- Konbuyu başlatan
- #1
F
faust
Ziyaretçi
Yaşadığımız atmosfer şuan için diğer gezegenlere oranla daha yaşanılır bir yer olduğu,söylentiler arasındadır,bu durum canlılar için bulunmaz bir yer olsa da,bazı atmosfer koşulları ve çevre şartları bunlara engel olmaktadır.Örneğin çevrebilimciler bir çok atmosferik olayların (karbon çevrimi,azot çevrimi vs.) ne gibi sonuçlar doğurabildiğini karmaşık birer yapıya sahip görünseler de esasında basit birkaç yöntemle bunu anlayabilirler.Canlılar için en elverişli olan bu tabaka biyosfer olarak bilinen ve canlılık için büyük bir değere sahip olan yaşam alanıdır.Bu alan ise kendini her gün yenilemeye e korumaya ihtiyacı olan bir duruma da sahiptir,meslea biyosferin en büyük zararlı etkenlerinden biri,petrol ürünlerinin türevlerinin bir yanı ürünü olan metandır.Bu bileşik aynı zamanda bazı archaea bakterilerce çoğaltılması ve biyosfer tabakasına ulaşmasına sebep olur.Bu oran methanoarchaea adında ki bakterilerce üretilen metanın biyosfere karışma oranı %10 olup diğer etkenler sebebiyle de bu oran artmaktadır,bunun gibi bir çok ökaryotik (çekirdekli hücreler) bakterilerde metan gazı azda olsa üretilmektedir.Bu oranlar esasında biyosfer için tehdit olşuştursa da enerji bakımından büyük bir fayda sağlmakatadır (değerlendirilme aşamasına gelir ise) ama bu durum dünyamızda henüz bizi farklı alanda ekonomik olarak büyük oranlara götürdüğünden,bu konuda henüz ciddi anlamda adımlar atılmamıştır.
Metan gaznın bir başka bulunma yeri de kömür ocaklarıdır,kokusuz olan bu gaz havasız ortamda (anaerobik) karbon çevrimi ile bir çok etken sayesinde açığa çıkar ve buralarda sıkça meydana gelen grizu patlamaları bu metanın oluşmasıyla meydana gelir.Her an sıkışıp/patlamaya meyilli olan bu gaz,eğer koruma altına alınmaz ise tehlikeli sonuçlar doğurup;farklı şekillerde kişilere olmadık zararlar verebilir.Metan gazının esasında en etken yerleri archaea bakterilerinin oluşturduğu bataklık yerlerdir metan gazı da zaten bir çok yerde ‘bataklık gazı’ olarak bilinir.Aslında bu gibi durumları değerlendirmek hem ülke adına,hem de gelecek adına büyük atılımlar yaratabilir.
Metan gazının diğer bir bulunma yeri de,okyanuslardır.Üst tabaka da yeni,alt tabaka da ise eski metan bulunur ve bu durum bazı metan bileşiklerinin oluşmasına da sebep olur,örneğin klatratlar ve metan hidratlar bu aşamada ortaya çıkar ki;bunlarda esasında enerjisi yüksek bileşiklerdir ve bunlar geneşde yandığında büyük enerjiler açığa çıkartan maddelerdir.Ayrıca bu bileşiklerin bataklıklarda oluşturduğu durumlar vardır ki,bunlarda henüz tam olarak açığa çıkmış değillerdir.Örneğin bu bataklıklarda çayır solucanları görülmüştür,uzmanlar bu canlıların metan gazıyla mı yoksa burada metan gazı üreten methanoarchaea bakterilerle mi beslendiği henüz keşfetmiş değillerdir,bilim dünyası da buna elbet cevap verecektir,ama tabi haberimiz yok belki de cevabını vermişlerdir bile
İsmail Çelik
Kaynak:
R.C.Atkins,F.A.Carey - Organic Chemistry (çev.edi : Prof.Dr.Gürol Okay,Prof.Dr.Yılmaz Yıldırır-2009)
Metan gaznın bir başka bulunma yeri de kömür ocaklarıdır,kokusuz olan bu gaz havasız ortamda (anaerobik) karbon çevrimi ile bir çok etken sayesinde açığa çıkar ve buralarda sıkça meydana gelen grizu patlamaları bu metanın oluşmasıyla meydana gelir.Her an sıkışıp/patlamaya meyilli olan bu gaz,eğer koruma altına alınmaz ise tehlikeli sonuçlar doğurup;farklı şekillerde kişilere olmadık zararlar verebilir.Metan gazının esasında en etken yerleri archaea bakterilerinin oluşturduğu bataklık yerlerdir metan gazı da zaten bir çok yerde ‘bataklık gazı’ olarak bilinir.Aslında bu gibi durumları değerlendirmek hem ülke adına,hem de gelecek adına büyük atılımlar yaratabilir.
Metan gazının diğer bir bulunma yeri de,okyanuslardır.Üst tabaka da yeni,alt tabaka da ise eski metan bulunur ve bu durum bazı metan bileşiklerinin oluşmasına da sebep olur,örneğin klatratlar ve metan hidratlar bu aşamada ortaya çıkar ki;bunlarda esasında enerjisi yüksek bileşiklerdir ve bunlar geneşde yandığında büyük enerjiler açığa çıkartan maddelerdir.Ayrıca bu bileşiklerin bataklıklarda oluşturduğu durumlar vardır ki,bunlarda henüz tam olarak açığa çıkmış değillerdir.Örneğin bu bataklıklarda çayır solucanları görülmüştür,uzmanlar bu canlıların metan gazıyla mı yoksa burada metan gazı üreten methanoarchaea bakterilerle mi beslendiği henüz keşfetmiş değillerdir,bilim dünyası da buna elbet cevap verecektir,ama tabi haberimiz yok belki de cevabını vermişlerdir bile
İsmail Çelik
Kaynak:
R.C.Atkins,F.A.Carey - Organic Chemistry (çev.edi : Prof.Dr.Gürol Okay,Prof.Dr.Yılmaz Yıldırır-2009)