Planlı Yaşam, Kişisel Disiplin

Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Psikoloji kategorisinde adnan tarafından oluşturulan Planlı Yaşam, Kişisel Disiplin başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 16,989 kez görüntülenmiş, 18 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Psikoloji
Konu Başlığı Planlı Yaşam, Kişisel Disiplin
Konbuyu başlatan adnan
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan Feylesof TeCe

adnan

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
11 Mar 2009
Mesajlar
7
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
2023
Bir soru sormak istiyorum, öncesinde konu hakkında biraz bilgi veriyorum;

Dönemlik hedeflerimi belirleyip bu hedeflere ulaşabilmek için günlük planlar yapıyorum, x saat çalışmalı, x saat kitap okumalı, x saat film/tiyatro vb. bir etkinlik yapmalı, x saat internette gezinmeli, x saat şu konuyu araştırmalı,x saat uyumalıyım, x saat özgür olmalıyım gibi, sonrasında bu saat dilimlerinde günün en yaygın saatlerine yayorum, örneğin x saat internette gezinme için x değeri 2 olsun ve günümü düşündüğümde buna en uygun saat 11-01 saatleri olsun gibi. Sonrasında bu saatlerin haftalık ve yıllık değerlerini hesaplayıp ortalama ulaşabileceğim hedefleri kestirmeye çalışıyorum ve bunun kendi hedeflerime ulaşmakta yeterli olup olmayacağı yönünde tahminde bulunuyorum. Planlama yaparken çok katı kurallar koymamaya dikkat ediyorum, yaşantımda ihtiyacım olan birçok şeye zaman ayırabileceğim planlar yapmaya ve çok sınırları zorlamadan zevkle yaşayabileceğim bir günü planlamaya çalışıyorum. Bu planlama hali bende çocukluğumdan beri bir takıntıdır ve sürekli bu planlamaları yaparım, ve zaman zaman cidden mükemmel planlamayı kendime, kişiliğime, yaşantıma, zevk aldığım şeylere, çevreme vs. göre yaptığımı görüyorum. Planlama konusunda cidden mükemmel noktaya geldiğimi düşündüğüm zamanlar oluyor. Buradaki ince ayrıntı bu planlara hiç bir zaman uymamam :) . Sürekli plan yapıyorum, sürekli deniyorum sürekli deniyorum, bazen pes ediyorum olası en gerçekçi planı yapıyorum, mesela biliyorum ki x saatinde uyuyamam x saat plana bağlı kalamam planladığım saatleri düşürüyorum örneğin günün sadece 6 saatini planlıyorum yine işe yaramıyor, zevk aldığım şeylerin sayısını arttırıp çalışma saatlerini düşürüyorum, kısacası her yöntemi deniyorum ama bir türlü planlarıma uyamıyorum.

Bu planları yapmaya devam ettikçe ve uyamadıkça neden uyamadığımı sorguluyorum, çıkan verileri değerlendirip planları ona göre değiştiriyorum yine olmuyor.

Neticede elimde temel birkaç sonuç kalıyor;
1- Kişisel disiplin konusunda tamamen başarısızım.
2- Hedeflerim ve Planlarım beni yeterince motive edemiyor, yeterli motivasyonu sağlayamıyorum, ne istediğim konusunda çelişkilerim var.
3- Kişilik olarak hayatımda en ufak bir baskı bir otorite olduğunda direk başkaldırıya yöneliyorum bu kendi otoritem olsa bile.
4- Planlamaya ve düzenli yaşama inanmıyorum, sadece inanmaya çalışıyorum ama kontrollü bir yaşamın mümkün olabileceğini sanmıyorum ya da doğru olduğuna inanmıyorum.

Neticede durumum bu, hedeflerim net, neye ne sebeple ne zaman ulaşmak istediğimi biliyorum, ulaşmak için ne yapmam gerektiğini biliyorum, planlamalar konusunda çok kafa yoruyorum, ancak bir türlü sistemi işler hale getiremiyorum. Burada en önemli şeyin planlamayı tamamladıktan sonra bir daha üzerinde kafa yormamak ve sadece uymaya çalışmak olduğunu, planlama tamamlandıktan sonra eyleme geçmem gerektiğinin farkındayım çoğu zaman bunu da deniyorum, ama neticede çoğu zaman akıntıya kapılıp gidiyorum. Ama bir türlü şirketlerin ya da okulların vs. sistemlerin bunların içine insanlarda dahil olmasına rağmen planlamayla, iyi bir yönetim ve motivasyonla yıllık, on yıllık planlar yapabildiğini, bu kuralların uygulanabildiğini gördükçe bir yanım planlamaktan ve denemekten vazgeçmiyor, diğer bir yanım ise sadece o an ne istiyorsam onu yapmaya tüm kurallardan, planlardan vazgeçmeme ve tamamen düşüncesizce yaşamama, ve hedeflerimden uzaklaşmama sebep oluyor.

Sizin bu konudaki düşünceniz, öneriniz nedir ? İnsan planlayarak yaşayabilir mi, yaşamalı mı ? Yoksa her an bize sunulan bir nimettir, hedefler ve planlar üzerinde ne kadar kafa patlatsakta işler hale getiremezmiyiz ? Böyle bir yaşama sahip olmak kişinin karakterine eğitimine mi bağlıdır ? Sonradan öğrenilebilinir mi ? Kısacası nedir sizce doğrusu?
 
M

monaliza

Ziyaretçi
Selamlar...
Yaşınız?Öğrenci misiniz?İş yaşamına başladınız mı?
Kaç kardeşsiniz?
Çocukluğunuzu düşündüğünüzde ne hissediyorsunuz?
Kendinizi tanımdığınızdan bu yana en büyük arzunuz,ayrıca hedefiniz ne idi?
Kişiliğinizin gelişiminde anneniz mi,babanız mı daha etkindi?
Etkin kişinin bugünkü durumu nedir?
 

adnan

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
11 Mar 2009
Mesajlar
7
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
2023
27 yaşındayım, çalışıyorum, bir kardeşim yok, çocukluğumu düşündüğümde gülümsüyorum,en büyük hedefim elimden gelenin en iyisini yapabilmek diyebiliriz,çok büyük arzularım yok, kişiliğimin gelişiminde annemin yada babamın pek etkisi olduğunu düşünmüyorum daha çok kendi tecrübelerim beni şekillendirdi, ailem bugün hayattalar ama uzun bir süredir onlarla birlikte yaşamıyorum.
 
M

monaliza

Ziyaretçi
Yaşamımda edindiğim en önemli tecrübelerden biri "İNSAN RUHUNUN DİSİPLİNe İHTİYACI OLDUĞU"dur. Bunun en sağlıklı şekilde ve ölçüsünde sağlanması ise ehil bir anne-baba yada çocuğu yetiştiren kişinin yeteneği ve kalitesi ile alakalıdır. Kişiliğin temeli çocuklukta şekillendiğine göre ve çocuk büyüme sürecinde beraber yaşadığı birini model aldığına göre,yetişkin birey olduğunda mutlaka bu etkileşimin,bir anlamda da genetiğin etkileri görülmektedir.

Bence başarıyı sağlamak için belirli bir disiplin gerektiği kaçınılmaz gerçek.Bu; sistemli olmak olarakda adlandırılabilir. Kendisi ve toplumla barışık,iç dünyası huzurlu,belirli bir zeka düzeyine sahip,aynı zamanda gerekli kişisel disiplini yakalamış ve yerleştirmiş bireylerin başarılarına her zaman tanık oluyoruz.

Yaşamda eğlenceye de zaman ayırmak gerekli,bu da disiplinin bir parçası. Fakat kişi daha çok nefsinin değil,beyninin sözünü dinlemeli. Disiplinli ve sistemli olmak bana göre;büyük ölçüde ailede ve çocuklukta edinilen bir alışkanlık. Ancak;bireyler akıl güçlerini kullanarak zaman içinde de disipline olmayı öğrenebilirler ve yaşam tarzı haline getirebilirler. Disiplin başarı için bu olmazsa olmaz bir kural.

"BAŞARI,BAŞARACAĞIM DİYENİN" olduğuna göre;her insan istediği taktirde sistemli,disiplinli ve tarz sahibi olabilir.
İnsan her anını planlayarak yaşayamaz,ancak hayat programlanmalı.Akıntıya kapılıp gitmemek lazım...Elbette Hayat bir nimet.Çöpe atılacak kadar basit değil,nasıl baş edeceğim?diyerek karalar bağlayarak zehredilecek kadar da uzun değil. Dengeyi sağlamak başarının kendisi.

Doğuştan gelen yeteneklerin,aile ve çevreden edinilen bilgi ve alışkanlıkların yanısıra,bireyin sağlıklı düşünmesi ve hayatını programlaması gerektiği inancı ve tarafındayım. Kalkınmış ülkelere baktığımızda kalkınma süreçlerinde hep disiplini görürüz. Kişisel disiplin toplumsal disiplini getirir ardından.

Sonuç olarak bana göre;Planlı yaşamak ve kişisel,toplumsal disiplin başarının ve insanca yaşamın olmazsa olmazlarıdır.Dozunda olmak ve çok fazla aşırıya kaçarak,ruhsal dengeyi de bozmamak kaydıyla. Ancak,disiplin çabuk deforme olmaya çok müsaittir. Disiplini bir dayatma haline getirmektense,kaliteli yaşam için,yaşam tarzı haline getirmek çok daha mantıklı..
 

evadne_Ss

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
27 May 2010
Mesajlar
41
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
39
vizyon ve misyon sorunu kısa vadeli hedefşer uzun vadeli hedefe ulaştırır bu noktada planlamanın dengesini kurmak çok önemli bence plan saat saat değil de hedef hedef yapılmalı elbette planlamayla yaşanmalı ama hayat faktörünü de unutmamak lazım..Ayakların yere daha sağlam basmalı bu en güzel çözüm olsa gerek .Ve bence eğitim planlamayı etkilemez neden mi çünkü herkesin hedefi farklıdır her bireyin kendi eğitim kişilik yaşam tarzna göre planalrı vardır tıpkı üniversite öğrencisi ve ilkokul öğrencisine yapılacak planının farklılıkları gibi ancak ikiside başarılı olabilir.Herşey sonradan öğreneilebilir birey eksikliğini fark edip kabullendiği noktada kendini gerçekleştirir.....
 

Zadig

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
13 Haz 2010
Mesajlar
10
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
39
Adnan kardeşim,
planlı yaşamak hızla giden bi arabanın üstüne çıkıp dengede durmaya benzer, hayat sürekli akar sürekli yeni gelişmeler olur bu yüzden planlı yaşamak güçleşir. Planlı yaşamak istenç gerektirir ve senin dediğin gibide motivasyon. Programında zevk aldığın şeyler var zevk almadığın şeylerde. Planlı yaşayabilmek için programında gerçekleştireceğin bütün eylemlerden bir tat alman lazım. Örneğin senin için kitap okumak zorsa kitap okumayı sevdirmen lazım kendine. Sevmediğin taktirde programın kalıcı olabileceğini düşünmüyorum.

Planlı yaşamanın öneminide kısaca vurgularsak, hayatta herşeyin fazlası zarar diye bir söz vardır, planlı yaşamakta herşeyin normalini yapmanı sağlar.
 
M

monaliza

Ziyaretçi
Yine ve yine;
Hayatın her alanında,hatta duygularda bile disiplin gerekli bence.
Aşırıya kaçmamak kaydı ile Disiplin ve planlı olmak temel ilke olmalı.
 

endlesslive

Üye
Yeni Üye
Katılım
23 Haz 2010
Mesajlar
155
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
62
A z m i B e y

Azmi bey kendisinden memnun değildi
azmedip hayatında bir şeyleri değiştirecekti
hedefler koydu önüne
azimle başladı..

yemin etti sigarayı bırakacaktı
bir iki saat içmedi
yaktı..

salladı elini
ha bu gün
ha yarın..

karar verdi ingilizce öğrenecekti
birkaç kelime ezberledi
bıraktı..

salladı elini
ha bu gün
ha yarın..

niyet etti spor yapacaktı
bir iki sabah koştu
yattı..

salladı elini
ha bu gün
ha yarın..

derken efendim sallana yollana yıllanaa
Azmi bey şimdi hasta ve ihtiyar
elini bile sallayamıyor
ama gene de bahtiyar
bu defa çok azimli
bu kez kesin başaracak
yarım yamalak dünyasını değiştirecek

ya bu gün
ya yarın...

(aman sayın adnan.. siz bilirsiniz gari :)
 

Turgut Saka

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
13 Eki 2009
Mesajlar
498
Tepkime puanı
0
Puanları
16
Yaş
41
basit yaşamak lazım. yedi oda, 3 salon, üç wc lik bir plan yerine; tek göz bir gecekondu planı yaşamı daha rahat kılar. bu demek değildir ki sefil yaşayalım... maksat amaç için çok çalışmak olmalı, çok çalışınca plan denilen şey havalarda kalıyor.
planlı yaşamak demek hayatı labirentleştirmekten başka bir şey değil.
çok basit bir plan bence hayatı güzel kılar(bu aslında plansızlıktır) ve plansızlık başıboşluk değildir.
 
M

monaliza

Ziyaretçi
Başarıyı ve düzeni seven insanı hayat, ister istemez planlı yaşatıyor sevgili enkaz.
Ne 3 salon,7 oda 3 WC koşul,ne de tek göz gecekondu yeterli.
Başarı ve mutluluk olmalı amaç ve bunlar paylaşılmalı,
Bunun için de planlı yaşamalı.)))
 

Nejdet Evren

Kahin
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2008
Mesajlar
3,589
Tepkime puanı
179
Puanları
63
Yaş
60
planlamak ve koşullanmak ayrıştırılmalıdır. her yeni olgu yeni bir süreç ve çözüm gerektirdiğinden plan içerisinde olmayan yeniyi çözümleyebilmek gerekir. koşulsuz bir plan yeniye kapalı olacağınan çözümsüzlük ile eş-değerdedir. önemli olan yol-da yürüme biçimidir derim.
 

Doutrus

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
14 Ağu 2010
Mesajlar
26
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
35
Yazdıklarını okurken kendim yazıyormuş hissine kapıldım.Seni çok iyi anladığımı;çünkü senin de beni iyi anladığını söylesem... Muhtemelen okumayacaksın bu satırları,son giriş tarihin haziran 12 ymiş yine de parmaklarımın dizginlerini bıraktım yazıyorum:
Ben de sürekli planlar yapar,hiçbirine uymam,ardından kendimle çelişir,tartışır hatta işi bir süreliğine nefrete kadar götürürdüm,hâlâ nadiren götürürüm.Ancak ertesi an tekrar bir başka yaklaşım planıyla ortaya çıkar,bunu duvarlara eser,yapacağıma dair kendime sözler verir;lakin aynı hüsran dolayısıyla sahip olduğum son özgüven kırıntılarını da kuşlara kaptırırdım.Tüm bunların temel nedeni planım o kadar kusursuz olurdu ki,planla ilgili bir kusur ettiğimde planı kafamda çöpe atardım,kalbimde ise ona karşı tüm hevesimi yitirirdim.(battı balık yan gider mantığı vardı)
Kendini biraz serbest bırakmanı tavsiye ederim.Kendimi bıraktığım gibi.. Sadece bir süreliğine bırak,plan falan yapma (ne kadar bırakacağına dair de plan yapma sadece bırak ) Bu sürede kendini daha iyi tanırsın , ne isteyip ne istemediğini ölçer ve ona göre hareket edersin.
 

kaptanmiharbi

Yeni üye
Yeni Üye
Katılım
24 Nis 2010
Mesajlar
82
Tepkime puanı
0
Puanları
6
Yaş
38
Yaşım 26 ve bu zamana kadar hiç planlı yaşamadım beni iğrendiren bir durum olarak gördüm hayatta böyle takıntılarım var iğrendimmi o olayı asla gerçekleştirmem gerçekleştiremem yalnız şunu söylemem gerekirse artık yanlış yaptığımın farkındayım benim aslında takıntı yaptığım konu koşullanmakmış ve hiç plansız yaşadığım için hayatım allak bullak olmuş hep anı yaşama şekli o an ne gerekiyorsa onu yapmak daha cazip geldi ama plansız ve zamnasız olması beni geride bıraktı disiplinimide kaybettim duygularda etkili aslında bunda belkide egolar ama planlamak uzun vadede kazanç getiren ve amaçlara yönelik bir hareket olarak karşımıza çıkıyormuş artık toplanma zamanı kalk hadi...
 

ayşenur

Üye
Yeni Üye
Katılım
25 Ağu 2010
Mesajlar
236
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
31
Bence planlı yaşamak önemli değildir, önemli olan başarmak istediğin hedefler koymaktır önüne. Plan ileriye dönük bir şeydir oysa gelecekte bizleri nelerin beklediğini bilemeyiz. Önemli olan şimdidir, o hedefi gerçekleştirmek için şu an elinden ne geldiğidir. Ben hiçbir zaman o disiplinli;o uykusu, yemesi , içmesi düzenli olan o insan olmadım. Her zaman sevdiğim şeyleri yaptım sadece. Yarın sabahın köründe okulum olsa da o güzelim filmi izledim . Ya da sınavım olsa da şu an kitap okumak istiyorsam okudum. Bazen iki-üç saatlik uykuyla durdum, bazen oniki saatten fazla uyudum. Ama bunlar hedeflerimi gerçekleştirmeme asla engel olmadı. Çünkü çalışmam gerektiğinde çalışmasını da bildim, en önemlisi yapmam gereken şeyleri sevdim.Hayatı olduğu gibi yaşadım, pişman da değilim.
 

Horosungözü

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
1 Eyl 2010
Mesajlar
1
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
39
Ben de hayatım boyunca yaptığım çoğu plana uyamamış ve bunun cezasını ufak sıyrıklarla atlatmış birisi olarak cevap yazmak istedim, çözümü tam anlamıyla sunamayacak olsam da umarım okunduğu takdirde faydalı olacağını düşündüğüm görüşüm işinize yarar.

Sanırım sizin sorununuz benimki gibi. Fazla özgürlükçü bir yapım var, burcumun da ikizler olması bunun en büyük göstergesi ve ikizlerin o maymun iştahlı, özgürlükçü yapısını çok iyi almışım.Kendimden yola çıkarak sanıyorum ki sizin probleminiz de özgürlük düşkünü olmanız, kalıpları ve çok keskin yolları sevmemeniz. Ben de tek çocuğum, tek büyüyen çocuklar kendi kararlarını kendileri vermeyi, yalnızlıkla başa çıkabilmeyi erken öğrenirler yaşıtlarına göre, bu tek başına mücadele onları biraz yabanileştirir ister istemez, biraz böyle alışırsınız onun verdiği rahatlığa alışır ve hayatı tek zihinle algılamaya başlarsınız ne kadar arkadaşınız olursa olsun komin yaşama alışamazsınız, toplum kurallarını algılarsınız fakat topluluk kelimesine yabancı olduğunuzdan sevemezsiniz onları. Tüm bu nedenlerle gelişiminiz sürecinde belli bir noktaya kadar hedef koya koya kendi kararlarınızla bir yere geldikten sonra yılmaya başlarsınız. Hedef koy elde et hedef koy başkaları alkışlasın..Hedefi bunlar için koyarsanız olmaz. Şunu bilin ki hedefinizi kendiniz için belirlemeniz, onu sevmeniz ve aşırı istemeniz lazım, işte o zaman plan yapmak zorunda kalmayacaksınız, plan zaten içinizden doğaçlama olarak geliverecek. İlk önce yaşadığınız toplumu sevin, bazı şeyleri toplumun çizdiğini kabul edin, bunların içinde size en yakın hedefi sizi mutlu edecek şeyi seçin ve isteyin, bunu yapabilirseniz mükemmel planlara gerek kalmaz, içinizdeki enerji ile zaten kendiliğinden isteyerek çalışıp yaparsınız. Aynı zamanda diğer aktivitelerden de geri kalmazsınız. Planları neden sevmediğinizi bir düşünün bence, ve hedeflerinizi ne kadar istediğinizi tartın.
 

Süreyya Önal

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
16 Nis 2010
Mesajlar
469
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
49
Eldeki verilere dayalı kısa vadeli planlar olabilir. ileri bir döneme hedefler konabilir…bütün bunların yanında, şartlar her daim her türden katkı ile değişmekte iken kişinin de, kendine- çapınca strateji alanı açıp, açmazları-fırsatları ile, sürekli bir durum değerlendirmesi (hayat sürekli A planı/B planı/ C…/...planı..) yapması gerekir.

ama... biz baştan alıp - tekrar- yazalım! ….Eldeki verilere dayalı kısa vadeli planlar olabilir. İleri bir döneme, hedefler konabilir…..

ne bu dünya karrdeşiim, uğraşamam ..' gelsin hayat bildiği gibi' derseniz, ne denilebilir ki - O' şekil de ,Bir seçimdir sonuçta : ))

***
ya hu nasılsa bildiğimizi okuyacağız…plan-program vs., her gün bayram olmuyor, ben buradan Hayırlı bayram dileğimi de ileteyim tüm forumdaşlara-halkımıza
 

objektif

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
6 Eyl 2010
Mesajlar
35
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
34
Planlı Yaşamak Mı? Yoksa ROBOT gibi yaşamak mı?

Evet hayatımızın büyük bir kısmı planlamalardan oluşur. Hatta bazen insanlar plan yapmalarına gerek kalmaz, ÇÜNKÜ HAYATLARI MONOTONLAŞIR. Her gün aynı şeyler bir süre sonra insanın canını sıkar. İnsan denen varlık ilginçtir. İstediği şey olunca bir süre sonra daha farklı şeyler ister. Yani planlı yaşamak insanları bir süreden sonra daraltır. Bunun örnekleri çoktur.

Bence hayatın her anı planlı yaşanmamalı! Çok plan çok monotonluk getirir. Sanırsam şu dünyada hiç bir insan monoton bir hayatı olsun istemez. Demek istediğim;
Hayatımızda mesleğimiz, okulumuz vb. bunlar için planlı olmalıyız. Ama normal yaşantı da mesela cumartesi ve pazar da plan yapmak anlamsızdır ve bence çokta saçmadır. Mesela pazar günü evden çıkın nereye gideceğinize karar vermeyin, istediğiniz yere gidin. "İllam buraya gideyim, yok hayır şuraya gitmem gerek" falan bunlar çok sıkıcı şeylerdir. Kimse sıkıcı olmak istemez. Bence "Sıkıcılık=az sevilen kişi" demektir.


Biz hayata ROBOT GİBİ yaşamaya gelmedik. Bizi robotlardan ayıran en büyük özellik RUH'tur. Ruhumuzu robotlaştırmaya hakkımız yoktur. Ruhumuzun eğlenmesi, bizim gibi onun da hakkıdır.
 
K

kuzeys

Ziyaretçi
kur kur kurg 'u' la .. toplumsal statüko için vazgeçilmez bir şey. disiplin , plan, amaç .. marketlerde ki pastörize edilmiş sütler gibi. doğanın bağrından koparılmış önümüze atılıp kişilik haklarımızı ezen dahası bizi başkalaştıran bir iteat sistemi.

bugünü yaşayabilmek için dünden , günü yaşayabilmek içinde yarından vaz geçmek gerekir. Çünkü dün bugünü işgal eder iken yarında plancılığımızdan dolayı ertesi yarını düşüneceğimiz için tüm gün mahvolur. Oysa bu ölümlü yaşam içerisinde anı yaşamak -carpa diem - esas meselemiz olmalıdır. En azından tutkulu ve çoşkulu bi hayat için.. :)
 

Feylesof TeCe

Filozof
Yeni Üye
Katılım
31 Ara 2010
Mesajlar
926
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
30
Bir soru sormak istiyorum, öncesinde konu hakkında biraz bilgi veriyorum;

Dönemlik hedeflerimi belirleyip bu hedeflere ulaşabilmek için günlük planlar yapıyorum, x saat çalışmalı, x saat kitap okumalı, x saat film/tiyatro vb. bir etkinlik yapmalı, x saat internette gezinmeli, x saat şu konuyu araştırmalı,x saat uyumalıyım, x saat özgür olmalıyım gibi, sonrasında bu saat dilimlerinde günün en yaygın saatlerine yayorum, örneğin x saat internette gezinme için x değeri 2 olsun ve günümü düşündüğümde buna en uygun saat 11-01 saatleri olsun gibi. Sonrasında bu saatlerin haftalık ve yıllık değerlerini hesaplayıp ortalama ulaşabileceğim hedefleri kestirmeye çalışıyorum ve bunun kendi hedeflerime ulaşmakta yeterli olup olmayacağı yönünde tahminde bulunuyorum. Planlama yaparken çok katı kurallar koymamaya dikkat ediyorum, yaşantımda ihtiyacım olan birçok şeye zaman ayırabileceğim planlar yapmaya ve çok sınırları zorlamadan zevkle yaşayabileceğim bir günü planlamaya çalışıyorum. Bu planlama hali bende çocukluğumdan beri bir takıntıdır ve sürekli bu planlamaları yaparım, ve zaman zaman cidden mükemmel planlamayı kendime, kişiliğime, yaşantıma, zevk aldığım şeylere, çevreme vs. göre yaptığımı görüyorum. Planlama konusunda cidden mükemmel noktaya geldiğimi düşündüğüm zamanlar oluyor. Buradaki ince ayrıntı bu planlara hiç bir zaman uymamam :) . Sürekli plan yapıyorum, sürekli deniyorum sürekli deniyorum, bazen pes ediyorum olası en gerçekçi planı yapıyorum, mesela biliyorum ki x saatinde uyuyamam x saat plana bağlı kalamam planladığım saatleri düşürüyorum örneğin günün sadece 6 saatini planlıyorum yine işe yaramıyor, zevk aldığım şeylerin sayısını arttırıp çalışma saatlerini düşürüyorum, kısacası her yöntemi deniyorum ama bir türlü planlarıma uyamıyorum.

Bu planları yapmaya devam ettikçe ve uyamadıkça neden uyamadığımı sorguluyorum, çıkan verileri değerlendirip planları ona göre değiştiriyorum yine olmuyor.

Neticede elimde temel birkaç sonuç kalıyor;
1- Kişisel disiplin konusunda tamamen başarısızım.
2- Hedeflerim ve Planlarım beni yeterince motive edemiyor, yeterli motivasyonu sağlayamıyorum, ne istediğim konusunda çelişkilerim var.
3- Kişilik olarak hayatımda en ufak bir baskı bir otorite olduğunda direk başkaldırıya yöneliyorum bu kendi otoritem olsa bile.
4- Planlamaya ve düzenli yaşama inanmıyorum, sadece inanmaya çalışıyorum ama kontrollü bir yaşamın mümkün olabileceğini sanmıyorum ya da doğru olduğuna inanmıyorum.

Neticede durumum bu, hedeflerim net, neye ne sebeple ne zaman ulaşmak istediğimi biliyorum, ulaşmak için ne yapmam gerektiğini biliyorum, planlamalar konusunda çok kafa yoruyorum, ancak bir türlü sistemi işler hale getiremiyorum. Burada en önemli şeyin planlamayı tamamladıktan sonra bir daha üzerinde kafa yormamak ve sadece uymaya çalışmak olduğunu, planlama tamamlandıktan sonra eyleme geçmem gerektiğinin farkındayım çoğu zaman bunu da deniyorum, ama neticede çoğu zaman akıntıya kapılıp gidiyorum. Ama bir türlü şirketlerin ya da okulların vs. sistemlerin bunların içine insanlarda dahil olmasına rağmen planlamayla, iyi bir yönetim ve motivasyonla yıllık, on yıllık planlar yapabildiğini, bu kuralların uygulanabildiğini gördükçe bir yanım planlamaktan ve denemekten vazgeçmiyor, diğer bir yanım ise sadece o an ne istiyorsam onu yapmaya tüm kurallardan, planlardan vazgeçmeme ve tamamen düşüncesizce yaşamama, ve hedeflerimden uzaklaşmama sebep oluyor.

Sizin bu konudaki düşünceniz, öneriniz nedir ? İnsan planlayarak yaşayabilir mi, yaşamalı mı ? Yoksa her an bize sunulan bir nimettir, hedefler ve planlar üzerinde ne kadar kafa patlatsakta işler hale getiremezmiyiz ? Böyle bir yaşama sahip olmak kişinin karakterine eğitimine mi bağlıdır ? Sonradan öğrenilebilinir mi ? Kısacası nedir sizce doğrusu?

Tüm sorunlarını kendin halletmelisin. Yoksa sonra yardım aldığın kişileri suçlarsın. Hem planlı yaşamak diye bir zorunluluk yok.
 
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç

Yeni Mesajlar

Üst