Uzay Teorileri....

Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Köşe Yazıları kategorisinde elbisss tarafından oluşturulan Uzay Teorileri.... başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 338 kez görüntülenmiş, 0 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Köşe Yazıları
Konu Başlığı Uzay Teorileri....
Konbuyu başlatan elbisss
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan elbisss

elbisss

Kahin
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
28 Mar 2019
Mesajlar
1,322
Tepkime puanı
266
Puanları
83
Başlık:Uzay Teorileri...
Konu:
İnsan ve Uzay İlişkisi ve Düşünsel Algıları..
Bölüm: 1

uzay.jpg


Uzayı anlayabilmek için öncelikle Dünyada ki yaşamımızı Uzay ile kıyaslamamız gerekiyor....

Dünya içerisinde binbir çeşit canlıların yaşam alanı ...yaşam dairesi..yada diğer ifade ile elipsel Yaşam küresi...adına herşey diyebilirsiniz...

Düşünsenize ...
Dünyada koşabiliyor...yiyebiliyor ..gezebiliyor vb bir çok etmeni yapabiliyorsunuz...Dünyanın büyüklüğünden dolayı bir yerden bir yere gitmek mesafeleri aşmak bizlere o kadar uzak geliyor ki sınırlarımızın ötesinde bir seyahat gibi...aslında bu insanların bir ALGI kavramı ...yani uzak ile yakın arasındaki ilişkilerin birbirleri arasındaki anlamları gibi..

Fakat hayatımız içerisinde insanlar olarak hep şunu unuturuz...unutulan şeyde Yaşam Küresi içerisinde olduğumuzdur....Aslında bu algının zihinsel anlamda insanların hafızalarında yer edinmemesi genel manada Düşünsel hafızanın Algıladığı ile ilgilenmesi gibi...

Yani Düşünsel Algı genelde Dünyaya odaklanmış bir Zihinsel Çip işletim kartı gibi...Dünyadaki hayata entegre olmuş bir hafızanın iç zihinsel yapısında Dünyanın daim kavramı mevcuttur her daim ....Aslında işin özünde bir gün Yaşam kürenin zarar görmesi dahilinde hayatın entegresinin bozulacağının farkında olmamak ve başka kürenin biliniyor olmaması Geniş bir uzayda Dar bir etmende sıkışıp kalmak gibi...

ŞÖYLE DÜŞÜNMENİZİ İSTİYORUM...

Geniş bir odadasınız fakat bu odanın salonu,oturma odası,misafir odası,yatak odası vss hepsi bir arada aynı dairede yani bölme yok ...daire toplasan 130 m2 olsun..siz 30m2 lik oturma odası koltuklarında yaşıyorsunuz ama diğer mesafe olan misafir odası koltuklarına gidebilmek için 20 m2 katetmeniz gerekiyor bu mesafe için sizin oturdugunuz yerden kalkıp enerji ve yük harcayıp karşı tarafa itilmeniz gerekiyor....bu itilme sonucunda gidiş ve dönüş için vücudunuzun o ortam ve şarta hazır olması gerekiyor ki hepsinden önce yemek yeme ihtiyaç seviyenizinsizi karşılayabilecek seviyede olabilmesi gerekiyor aksi halde ...aşırı bir aç halde karşı koltuğa gitmede sorunlar oluşur belki mesafeye ulaşılabilir ama yerde sürünerek fakat her yerde sürünme sizi nihai gerçek hedefe ulaştırmayabilir yani her zaman o kadar şanslı olamayabilirsiniz...

İşte bu yaşam küreleri zamanından evvel sadece benliğinde yaşıyodu ne zaman Uzayın gök varlığı inşa edilen farklı yapısallıkları keşfedildi işte bu bağlamda aynı size yukarıda örnek verdiğim gibi insanoğlu bir mesafeden diğer mesafeye ulaşım için yakıt ve geliştirdikleri uzay araçlarından istifade ettiler..


5c07533dc03c0e2a9ca7067a.jpg



Anlaşıldı ki sadece Yaşam Küreleri yokmuş...Geceleri aydınlatan Diğer gezegenlerin olduğuda yakından görüldü ama hepsi yaşayanmıydı? hayır değildi...aslında çoğu ölüydü belkide hepsi işte bilinmeyen yanıtlar...

Yanıtların hepsine cevap için çok enerji ve zaman gerekliydi ve mesafeler çok uzaktı...yani insanoğlu tüm gezgenleri tek tek ziyaret edip incelemesi gerekirdi ki buda çok zaman ve yol kayıp ı idi...Kuantum Fiziği gibi..

Fakat insanoğlu buna bir düşünce ile çözüm üretmeye çalıştı ve ürettiği bu düşüncesi için Büyük MERÇEKLER planlamayı düşündü ve arzuladı...

İşte bu bağlamda Yaptığı yeni merçek ile Dünya Dışından İlk kez UZAY incelenecekti...aslında (nasıl desem)...birbirine bakan iki insan gibi değildi...

Aslı mesele birgün o zorlu çetimn kürenin baskın direnci ile karşılaşmadan hayatın nasıl yaşayabileceği kavramı idi...çünkü biliniyordu ki Dünyada bir gün herşey yok olacak diye....

Bu kavram düşünüldüğünde insanoğlunun arayış ve araştırma heyecanı kat kat artmaktaydı çünkü her araştırma yeni bir Mucize ve Bilinmezlik sergiliyordu....Bu katman içerisinde insan ve Uzay Bilmi arasında yakınlaşma gerçekleşti...


u1_1_1_1542023960-400x400.jpg



İlk kıvılcımlar ilk Ay a inişler hatta ilk yarışlar ama yaşama dair izler yoktu nerede olmaları gerektiği bilinmiyordu ama bu enerji beraberinde yeni yapısallıklar getirdi...yarışla beraber gelen çeşitlilik ve algılar zamanla kendini Yaşam Kürelerin keşfine çevirdi...

Zamanın yani dönemin bu evrelerinde ise her zaman olduğu gibi bilimin uzayda nasıl PARA kavramına çevrileceği düşünülerek sanki dünya yetmiyorcasına Uzaydan Maden Çıkarılma hissiyatı dogdu...

Fakat bu etmen ne kadar sağlıklıydı ? yada ne kadar sağlıklı olabilirdi...?...Dünyada bile değiştirilen etmen ile yaşam zincirinde zararlar verebiliyorken bu etmen uzayda yörüngesel anlamda nası bir etnik zarar verilebilirdi bilinmez...İnsanın PARA AŞKI uzayda da bitmiyor arkadaş :)

Neyse konuya dönmem gerekirse uzayda yaşam için olası senaryolar hazırlandı....Bu senaryoların asıl temel sebebi insan neslinin yaşamı içindi...

Her insanın yaşaması mı ?...güldürmeyin :) her insanı taşıyacak gemi nerde...? her insanı uzayda besleyecek gıda kaynagı ve araçlar nerde?...

Yani olan gene garibana oldugu kadarıyla bu sefer zengin ve orta halliyede olacak?....

Yani olası Kıyamet Senaryosundan İnsanın Kurtulması olursa ?..(ki bana göre hiç olmayacak)...

Uzayda hazırlanan İSTASYONLARA gidilecek insanlar buralara taşınacak...yeryüzündeki ilk sarsıntı yada belirtide insanlar belirlenen yere gidecek...

Bu durumdan hangi insanlar faydalanacak yani Uzay İstasyonuna hangi insanlar gidecek?

Güzel bir soru...Bu durumdan faydalanacak insanlara özel bilet kesilecek devamında tarihi belirsiz olacak....belirtilen emareler olunca neresi belirtildiyse oraya gidecekler...zaten yüksek hisseli zenginler oldugu için ulaşım onlara sorun bile değil hepsinde jet var...

Hoş bu kadar hırsa sahip insanın yeni insan neslinde dogruluk ve tutarlılığı nasıl sağlayacağını şahsen çok merak ediyorum?..neyse benim ilgi alanım değil..

uzay_413.jpg


Uzay İSTASYONU nasıl olacak?...

Gerçek manada birebir görmedim fakat hayal edebildiğim kadarıyla büyük bir sera alanı olacak ki bu sera alanını sanırsam camekan şeklinde kurgulayacaklar ancak bu şekilde yeni gıdalar yetiştirebilirler ...uzaya deneme amaçlı önceden bitki götürüp denemişlerdirde ...

Bununla birlikte istasyon kompartman şeklinde olacak her zengin ailenin kalacağı etmende bununla birlikte ana gövde ve kokpit gibi alanda tasarlanmış olabilir bilinmez...

Bu istasyonun kullanımı olası senaryolar için hazır olması anlamında Turistik kullanılacak gibi fakat zamanın ilk işaretleri alınınca biletliler akın edecek....zaten 2012 filminde Kıyamet senaryolarında size bu mesaj algısı verilmişti o yüzden cevapları iyi okuyabilmek önemli...Bilet yoksa YAŞAM YOK diyorlardı...

Uzay istasyonunun Dünya Yok olduğunda aynı yörüngede kalması zor...eğer istasyon güneşten ayrılırsa yaşam için farklı güneş bulabilmesi gerekiyor ki yaşam için farklı güneşe gitmek çok uzak mesafeler demek....

o zaman istasyon yaşam için güneş etrafında dönmeyi tercih edecek yani Dünyanın Yok olma aşamasında patlamadan ötürü oluşacak aşırı kuvvet ve itme ile Uzay istasyonu önceden güneşin arka yörünge etrafında olması gerekiyor yoksa iki seçenek olur...ya aşırı ileriye uzaklara itilecek ki bu yaşam için çok tehlike çünkü başka bir güneş gezegen bulunamaz ise yaşam için hayat ile ölüm canları yeniden başlayacak...

Biliyormusunuz?..

Belkide bu senaryolar çok önceden diğer Adem nesilleri tarafından denendi ve bence başarılı olunmadı...

hee diğer seçenek neydi diyor gibisiniz sanki ÖYLE duydum :)...

Diğer seçenekte şu eğer Dünya yok olma aşamasında Uzay İstasyonu güneş in arka tarafına geçemezse Uzay istasyonu dünya çekirdeği patlayacağı için aşırı yük kuvvet ve basınç ile parçalanacak...

Mesele İstasyonun patlamadan saatlerce evvel Güneşin arka karanlık yüzeyine nasıl gideceği ve giderken güneşin çekim etkisine nasıl yakalanmayacağı...

İşte bu etmenler İnsanların düşündüğü hatta oldukça kafa yorup sorulara yanıtlar aradığı yapılar...

Sözlerimi çok güzel yerlere getireceği teorileri anlatacağım ama söyledim ya uzay ve dünya arasındaki ilişkiyi bunun yanında insanın Uzay maceralarını bilebilmek gerek diye işte o yüzden anlatıyorum...

Aslında biliyormusunuz...??

Uzayın yapısal bünyesine baktığımızda oldukça farklı mesafe var...


s-b980e3a17a58f7b7e1021f2df2ddf4c918ca0401.jpg
images



Düşünsenize?...

Neden gezegenler birbirinden çok daha fazla uzakta hani ALLAH istese yakın mesafalerde birbirine tutamazmıydı?....ve hatta ALLAH istese sadece birbirlerine mıknatıs oranında yaklaşımlarda çekim etkisi yapabilirdi...

yada ALLAH istese Dünyanın içine çekirdekten gelen bir sıcaklık ile insanlığı ısıtabilirdi günün aydınlanmasını ise güneşe ihtiyaç duymadan uzayı aydınlık yapabilirdi...

ALLAH aslında insanlığa evreni ve kainatı tasarlarken aslında birşeyler söylemek istemiş ....uzayın karanlık yüzeyi neden çok soguk ve bilinmezliklerle dolu...

Uzayın aydınlık yüzeyi biliniyor ama karanlık yüzeyi halen gizemini koruyor...

Çünkü uzayda ÖYLE yerler var ki gitmeye korkar insan çünkü hiçbirşey göremiyorsun....ÖYLE toz bulutcukları var ki dersin bunlar donmuş kristaller diye...ama gerçektende Donmuş Kristal parçacıklar uzayın her yerinde var Uzay sanki soğutulan bir FREEZE gibi...

Derin dondurucu gibi...ama düşünüyorsun da yer çekimi etkisi yok olsaydı askıda kalan bu kadar ağır bir kütle uzayda durabilirmiydi yada yörüngelerden ötürü birbirlerine karşı itme yapabilirlermiydi...

dünyanın içindeki çekridek aslında bir Mıknatıs mı?...Yörüngeyi sağlayan ve denğeleyen..bilinmez yada biliniyordu ben bilmiyorumdur bilemem...

Uzay_gemisi-rama-asteroit-asteroit_madencili%C4%9Fi.jpg

images

Dünyanın Yaşam Küresi olmasının yada denmesinin Temel Sebebi?....

Güzel bir örnekle açıklamam gerekirse...

Dünyayı eti puf kabı gibi düşünün ama bütün halde....buradaki yaşamı simgeleyen sinek olsun....hani küçükken her çocugun yaptıgı şey :)...

eti puf kağıdına sineği hapsedersini...sinek ölmesin diye eti puf un belirli yerlerini iğne ile delersini hava alsın diye sonrasında ise sinek ölmesi diye ona şeker verirsiniz....

Aslında derin bir ŞEFKAT ile YAŞAM KÜRESİ içerisinde gelmedi mi hayat......Bunu bizler düşünebiliyorken ALLAH ta bizler için daha derini ve mükemmeli neden düşünmesin?...

7 günde yaratılan bu kainat ve evren acaba sadece göründüğü boyutunda mı gizliydi yoksa gerçek manada görünmeyen diğer boyutlar arası geçişlerin olmasıda mümkünmüydü....?

Neden ALLAH bazı gerçekleri bizler için saklı ve gizli tutmak istedi....Aslında sanatını bu kadar mükemmel gösteren bir yüce yaratıcımız bizlere mesafeleri neden uzak tuttu.....?...bu soruları soracağınızı biliyorum...

Evet güzel insanlar ALLAH bizim cevaplar aramamızı istiyor ki aslında oldukça Mütevazi ama Büyük bir rabbimiz var Büyüklüğünün Sanatını bir çok manada gösteriyor ki HAYRAN olmamak elde değil..bu kadar MUHTEŞEM ESERLERE SANATLARA sahip ALLAH ımız çok derin engin tasarımlar yapmış onu anlatmak konuşmak için UZAYDA KEŞFEDİLECEK çok şey var...

Yıldızların dizilimleri birbirileri ile uyumları bazı gezegenlerin ölü olması ama bazı gezegenleri atmosferi bozukta olsa atmosferinin girilebilir olması gibi...

aslında işin çine girildikçe çok karmakarışık olabiliyor ama genel manasıyla uzayın derinlikleri düşünüldüğünde oldukça farklı sorular geliyor insanın aklına...

images


Söylenildiği üzere UZAYIN ın sonu yok....Öğrenmeninde sonu yok diye

Öyle
 
Son düzenleme:
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç
Üst