Forumumuza Hoş Geldiniz

Hoşgeldiniz. Ücretsiz içerikler ve özel hizmetler sizi bekliyor. Hemen üye olun!

Yaşam ve ölüm üzerine

okenanli

Yeni Üye
19 May 2012
1
0
0
30
İnsan hayatını neden nasıl yaşamalı ya da ne için yaşamalı?Anlık hazlarının peşinden giderek her anının tadını mı çıkarmalı?Sürekli carpe diem mi demeli?Veya bütün hayatını tek ve büyük bir amaç uğrunda mı geçirmeli?O öldükten sonra arkasında kalıcı bir şeyler bırakmak için mi çabalamalı?Her ikiside kendi içlerinde çok mantıklı geliyor.Ama ikisinde de büyük riskler var.Carpe diem diye şuanın tadını çıkarırken gelecekte çekilicek acılara zemin mi hazırlıyoruz?Ya da o büyük hedefinizi gerçekleştiremeden ölürseniz bütün hayatınız koca bir hiçten mi ibaret olur?Ve ölüm..Öldükten sonra hiç hatırlanmamak dünya sanki siz hiç yaşamamışsınız gibi dönmesini sürdürürken hayatın akışını değiştirmek için yaşarken ne yapmalı?Hayatı anlamlı kılmak için senden sonraki nesillerin seni hatırlaması için ya da bunu yapıcak kadar uzun bir hayata sahip olabilicek miyiz?
 

Süreyya Önal

Yeni Üye
16 Nis 2010
469
0
0
50
Cevap: yaşam ve ölüm üzerine

(hep netice hep netice... sonuca odaklanınca hep unuturuz da nerde hatice ;)
-
ne kadar yaşadığımız ile sonuçlar kadar, nasıl yaşayıp- yaşattıklarımızda önemli tabi

-herkes gibi- kendi an'larımızı yaşayıp, anılarımıza dahil ederken..
bizden sonrasında da paylaşımların etkisini sürer yakın çevre/ler (o da yine bir zaman diyebilirsiniz)

ancak, ilk etki; zamanla, yine yeni olgular..kişiler/olaylar üzerinden devam ettiğinden,
yüzü/kimliği değişip (maziye karışsa!) ve yok hükmünde sayılıp unutulsa da ..etkisi sürer! elan dünya faaliyetinde olanların
yaşarken göçüp gidenleri yad! etmesi... ile gerektiğince anması (bir şekilde) hep hayatın akışı dahilindedir (şekillenir)


ve halen daha
ezici çoğunlukla beraber, kontrolsüz!?! gücümüz- kaba kuvvetimizle ayaktayız! lâkin kıyama ermiş değiliz
üretmeden tüketirken bile ne kadar yaşarız derdinde âmâ haktan alacağımızı tahsil etme peşindeyiz : )

yaşamanın sürdürülebilirliği / bir gereği olarak görev sorumluluk kısmının es geçilmesine,
s/istemli s/istemsiz bilir bilmez yine sorumlulukların havale edilmesine göz yumuyor sözüm ona uyuyoruz (kimi masum sahiden uyusada )
sadece yatıp kalkmak olmadı yakarmak daha da olmadı yakıp yıkmak aşamasında marifetimiz velâkin süreçte-n- umutluyuz : )

böyleyken..şöyle yaşa böyle yaşa reçetesi yazmak kişiye bugünden yarına bir ömürlük mucizeler sunmak 'ben'i aşar :)

nihayetinde , itidal ile artı eksi bilinecek, ortak insani değerler! saptanıp - bir ölçüde buluşacak, bir-diğerine!
öteki /öteye demeden ve kendine yapılmasın istediğini diğerine de reva görmeden yaşayacağı günü, görecek İnsan/lık

ol-a-madığında da şimdiki gibi !!-mecbur- insanın insanla hukuğuna dair kural/kaideler...dahası yaptırımlar olur
düzenlenir suistimal ile rahatsız olunur yıkılır.. düzenlenir suistimal ile rahatsız olunur yıkılır.......sözde/ yaşanır mı....yaşanır!

kaç bin yıl daha sürer deme bilemem :) vakit nakittir demezsen zamanın ne önemi var mühim olan insanlık diye bi şarkı vardı hatırlatırım : ))

****
okenanli -unutmadan- hoşgeldiniz hem bu arada gönlünüzce!! bir yaşam da diliyorum size :)
 
P

Pyramos

Ziyaretçi
Cevap: yaşam ve ölüm üzerine

Carpe diem diyebilseydiniz bu yazıyı buraya yazmış olmazdınız..

Hatırlanmak hatırlanmamak,amacına ulaşmak ulaşamamak, birşeyleri gerçekleştirmek gerçekleştirememek,dolu dolu yaşamak boş boş yaşamak,genç ölmek yaşlı ölmek,mutlu olmak olmamak vs vs bu yaşamda yaptıklarımız,çektiklerimiz,öğrendiklerimiz vs vs başka bir yere taşınmayacaksa birbirlerinden ne farkı var? ne değeri var?

Bu hayatın yüce bir amacı yoksa herşey saçmalıktır..hemde hastalıklı bir saçmalık..
 

yeni_id

Yeni Üye
10 May 2012
78
0
0
46
Cevap: yaşam ve ölüm üzerine

Carpe diem diyebilseydiniz bu yazıyı buraya yazmış olmazdınız..

Hatırlanmak hatırlanmamak,amacına ulaşmak ulaşamamak, birşeyleri gerçekleştirmek gerçekleştirememek,dolu dolu yaşamak boş boş yaşamak,genç ölmek yaşlı ölmek,mutlu olmak olmamak vs vs bu yaşamda yaptıklarımız,çektiklerimiz,öğrendiklerimiz vs vs başka bir yere taşınmayacaksa birbirlerinden ne farkı var? ne değeri var?

Bu hayatın yüce bir amacı yoksa herşey saçmalıktır..hemde hastalıklı bir saçmalık..

sana aynen katılıyorum..
bi farkla, bunu belkide pek çoklarının bildiği bir hikayeyle ifade etmeye çalışacağım..
gezgin, her yanına ipler çekilmiş bir köye denk gelir..
kısa zamanda kendisi hariç herkesin doğuştan kör olduğunu anladığı bu köyün kahvehanesinde bir gün, kendisine ikram edilen çayın içinde ölü bir sinek olduğunu fark eder ve kahveciye durumu bildirir.. yan masadaki adam..
-Nerden anladın, sıcak çaya parmağını mı soktun der
adam
-Yo gördüm der
bunun üzerine yaşlılar toplanır, soru yağmuru başlar..
-görmek nedir
-nasıl görülür
-yalandır söylediğin, sinek düşerken sesini duymuşsundur, elinle hissetmişsindir derler
gezginle bir iddiadır gider, rüzgarı arkasına verdikleri adamı metrelerce uzağa dikip gör madem ne görüyorsun..
adam anlatır..
-hasan emmi elini sallar, kayinçosu tasbih çeker kahveci memed ayakta dikilir...
herkes buz gibi olmuştur, olanlara inanamaz, bir de kör hekime gösterelim derken, gezgin, bir anda doktorun muayenehanesinde bulur kendisini..
doktor dokunarak yaptığı tetkiklerin neticesinde gözlerin olduğu bölgeye odaklanıp..
-sorunu buldum galiba.. der
ve eline bi çekiç bi çivi alır...
gezginde kaçarak soluğu köyün çıkışında alır ve kendini kurtarır..
kıssadan hisse.. körlerin köyünde göreni hastalıklı zannederlermiş
 
P

Pyramos

Ziyaretçi
Cevap: yaşam ve ölüm üzerine

sana aynen katılıyorum..
bi farkla, bunu belkide pek çoklarının bildiği bir hikayeyle ifade etmeye çalışacağım.....
.........körlerin köyünde göreni hastalıklı zannederlermiş

*:) zorladım zorladım ama bağlantıyı kuramadım. ne demek istediğini anlayamadım *:)
 

birazdahaderinmavi

Yeni Üye
29 Ara 2011
1,442
1
0
60
Cevap: yaşam ve ölüm üzerine

yani yeni_id bu kıssayla demek istiyor ki... 'carpe diem', demeyip belirli değerlere bağlı biçimde yaşarsak, yaşamımız; pyramos'un deyişiyle...'başka bir yere taşınacak'' ve orada bir anlam ortaya çıkacak... bunu göremeyip 'carpe diem' diyenler, o köydeki doğuştan kör olanlar gibidir...vb...
 
P

Pyramos

Ziyaretçi
Cevap: yaşam ve ölüm üzerine

Kıssadan hisse..:)

Hikayenin hissesini anladımda ,''katılıyorum ama bir farkla'' arasındaki bağlantıda sorun yaşıyorum:)


yani yeni_id bu kıssayla demek istiyor ki... 'carpe diem', demeyip belirli değerlere bağlı biçimde yaşarsak, yaşamımız; pyramos'un deyişiyle...'başka bir yere taşınacak'' ve orada bir anlam ortaya çıkacak... bunu göremeyip 'carpe diem' diyenler, o köydeki doğuştan kör olanlar gibidir...vb...

İhtimaller arasında böyle bir bağlantıyı bende kurdum ancak önceki yazılarından anladığım kadari ile bu dostumuz pek idealist tarafta değil, diğer tarafada bağlayamadım olayı:)
 
P

Pyramos

Ziyaretçi
Cevap: yaşam ve ölüm üzerine

yedinci-muhur.jpg


Yaşam ve ölüm üzerine bu filmi tavsiye ederim. bir felsefe severin sıkılma ihtimalinin çok düşük olduğu bir film.

 

birazdahaderinmavi

Yeni Üye
29 Ara 2011
1,442
1
0
60
Cevap: yaşam ve ölüm üzerine

yaşam ve ölüm üzerine duyduğum en güzel söz şu. ben var iken ölüm, ölüm var iken ben yokum.. gerisi laf-ı güzaf.. geldik gidiyoruz işte..

evet... bir eski zaman bilgesi, eğer ben varsam ( ve ben olduğum sürece), benim için ölüm yok diyor...ama eğer ölüm varsa( benim için) o zaman da, ben yokum... ve öyleyse ölümle ben biraraya gelemeyiz...ve o nedenle ölümden korkmak yersiz/anlamsızdır... diyor... kuzeys dostumuz haklı... ölüm korkusu insanı durduramamalı....
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
Cevap: yaşam ve ölüm üzerine

evet... bir eski zaman bilgesi, eğer ben varsam ( ve ben olduğum sürece), benim için ölüm yok diyor...ama eğer ölüm varsa( benim için) o zaman da, ben yokum... ve öyleyse ölümle ben biraraya gelemeyiz...ve o nedenle ölümden korkmak yersiz/anlamsızdır... diyor... kuzeys dostumuz haklı... ölüm korkusu insanı durduramamalı....

Aslinda insanoglu yanlis yonlendiriliyor, korku olum korkusu degil; yasam korkusudur, olum tehlikesi degil; yasam tehlikesidir. Cunku korku da tehlikede yasamin algilaridir. Olulerde boyle bir algi yoktur.

Evet yasam olumu yasayamaz. Dolayisiyle dogum insiyatifi de olmayan insanoglunun mustakil var olan varligi birinin bir tek yasami vardir ve tum degerler de yasama aittir.
 
P

Pyramos

Ziyaretçi
Cevap: yaşam ve ölüm üzerine

yaşam ve ölüm üzerine duyduğum en güzel söz şu. ben var iken ölüm, ölüm var iken ben yokum.. gerisi laf-ı güzaf.. geldik gidiyoruz işte..


evet... bir eski zaman bilgesi, eğer ben varsam ( ve ben olduğum sürece), benim için ölüm yok diyor...ama eğer ölüm varsa( benim için) o zaman da, ben yokum... ve öyleyse ölümle ben biraraya gelemeyiz...ve o nedenle ölümden korkmak yersiz/anlamsızdır... diyor... kuzeys dostumuz haklı... ölüm korkusu insanı durduramamalı....

Bilimsel (rasyonel) anlamda söz şöyle olsaydı doğru olurdu.; Beyin var iken ölüm, ölüm var iken beyin yoktur. ölüm ile beyin bir araya gelemez.

''Ben'' felsefi anlamda düşünülürse kısıtlama yapılması öyle kolay değil. nörölojik olarak ben hakkında genel -geçer çıkarımlar yapılamaz. görüyorum öylese var, görmüyorum öyleyse yok basit hesabıdır bu hesap.karanlık tarafı aydınlatamaz. ışığı değil ,ışıkla görürüz (alıntı)
 

Feylesof TeCe

Yeni Üye
31 Ara 2010
926
1
0
31
Cevap: yaşam ve ölüm üzerine

yaşam ve ölüm üzerine duyduğum en güzel söz şu. ben var iken ölüm, ölüm var iken ben yokum.. gerisi laf-ı güzaf.. geldik gidiyoruz işte..

Ben olmayınca bu güller, bu serviler yok.
Kızıl dudaklar, mis kokulu şaraplar yok.
Sabahlar, akşamlar, sevinçler tasalar yok.
Ben düşündükçe var dünya, ben yok o da yok.
(Ömer HAYYAM)

Bu söz de konuya yakışır :)
 

fides

Yeni Üye
15 Şub 2008
1,694
5
38
Bence şu da yakışır:

Ölüm her aklına geldiğinde
Ah edip vah edip inleme
Bu halinle Tanrı'yı incitmiş olacaksın
Ecel kapını çaldığında evi telaşa verme
O geldiği zaman sen gitmiş olacaksın

A.Kaya
 
P

Pyramos

Ziyaretçi
Düşünce olarak yaşamı ölümle değerlendirmek anlamlıdır ancak ölümün kendisine bakmak şu an itibari anlamsızdır...çünkü bu gelecekte mutlaka değişecektir...kısaca şu an ölümün kendisi ile ilgili düşüncelerimizin hiçbir anlamı yok..saçmalık,angarya,gereksiz..çünkü yaşam andan sonraki her anda sizi ölümü dileyecek hale getirebilir...ayrıca onunla yüzleşeceğiniz anda şu andaki düşüncelerinzi komikte gelebilir....sonuç şu; ölümün kendisi hakkındaki düşüncelerinizi boşverin.
 

anotherday

Yeni Üye
29 Ocak 2011
36
0
6
39
"Hayat bir şey değildir,itinayla yaşayınız".-Albert Camus

Sürdürdüğümüz şey her neyse bir şekilde biçim vermeye çalışıyoruz.Tanımını kendimiz koymaya çalışırken zaman zaman yabancısı olduğumuzu fark ediyoruz,hem bize ait hem bizim değil gibi.Yaşamın bu kadar içinde olup onu tanımlaya ve anlamlandırmaya zorlanırken , dışında kaldığımız ölüm için ne söyleyebiliriz ki,tamamen karanlık...
 

aeon

Yeni Üye
28 Haz 2012
7
0
0
34
ölüm ve yaşam...... eğer ölüm varsa, niye yaşıyoruz.eğer yaşıyorsak, niye ölüyoruz... kendi doğamıza baktığımızda hiç ölmeyecekmiş gibiyiz.çünkü zaten ölmüyoruz.beden ölüyor.peki bizi ölüyoruz hissine sokan ne, bedenin ölümü ve bedenimize sıkı bir bağlantıda olmamız.ve genel insan hele egosuna ve bedenine o kadar tutunurki, ölüm onu bu yüzden korkutur.ancak insan beden, zihin ve ruh üçlüsünden oluşur.ama sizin yada kimilerinin red ettiği ruh kavramını bir kenara bırakalım, çünkü onlar daha zihinlerinin bile farkında değil.zihinden geçen düşüncelerin, içlerinde olan bitenlerin farkında olmayan insan,zihni kontrol eden ruhu nasıl algılasın.yada kendisine ispatlasın.kanıtlasın.bu bir inanç değil deneyimdir.hayat bir akıştır, hayat akla sığmaz bir varoluştur.ve güzeldir.ve farklıdır.ama anlamsız olan şudur.hayatın kendisi zaten garipken, ve akıl almazken, neden kendi varlıklarıyla ilgili yada ruhla ilgili akılsal bir kanıt ararlar.eğer kesin bir kanıt arıyor ve onu "arıyor" olsaydı zaten bulurdu.ayrıca, bu aklı kullanmamalıyız demek değildir.ama en garibi en kullanmamız gereken yerde kullanmıyoruz.akıl bir hesap etme düşünmedir.biri aklın, kesin ve doğru sonuçlara varacağını ispatlasın bende tüm akılsal varsayımlara şu teorilere direk inanayım.peki bunun dini inançlardan farkı ne? akıl, sonsuz evrene bir açıklama getirebiliyormu? yada bilim düşünceleri masaya koyup neşterle kesebiliyor mu? duygularımızın fotoğrafını çekebiliyor mu? tamam bu öznel bir durum, iyi ama yaşamımızın en önemli temelleri bunlar.ama bunlar gerçek ve var.e bunlar ispatlanamıyor ama var olduğunu biliyoruz.o zaman zihnin var olduğunu ve ruhun var olduğunu da farkındalık düzeyine göre algılanabileceğini biliyoruz.sonuç olarak beden ölüyor... ama biz beden miyiz? korku burdan kaynaklanıyor...
 

self_evident

Yeni Üye
21 Haz 2012
34
0
0
50
Yaşanmaya değer hayatı yaşamaya geldik.

Yaşanmaya değer hayatı yaşayana öldü derseler bile inanmayın, yaşayan odur.

Yaşanmaya değer hayatı yaşamayana yaşıyor be derseler bile inanmayın, asıl ölü odur.

Biraz şiir gibi oldu ama amaç o değildi, sözün taşıdığı mana aldı sözü buraya getirdi.
 
Tüm sayfalar yüklendi.

Yeni Konular

Üst