- Konbuyu başlatan
- Yöneticiler
- #1
- Katılım
- 7 Ara 2013
- Mesajlar
- 6,533
- Tepkime puanı
- 501
- Puanları
- 113
"bir
---
martin seligman tarafından yapılan bir deneyin sonuçları ile ortaya atılmış olan bir teoridir. deney kabaca şöyle;
kaçış grubu, boyunduruk grubu ve kontrol grubu adı altında üç gruba ayrılmış 24 köpek vardır.
köpeklerin hepsi beyaz bir kabinin içine yerleştirilmiş yatarlarken;
kaçış grubundaki köpeklerin ayaklarına elektrik şoku verilmiştir. odada bulunan bir paneldeki butona basarak elektrik akımını kesmek mümkündür. 30 saniye içinde köpek butona basmazsa şok kendiliğinden kesilmektedir.
bu gruptaki köpekler, kısa süre içersinde butona basmayı öğrenmiş ve şokun süresini azaltmışlardır.
boyunduruk grubundaki köpeklere de aynı şok uygulanmış, ancak bu gruptaki köpekler, butona bassalar dahi akım kesilmeyecek biçimde tezgaha getirilmişlerdir. köpekler butona basmayı denemişler fakat belli deneme sonunda artık vazgeçmişlerdir.
kontrol grubundaki köpekler de benzer odadadır fakat onlara elektrik şoku verilmemektedir.
bu öğrenme sürecinden sonra köpeklerin hepsi toparlanıp, kısa bir çit ile iki bölmeye ayrılmış bir alana götürülmüş, ve köpeklerin hepsine elektrik şoku verip, çitten karşıya atlamaları beklenmiştir.
yapılan 10 denemenin sonucunda durum şudur;
ikinci -boyunduruk- gruptaki 8 köpeğin 6'sı hiç bir şekilde çitin karşısına atlamamıştır.
birinci -kaçış- ve üçüncü -kontrol- gruptaki köpekler ise, çitin karşı tarafına atlamışlardır.
aradan bir hafta geçtikten sonra, köpekler yine bu çitle ayrılmış alana getirilmişler; fakat boyunduruk grubundaki 8 köpeğin 5'i, hala tepkisiz kalmış ve çiti geçmek için eylem yapmamıştır.
deneyin sonucu; boyunduruk grubundaki köpeklerin çaresiz olmayı öğrendiklerine işaret etmişti.
---------- Mesajlar Birleştirildi at 21:32 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 21:26 ----------
Bir köpek balığı aç halde akvaryuma konulur. Balık akvaryumun her yerinde yüzebilmektedir. Avlayacağı bir şeyler aramaktadır.
Sonra akvaryuma küçük bir balık konur. Köpekbalığı küçük balığı yemek için hemen harekete geçer. Çünkü açtır(motivasyon), küçük balığı yiyebileceğine inanmaktadır(özgüven) ve küçük balığı yemenin kendi ellerinde(kontrol) olduğunu düşünmektedir.
Küçük balığı yemek için ilk saldırısında kafasını ne olduğunu algılayamadığı sert bir şeye çarparak şok geçirir. Çünkü bilim adamları küçük balık ile köpekbalığının arasına cam bir bölme yerleştirerek onları ayırmışlardır! Köpekbalığı 'balık aklıyla' düşündüğünden camı görememekte ama kafasını çarptığında camı algılamaktadır.
Sonra bir daha dener, yine kafasını çarpar. Bir daha dener, tekrar aynı şeyi yaşar. Tanımlayamadığı bir şey hedefine ulaşmasına 'engel' olmaktadır.
Yaklaşık 48saat sonra köpekbalığı küçük balığı yemek için uğramayı bırakır. Evrensel, 'Büyük balık küçük balığı yer.' Kuralı işlememektedir. Büyük balık depresyona girmiş gibidir. Çaba harcamayı bırakmıştır. Çünkü ne yaparsa yapsın o küçük balığı yiyemeyeceğine inanmıştır.
Deneyin ikinci aşamasına geçildiğinde araştırmacılar aradaki cam bölmeyi kaldırır. Artık köpekbalığı isterse küçük balığı yiyebilecektir. Önünde hiçbir engel bulunmamaktadır. Çok da açtır!
Araştırma ekibi neler olacağını beklemeye başlarlar. Şaşırma sırası bilim adamlarındadır. Çünkü köpekbalığı küçük balığı yemek için hiçbir şey yapmaz! Küçük balığı kovalayıp büyük balığın alanına geçirirler ama yine de yemek için hiçbir hamle yapmaz.
Sonuç çok dramatiktir, büyük balık açlıktan ölmek üzere olmasına rağmen yine de küçük balığı yememiştir.
Köpekbalığı küçük balığı neden yemedi? 'aç ama gururlu' olduğu için mi?
Bilim adamları köpekbalığının içine düştüğü ruh durumuna 'öğrenilmiş çaresizlik' demektedir.
Öğrenilmiş çaresizlik, bir canlının defalarca denediği halde istediği sonucu alamaması durumunda, bir sonraki denemesinde başarısız olacağını beklemesinden dolayı, deneme cesaretini kaybedip hiçbir şey yapmaması halidir.
Bu hale öğrenilmiş başarısızlık da diyebiliriz. Köpekbalığı geçmişteki denemelerinde başarısız olunca, gelecekteki denemelerinde de başarısız olacağını öğrenmiştir. Bu durum bize milyarlarca insanın neden başarısızlık halinde yaşadığı halde başarılı olmak için hiçbir şey yapmadığını açıklıyor.
Öğrenilmiş çaresizlik bir daha deneme cesaretini kaybetmektir. Sürekli başarısızlık korkusuyla hareket etmektir. Kendine olan güvenini, 'başarabilirim' inancını kaybetmektir. "Öğrenilmiş çaresizlik zihne takılı psikolojik bir kelepçedir."
---------- Mesajlar Birleştirildi at 21:42 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 21:32 ----------
Arkadaşlar bunun filler -pireler ve atmacalar için de olanı/olanları vardır- En ilginci atmacadır;
iligili linkler ve aramalar;
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.
yı, kaçınamayacağı bir
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.
ya (şok, sıcaklık, soğuk gibi)
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.
bırakarak deneysel olarak yaratılan
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.
ya da çaresizlik durumu."---
martin seligman tarafından yapılan bir deneyin sonuçları ile ortaya atılmış olan bir teoridir. deney kabaca şöyle;
kaçış grubu, boyunduruk grubu ve kontrol grubu adı altında üç gruba ayrılmış 24 köpek vardır.
köpeklerin hepsi beyaz bir kabinin içine yerleştirilmiş yatarlarken;
kaçış grubundaki köpeklerin ayaklarına elektrik şoku verilmiştir. odada bulunan bir paneldeki butona basarak elektrik akımını kesmek mümkündür. 30 saniye içinde köpek butona basmazsa şok kendiliğinden kesilmektedir.
bu gruptaki köpekler, kısa süre içersinde butona basmayı öğrenmiş ve şokun süresini azaltmışlardır.
boyunduruk grubundaki köpeklere de aynı şok uygulanmış, ancak bu gruptaki köpekler, butona bassalar dahi akım kesilmeyecek biçimde tezgaha getirilmişlerdir. köpekler butona basmayı denemişler fakat belli deneme sonunda artık vazgeçmişlerdir.
kontrol grubundaki köpekler de benzer odadadır fakat onlara elektrik şoku verilmemektedir.
bu öğrenme sürecinden sonra köpeklerin hepsi toparlanıp, kısa bir çit ile iki bölmeye ayrılmış bir alana götürülmüş, ve köpeklerin hepsine elektrik şoku verip, çitten karşıya atlamaları beklenmiştir.
yapılan 10 denemenin sonucunda durum şudur;
ikinci -boyunduruk- gruptaki 8 köpeğin 6'sı hiç bir şekilde çitin karşısına atlamamıştır.
birinci -kaçış- ve üçüncü -kontrol- gruptaki köpekler ise, çitin karşı tarafına atlamışlardır.
aradan bir hafta geçtikten sonra, köpekler yine bu çitle ayrılmış alana getirilmişler; fakat boyunduruk grubundaki 8 köpeğin 5'i, hala tepkisiz kalmış ve çiti geçmek için eylem yapmamıştır.
deneyin sonucu; boyunduruk grubundaki köpeklerin çaresiz olmayı öğrendiklerine işaret etmişti.
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.
---------- Mesajlar Birleştirildi at 21:32 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 21:26 ----------
Bir köpek balığı aç halde akvaryuma konulur. Balık akvaryumun her yerinde yüzebilmektedir. Avlayacağı bir şeyler aramaktadır.
Sonra akvaryuma küçük bir balık konur. Köpekbalığı küçük balığı yemek için hemen harekete geçer. Çünkü açtır(motivasyon), küçük balığı yiyebileceğine inanmaktadır(özgüven) ve küçük balığı yemenin kendi ellerinde(kontrol) olduğunu düşünmektedir.
Küçük balığı yemek için ilk saldırısında kafasını ne olduğunu algılayamadığı sert bir şeye çarparak şok geçirir. Çünkü bilim adamları küçük balık ile köpekbalığının arasına cam bir bölme yerleştirerek onları ayırmışlardır! Köpekbalığı 'balık aklıyla' düşündüğünden camı görememekte ama kafasını çarptığında camı algılamaktadır.
Sonra bir daha dener, yine kafasını çarpar. Bir daha dener, tekrar aynı şeyi yaşar. Tanımlayamadığı bir şey hedefine ulaşmasına 'engel' olmaktadır.
Yaklaşık 48saat sonra köpekbalığı küçük balığı yemek için uğramayı bırakır. Evrensel, 'Büyük balık küçük balığı yer.' Kuralı işlememektedir. Büyük balık depresyona girmiş gibidir. Çaba harcamayı bırakmıştır. Çünkü ne yaparsa yapsın o küçük balığı yiyemeyeceğine inanmıştır.
Deneyin ikinci aşamasına geçildiğinde araştırmacılar aradaki cam bölmeyi kaldırır. Artık köpekbalığı isterse küçük balığı yiyebilecektir. Önünde hiçbir engel bulunmamaktadır. Çok da açtır!
Araştırma ekibi neler olacağını beklemeye başlarlar. Şaşırma sırası bilim adamlarındadır. Çünkü köpekbalığı küçük balığı yemek için hiçbir şey yapmaz! Küçük balığı kovalayıp büyük balığın alanına geçirirler ama yine de yemek için hiçbir hamle yapmaz.
Sonuç çok dramatiktir, büyük balık açlıktan ölmek üzere olmasına rağmen yine de küçük balığı yememiştir.
Köpekbalığı küçük balığı neden yemedi? 'aç ama gururlu' olduğu için mi?
Bilim adamları köpekbalığının içine düştüğü ruh durumuna 'öğrenilmiş çaresizlik' demektedir.
Öğrenilmiş çaresizlik, bir canlının defalarca denediği halde istediği sonucu alamaması durumunda, bir sonraki denemesinde başarısız olacağını beklemesinden dolayı, deneme cesaretini kaybedip hiçbir şey yapmaması halidir.
Bu hale öğrenilmiş başarısızlık da diyebiliriz. Köpekbalığı geçmişteki denemelerinde başarısız olunca, gelecekteki denemelerinde de başarısız olacağını öğrenmiştir. Bu durum bize milyarlarca insanın neden başarısızlık halinde yaşadığı halde başarılı olmak için hiçbir şey yapmadığını açıklıyor.
Öğrenilmiş çaresizlik bir daha deneme cesaretini kaybetmektir. Sürekli başarısızlık korkusuyla hareket etmektir. Kendine olan güvenini, 'başarabilirim' inancını kaybetmektir. "Öğrenilmiş çaresizlik zihne takılı psikolojik bir kelepçedir."
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.
---------- Mesajlar Birleştirildi at 21:42 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 21:32 ----------
Arkadaşlar bunun filler -pireler ve atmacalar için de olanı/olanları vardır- En ilginci atmacadır;
iligili linkler ve aramalar;
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.