Sayın Makyavel;
Kesinlikle yalnızlığı bilmiyorsunuz. Yalnızlık o değildir. O aşağılık duygusudur. Yalnızlık, kalabalık bir toplumda susma eylemidir. Bildiğiniz halde susmaktır. Yalnızlık, düşündüklerinizi paylaşacak birinin olmamasıdır. Her şeyi içinde büyütmektir. En ufak bir sarsıntı da yüreğinin her köşesinde derin bir hararet, vücudunuzda bir ağırlık hissetmektir. Ayağınıza bir taş bağlayıp kendinizi denize atma isteğidir. Yalnızlık gökyüzünde uçmaktır. Yer yüzündeki bütün insanlardan ve görüşlerden arınmış bir şekilde beklemektir hayatınıza inecek olan karartıyı. Ve yalızlık sevdiklerini değil, kendin gibi olanları beklemektir. Kimi zaman uçsuz bucaksız çayırlarda koşma isteği ve kimi zaman sessizlikte haykırma isteğidir. Bütün dünyanın üzerinize çöktüğünü hissetmektir, yalnızlık. Ve en önemlisi yalnızlık paylaşamamaktır hayatını. İstesek bile uzak kalmaktır. Ve hayatta ne üzen ne de üzülen olmama isteğidir.
Tanımın herkese göre değişmesi çok normal, aslında yalnızlığın net bir tanımınıda kimsenin koyabileceğini sanmıyorum. Aşağılık Kompleksi kendini diğer insanlardan eksik hissetmeyle başlar. Onların yapabildiğini ben neden yapamıyorum mantığı vardır. Benim bahsettiğim acizlik yapabileceklerinizi herhangi bir sebepten ötürü yapamamanız ve bunu kimsenin anlamaması. Burda asıl olan değersizlik. Kendini değersiz hissetme durumu... Kendini insanların gözünde değersiz hissediyorsan yalnız kalmışsın demektir.
Ayrıca, düşündüklerini kimseyle paylaşamama vs. pek tabii bunlarda yalnızlık olabilir. Ama dediğim gibi tanım herkese göre değişir.