''Şey'' nedir?

Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Felsefi Tartışmalar kategorisinde tribalistic tarafından oluşturulan ''Şey'' nedir? başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 3,086 kez görüntülenmiş, 10 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Felsefi Tartışmalar
Konu Başlığı ''Şey'' nedir?
Konbuyu başlatan tribalistic
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan iuflsfozkn

tribalistic

Yeni üye
Yeni Üye
Katılım
11 Nis 2010
Mesajlar
90
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
42
''Şey'' in ne liği/mahiyeti hep ilgimi çekmiştir.Verilen tanımların/açıklamaların/yorumlamaların sonuna(...şeyDİR.) şeklinde bir eklenti koyarız.Ki bu arada eklenti sözcüğünü kullanırken dahi tedirginim.ŞEY bilginin bittiği bilinmeyene açılan kapının eşiği midir?Mantıksal önermelerin DİR kalıbı yetersiz mi kalmaktadır?Tüm bilgilerden arındırdığımızda ŞEY şeydir demekle mi yetinilmelidir?Bilgi ŞEY denilenle karşıt mıdır?
 

Nejdet Evren

Kahin
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2008
Mesajlar
3,589
Tepkime puanı
179
Puanları
63
Yaş
60
Şey” temelde “bilinçsiz varlık” olarak tanımlanmakta / benimsenmektedir. Gerçekte “şey” i bir nesne olarak görmek mümkün müdür? Yada “şey” den anlaşılması gereken sınırları belirli biçimler midir? “Şey” nesnelerin tümü olarak kullanılabilir mi?
Bu konuda düşünce tarihinde değişik anlamlar yüklendiği görülen “şey”in ağırlıklı olarak nesneler ve cansız varlıklar ile, biçimleri belirgin algılanabilir cisimleri anlatmak için kullanıldığı görülmektedir.

Gerçekte “şey” nedir?
“Şey” kullandığımız ve yüklediğimiz anlama göre farklılaşan bir durumdur aslında. Algılanabilir olanların tümünü kapsaması için kullanılmış bir soyutlamadır. Somut gerçeğin dışındaki bir kendinden var-olma olmadığı gibi, bunun karşıtı da değildir. İçinde çelişkili gibi görünse de “şey” eğer bir soyutlama ve genelleme olarak kullanılmıyorsa tanımlanmasında ve öğelerine ayrıştırılmasında kesin olarak bilinmeyen için kullanılan bir kavramdır. Tanımlanabilen ve unsurları bilinebilen nesne ya da olgu adlandırılır “şey” olarak tanımlanmaz. Bu aslında bilinebilir ile bilinemez arasındaki ince bir denge durumudur. Bilinemez olarak tanımlanan “şey ile bilinebilir olgu, durum nesne –canlı, cansız- açıklanamaz. Bir masa nesne olarak doğaya yabancılaşmış insan yaratması olarak adlandırıldığında masayı oluşturan unsurlar tanımlanabilmektedir ve o cismin diğerlerinden ayırt edilmesi için yine dilin kültürel devinimine bağlı olarak tanımlanırken isimlendirilmesi akılcı bir yaklaşımdır. Yaratıcı akıl bunu sentezleyebilmektedir. Masa olarak tanımlanan cisim artık şey olarak işaretlenemez. Masa “şey” olarak tanımlandığında ise gerçekte o şey değildir, yalnızca o an için isimlendirilmediği için o şekilde anlatılmaktadır.

“Evrende hiçbir “şey” bir diğerinin aynı değildir” tanımı bilinmeyenden bilineni açıklamaya ve karşılaştırmaya yönelik bir değerlendirmedir. “Evrende hiçbir süreç diğerinin aynı değildir” değerlendirmesi ile çok farklılaşmaktadırlar. Olgu zaman boyutundan soyutlanarak tanımlanamayan “şey” ler arasında anlık durumlarına göre değerlendirme yapıldığında soyutlanan “şey” değişmez olarak alınmaktadır. Oysa ki evrenin bilinen ve algılanan tüm süreçleri sürekli devinim ve dönüşüm halindedir.
Böyle olunca somuta indirgendiğinde tanımlama o zaman “zaman” boyutu ile süreçler açığa çıkacağından süreçlerin benzeşmedikleri görülecektir. Süreçlerin benzeşmediği bu açıdan hiçbir “şey”in diğeri ile aynı “süreci yaşamadığı” söylenebilir ki bu nesnel bir açıklamadır. Daha somuta doğru geliştirdiğimizde örneğin tek atomlu olan Hidrojen elementi evrenin a noktasında da b noktasında da aynıdır. Kütlelerin çekimleri yasası da evrenin tüm atom altı ve astronomik ölçeklerinde aynıdır. Işığın saniyede kat ettiği mesafe de aynıdır. Şimdi denebilir mi Hidrojen elementi a noktasında ayrı b noktasında ayrıdır, benzeşemezler diye? Bunu çoğaltabiliriz. Maddeyi oluşturan moleküllerin atom sayıları ki nicel olarak farklılaştıklarında kimyasal tepkimeler ile o maddeyi şekillendirirlerken elbette süreçler her zaman ayrı olarak yaşanmaktadır. Bu bir yönüyle “akan suda iki kez yıkanılamaz” anlatımının başka bir ifade şekli olsa gerek. Her ikisi de özde aynı değerlendirmeyi yapmaktadırlar. İki anlatım da zaman boyutundan ayrıştırılmayan durum aynılığı içerisinde değerlendirilmektedirler.

Kavramların farklılaşması ve soyutlanmaları açısal bir algılama şeklidir ve soyutlansalar bile tanımlanabilir olanın “şey” olarak açıklanmasına gereksinim göstermez. Örnek olarak verilecek olursa betonarme binaların içinde büyüyen birine odanın kaç duvarı vardır diye sorulduğunda dikey duvarları sayarak dört diyecektir. Oysa taban ve tavan duvarları da oda kavramı için zorunludur ki o zaman altı duvar olduğu gerçeği ile karşılaşırız. Çadırda göçebe yaşayan birine bu soru yöneltildiğinde ise gizli bir alandan söz edecektir, duvarlardan değil. Görüleceği üzere “oda” bir sosyolojik belirlemedir ve temelinde dışa kapalı olan bir alanı ifade etmek üzere kavramsallaştırılmış ve kuşaklar arası aktarılan bir değerlendirmedir. Öyle olduğu içindir ki pencereler dışarıdan içerisinin görülmesi için değil içeridekinin dışarıyı görmesi için bırakılmaktadır. Oda tamamen dışa kapatılmış bir alandır ve donanımı buna dahil değildir. Kapalı ve boş bir alanı da oda olarak tanımlamak mümkün iken donanım olmadan oda sayılmaz demek de mümkündür. Bu bir açıdan olguya yaklaşım ve değer yargısını içerdiği için böyledir. Genel anlamda oda-dan ne anlaşıldığı ile özel anlamda oda-dan ne anlaşıldığı birbirleriyle çelişebileceklerdir. “oda” bir şey değildir.
Şekilsiz olan sonsuz öz bilinçten bağımsız olarak var-olandır. Genel “öz”ün şekilsiz olması onun “şey” olarak bilinmez olduğu anlamına gelmez. Başka bir deyişle genel öz bir “şey” değildir. “Öz”ün belirginleştirdiği ve birlikte sonsuzlaştığı zamanla örtüşen “biçim”ler de tanımlanabildikleri için bir “şey” değildirler. Buradan hareketle ne “öz” ün ne de “biçim” in bir “şey” olmadığı sonucu rahatlıkla çıkartılabilmektedir. Ve tersinden hareketle –ki buna zıt kavramı da diyebiliriz- “şey” aslında gerçeklik değildir. Şey bir “hiç”tir. Dilin devinimine bağlı olarak geliştirilen bir soyutlama olarak tüm algılanabiliri kapsayan geniş açıdan bir kullanım olsa bile tanımlamakta zorlanılanı açıklamak için yaratılmış bir dil oyunudur. Bu dil oyunu tümden kaldırıldığında algılanabilen her süreç artık “şey” olmaktan çıkacaktır.
 

tribalistic

Yeni üye
Yeni Üye
Katılım
11 Nis 2010
Mesajlar
90
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
42
nejdet: Buradan hareketle ne “öz” ün ne de “biçim” in bir “şey” olmadığı sonucu rahatlıkla çıkartılabilmektedir. Ve tersinden hareketle –ki buna zıt kavramı da diyebiliriz- “şey” aslında gerçeklik değildir. Şey bir “hiç”tir. Dilin devinimine bağlı olarak geliştirilen bir soyutlama olarak tüm algılanabiliri kapsayan geniş açıdan bir kullanım olsa bile tanımlamakta zorlanılanı açıklamak için yaratılmış bir dil oyunudur. Bu dil oyunu tümden kaldırıldığında algılanabilen her süreç artık “şey” olmaktan çıkacaktır.

Bu anlatım ''şey'' konusundaki merakıma oldukça yeni düzlemler açtı.Teşekkürler...
 
M

monaliza

Ziyaretçi
"ŞEY" bilgi denilene karşıt olabilir mi?

Eeee,şeeey,şeeyy,şeyyy işteee..
Kem küm...
Ben de merak etmişimdir,şey nedir?

(Halen de anlamış değilim...Ben de biraz şeyyy'im galibaa))))
(ŞEY=geri zekalı)
 

Furkan Topal

Üye
Yeni Üye
Katılım
13 Eki 2010
Mesajlar
112
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
30
Dil bilgisinden pek anladığımda söylenemez, ama belgisiz zamir değil mi?
 

Süreyya Önal

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
16 Nis 2010
Mesajlar
469
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
49
'ŞEY'.
O' potansiyel enerjinin, sonsuz olasılıkta olguyu mümkün kılan devinimi-aksiyonu ile.. bizim, o kurguya erip- anlamlandırmada yetersiz kalarak bağıntıyı kuramadığımız ve ifade etmede sözlerimizin kifayetsiz kaldığı durumda.. aradaki boşluğa yüklediğimiz manasız tanım!
 

glsezinrs

Kahin
Yeni Üye
Katılım
12 Ara 2010
Mesajlar
1,358
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
62
Birşeyler eklemek istedim.Şey tek başına ilen manasız olmakla birlikte büsbütün manasızdır da denemez.Sanırım Arapça eşya-obje- sözcüğünden türemiş.Yanlış biliyorsam lütfen düzeltin.İlk cümlede kullandığım "şey" konunun akışı gereği söylenmek istenen fikir, görüş yerine geçiyor."yiyecek birşeyler alalım" dediğimizde zihnimizde tasarı halinde bulunan ekmek, süt vs.yi kastediyoruz elbette.Yani "şey" tekil olana işaret ettiği gibi çoğulu da detaya girmeden karşılayan bir sözcük.Tek tek saymak yerine "şey" sepetinin içine koyduk alacaklarımızı".Bugün neyin var üzgün görünüyorsun" sorusuna bir şeyim yok dediğimizde bizi üzen/üzebilecek sürüyle nedeni gözden geçirmiş ve öyle bir durum olmadığını ifade etmiş oluyoruz.Görüldüğü gibi şey her zaman kemküm ya da yetersizlik/kıtlık anlamına gelmiyor.Yine de en doğrusu mümkün olduğunca olgunun/nesnenin kendi adını kullanmak.

'ŞEY'.
O' potansiyel enerjinin, sonsuz olasılıkta olguyu mümkün kılan devinimi-aksiyonu ile.. bizim, o kurguya erip- anlamlandırmada yetersiz kalarak bağıntıyı kuramadığımız ve ifade etmede sözlerimizin kifayetsiz kaldığı durumda.. aradaki boşluğa yüklediğimiz manasız tanım!
 

Süreyya Önal

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
16 Nis 2010
Mesajlar
469
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
49
Tek tek saymak yerine "şey" sepetinin içine koyduk alacaklarımızı..

hmmm. şey sepeti ne koyarsan -yüklersen alır içine : )) sorun yok ..dedim ya manasız, ne mana yükleyeceği de kişideki mana da : )
 

Epilogue

Meraklı Üye
Yeni Üye
Katılım
6 Ara 2009
Mesajlar
279
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
43
Galiba anlam yükleyemediğimiz bir çok ifade ve kavramlara yüklediğimiz geçiştirme sözcüğüdür ..
 

iuflsfozkn

Düşünür Üye
Yeni Üye
Katılım
8 Ocak 2011
Mesajlar
641
Tepkime puanı
0
Puanları
16
Yaş
38
şey aslında bir kabuldür.noktanın varlığını kabul etmek ,sıfırın varlığını kabul etmek, sonsuzun vs vs çoğaltabiliriz...aslında anlamını bilip de söyleyemediğimiz bir varlığa karşılık geldiğini kabul ederiz..şey tek başına bir cümle bile olabilir çoğu zman hatta bir paragraf bile olablir..kabul ederiz üstüne anlam yükleyip varlığını kabul ederiz...sen anla dercesine
 
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç

Yeni Mesajlar

Üst