Teror ve Terorizm Uzerine

Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Siyaset Meydanı kategorisinde evrensel-insan tarafından oluşturulan Teror ve Terorizm Uzerine başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 6,387 kez görüntülenmiş, 10 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Siyaset Meydanı
Konu Başlığı Teror ve Terorizm Uzerine
Konbuyu başlatan evrensel-insan
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan evrensel-insan
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
Teror ve terorizm denince ilk akla UBL geliyor. Gerci, emperyalist zihniyet ve onun amerikan idealizmi, soros ideolojisi ve evengalist orgutlenmesi; her cikari bittigini yok ettigi gibi, UBL'i de medyada aciklandigi uzere tarihin sayfasina gomdu. UBL aciklamalara gore ilk silahi 1979 yilinda Afganistan'da SSCB'ne karsi kullandi. 1990 lar SSCB'nin yikilisidir. Daha sonra birdenbire 1991 yilinda Korfez savasi sirasinda, Arabistan'da ustlenen ABD guclerine karsi, cevirdi ve bunu da yine denilenlere gore, ABD'nin Arabistandaki varligi ona gore, Islam'a karsi bir hareketti.

1993, 95, 96 ve 98 saldirilari kamuoyunda yer tuttu. Sonra o meshur ikiz kuleler 9/11 saldirisinda adi tekrar gecti.

Dunya dagilimina bakildiginda, SSCB varligini surdururken, dunya her turlu anlamda SSCB ve ABD cekismesi yasarken, UBL'in Afganistan saflarinda yer almasi ve sonra ABD'ye yonelmesi dusundurucudur.

Bir teror hareketi guya dunyanin iki ana gucunu karsisina alarak, onlarasavas acmaktadir. Gerci, SSCB'nin 90 li yillarlabirlikte parcalanisindan sonra, geriye bir tek ABD kalmistir.

Bilindigi gibi, PKK'nin tarihi de 80 baslaridir. Yani dunya 1980 lerle birlikte bir teror ve terorizm ile tanismistir.

Teror, kelime anlami olarak "korku salma" anlamina gelir ve terorist te korku salan, terorizm de korku salma ideolojisi/eylemi anlamini tasir.

Peki neden bazi devletlerin bazi devletleri, isgali, saldirisi, bombalamasi terorizm degildir. Boyle bir mantik, ancak terorizmi devlet, yonetim, iktidar ve guc politikasi olarak uygulayan bir dusunce ortaya atar.

Ikiz kulelerin bombalanmasi terorizm de, en son Kaddafinin oglu ve torunlarinin oldurulmesi ile sonuclanan bombalama terorizm degilmidir.

UBL, A. Ocalan birer insan/bebek/kadin katili olarak algilanir da, neden bir Bush ve Obama algilanmaz?

UBL'in saldirilari terorizm olurda, neden ve hangi mantikla BM, NATO'nun saldirilari terorizm olmaz.

Ne/kim neyin/kimin neye/kime gore saldirisini mesru ve terorizm diye ayirir?

Bugun bir devlet, hem terorizmi yaratiyor, destekliyor, lanetliyor ve kendisi de bizzat terorizm yapiyor sa, ne terorizm dir, kim teroristtir.

Terorizmin anlaminin korku salmak oldugunu soylemistik. Peki korkan ne yapar, karsi saldiriya gecer. Yani hem korkar, hem korkutur. Iste emperyalizmin her konudaoldugu gibi, teror konusunda da iki ucu bir bunyede barindirmasi, anti terorizmin ne anlam ve icerik tasidigini da bulaniklastirir.

Anti terorizm, terorizme karsi koymak ise, ve bu karsi koymak, terorizm yolu ise, yane saldirarak, bombaliyarak, o zaman antiterorizmin anlami nedir?

Demekki, terorizm ve anti terorizm korku felsefesi uzerine kurulmustur. Bu felsefe, ha UBL, PKK v.s. eliyle, ha BM, NATO v.s. eliyle uygulanmis, fark eden nedir?

Terorizm ile savasimin o zaman anlami nedir?, kisasa kisas mi? Ya da savunu mu?, ya da terorizmin ne oldugunun algisi ve non teorizmin insan ve insanligi adina desteklenmesi mi?

Bugun hangi dusunce, acaba non teorist bir icerige sahiptir?

Terorizm ile savas, neden terorizmi uygulayan devlet ve "mesru" gucleri kapsamaz?

Bir ulkey bombalamanin "mesrulugu" ne anlama gelir?

Butun bu sorular ve terorizm konusundaki farkli dusunceler, algilar bir yana; kimin/neyin eliyle teror uygulanirsa uygulansin, ortada ortak bir nokta vardir. O da, her turlu saldirida, sivil halkin oldurulmesi, bombanin erkek, kadin, kiz,m oglan, coluk, cocuk, yasli, genc, bebek ayrimi yapmadigidir.

Demekki teror, sivil toplumun bombalanmasidir.

Peki yukaridaki cumleyi, kim bana ve neye gore evrensel hukuk, insan haklari, bireysel hak ve ozgurlukler ve yasama hakki olarak bombalamayi mesru kilabilir?

"Su sarttaki sivil halkin bombalanmasi terorizm, su sarttaki sivil halkin bombalanmasi mesrudur." diyebilir.

Varmi, boyle bir dusunceye sahip "canavar?"

Kim bana bombalama farkini terorizm ve mesru olarak aciklayabilir?

Kim bu iki bombalama arasinda bir tercih yapabilir ve birini mesru, digerini terorizm ilan edebilir?

Herkes kendi algisina gore terore ve teroriste karsi, terorist savas verir. Peki kim terorizm algisi, inanci, ideolojisi ilesavasiyor, ve bu savasimin ne oldugunu, nasil izah ediyor ve uyguluyor, var mi bir bildiginiz?
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
Milliyetcilik (her turlu etnisite iceren ustunluk mucadelesi) oyle bir tabu ve veri degeridirki; tarihler gectikce ve dusunceler "gelistikce" kendi icinde; dallanir, budaklanir. 1600' lerdeki yurtseverlik, vatanseverlik, vatandaslik v.s. cikislari; hem emperyalizmin; kapitalizmini ulke disina tasimis ve bu tasimanin getirdigi ic ve dis savaslara dunya tanik olmustur. Bu once irkcilik ile baslamis ve hem ic savasta, hem de dis savasta milliyetci bir hakimiyet zihniyetine donusmustur. Buna ornek; ABD Kuzey-guney savaslari ve Zenciler uzerindeuygulanan baski ve de Hitlerin, "Alman irki" idealini, gosterebiliriz.

Butun bu ideolojiler gelisirken ve ulke ici ve disi savasimlar surerken; Dunyaya; 2. Dunya savasi sonrasi; emperyalizm, teroru, terorizmi ve teroristi tanistirmistir. Belki anarsizm; duzene bass kaldirma dusuncesiyle, bir "asi" izm olarak tanitilmistir.

Ama sonucta, anarsizm sadece duzene karsi cikar. Terorizm ise; korku salmak demektir. Bu oylebir korku salistir ki; hedef halktir, kitlelerdir. Boyle bir zihniyet ile dunyanin tanismasi sonucu; Milliyet ve milliyetcilik acisindan; kendi hak ve ozgurluklerinin verilmedigi dusuncesi; demoktratik bir savasim yerine; terorist bir savasima donusmustur. Amac; ulke icinde korku salmak, varligini hissettirmektir.

Bu teror dusuncesinin de; izmini herkes uygulayabilir. Devletlerin bunu uyguladigi zaten Irak ve Afganistan son orneklerinde gorulmustur.

Nihilizm oyle bir ideolojidir ki; hem duzeni korumak, hem duzeni korkutmak ve hem de duzenin herturlu cikarini saglamak icin bicilmis kaftandir.

Bugun belki de; hic dusuneyemeyeceginiz sekilde; bu giriftarlik oyle ic icedirki tum izmler biribiriyle birlesebilir.

Bir terorist; terorizmini; her izmi kullanarak yapabilir. Sayalim; Milliyetcilik, irkcilik, anarsizm, fasizm, sosyalizm, komunizm, liberalizm, dini inanisin her cesidi hatta inancsizlik, dinsizlik, ateizm v.s. Peki butun bunlari birlestiren bir kavram, anlayis, gorus, dusunce v.s. varmidir? Maalesef vardir.

Bu kavramda; ayni caresiz insan, sevgi kavrami gibi her turlu su-istismare acik; demokrasi soyut kavramidir. Tabiki obur yuzu diktatorlugu baki kilarak. Ustelik, hak ve ozgurlukler adina yapilmaktadir.

Ne guzel degilmi; ABD Irak'i isgal ediyor. Son BM ve NATO Libya'ya havadan saldiriyor, teror estiriyor, yakiyor, yikiyor; onca kisinin olumune sebep oluyor? Ne icin mi? Ne icin olacak; "demokrasi ve hak ve ozgurlukler"icin? Inandirici degilmi?
 

seyduna

Yeni üye
Yeni Üye
Katılım
25 Ocak 2010
Mesajlar
88
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
39
Yazınızın tamamını okudum. Fazlasıyla eksik bulduğum bir yazı olmakla beraber bazı düşüncelerinize katılıyorum. Mesela Ruanda Katliamında NATO'nun durumunu eleştirebiliriz. Fransa'yı eleştirebilirsiniz?Daha bir çok yerde olduğu gibi. BM'yi ABD Irak'a saldırırken ne yapıyordu diye eleştirebiliriz. İçinde ABD bulunan bir çok şeyi bir çok durumu eleştirebiliriz.
Konu başlığında "Terör ve Terörizm" demişsiniz ama fazlasıyla dediğim gibi eksik ve yanlış. En azından bu konuya iyi kötü teorik olarak hakim olduğumun kanısındayım. Öncelikle terörizmin hiç bir zaman uluslararası bir tanımı yoktur. Bu yüzden bu konuda "bu şudur" gibi bir tanıma girmeyeceğim. Sadece genel geçer bazı alıntı şeyler ekleyebilirim. Bu arada merak etmeden geçemeyeceğim. Hiç dış basını takip ettiniz mi? orada bazı yabancı köşe yazarlarının makaleleri çevriliyor. Ve çevirilerken mesela Türkiye’de "terörist" diye hitap edilenlerin "isyancı" olarak nitelendirildiğini göreceksiniz.Sanırım bu bazılarına göre terörist sayılan yapılanmaların bazılarına göre "özgürlük savaşçısı" betimlemesini ufak da olsa açıklıyor. Mesela Zapatalar kimine göre teröristtir kimine göre de özgürlük savaşçısıdır. Birileri bunları "terörist" diye lanetlerken dünyanın bir çok yerinde mücadelesine saygı gösterilmektedir. Buna İRA,ETA,PKK... gibi yapılanmaları örnek verebiliriz.
Bilindiği gibi, PKK'nin tarihi de 80 başlarıdır. Yani dünya 1980 lerle birlikte bir teror ve terorizm ile tanismistir.

Bu tanıma da katılmıyorum. Dünyada şiddet olayları bu tarihten itibaren başlamamıştır Türkiyede'de. Keşke bu kadar basit olsaydı. Bilmem “Ağrı isyanını “ “Dersim Katliamı” nı bilir misiniz? Devlet Dersimdeki halka “terörist” demiştir . Şimdi bu olayı konuşsak bir çok kişiden de “Dersimde devlet terörü uygulanmıştır.” sözünü duyacaksınızdır. Şimdi kim “terörist” ne “terör” ? Kim haklı?Biraz da bizim”vatan haini” tanımı var ya ona benziyor. Bir zamanlar Nazım’ı da kovmuştuk “vatan haini” diye daha sonra da “ya bu adam ne kadar vatanını ülkesini seven bir adammış “ denildi. Biz de pek statik bir anlayış yok.

“Terörizmi tanımlamak Steven Best - Anthony J. Nocella “kitabından bazı tanım ve alıntıları yapacağım.

Mesela öncelikle bu sorulara cevap verebilir misiniz?:


ANLAM KAOSU

Bu kelimeyi(terörizm) herkes kullanıyor, peki ne anlama geldiğini bilen var mı? Terörizm nedir tam olarak? Nedenleri nedir? Failleri kimlerdir? İnsanı terörist yapan, niyeti mi, ideolojisi mi, taktiği mi yoksa hedef aldığı şey midir?

Şiddet, hangi koşullar altında, terörizm diye tanımlanmasına engel olacak bir meşruiyet taşır? Terörizmi saldırıdan, cinayetten ya da şiddete dayanan ve “suç” teşkil eden diğer eylemlerden ayıran nedir? Ahlaken kınanması gereken teröristleri, eylemleri meşru olduğu düşünülen gerillalardan, direnişçilerden, karşı-teröristlerden ya da özgürlük savaşçılarından nasıl ayırabiliriz? Terörizmin “masum” kurbanı olmak ne demektir? “Masum” kim, “suçlu” kim? Askerî hedeflere yönelik bir terörizm olabilir mi, yoksa terörizm yalnızca “sivilleri” ve “savaş halinde olmayanları” mı hedef alır?

Terörizm, bombalı saldırı gibi beklenmedik, tek hamlelik ve doğrudan bir eylem midir, yoksa etkileri yavaş yavaş ve dolaylı olarak açığa çıkan, yine de yıkıcı sonuçlar doğuran iktisadi ya da siyasi politikaları da kapsar mı? (Örneğin bir hükümetin, milyonlarca yurttaşını yoksulluğa, açlığa, evsizliğe sürükleyen kararları, ya da Dünya Bankası’nın, azgelişmiş ülkelerde adalet mücadelelerini bastırıp kemer sıkma politikalarını dayatmaya yönelik eylemleri terörizm sayılabilir mi?)

Hayvanların dünyasını hedef alan bir “insan terörizminden” söz edilebilir mi? “



Terörist kelimesinin kullanımındaki saiklere işaret eden Tomis Kapitan şöyle diyor: “Terörist kelimesi, atfedildiği kişileri ya da grupları gayri insanîleştirir, iletişim kurulması imkânsız insanlar olarak gösterir. Onları bu eyleme sürüklemiş olabilecek politikaların göz ardı edilmesine neden olur. Bu kişi ya da gruplara karşı şiddet kullanılmasının önünü açar ve insanların korkularını istismar ettiği için, devlete tam bir hareket serbestisiyle davranma ve yöntemlerine yönelik itirazları geçiştirme olanağı sağlar.”

Yazının tamamı için:




Bir makale daha ekliyorum bu yazıda oldukça yerinde tanımlamalar var.


ULUSLARARASI HUKUKTA VE TÜRK HUKUKUNDA
TERÖR VE TERÖRİZM
Yrd.Doç.Dr.İsa DÖNER[1]

1-KAVRAM
Türk hukukunda “terör”[2] kavramı için, “yılgı”, “tedhiş”, “terörizm[3]” kavramı için ise, “yıldırganlık”[4], “tedhişçilik”[5] gibi kelimeler kullanılmaktadır. Uygulamada daha çok uluslararası hukuk kavramı olarak terör (terror) ve terörizm sözcükleri kullanılmaktadır.
Arapça “tedhiş” sözcüğü, “şaşırtma, ürkütme, yıldırma” [6], anlamlarına gelmektedir. Latincede “terrere” olarak kullanılan bu kelime, Fransızcaya “”terreur”, ingilizceye de “terror”[7] olarak geçmiştir. 13.yüzyılda latince “terreur” olarak kullanılan bu sözcük, peur, frayeur, effroi, epouvante şeklinde kişisel korku, endişe gibi psikolojik bir ruh durumunu gösteren bir anlam taşımaktadır.”Terreur panique” şeklinde toplumun bir kesimini ya da tümünü bir tehlike karşısındaki durumunu yansıtmak amacıyla kullanılmıştır[8].
Terör, siyasi maksadı elde etmeye yönelik, halkta veya halkın belli bir kesiminde korku ve dehşet oluşturmak için başvurulan vasıtayı yani, cebir ve şiddet (force and violence), cebir ve şiddetin kullanılaca¬ğına ilişkin güncel tehdidi (threat) ifade etmektedir. Dolayısıyla terör sözcüğü, eylem sözcüğü ile birlikte “terör eylemi” şeklinde kullanılarak, toplumda genel bir korku, dehşet, umutsuzluk ortamını meydana getiren, “cebir ve şiddet eylemi” ifade edilmektedir. Bununla birlikte günümüzde “terör eylemini” belirtmek üzere, sadece “terör” sözcüğü de kullanılmaktadır.
Terör ve terörizm kavramları ise, günlük yaşantıda aynı anlamlarda kullanılsa da bunlar aynı kavramlar değildir.
Terörden farklı olarak, terörizm, “siyasal amaçlar için örgütlü, sistemli ve sürekli terör kullanmayı yöntem olarak benimseyen bir strateji anlayışıdır”[9].Bu nedenle, örneğin herhangi bir linç olayında ya da trafik kazasında terör bulunmakla beraber terörizm yoktur. Terörizmden söz edebilmek için aynı siyasi amaca yönelmiş bir dizi terör olayının varlığı gereklidir. Birbiriyle bağlantılı olmayan terör hareketlerinin de toplumdaki dehşeti, korkuyu arttıracağı şüphesizdir, ancak bu durum, terörizmden söz etmek için yeterli değildir[10].
Terör kelimesinin bugünkü anlamında, ilk defa Fransa’da, Fransız Devriminden sonra kullanılmıştır. Devrimden sonra 1793 Martında 1794 Temmuzuna kadar süren dönem “terör rejimi” veya “terör dönemi” (reign of terror- regime de le terreur) olarak adlandırılmıştır[11]. 1789 Fransız ihtilalinden sonra Robespierre'in baskı, haksız tutukla¬ma ve keyfi özel vergilerden meydana getirdiği sistem, “terör sistemi” veya “terör reji¬mi” denilmiştir[12]. Robespierre'in iktidardan düşüşüne kadar bu kavram kullanılmış, 27 Temmuz 1794 tarihinden sonra da “terörizm” kelimesi kullanılmaya başlanılmıştır[13]. Robespierre'in iktidarda iken “terör” belirli bir siyasi düzeni korumak için, halka uygulanan baskıyı ifade eder bir kavram olarak kullanılmıştır. Bu şekliyle “terör” kavramına ilk defa, siyasi unsur eklen¬miştir. Terör yerine kullanılan “terörizm” kavramı, Robespierre'nin iktidarının sona ermesinden sonra , siyasi cebir ve şiddet eylemlerinin sürekliliğini ifade etmek için kullanılmaya başlamıştır[14].
Terörizm, siyasi ve felsefi sistemler gibi Latince-Yunanca “–ismus”, "-izm" ekiyle anıl¬makta ise de gerçekte bir sistemi, bir ideolojiyi içeren bir kavram olmaktan uzaktır. Terör, nihai olarak ulaşıl-mak istenen amaç açısından bir araç, bir hareket tarzı, bir stratejidir[15]. Terör “bir doktrin değildir, fakat eylem tarzıdır. Bir nevi strateji, amaca götürmek üzere kullanılan bir tür araçtır”[16]. “Terörizm, insan gruplarını bir anda dehşete düşürme stratejisinden ibaret olan terör eylemlerinin belirli bir plan dahilinde sistematik olarak uygulanmasını ve dolayısıyla terör eylemlerinin bütününü ifade eden bir kavramdır”[17].
Ancak, terör ve terörizm arasındaki bu fark toplum dilinde ortadan kalkmıştır[18]. Belirli bir siyasi sistemi değiştirmek amacıyla belirli bir örgüt tarafından sistematik olarak uygulanan ve kitleleri paniğe sokan, “cebir, şiddet, cebir ve şiddete yönelik güncel tehdit” ey¬lemleri, terör eylemleri ya da terör veya terörizm olarak kullanılmaktadır.
2-TERÖRÜN VE TERÖRİZMİN TANIMI
a-Genel Olarak
Terör kavramı, sık sık kullanılması¬na karşılık, genel kabul gören bir hukuki tanım bulunmamaktadır[19]. Uluslararası alanda terörle mücadeleye başlanılması uzun bir sürece dayanmasına karşılık, terör ya da terörizm ile ilgili bir tanımın yapıldığı herhangi bir belge bulunmamaktadır. Bunun sebebini şu şekilde açıklayabiliriz. Terör, objektif olarak bakıldığında devlete yönelik “cebir ve şiddet ya da cebir ve şiddetin kullanılacağına ilişkin güncel tehdit” içeren fiiller olması sebebiyle devletlerin siyasi sistemlerindeki farklılıkların bulunması, bu kavramın içerdiği anlam devletten devlete değişik¬lik göstermektedir. Nitekim uluslararası alanda yapılan terör konulu çalışmalar da bu durumu açıkça ortaya çıkarmaktadır. Batılı devletlere göre genel olarak uluslararası terör, kişilerin yabancılara karşı uyguladığı siyasi amaçlı, askeri olmayan cebir ve şiddet kullanımı ya da devletin yararlarına zarar veren, devleti veya uluslararası alanda faaliyet gösteren teşkilatı belirli bir davranışa zorlayan cebir ve şiddet uygulamasıdır.
Ancak üçüncü dünya devletleri, milli özgürlük hareketlerini ve halkın yabancı egemenliğinin her türüne karşı uyguladıkları cebir ve şiddet hareketlerini terör kavramının dışında tutmak istemektedirler. Yine bu ülkeler ırkçı yabancı sistemlerin, baskı altında olan halka uygulananları devlet terörü kavramı altında değerlendirerek, bu durumu “terör” kavramı içinde yer vermektedirler[20]. Terörizmin çeşidinin fazla olması[21], ahlaki ve siyasi açıdan kişilerin kendi bakış açılarına göre değerlendirilmeleri sebebiyle, bu tür eylemleri yapanlara birisi “terörist” olarak nitelendirmekte diğeri de "bağımsızlık savaşçısı" olarak nitelendirmektedir[22]. Bu sebeple bu güne kadar objektif bir tanım yapılamamıştır, yapılacak gibi de gözükmemektedir [23]. Yine farklı sosyal, politik faaliyet şekilleri terör faaliyeti olarak değerlendirilebilmektedir. Terörizm kavramının sınırları içerisinde devlet terörü[24], adli terör[25], gerilla sa¬vaşı, ayaklanma veya ihtilal gibi siyasi güç mücadelesinin cebir ve şiddet içeren şekil¬leri de yer almaktadır[26]. Bu kavramlar adeta iç içe geçmiş durumdadır[27]. Bu da ayrıca tanımı zorlaştıran bir unsur olarak karşımıza çıkmaktadır.
Sosyolog, kriminolog ve hukukçular da terörizmin tanımı konusunda, terör kriterlerine içine alan, objektif bir tanım, günümüze kadar yapılmış değildir. Terörün genel kabul gören uluslararası hukukta, evrensel bir tanımına ulaşılamamıştır[28]. “Terör” kelimesinin, taşıdığı anlam birliğinin sağlanamaması, “terör suçlarıyla” “siyasi suç” kavramını birbirinden ayırmadaki zorluğun da etkisi olduğunu kabul etmek gerekir[29].
Burada hemen şunu ifade etmek gerekir ki tanımlar maksat değil, düşünmeye yardımcı olan vasıtalardır. Tanımla, konu hakkında araştırma, inceleme belli bir sistem içinde yerine getirilir. Terör konusunda da bir “terör” tanımının yapılması yerinde olurdu. Ancak bu tanımlama “terör” ve “terörizm” sorununu tamamıyla çözmek için yeterli olmadığı açıkça ortadadır.1936 ile 1981 yılları arasında terörizmi anlatmak için 109 ayrı tanım yapılmıştır[30]. Konuyu inceleyenlerin bazı yazarlar tanımın güçlüğünden söz ederek, tanım vermekten kaçınırken bazı yazarlar da tanım vermenin güçlüğünden söz etmekle birlikte incelemelerinde kişisel bakış açılarına göre, tanımlar yapmışlardır[31].
Diğer taraftan da terör ya da terörizm her ülkenin kendine ait özellik taşımaktadır. İngiltere, Fransa, Almanya, İran, Irak, ABD, İspanya, Türkiye gibi ülkelerin terör fiilleri, her ülkenin kendine ait bir özellik arzetmektedir. Bir ülkedeki terör fiilleri, diğer ülkenin terör fiilleriyle örtüşmemekte, farklı farklı yapısal özellik taşımaktadır. Diğer bir ifadeyle kişilere karşı cebir ve şiddet kullanılması veya cebir ve şiddetin kullanılacağına ilişkin güncel tehdidin yapılması suretiyle, toplumu planlı olarak korkutma, sindirme, yıldırma ve bunun bir plan içinde sistematik (tedrici) olarak yapılması ülkeden ülkeye farklılık göstermektedir. Yine terörün objektif olarak tüm unsurlarını kapsayan ortak bir tanım elde edilseydi, ulusal ve uluslararası terörle mücadele amaçlı sözleşmelerde, bazı fiilleri terör suçu olarak nitelendirmek suretiyle, ulusal hukuk düzenlerinde suç olarak gösterme, bu tür suçu işleyenlerin de sığınma hakkını tanımayarak, yargılama veya iade etme (geri verme) yükümlülüklerini kabul etmezlerdi[32].

Yazının tamamı için:
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
Yazinin tam olacak gibi bir iddiasi yok. Ayrica evrensel olarak hic bir kavram taniminin, anlam ve iceriginin "bu budur" temelli bir ortak algisi da yoktur. Ben sadece lugat anlamini verdim, terorun.

Insanoglu dunya tarihine bakildiginda, ilk insandan baslayarak insanoglunun bir birine saldirmasi bir tarihi surectir. Zaten bu acidan bakarsak, terorizm insanoglu tarihiyle yasit algilayabiliriz.

Benim burada degerlendirdigim, amerikan idealizminin teroru kendi politik amaci icin cikar olarak kullanmasidir. O yuzden de tarihe ve olaya UBL ile basladim, yani el-kaide orgutu ile. Bunun tarihi de, 1979 oldugundan, yani Afganistan olayindan dolayi, PKK tarihi ile birlestirerek bir tarih verdim.

Zaten teror bir korku salmak oldugu temelinde, teroru kim yaparsa ona ait olur. Bu temelde de devlet teroru gayet mantiksal bir aciklamadir.

Burada sorun kimin neye korku saldigi temelli bir bakis acisi degildir. Korku salma temelli bakis acisidir. Oyuzden ABD, AB, NATO, BM temelli kuruluslarin adini zikrettim.

Bugun mafya tipi kuruluslar, CIA, MIT v.s. de teror salan orgutlerdir.

Ayrica neden teror salindiginin akli inanc ve ideolojik temeline de girmedim. Cunku beni ilgilendiren, terorun korku salmasi ve toplumlari kaosa suruklemesi ve de yasam haklari ellerinden alinanlardir.

Ayrica basliga yaptiginiz katki icin de tesekkurler.

Eger terorun asgari ortaklik olan korku salma temelindeki ortaya konumuna bir itirazininz varsa, ona gore belirtin degerlendirelim.

Yoksa, benim degerlendirmem,ideolojik inancsal yada herhangibir izm temelli degil, tamamen lugat temellidir.

Yoksa ortada bir saldiri varsa, bunun teror olup olmadigi degil. Hersaldiri bir terordur,bunu kimin ne icin ve ne amac ile yaptigi da onemli degildir.

Bu kisiden baslar, ailede devam eder, her turlu etik degerlere genisler, politika icerikli devlete, kuruluslara ve orgutlere kasdar da degerlendirilebilir.

Yine eger siz "her saldiri teror degildir" temelli bir aciklama getirirseniz,bunun daornegini vermek gerekir. Var mi, sizce saldiri iceren ve terorr olmayan bir hareket, dusunce ve davranis?
 

seyduna

Yeni üye
Yeni Üye
Katılım
25 Ocak 2010
Mesajlar
88
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
39
“UBL “de ne yapmayın cep telefonuyla sms gönderiyorsunuz sanki kısaltmışsınız komik yani. Türkiyede ‘ki terörü 1980 ile almışsınız. Terör “PKK ile mi başlamıştır? Biraz bu konuda kitap/makale karıştırmanızı tavsiye ederim. İlla her şey “bu budur” demiyorsunuz ama stratejik bir tarih veriyorsunuz. Neye dayanarak veriyorsunuz? Kaynağınız ne, kim bu tarihi başlangıç olarak veriyor? PKK’dan önce başka yapılanmalar yok muydu? Diyorum ya böyle bir konu için fazlasıyla yetersiz bir yazı.
Yazı karakterinizden Türkiyede olmadığınız belli terörü genel olarak ele alacaksanız Türkiye’de Kadına /Çocuğa/İnsana uygulanan terörü de başta ele alsaydınız ya.. Demek ki bazı terör gerçeklerine uzak kalmışsınız. Ben böyle sizin gibi iddialı bir başlık açsaydım emin olun benden daha donanımlı insanlardan yararlanırdım. Terörü daha mistikleştirirseniz her halde "Kabil ve Habil" den başlatacaksınız olmadı "Adem ve Lilith"den başlatsaydınız(!) ABD her zaman terörü kendi çıkarları amacında kullanmıştır.Olmadı kendisi terörist yapılanmalar oluşturmuştur. “Parçala yönet” mantığı hiç şaşırtıcı değil yani.
“Lugat temellidir” derken de siz “elma ,armut.” nedir gibi bir kelimeyi açıklamıyorsunuz ki “Terör ve terörizm” ciddi bir konu. Elbette daha mantıklı cevap ve daha donanımlı yazı bekleyeceğim.

“Yine eger siz "her saldiri teror degildir" temelli bir aciklama getirirseniz,bunun daornegini vermek gerekir. Var mı, sizce saldiri iceren ve terorr olmayan bir hareket, dusunce ve davranis?”
Her saldırı terör müdür sorunuza cevaben : “Devrim terör müdür? “ kansız devrim olur mu?” Kanın olduğu yerde kaos var mıdır ? Kaos varsa terörizm var mıdır demiştiniz? Bence CHE ve F.Castro’nun Batista diktatörlüğünü devirmesi terör değildir. Eminim kaos dediğiniz şey Batista yanlıları için de geçerlidir. Kurşuna dizildiler mi “evet” mağdurlar mı “hayır”. Batista yanlıları "korkuya sevk edilmiştir. " Sorsanız onlar da "Che ve Fidel " için de terörist diyeceklerdir.Bizde bir deyim vardır "it ite, it kuyruğuna buyurur." İçinde devrim anlayışı içeren bu tarz saldırı benim için terörizm değildir. Bir sürü kadın askerleri vardı bu devrimde Küba'nın. Kadınlar evlerindeki perdeleri yırtıp askere kıyafet diktiler. Neden? Bunlar neye inanıyordu?İnancı sorgulamak gerekir!Sor ABD'ye Küba onlar için terörist bir devlettir.Zapataları da önceden örnek vermiştim. Bu yüzden bu konu hakkında hem fikir olacağımızı sanmıyorum.
Ben sadece üzerinde durulması gereken konunun "kim bunu bu hale sürükledi, neden?" yani sorunun kaynağına inerim.Sosyolojik boyutu önemlidir benim için.(olması gereken de budur. Aksi taktirde bayağı uğraşırsınız.) Bana bir sürü para verseler dağa çıkıp adam öldür gibi mantığa bürünmem.Çoğu kişinin de bu mantığı taşıdığına inanmam. Başka bir şey var, şapkayı öne koyup düşünmemiz gereken. Mandela örneğini de unutmamak gerekir.Adam bir zamanlar terörist ilan edilirken bir süre sonra "özgürlük savaşçısı" ilan edildi. Kişi aynı kişi, değişen neydi peki?

Şapka inkilabı yapılırken bir sürü kişi fes takmak istedi. Bunu kabul etmeyenler öldürüldü, idam edildi.Sizce burada da terör var mıydı? Kim teröristti? Kaossa kaos , zorla yaptırılmaya çalışılmadı mi bir şeyler?
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
Anladigim kadariyla siz teroru, politik bir izm icerigine tasima ve oyle degerlendirme egilimindesiniz. O zaman sizin izminizle soralim.

SSCB'nin Afganistan'a girmesi bir terorizm midir, degil midir?

SSCB'nin Lenin ile baslayan ve devam eden, dinin uzerine gitmesi ve Stalin'in oldurttugu onca kisi olayi terorizm midir, degil midir?

Ittihak ve Tarakki doneminde, dogu Anadolu'da Ermenilerin uzerine uygulanan osmanli hareketi terorizm midir, degil midir?

Bir polisin habersiz ve uygunsuz bir saatte bir evi basmasi, terorizm midir, degil midir?

Doguda toresel algi olarak namus temelli her turlu basski terorizm midir, degil midir?

Bir babanin evladina bagirarak korku salmasi, terorizm midir, degil midir?

Bu arada devrim/karsi devrim farki nedir?

Kime/neye gore devrim/karsi devrimdir?

Sorular surer gider. O yuzden teror ve terorizmi, bir izm penceresinden bakip degerlendirmem. Ben terorizmi topluma ve farkli halklarina uygulanan her turlu baski, saldiri v.s. olarak algilarim.

Bu son cumleyi bugun birbirine zit olan her iktidar pesinde kosan izmler uygulamistir.

Senin son cumlene gelince, bana gore zorla kabul ettirilmek istenen herseye uygulanan bir teror vardir. Bunun kim tarafindan ve ne amac ile yapildigi onun teror oldugu olgusunu degistirmez.

Ayrica benim lakabim evrensel-insan. Dolayisiyle bilhassa duygusal ve tansiyonu yuksek politik icerikli bir yazi yazmak istemedim.

Evet, kadina uygulanan siddet te bir terordur. Bunu da yazimda belirttim zaten.

O yuzden ben konuya politik bir taraf penceresinden bakmak yerine, insan haklari ve uzerine korku salinan ve saldiriya maruz olan toplum ve halk olarak baktim. Bu saldiriya maruz kalanlarin, asker ya da sivilligine dahi deginmedim.

Oyuzden sorumu bir daha soruyorum. Zora dayanan, baski kuran, saldiran ve siddet iceren herhangibir hareket dusunce ve davranis varmidir, ki teroru icermesin?

Bir soru da, ne kime/neye gore devrim ya da karsi devrimdir?

Ya da devrim/karsi devrim hareketi ile, gerilla hareketi arasindaki fark nedir?

Eskiya bir terorist midir?

Yol kesen, harac isteyen, ev basan v.s. terorist midir?

Konunun sosyolojik boyutu ise gayet aciktir, korku felsefesi yaratmak.
 

seyduna

Yeni üye
Yeni Üye
Katılım
25 Ocak 2010
Mesajlar
88
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
39
Siyaset bölümüne konu açmışsınız. Siyaseti de bilim olarak ele almanızı beklerim.Böyle ciddi bir konuda elma armut tanımını yapmanızı değil!Siz benim sorularıma cevap verme nezaketinde bile bulunmamış kendi açtığınız konu içinde boğulmuşsunuz. Sorular konusunda yoksa siz, politik mi davrandınız? Nickinizin "evrensel " kelimesini taşıması sizin bu anlayışı sergilediğinizin kanıtı değil.Nickiniz sanal bir nick ifadesinden başka bir şey değil. Gönül isterdi her adı "Ömer" olanın adaletli olmasını, yada "muhammed" adında olanların peygamber sabrına/ahlakına/zekasına sahip örnek kişiler olmasını ama olmuyor!(bu liste uzar gider)
Madem politik bakmayacaktınız konuya, neden siyaset bölümüne konu açtınız?Şimdi de ben mi suçlu oldum?Ne yani politik bakmayayımda sanat, edebi anıt falan gözüyle mi bakayım?Yoksa politika ve siyaset birbirinden bağımsız mı?
Sosyolojik boyutu sizin çarpıtmalarınız değil. Ama belli başlı yapılanmalardan bahsederseniz o yapılanmayı o ülkenin sosyolojik durumunu ele alıp inceleyebiliriz. Şimdi İRA'yı ele alınca İngilizlerden bağımsız düşünemezsin.PKK'yı Türkiyeden bağımsız olarak düşünemezsin.Ayrıca aynı soruları tekrar tekrar yazıp göndermişsiniz. Okumadan/sentezlemeden yazdığınız pek belli.Pek duruluktan uzak.
Yazınızda kadına uygulanan terörü ele almamışsınız ben karşı çıkınca " aa bak bunlarda var" demişsiniz.Hem sadece siyasi anlamıyla konuyu ele alıp sonra da politik düşünmekle suçlanmak nasıl bir çelişki?" "izm" içeren bir konuyu "izm" anlayaşına sığdırmamaya çalışıyorum "diyorsunuz. Bilimsel, mantıksal tanımlar yer alması gerekirken bu konuda elma armuttan kabak tadı çıkartmışsınız. Şu an itibariyle 440 mesajınız var. Okumaya fırsatım olmadı ama diğerleri de böyle iddialı bir konuda çürük yumurta çıkarsa arada bir "UBL" tanımı gibi sms kısaltması içeren birşeylere gülmek istersem okuyayım aklımda bulunsun. :) Böyle takım elbiseli ciddi duruşlu birisi gelmiş bir hediye vermiş de içinden zıplayan palyaço çıkmış gibi duruyor.
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
Peki tamam buyrun, politik olarak yazisalim.

Ben soyle baslamak istiyorum. Sizce TC sinirlari bunyesinde uygulanan PKK terorunun verdigi mesaj nedir? ve salmak istedigi "korku" nedir?

Ben bunun cevabini size teror eylemi sonrasi ortaya cikan klasik ve alisilagelmis eylem ve soylemler ile degerlendirecegim.

Bu temelde de TC tarihindeki terorun tarihine deginebiliriz.

Ayrica politik bakmak istememenin tek sebebi, konunun duygusal, etnik ve hassas algisinin getirdigi tartismaya imkan vermemek icindi.

Neyse onemli degil, madem basladik; hep beraber konunun nerelere varacagini gorecegiz.

Umarim konu nereye varirsa varsin, dile gelen dusunceye sadik kalir ve yazinin yazarina yonelecek bir yazi dili ve uslubuna dusmeyiz.

Karsilikli zitlasmak yerine konuyu sagduyulu, saygili, mantiksal ve her turlu yonuyle isleyebiliriz.

Evet, buyrun konu sizde; girisinizi ve aciklamanizi yapin.
 

seyduna

Yeni üye
Yeni Üye
Katılım
25 Ocak 2010
Mesajlar
88
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
39
Sizin konuya yaklaştığınız kadar ciddi cevaplar alacağınızdan emin olun.Soruları yanlış yerden başlayarak soruyorsunuz. Bir de bazı konularda hemfikir olarak ilerlemek daha doğru. Size benim ortaya attığım teorilerle cevap vermiyorum. Konuya çok kısır bir giriş yapmışsınız bunu siz de kabul ettiğinizi düşünüp yönlendirmeyi doğru yönde yapmaya çalıştığınızı varsayıyorum. Önce ne nedir, ne değildir konusunda hemfikir olalım.
Bu konu zamanında sınav sorumdan biriydi. Bu soru için böyle dar ele alınmayacağı bilindiğinden sanırım A3 kağıdına gerek duyulmuştu. Soru hatırladığım kadarıyla:
Terör ve terörizm nedir? Uluslararası bir tanımı var mıdır? Yoksa neden?Terör neden vardır, onu ortaya çıkartan ne gibi nedenler vardır? Örneklerle(Örnek yapılanmalar ne gibi amaçlarla başlamıştır) açıklayınız?
Bence yeterince nerden başlanması gerektiğine ve nasıl olması gerektiğine dair iyi sorular.Bu sorularla başlanılmasından yanayım.

Konuya duygusal yaklaşmıyorum dikkat etttiyseniz. Daha öncesinden bir birikimim var bu konuda bu yüzden ciddi bir yazı olarak değerlendirmedim.Alan olarak yeterince doğru eleştiriler yaptığımı düşünüyorum. Terör politikadan bağımsız düşünülemez. Sizde objektif yaklaşacağınıza inanıyorsanız konu bu şekilde devam etsin. Demogojik söylemlerden hoşlanmam.Baştan belirteyim.
Konuyu açan sizsiniz toplamak gibi bir şey yapabilirsiniz. Buradaki sorularımı cevaplayarak tabi. Daha sonra da diğer sorulara yöneliriz.
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
Sizin konuya yaklaştığınız kadar ciddi cevaplar alacağınızdan emin olun.Soruları yanlış yerden başlayarak soruyorsunuz. Bir de bazı konularda hemfikir olarak ilerlemek daha doğru. Size benim ortaya attığım teorilerle cevap vermiyorum. Konuya çok kısır bir giriş yapmışsınız bunu siz de kabul ettiğinizi düşünüp yönlendirmeyi doğru yönde yapmaya çalıştığınızı varsayıyorum. Önce ne nedir, ne değildir konusunda hemfikir olalım.
Bu konu zamanında sınav sorumdan biriydi. Bu soru için böyle dar ele alınmayacağı bilindiğinden sanırım A3 kağıdına gerek duyulmuştu. Soru hatırladığım kadarıyla:
Terör ve terörizm nedir? Uluslararası bir tanımı var mıdır? Yoksa neden?Terör neden vardır, onu ortaya çıkartan ne gibi nedenler vardır? Örneklerle(Örnek yapılanmalar ne gibi amaçlarla başlamıştır) açıklayınız?
Bence yeterince nerden başlanması gerektiğine ve nasıl olması gerektiğine dair iyi sorular.Bu sorularla başlanılmasından yanayım.

Konuya duygusal yaklaşmıyorum dikkat etttiyseniz. Daha öncesinden bir birikimim var bu konuda bu yüzden ciddi bir yazı olarak değerlendirmedim.Alan olarak yeterince doğru eleştiriler yaptığımı düşünüyorum. Terör politikadan bağımsız düşünülemez. Sizde objektif yaklaşacağınıza inanıyorsanız konu bu şekilde devam etsin. Demogojik söylemlerden hoşlanmam.Baştan belirteyim.
Konuyu açan sizsiniz toplamak gibi bir şey yapabilirsiniz. Buradaki sorularımı cevaplayarak tabi. Daha sonra da diğer sorulara yöneliriz.

Tamam, oyle yapalim ve sizin sorunuzdan basliyalim.

Herseyden once her sorunun bir kisiyi icermeyen ve konunun disindan konuya notr algi olarak bakan gozlemsel cevabi vardir, yani kisinin kendi bireysel gorusu verilen cevapta yer almaz. Bu tur cevaba bilinen sekliyle objektif yanasim, ya da qua bakisi denir. Ikincisi hic bir tanimin hele hele o tanim bir soyuta isaret ediyor ve her turlu bakis acisina gore degisiyorsa, bilimsel olarak onun ne oldugu evrensel-onay almis bir sekilde ortaya konamaz. Yani olgu olarak adlandirilamaz ve olay olarak adlandirilabilir. Ucuncusu her tanima verilecek bireysel gorus, o bireyin verdigi ideolojik ve inancsal duzey ve taban temelinde sadece ve sadece o birey icin dogrudur. Bu da baska ideolojik ve inancsal bakis acilari icin yanlis olabilecegi ve hatta ayni tabani tasiyan ideolojik inancsal bir gorus olsa bile, kisinin kendi subjektif bilgi, bilinc ve farkindaligi ile farklilasabilecegi demektir.

Son olarak bir kavrama verilecek bir tanim yeterli degildir, o tanimi verenin kavrama nasil bir anlam ve icerik verdigi ve o kavram ile nasil bir bag kurdugu ile ilgilidir.

Butun bu kisa aciklamalardan sonra, kavramimiza donelim. Daha once de acikladigim gibi, teror un lugatsal anlami korku salmak ve terorizm de korku salma eylemi, filli islevi terorist te bu eyleme bizzat katilan ve/veya eylemi her turlu planlayan ve duzenleyen kisidir.

Uluslararasi bir taniminin olup olmadigini yukarida acikladim. Yalniz emperyalist zihniyetin beynelminel bakisinda bir hareketin teror olabilmesi ve terorizmi icerebilmesi icin, sivil topluma karsi duzenlenmis saldiri olmasi one cikarilmistir.

Burada ilginc bir ayrim vardir. Yani bir askeri saldiri bir yerde teror anlamini icermez. Bu konuda en son ornek, bu emperyalist bakis acisinin, Libya konusundaki kendi saldirisi ile, asilerin ya da Kaddafi karsitlarinin saldirisi ve de kaddafi rejiminin icerigidir. Bu uc saldiri seklinde de emperyalist zihniyete gore bir teror ve terorizm yoktur.

Buradaki benim bireysel gorusumun temelinde ise toplum ve farkli halklarinin hak ve ozgurlugu yer alir. Bana gore burada toplum ve farkli halklari acisindan uc saldiri da terordur. Yani emperyalist guclerin Libya'ya havadan saldirisi, icerideki isyancilari verdikleri destek ile onlarin saldirisi ve kaddafi rejimi. Ucude toplumun ve halkin yasam hakkini elinden alan saldirilardir ve terorizmdir.

Tekrar emperyalist zihniyetin tanimina donersek, ona gore bir ic savas ve cekisme, gerilla hareketi, devletin otoritesine karsi verilen silahli bas kaldirma terorizm degildir. Iste burada bir orgutlu hareketin sistem ve duzen degisikligi temelli guclenerek ve silahli olarak devrim/karsi devrim dedigimiz olay ortaya cikar.

Kisaca emperyalist zihniyetteki bir diktator rejime karsi verilen ic savas ve ona yapilan yardim ve destek ve de bunun getirdigi her turlu silahli saldiri terorizm olmuyor. Guya demokrasi saglamak anlamina geliyor.

Dolayisiyle emperyalist zihniyetteki terorizm algisi sadece bir ulke icinde planli ve programli sivil toplum uzerine duzenlenen bir eylem veya eylem hazirliklari anlayisi teror ve terorizm ile sinirlaniyor.

Iste senin sorunun "Terör neden vardır, onu ortaya çıkartan ne gibi nedenler vardır? Örneklerle(Örnek yapılanmalar ne gibi amaçlarla başlamıştır) açıklayınız?" bu bolumu tamamen teror ve terorizme bakis acisinin emperyalist zihniyetin getirdigi gibi mi, lugat olarak mi ya da bireysel olarak mi bakis acilarinin her cevabiyle farklilasir.

Bunun cevabi, korku salma olarak alinirsa baska, sivil topluma saldiri olarak alinirsa baska, toplumun farkli halklarinin uzerine yapilan herhangibir baski, saldiri icerden ya da disardan ve korku salma olarak alinirsa farklidir.

Oyuzden soyle yapalim. Siz benim buraya kadar vermis oldugum yaniti kendinizce degerlendirin ve sizce teror ve terorizmi hangi baglamda ele alacagimiz konusunda fikrinizi soyleyin ben de o fikre katilarak o temelde terorizmi masaya yatirmaya devam edelim.

O zaman bir savasin, bir ic savasin, bir gerilla hareketinin, disaridan yapilan bir saldirinin, devrim/karsi devrimin, sistem ve duzen degistirme hareketinin, sivil topluma ya da devletin guclerine yapilan saldirilarin v.s. kisaca korku salan her turlu silahli saldirinin farklarini hangisinin teror ve terorizm oldugunu hangisinin olmadigini nedenlerini v.s. bilahere konusuruz.

Sonucta emperyalist zihniyetin algisindaki teror ve terorizm ile, cogu ideolojik, politik gorus cakismamaktadir. Cunku emperyalizm bu tanimi yaparken kendi politik ve ekonomik cikar amacli ulkelere disaridan mudahele ic orgutlenme ve saldirilarini, silahli saldirilarini mesru kilma ve demokratik gosterme egilimindedir.
 

evrensel-insan

Kahin
Yeni Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
3,434
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
68
Ulke ve toplumunun her koldan yasadigi terror Adina bu basligi guncelleyelim.
 
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç

Yeni Mesajlar

Üst