Insanoglunun Degerleri Tartismasi Uzerine

Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Felsefe.Net Arşiv kategorisinde evrensel-insan tarafından oluşturulan Insanoglunun Degerleri Tartismasi Uzerine başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 2,910 kez görüntülenmiş, 17 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Felsefe.Net Arşiv
Konu Başlığı Insanoglunun Degerleri Tartismasi Uzerine
Konbuyu başlatan evrensel-insan
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan gerçeği arıyan adam
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
Toplumumuzda oldugu gibi dunyanin her bir cografya ve toplumunda oralarda doganlara dogumdan itibaren ailesi basta olmak uzere yasam ve iliski surdugu her ortamin verdigi her turlu degerler vardir.

Bu degerlerin basinda etik yonlendirim ve yaptirim getiren kimilerinin sahiplendigi kimilerinin karsi ciktigi dini ve milli degerler bas sirayi alir.

Burada cok onemli ve algilanmasi gereken bir fark vardir. Birincisi hic bir deger, kavram kimsenin mali ya da tekelinde degildir. Ikincisi bu degerler kitle tarafindan tartisilan ve uzerinde dusunce belirtilen degerlerdir.

Ulkemiz ve toplumumuzdan ornek verirsek, ve ayni degerler uzerinden ornek verirsek, Allah, Kuran, Islam, Turkluk, Kurdluk ya da diger dini ve milli-kokensel degerler kimsenin tekelinde degildir.

Dolayisiyle olumlu ve olumsuz bu degerler bir tartisma ve herkesin bu konuda dusunce, bilgi, fikir v.s. belirtme alanlaridir.

Peki, o zamanlar bu degerler hic bir yazarin, biribire ile atismayacagi, kisisellige yonelmeyecegi, biribirini suclamayacagi, biribirine kendi dusuncesindeki etiketi, damgayi v.s. vermeyecegi, biribirine onyargili, pesin hukumlu v.s. yazi dili ve uslubu kullanilmadan nasil kitleye sunulacaktir?

Iste bir kitle platformunda onemli olan, kitlenin okumasina sunulan her mesajin, sadece bir bilgi, dusunce alis verisi olmasini saglamaktir.

O zaman mesela Bir Allah kavrami; dusunce platformunda nasil dile getirilmelidir ki, hem dile getiren hem de bu konuda olumlu/olumsuz dusunce sahibi olan okur ve yanit verecek olan yazar bunun dusunce platformuna uygun bir sekilde muhafaza etsin?

Iste burada onemli olan ve ilk algilanmasi gereken, Allah kavraminin kimsenin tekelinde olmadigi ve bu konudaki herhangibir olumlu/olumsuz dusunce dile getiriminin de, kisiye yonelik ve onun kisisel degerine yonelik olmadigidir.

Birisi Allah kavramini sahiplenirken, onun lehinde de, aleyhinde de dusunce belirtebilir. Iste bu dusunce kisinin kendine yonelik degil; sadece kavrama yoneliktir.

Yani birisinin "Allah vardir" ya da Allah yoktur" demesi, "Bu kisi benim Allah'ima yok diyor" anlamina gelmez.

Dolayisi ile, "Allah vardir" diyende, "Bu kisi olmayan Allah'i bana kabul ettirmeye calisiyor" anlaminas gelmez.

Cunku ortada tartisilan Allah kavramidir, ve tartisanlar da bu kavrami tartisiyordur. Cunku "Allah vardir" da "yoktur" da diyen kendi dusuncesini dile getiriyordur ve bu dile getirme, karsi tarafa bir satasma, ya da onun degerine bir saygisizlik degildir. Saygisizlik, kavram uzerinden yapilmaz, kisi uzerinden yapilir. O zaman demekki kavrami kisi ile ozdeslestirecek kullanim, yazi dili ve uslubundan kacinmak gerekirKimse kimsenin Allahina var/yok demiyor, Allah var yok diyor.

Umarim kavram tartismasi ile, kavramin kisiye mal edilerek, ya da kisinin kavrami tekeline alarak tartismasi farki algilanmistir.

Cunku bu farkin algilanmasi, hem sitemiz, hem kitleselligi, hem yazarlari hem de okurlari acisindan cok buyuk bir oneme sahiptir. Cunku ancak bu farkin algilanmasi, tartismalari kavramlarda ve ifadelerde birakarak, saglikli, tutarli, uygun, saygili olabilir.

Kavramlari tekeline alarak ya da kisiye mal ederek bunu saglamak mumkun degildir ve bunun kisiler arasi gereksiz ve bilgisiz bir polemik, satasma, atisma ve egosal/duygusal bir s.dik yarisindan baska bir sey saglayamayacagini da, her turlu gecmis gozlem hem yasamda hem de nette ortaya koymustur.

Tartisma kavga etmek, suclamak, atismak, alaya almak, kendini ispat etmek, karsi tarafi "mat" etmek, "kucuk" dusurmek v.s. kisaca bir egosal/duygusal "galibiyet/maglubiyet" degildir, tartisma farkli ve karsilikli dusuncelerin ayni platformda kendilerini ifade edebilmesi ve kitle okur yazarina da bu zenginlikten dogan bilgi, bilinc, verebilmek ve hatta kitle okurun kendi dusuncesinde konuyu degerlendirmesini saglamak ve tartismaya katilimini saglamaktir.
 

faşist

Meraklı Üye
Yeni Üye
Katılım
25 Kas 2011
Mesajlar
286
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
31
Çok teşekkürler.Kavram ve birey farkını çok açıklayıcı olarak ortaya koymuşsunuz.Benim başıma geldi ve haketmediğim hakaretlere maruz kaldım.Adminlerden de ricam kavram ve birey farkını algılayamayacak kullanıcıları uyarmalarıdır(yada yasaklamalarıdır).Birde bu tartışma üslubunu nasıl çözeceğiz hakaret içerikli olmasa da mahalle üslubu kullanan kullanıcılar var.
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
Çok teşekkürler.Kavram ve birey farkını çok açıklayıcı olarak ortaya koymuşsunuz.Benim başıma geldi ve haketmediğim hakaretlere maruz kaldım.Adminlerden de ricam kavram ve birey farkını algılayamayacak kullanıcıları uyarmalarıdır(yada yasaklamalarıdır).Birde bu tartışma üslubunu nasıl çözeceğiz hakaret içerikli olmasa da mahalle üslubu kullanan kullanıcılar var.

Asil ben mesajin algilanmasi adina tesekkur ederim. Bence bazi seyleri bir yerde zamana ve degerlendirmelere birakmak lazim. Bahsettigin kahve kulturu, birincisi zaten kavram yazar farkini algilayamamaktan kaynaklanmaktadir. Ama asil nedeni bilgiye olan saygisizlik ve bilginin ortaya konabilme bilincinin yoksullugudur.

Eger kisiler kavram tartismasi ile, yazarlar arasi egosal/duygusal atisma farkini algilarlarsa, bu otomatikman kavrama yonelim saglayacak bu da ister istemez kavram ile bilginin dile gelmesini yazara zorlatacaktir. Boylece kendileri acisindan onem/ilgi/etki alanina giren kavramlar, yazarlar tarafindan daha cok sorgulanacak ve uzerinde bilgi elde edimi saglanacaktir.

Bu turlu yazisma kulturu, dili ve uslubu maalesef henuz toplumumuza yerlesmemis ve kullanilmamaktadir. Belki de boyle bir yazi dili ve uslubunda yazarlar kendilerini hissetmediklerini, duygusal olmayan monotonlugu v.s. bilincalti seziyorlardir.

Boyle bir farkin algilanmasi, yine ister istemez kisilerin beyinlerinde bir kendilerini ifade sorgulamasi getirecektir. Tabi bu sitemizin, bu farki ne kadar algiladigi ve bu konuda ne kadar bilincli ve kararli olabilecegi ile de paraleldir.

Oyuzden bu konuda sadece yoneticilere degil; sitemiz adina her yazara ve okura basta kendilerini sorgulamaktan gelen bir gorev yuklemekte, en azindan bu konudaki olumsuz elestiri ve uyarilarin yapici olmasina dikkat etmek gerekmektedir.

Amacimiz ne suskunluk, ne de bilgisizlik degildir, amac; bilgi mozayigi ve bilgi renkli temelli tartismalar ve paylasimlardir.

Kimse de hic bir dile gelen konu ve kavrami kendi ustune almazsa ve dile getirenlerde yazi dili ve uslubunda yazari hedef almayi kendilerine yol secmezse, ancak bu karsilikli anlayis bir sonuc verecektir.

O yuzden bu baslik en azindan konunun her yonuyle detayli ortaya konabilmesi ve algilanabilmesi adina, bir ilk/baslangic olur ve herkes kendi tecrubesini bu baslikta dile getirir ve kendi dusuncesini ortaya koyar.

Boylece konu ve farkin algilanip algilanmadigi da yazilan yanitlardan algilanmis olur.

Oyuzden konuya acilisi yapan bir site yazari olarak seni kutluyorum ve konudaki kendini sorgulayan ve degerlendiren her turlu yanitini bekliyorum.

En azindan sormus oldugun" bir de bu tartisma uslubunu nasil cozecegiz?" sorusunun senin acindan olan cevabini bekliyorum.
 

faşist

Meraklı Üye
Yeni Üye
Katılım
25 Kas 2011
Mesajlar
286
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
31
Benim için üslup kişilerin birbirlerini tanıması ve sonrasında samimiyet derecelerine göre konuşma sınırlarının belirlenmesidir.Burasının sanal ortam olması benim için bu tanımı daha önemli kılıyor.Gerçek hayat içerisinde sınırlarımı aşanlara gerekli şekilde kendi üslubumla cevap veririm.Bu iki kişi arasındadır.Ama burası sanal ortam, iki kişi arasında geçen bir diyalog yok.Yazılanları,karşılıklı tartışmaları herkes görüyor ve okuyor.Herkese hitap eden bir ortamda ne kadarda kullanıcı adı altında yazıyor olsak da daha dikkatli olmalıyız.Sanal dünyanın genel sorunu kullanıcı adı altında yazıyorum,bunun bir bağlayıcılığı yok diye düşünerek sınırsızca hakaret,laubali üslup kullanmak.Her yerde kaçtığım bu üsluba bir felsefe forumunda karşılaşmam beni dahada üzdü ve şaşırttı.

Birde bir başlığa sinirlenip o başlığı atan yada o başlığa yorum yapan bireylere saldırmak için kayıt olanlar var ki onlar ayrı bir vaka ve çözümleri imkansız.

Benim buradan bütün kullanıcılardan ricam karşısındakiyle sokakta arkadaşıyla konuşuyor gibi laubali üslup kullanmamaları yada hakarette bulunmamaları.Hele ki hiç bir samimiyeti olmayan kullanıcılar aralarında konuşurken ve tartışırken daha dikkatli olmalı.Burası bir bilgi platformu ve herkes bunun farkına varmak zorunda.
 

for me

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
14 Ocak 2012
Mesajlar
43
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
38
Profesyonel yönetici tanımı gibi olmuş, peki yapılan iş ne:) burası Türkiye. hatırlatmak istedim.
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
Profesyonel yönetici tanımı gibi olmuş, peki yapılan iş ne:) burası Türkiye. hatırlatmak istedim.

Turkiye oldugu icin zaten bu mesaj yazildi. Ortada "yapilan bir is" yok, sadece tartisma kulturunun, gunumuzu vecagi yakalayan anlam ve iceriginin vurgusu ve neden bu kulturun olmadiginin da gozlemi var.
 
M

Mor ve Ötesi

Ziyaretçi
"BİR DELİ KUYUYA BİR TAŞ ATMIŞ,KIRK AKILLI ÇIKARAMAMIŞ"

yukarıdaki özdeyişi duymayan yoktur...

sevgili "evrensel insan" dostumuz,yazmış olduğu her forumda belli aralıklarla yazılanları kendi üzerine alır ve sonunda böyle bir açıklama yazar,bu kendisinde alışkanlık haline gelmiştir...

bilimsellikten bahseden birisi kabul görmüş tartışma-münazara-panel kurallarını bilmiyor olamaz diye düşünüyorum,
ancak bir de bu saydığımız olayların kuralsız,yani akademisyenlerden ziyade halk arasında yapılanı vardır...

forumlarda ise her iki hali de görmek mümkündür,çünkü sanal ortam çoğunlukla ego tatmini seviyesinde iş görür,
bir çok yazar, okuduğu üç beş metinden elde ettikleri ile kendisini "allame" sayarak ortaya çıkar ve doğruları değil okuduklarından kendine sağladığı doğruları ortama deklare etmeye çalışır,
bunu yaparken de "yazara değil yazılanlara bakın,yazarı değil yazılanları konuşun" gibi kendince betimlemeler ile tartışma kuralları koyarak muhataplarını sindirmeye çalışır...

ben hayatım boyunca kuyuya atılan taşla ilgilenmedim,benim derdim hep kuyuya taş atanlar oldu,
hayatta en çabuk öğrendiğim ve öğrendiğimde olgunlaşmama çok büyük katkısı olan şeylerin başında cambaza bak diyenler ile kuyuya taş atanları gözlemlemem gerektiğini fark etmemdir...
bu farkındalık ile "cambaza bak" diyenler ile "kuyuya taş atanların" gerçek eylem planlarını anlayabiliyorum...
o nedenle yazılanlardan çok yazanlar muhatabım olmuş ve olmaya devam edecektir,
kimsenin kuyuya taş atarak geri de durup insanları atılan taş ile mücadele ettirmeye hakkı yoktur,
eğer kuyuya bir taş atıyorsan mesuliyet altına girmişsindir ve muhatap olmaktan kaçamaz,insanlara cambaza bak diyerek yolunu bulma peşinde olamazsın,
sahipsiz hiç bir fikir ve söylem yoktur,o nedenle;bir fikir ve söylem için harekete geçiyorsak muhataplığı da peşinen kabul ediyoruz demektir,
bunun aksini iddia etmek basit şark kurnazlığından öte bir şey değildir...

o nedenle, dostum evrensel insan; yukarıda yazdıkların içeriğinde olan yol göstermeler basit şark kurnazlığından öte kabul görmez...

hiç kimsenin bir başkasının doğruları için;ben kavramları ortaya koyuyorum,siz beni bırakın kavramları tartışın,kavramlar kimsenin tekelinde değildir diyemezsin...
kavramlar,hele hele inançsal kavramlar her zaman inananların tekelindedir,eğer tekel anlamında sahiplenme olmasa "iman" olmaz...

işte senin söyleminin ana fikride bu; "ben sizin imanınızı tartışılır hale getiriyorum,siz bana değil imanınıza bakın..."

seni biraz takip edenler farkındadır ki;sabit olarak kullandığın yaklaşık 15-20 kelime mevcut (numen-fenomen-bilimsellik-gözlem-insan türünün biri-epistomoloji vb gibi...) ve sen bu sabit kelimeler ile lafı dolaştırıp duruyorsun,tıkandığın yerde ise önce karşındakini algısızlık ile suçluyorsun,sonra şahsına saldırıldığından dem vurup savunma pozisyonuna girerek yazılanlara cevap vereceğine konuları sulandırıyorsun...

işte böyle dostum...
gördüğün gibi,bir şey yazdığımızda o bize aittir ve bizim dışımızda tutulması mümkün değildir...

dediğim gibi; eğer böyle bir talep var ise benim aklıma her zaman cambazı gösterenler ile kuyuya taş atanlar gelir ki,
ne tele bakmak nede kuyudan taş çıkarmaya çalışmak bana göre değil...

ben sahip olduğum farkındalık ile cambaza bak diyenlerin yol bulmasına engel olmak ile kuyuya taş atanlara gömlek giydirmek sevdasına tutulmuşum...
 

faşist

Meraklı Üye
Yeni Üye
Katılım
25 Kas 2011
Mesajlar
286
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
31
'Mor ve ötesi' burası bir forum.Bilgi forumu.Burada herkesin bir kimliği var.Bu kimlik altında istediği gibi (tabi sınırlar içerisinde)bilgilerini de dile getirme özgürlüğüne sahip.Burada sizinle tartışacak değilim.Ama forum kuralları var.Burası forumda yaşadığımız sorunlar üzerine yazı yazacağımız yer,tartışma yapacağımız değil.Eğer her yerde her şeyi yazarsak bilgi parçalanması olur,gerekli bilgilere gerekli hızda ve verimlilikte ulaşamayız.Eğer biriyle sorununuz varsa bunu bir konu üzerinden genel tartışma alanında başlık açarak yapın.Yok ben konu üzerinden değil,bilgi üzerinden değil direk kullanıcı üzerinden tartışmak istiyorum derseniz özel mesaj atın.Burası özgür bir platform ama belli sınırlar içerisinde.
 
M

Mor ve Ötesi

Ziyaretçi
kimse ile ilgili bir sorunum yok dostum,
yazanların yazdıkları üzerinden konuşuyorum ve bu konuşmaların yapılması sırasında yazı ile yazanın ayrı tutulamıyacağını anlatmaya çalışıyorum...
örneklersek;
yazdığın üzerinden seninle konuşuyorum ve "sorunun var ise" çıkarımına hayır yok diyorum,
eğer yazı ile seni ayırmış olsam yazdığın yazıya nasıl bir cevap verebilirim???
ve bu tarz bir cevap verdiğimde seninle bir sorunum olduğumu anlaşılır???
 

faşist

Meraklı Üye
Yeni Üye
Katılım
25 Kas 2011
Mesajlar
286
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
31
Tamam da bunun yeri burası değil.Sınırları iyi anlamak lazım.Tartışma ortamı genel tartışma alanıdır sizi oraya davet ediyorum.
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
"BİR DELİ KUYUYA BİR TAŞ ATMIŞ,KIRK AKILLI ÇIKARAMAMIŞ"

yukarıdaki özdeyişi duymayan yoktur...

sevgili "evrensel insan" dostumuz,yazmış olduğu her forumda belli aralıklarla yazılanları kendi üzerine alır ve sonunda böyle bir açıklama yazar,bu kendisinde alışkanlık haline gelmiştir...

bilimsellikten bahseden birisi kabul görmüş tartışma-münazara-panel kurallarını bilmiyor olamaz diye düşünüyorum,
ancak bir de bu saydığımız olayların kuralsız,yani akademisyenlerden ziyade halk arasında yapılanı vardır...

forumlarda ise her iki hali de görmek mümkündür,çünkü sanal ortam çoğunlukla ego tatmini seviyesinde iş görür,
bir çok yazar, okuduğu üç beş metinden elde ettikleri ile kendisini "allame" sayarak ortaya çıkar ve doğruları değil okuduklarından kendine sağladığı doğruları ortama deklare etmeye çalışır,
bunu yaparken de "yazara değil yazılanlara bakın,yazarı değil yazılanları konuşun" gibi kendince betimlemeler ile tartışma kuralları koyarak muhataplarını sindirmeye çalışır...

ben hayatım boyunca kuyuya atılan taşla ilgilenmedim,benim derdim hep kuyuya taş atanlar oldu,
hayatta en çabuk öğrendiğim ve öğrendiğimde olgunlaşmama çok büyük katkısı olan şeylerin başında cambaza bak diyenler ile kuyuya taş atanları gözlemlemem gerektiğini fark etmemdir...
bu farkındalık ile "cambaza bak" diyenler ile "kuyuya taş atanların" gerçek eylem planlarını anlayabiliyorum...
o nedenle yazılanlardan çok yazanlar muhatabım olmuş ve olmaya devam edecektir,
kimsenin kuyuya taş atarak geri de durup insanları atılan taş ile mücadele ettirmeye hakkı yoktur,
eğer kuyuya bir taş atıyorsan mesuliyet altına girmişsindir ve muhatap olmaktan kaçamaz,insanlara cambaza bak diyerek yolunu bulma peşinde olamazsın,
sahipsiz hiç bir fikir ve söylem yoktur,o nedenle;bir fikir ve söylem için harekete geçiyorsak muhataplığı da peşinen kabul ediyoruz demektir,
bunun aksini iddia etmek basit şark kurnazlığından öte bir şey değildir...

o nedenle, dostum evrensel insan; yukarıda yazdıkların içeriğinde olan yol göstermeler basit şark kurnazlığından öte kabul görmez...

hiç kimsenin bir başkasının doğruları için;ben kavramları ortaya koyuyorum,siz beni bırakın kavramları tartışın,kavramlar kimsenin tekelinde değildir diyemezsin...
kavramlar,hele hele inançsal kavramlar her zaman inananların tekelindedir,eğer tekel anlamında sahiplenme olmasa "iman" olmaz...

işte senin söyleminin ana fikride bu; "ben sizin imanınızı tartışılır hale getiriyorum,siz bana değil imanınıza bakın..."

seni biraz takip edenler farkındadır ki;sabit olarak kullandığın yaklaşık 15-20 kelime mevcut (numen-fenomen-bilimsellik-gözlem-insan türünün biri-epistomoloji vb gibi...) ve sen bu sabit kelimeler ile lafı dolaştırıp duruyorsun,tıkandığın yerde ise önce karşındakini algısızlık ile suçluyorsun,sonra şahsına saldırıldığından dem vurup savunma pozisyonuna girerek yazılanlara cevap vereceğine konuları sulandırıyorsun...

işte böyle dostum...
gördüğün gibi,bir şey yazdığımızda o bize aittir ve bizim dışımızda tutulması mümkün değildir...

dediğim gibi; eğer böyle bir talep var ise benim aklıma her zaman cambazı gösterenler ile kuyuya taş atanlar gelir ki,
ne tele bakmak nede kuyudan taş çıkarmaya çalışmak bana göre değil...

ben sahip olduğum farkındalık ile cambaza bak diyenlerin yol bulmasına engel olmak ile kuyuya taş atanlara gömlek giydirmek sevdasına tutulmuşum...

Yukarida koyulastirilan yerler, bu dusunce,m yorum ve fikirlerin; baslikta belirtilen farki algilamadigini acikca gostermektedir. Iste bu algilanamamasinin sonucu bu mesaj basliga acan ve yaziyi kaleme alana degil; tamamen kendi algi ve dusuncesi ile kendi goruslerini ortaya koyana aittir. Bu mesaji ortaya koyanin algisindaki evrensel-insan sadece onun algisidir ve onu baglar. Zaten bu algi da yazida verilmek istenen alginin algilanamamasindan kaynaklanmaktadir.

Dolayisiyle, bu tip kendi goruslerini baskasinin gorusu olarak ileten mesajlara ayni duzeyde yanit vermek, konuyu tamamen polemige donusturmek anlami tasiyacagindan boyle bir yanit verilmeyecektir. Herkesin algisi kendinedir ve kimse kimsenin algisini degistiremez.
 
M

Mor ve Ötesi

Ziyaretçi
Yukarida koyulastirilan yerler, bu dusunce,m yorum ve fikirlerin; baslikta belirtilen farki algilamadigini acikca gostermektedir. Iste bu algilanamamasinin sonucu bu mesaj basliga acan ve yaziyi kaleme alana degil; tamamen kendi algi ve dusuncesi ile kendi goruslerini ortaya koyana aittir. Bu mesaji ortaya koyanin algisindaki evrensel-insan sadece onun algisidir ve onu baglar. Zaten bu algi da yazida verilmek istenen alginin algilanamamasindan kaynaklanmaktadir.

Dolayisiyle, bu tip kendi goruslerini baskasinin gorusu olarak ileten mesajlara ayni duzeyde yanit vermek, konuyu tamamen polemige donusturmek anlami tasiyacagindan boyle bir yanit verilmeyecektir. Herkesin algisi kendinedir ve kimse kimsenin algisini degistiremez.

BEN KONUŞTUĞUMDA KIZIYORSUN...

ben konuştuğumda kızıyor ve beni bilgisizlik ile suçluyorsun ama yazdıkların ile benim doğru söylediğimi gösteriyorsun...

1-" farki algilamadigini acikca gostermektedir..." bu yazdıklarımı eleştirmek mi? beni eleştirmek mi?

2-" tamamen kendi algi ve dusuncesi ile kendi goruslerini ortaya koyana aittir." doğrusu bu değil mi? ben bana ait görüşleri yazmayacakmıyım?

3-" bu tip kendi goruslerini baskasinin gorusu olarak ileten" diyerek saçmalamışsın veya işine gelmediği için saptırıyorsun...
ben koyu hale getirdiğin yerleri senin düşüncen olarak değil savunmaya çalıştığın durumun perde arkasının böyle olabileceğini düşündüğümü yazdım...

4-" Bu mesaji ortaya koyanin algisindaki evrensel-insan sadece onun algisidir ve onu baglar." tabi beni bağlar,tüm yazılanların yazarlarını bağladığı gibi,
yazdıklarım beni bağlar.
beni,kişiliğimi ve birikimlerimi yansıtır.
yazdıklarımı eleştirenlere o nedenle beni değil yazdıklarımı eleştirin gibi bir saçmalık ile karşılık vermez,bunun polemik olacağı zavallılığın ardına sığınmam...

5-" Zaten bu algi da yazida verilmek istenen alginin algilanamamasindan kaynaklanmaktadir." veya,zannedildiğinden çok daha iyi algılanıyor olabilir,bazılarımızın zeka kat sayısı "leb demeden leblebi deniliyor" olabileceğini anlayacak seviyede olabilir...

6-"Dolayisiyle, bu tip kendi goruslerini baskasinin gorusu olarak ileten mesajlara ayni duzeyde yanit vermek, konuyu tamamen polemige donusturmek anlami tasiyacagindan boyle bir yanit verilmeyecektir. Herkesin algisi kendinedir ve kimse kimsenin algisini degistiremez..."
dediğinde benim çıkarımım 2 maddedir;
a-konu zeka seviyesi ile alakalıdır.
b-basit şark kurnazlığı yapılmaktadır.
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
BEN KONUŞTUĞUMDA KIZIYORSUN...

ben konuştuğumda kızıyor ve beni bilgisizlik ile suçluyorsun ama yazdıkların ile benim doğru söylediğimi gösteriyorsun...

1-" farki algilamadigini acikca gostermektedir..." bu yazdıklarımı eleştirmek mi? beni eleştirmek mi?

2-" tamamen kendi algi ve dusuncesi ile kendi goruslerini ortaya koyana aittir." doğrusu bu değil mi? ben bana ait görüşleri yazmayacakmıyım?

3-" bu tip kendi goruslerini baskasinin gorusu olarak ileten" diyerek saçmalamışsın veya işine gelmediği için saptırıyorsun...
ben koyu hale getirdiğin yerleri senin düşüncen olarak değil savunmaya çalıştığın durumun perde arkasının böyle olabileceğini düşündüğümü yazdım...

4-" Bu mesaji ortaya koyanin algisindaki evrensel-insan sadece onun algisidir ve onu baglar." tabi beni bağlar,tüm yazılanların yazarlarını bağladığı gibi,
yazdıklarım beni bağlar.
beni,kişiliğimi ve birikimlerimi yansıtır.
yazdıklarımı eleştirenlere o nedenle beni değil yazdıklarımı eleştirin gibi bir saçmalık ile karşılık vermez,bunun polemik olacağı zavallılığın ardına sığınmam...

5-" Zaten bu algi da yazida verilmek istenen alginin algilanamamasindan kaynaklanmaktadir." veya,zannedildiğinden çok daha iyi algılanıyor olabilir,bazılarımızın zeka kat sayısı "leb demeden leblebi deniliyor" olabileceğini anlayacak seviyede olabilir...

6-"Dolayisiyle, bu tip kendi goruslerini baskasinin gorusu olarak ileten mesajlara ayni duzeyde yanit vermek, konuyu tamamen polemige donusturmek anlami tasiyacagindan boyle bir yanit verilmeyecektir. Herkesin algisi kendinedir ve kimse kimsenin algisini degistiremez..."
dediğinde benim çıkarımım 2 maddedir;
a-konu zeka seviyesi ile alakalıdır.
b-basit şark kurnazlığı yapılmaktadır.

1 Dile gelen dusuncenin verileni algilamadiginin ortaya koyumu.

2 gorusler, konu ile ilgili olur, ya da konuyu dile getiren dusunceye yonelik olur ve eger dile gelen dusunceye yonelik bir elestiri varsa, bu da izahla olur. Yani "Bu dusunce dogru degildir, cunku...." yazi dili ve uslubu 2. tekil ya da cogul sahis oldugu zaman yaziya degil, yazara yonelir. "kazada uc kisi oldu" ile "uc kisiyi sofor oldurdu" farkli anlamlar tasir. Yazi dili 3. tekil sahil agzindan yazilir. Burasi karsilikli sohbet degil; kitlenin okurluguna acik bir platform "senin dedigin yanlis" sadece karsi cikmaktir ve karsi cikanin neden karsi ciktigini aciklamaz. "bu denilen yanlistir cunku...." iste hem yazara yonelmeyen hem de dile gelenin neden yanlis oldugunu acikliyan ve de karsilikli bilgi paylasan bir yazi dili ve uslubudur. Kitlesel platformda da yazismanin karsilikli ve polemige donusmemesi icin bu gereklidir. Aksi "sen susun, senin dedigin yanlis" icerikli yazara yonelik yazi dili, yazara sadece kendisini savunma hakki tanir ve kimse kimseye de kendini savunma hakkina mecbur degildir. O yuzden yazi dilinde, suclama, itham v.s. kullanmamaya ozen gostermek gerekir.

3 eger kitleye yonelik yazi dili algilanirsa, bu denilen de algilanir. Burada denen, mesela " sen susun" temelli etikette verilenin verilene degil; verene ait oldugudur.

4 yazilanlarda birikim olmasi demek salt muhalefet etmek degildir. Konu ile ilgili kendi gorusunu de aciklamak ve/ vede neden muhalif oldugunu izah etmektir. Polemik kitlesel platformu her yonuyle kisisel platforma ceviren ve bilgi icermeyen bir yazi cesididir.

5 olmadigi aciktir. Cunku basliga gelen yanitin hem konu ile ilgisi yoktur, hem de yazi degil; yazar hedef alinmistir.

6 "zeka seviyesi" ve "basit sark kurnazligi" aciklamalari hem bir bilgi icermez, suclamadir hem de neden oyle oldugu cunku olarak aciklanmamistir. Boyle bir cikarimin neye dayandigi aciklanmalidir ki, yanit verecek olan neden oyle bir cikarim yapildigini algilasin ve neden boyle bir cikarimin verilmek istenen de yer almadigini da izah etsin.
 
M

Mor ve Ötesi

Ziyaretçi
ben hala Qua felsefesini aramak ile meşgulüm,hala karşıma senin onlarca forumda "ayni paralelde yazdığın yazılar" dışında bir şey çıkmıyor...

yukarıda yazdıklarıma,cevap olarak yazdıklarını forum okuyanlarının takdirine bırakıyorum...
 

gerçeği arıyan adam

Üye
Yeni Üye
Katılım
26 Ocak 2018
Mesajlar
101
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
47
ama hangi? degerleri tartışıyorsunuz, onuda eklerseniz insancıl değerlermi? çünkü şu an itibariyle insanlarla yaşadığımı teyit etmek istiyorum. :)
ama söz konusu tanrı bazında bir değer konusu ise konu farklı alanlara doğru hızla sapmaya başlıyor.
bu konu başlıgında eksik olansa şudur. insancılmı? yoksa tanrısal bazdamı? önce bunun bir adını koyalım.
çünkü yapıyağım yorum, iki başlı olmasın istemiyorum uzar gider bir sonuç elde etmesini istiyorsak bazen felsefe terimlerini bile kullanmak bizi çıkmaza götürür. net ve açık olucaksın. ne? nedir? sorusuna insanmı? tanrımı?
 
Son düzenleme:
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç

Yeni Mesajlar

Üst