüyor) bunu saklamıyorlar ve saklamayarak temizleneceklerini düşünüyorlar. Temizlenebilirler mi, bilemem ama bahsettiğim ülke Almanya. Almanya, III. Reich Döneminden o kadar utanıyor ki şimdiki bayraklarının anlamı:
Siyah: Çok Karanlık Günler Gördük.
Kırmızı: Çok Kan Döktük.
Sarı: Şimdi Şafağı Bekliyoruz.
 

faşist

Meraklı Üye
Yeni Üye
Katılım
25 Kas 2011
Mesajlar
286
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
31
Tarih,insanlar tarafından oyun hamuru haline getirilmiştir.Nesnel gerçeklikler dahi değişik şekilde yorumlanıyorsa(saptırılıyor da diyebilirsiniz buna)güvenilecek hiçbir tarafı yoktur.Bizim yapmamız gereken geleceğin yorumlanması ve değiştirilmesidir.
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
Tarih,insanlar tarafından oyun hamuru haline getirilmiştir.Nesnel gerçeklikler dahi değişik şekilde yorumlanıyorsa(saptırılıyor da diyebilirsiniz buna)güvenilecek hiçbir tarafı yoktur.Bizim yapmamız gereken geleceğin yorumlanması ve değiştirilmesidir.

Tarih tarihi anlatanin kendi beyinsel subjektizvini icerir. O yuzden nesnel olaylarin anlatimi ozneldir ve oznel yorum icerir. Bu da tarihi anlatanin sadece kendi izm ve deger penceresinden baktigini gosterir.
 
P

Pyramos

Ziyaretçi
sonuçta bizde şu anda bir tarih aralığında yaşıyoruz degil mi? o zaman bu soruya cevap vermeden önce kendinize şunu sorun; ben şu yaşıma kadar kime/neye güvendim ve şimdi kime /neye güveniyorum? yanıt budur :) ve görüldüğü gibi bu aslında bir yanıt değildir:) ehe :)
 

kaybeden

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
11 Ocak 2012
Mesajlar
3
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
30
bence sorulması gerken soru tarih bize güvenmelimi dünyanın bu hala geliceğini bilselerdi şu anda bilin başında oturan bizler olurmuyduk burada tarihin güvenini kazanıcak kadar ne yapmış olabiliriz ki
 
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç
Üst