hayal kurmanın gerçek hayatta yadsınamazlığı...

Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Genel Tartışma Alanı kategorisinde ENİGMATİC tarafından oluşturulan hayal kurmanın gerçek hayatta yadsınamazlığı... başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 2,576 kez görüntülenmiş, 19 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Genel Tartışma Alanı
Konu Başlığı hayal kurmanın gerçek hayatta yadsınamazlığı...
Konbuyu başlatan ENİGMATİC
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan Mor ve Ötesi

ENİGMATİC

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
29 Ocak 2012
Mesajlar
5
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
33
Hayal kurmanın faydaları:
1. Günlük stresten sonra hayal kurma bir emniyet sübabı işlevi görür.
2. Gün içinde duygu durumumuzu olumlu yönde değiştirecek elimizdeki hazır araçlardır.
3. Problem için çeşitli yolları hayal etme, yararlı plan yapmada yardımcıdır.
“Hayali bir hayat tarzı, ruhu güven ve özgüvenle, saygıyla, sevgiyle besler. Güven, saygı ve sevgiyle oluşan inanç kavramı, ruhu huzura kavuşturur. Kısacası hayal, ruhta huzurla sonuçlanan bir tarzdır.”
Şimdi, her kim inkar edebilir 'hayal' in gerçek hayatta bir yerinin olmadığını? Ya da kim inkar edebilir bir icatın bir hayalle başladığını?
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
Hayal kurmanın faydaları:
1. Günlük stresten sonra hayal kurma bir emniyet sübabı işlevi görür.
2. Gün içinde duygu durumumuzu olumlu yönde değiştirecek elimizdeki hazır araçlardır.
3. Problem için çeşitli yolları hayal etme, yararlı plan yapmada yardımcıdır.
“Hayali bir hayat tarzı, ruhu güven ve özgüvenle, saygıyla, sevgiyle besler. Güven, saygı ve sevgiyle oluşan inanç kavramı, ruhu huzura kavuşturur. Kısacası hayal, ruhta huzurla sonuçlanan bir tarzdır.”
Şimdi, her kim inkar edebilir 'hayal' in gerçek hayatta bir yerinin olmadığını? Ya da kim inkar edebilir bir icatın bir hayalle başladığını?

Hayal gucu ufku sinirlarindan ve degerlerinden arindigi olcude, insanoglunun somuta indirgemedeki en temel baslangicidir. Cunku numenal bir degerin olmamasi, onun somutlasma olanagini ortadan kaldirir. Insanoglunun beyin olarak yeni ufuklara acilimini gosteren, iste bu hayal gucunun somuta indirgenmis olmasi, ya da somuta indirgeme uzerinde akil yurutumune yonelme olmasidir.
 

ENİGMATİC

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
29 Ocak 2012
Mesajlar
5
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
33
Hayal gucu ufku sinirlarindan ve degerlerinden arindigi olcude, insanoglunun somuta indirgemedeki en temel baslangicidir. Cunku numenal bir degerin olmamasi, onun somutlasma olanagini ortadan kaldirir. Insanoglunun beyin olarak yeni ufuklara acilimini gosteren, iste bu hayal gucunun somuta indirgenmis olmasi, ya da somuta indirgeme uzerinde akil yurutumune yonelme olmasidir.

hayali değerlerden ayıklanmalı kısmı bence mantıklı değil. değerlerdir zaten kişiyi düşünmeye sevk eden. belli değerlere göre yol alırsın ve insanlık sınırları içinde ancak o şekilde kaybolmadan sizin deyişinizle somuta ulaşısınız. fakat sınırlardan evet arındırılmalıdır. ancak sınırsız bir hayal gücü verime ulaşır. hatta tekrarlardan kaçınır.
 
M

Mor ve Ötesi

Ziyaretçi
Hayal gucu ufku sinirlarindan ve degerlerinden arindigi olcude, insanoglunun somuta indirgemedeki en temel baslangicidir. Cunku numenal bir degerin olmamasi, onun somutlasma olanagini ortadan kaldirir. Insanoglunun beyin olarak yeni ufuklara acilimini gosteren, iste bu hayal gucunun somuta indirgenmis olmasi, ya da somuta indirgeme uzerinde akil yurutumune yonelme olmasidir.

yazıp yazmamayı çok düşündüm...
yazarı işin içine katmadan yazı üzerinden yazmayı denemeye çalışarak yazmaya karar verdim...

1-"Hayal gucu ufku sinirlarindan ve degerlerinden arindigi olcude, insanoglunun somuta indirgemedeki en temel baslangicidir. "
yani,hayal gücümüzü ufku değerlerinden arındıracağız,ancak o zaman somuta (acaba neyi???) indirgemedeki temel başlangıca ulaşacağız...

"hayal gücü" yani beynin düşünme yanında iş gören bir diğer sınırlandırılamaz olgusu ve bu olgu aynen düşünce gibi değerlere bağlı değildir,değerlere bağlı olan akıldır ve somutlaştırma işini de yapanın akıl olduğu artık klinik bulgu olarak psikiyatri makalelerinde yer almaktadır...
yani bu ifade muğlak ve bir anlamı olmayan ifadedir...

2-"Cunku numenal bir degerin olmamasi, onun somutlasma olanagini ortadan kaldirir."
hani değerlerden arıdıracaktık???
hangisi doğru?değerlerden arındıracakmıyız?arındırmayacakmıyız???

3-"Insanoglunun beyin olarak yeni ufuklara acilimini gosteren, iste bu hayal gucunun somuta indirgenmis olmasi, ya da somuta indirgeme uzerinde akil yurutumune yonelme olmasidir."
"hayal gücü" somuta indirgendiğinde hayal gücü olmaktan çıkar ve "yaşam şekli" olur,insanlar hayal ettikleri sürece hayata tutunup yaşam için mücadele ederler,
bunun olabilmesi için de; Hayal gücünün, akıldan ve sınırlardan bahseden beyinlerden uzak olması gerekir,
hoş zaten bu tarz beyinlerin hayal kuracak gücü olması da mümkün değildir...
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
yazıp yazmamayı çok düşündüm...
yazarı işin içine katmadan yazı üzerinden yazmayı denemeye çalışarak yazmaya karar verdim...

1-"Hayal gucu ufku sinirlarindan ve degerlerinden arindigi olcude, insanoglunun somuta indirgemedeki en temel baslangicidir. "
yani,hayal gücümüzü ufku değerlerinden arındıracağız,ancak o zaman somuta (acaba neyi???) indirgemedeki temel başlangıca ulaşacağız...

"hayal gücü" yani beynin düşünme yanında iş gören bir diğer sınırlandırılamaz olgusu ve bu olgu aynen düşünce gibi değerlere bağlı değildir,değerlere bağlı olan akıldır ve somutlaştırma işini de yapanın akıl olduğu artık klinik bulgu olarak psikiyatri makalelerinde yer almaktadır...
yani bu ifade muğlak ve bir anlamı olmayan ifadedir...

2-"Cunku numenal bir degerin olmamasi, onun somutlasma olanagini ortadan kaldirir."
hani değerlerden arıdıracaktık???
hangisi doğru?değerlerden arındıracakmıyız?arındırmayacakmıyız???

3-"Insanoglunun beyin olarak yeni ufuklara acilimini gosteren, iste bu hayal gucunun somuta indirgenmis olmasi, ya da somuta indirgeme uzerinde akil yurutumune yonelme olmasidir."
"hayal gücü" somuta indirgendiğinde hayal gücü olmaktan çıkar ve "yaşam şekli" olur,insanlar hayal ettikleri sürece hayata tutunup yaşam için mücadele ederler,
bunun olabilmesi için de; Hayal gücünün, akıldan ve sınırlardan bahseden beyinlerden uzak olması gerekir,
hoş zaten bu tarz beyinlerin hayal kuracak gücü olması da mümkün değildir...

Hayir hayalgucumuzu aklin sinirlarindan arindiracagiz ve gelen dusunceyi somuta tasiyacagiz.

Hayal gucunu ben bir yere baglamadim. Hayal gucu numenal yeti algi ve bilgi ufkudur.

Degerler akil ile sinirlidir, dusunce ufku akil sinirinin degerlerini asarsa genisler.

Yasam sekli olup olmamasi bir algidir. Mesela kimine gore sosyalizm yasandi hatta komunizm oldu, kimine gore sosyalizm bile yasanmadi.

Ayrica hayal gucu ile ideali karistirmamak lazim. Buradaki ideal, idealizm degildir. Bir beynin kendince varmak istedigi noktadir.

Evet sinirli beyinlerin hayal gucu de sinirlidir. Hayal gucunun ufku beynin her turlu serbestligi ile paraleldir.
 
M

Mor ve Ötesi

Ziyaretçi
Hayir hayalgucumuzu aklin sinirlarindan arindiracagiz ve gelen dusunceyi somuta tasiyacagiz.

Hayal gucunu ben bir yere baglamadim. Hayal gucu numenal yeti algi ve bilgi ufkudur.

Degerler akil ile sinirlidir, dusunce ufku akil sinirinin degerlerini asarsa genisler.

Yasam sekli olup olmamasi bir algidir. Mesela kimine gore sosyalizm yasandi hatta komunizm oldu, kimine gore sosyalizm bile yasanmadi.

Ayrica hayal gucu ile ideali karistirmamak lazim. Buradaki ideal, idealizm degildir. Bir beynin kendince varmak istedigi noktadir.

Evet sinirli beyinlerin hayal gucu de sinirlidir. Hayal gucunun ufku beynin her turlu serbestligi ile paraleldir.

İŞTE SENDE Kİ BİLGİ BU KADAR...

ilk yazdığına,şimdi ki yazdığına ve arada ki tutarsızlığa bak,

1-"Hayir hayalgucumuzu aklin sinirlarindan arindiracagiz ve gelen dusunceyi somuta tasiyacagiz..."
ilk yazdığın ile bu yazdığının arasında bir benzerlik var mı?
bunu yazdıklarımı okuyunca mı anladın...

2-Hayal gucunu ben bir yere baglamadim. Hayal gucu numenal yeti algi ve bilgi ufkudur.
sana hayal gücünü bir yere bağladın diyen mi oldu? hayal gücü,numenal yeti algı ve bilgi ufku falan değildir,hayal gücü beynin doğal işleyiş mekanizmalarından birisidir,hafıza-evrensel hafıza,bilinç-evrensel bilinç ve insan idrak edilmeden farkındalığı yaşanamaz,
öykle numenal yeti,epistemoloji vs ile açıklanamaz...
ezbercilik değil deneyim gerektirrrrrrrr....

3-"Degerler akil ile sinirlidir, dusunce ufku akil sinirinin degerlerini asarsa genisler."
böyle bir cümle kullanabilmek için,önce AKIL İLE İLGİLİ BİLGİLERİN SONA ERMİŞ VE SINIRLARININ ÇİZİLMİŞ OLMASI GEREKİR...
bu sınırlar çizilmeden,değerler akıl ile sınırlıdır demek ancak sınırlı bir akıl ile mümkündür,
düşünce ise aynen hayal gücü gibi sınırsız bir beyin faaliyetidir,
bunu anlamak ta ancak sınırları çizilmemiş bir akıl ile mümkündür...

4-"Yasam sekli olup olmamasi bir algidir. Mesela kimine gore sosyalizm yasandi hatta komunizm oldu, kimine gore sosyalizm bile yasanmadi."
o yazılanlardan bunu algılayabiliyorsan;senin gerçekten 40 fırın ekmeğe ihtiyacın var...

şöyle yazmışım;"hayal gücü" somuta indirgendiğinde hayal gücü olmaktan çıkar ve "yaşam şekli" olur,insanlar hayal ettikleri sürece hayata tutunup yaşam için mücadele ederler,
bunun olabilmesi için de; Hayal gücünün, akıldan ve sınırlardan bahseden beyinlerden uzak olması gerekir,
hoş zaten bu tarz beyinlerin hayal kuracak gücü olması da mümkün değildir..."


insan hayal eder,hayali için çalışır,bu çalışma somutlaştırmaktır ve akıl ile olur,işte bu yaşam şeklidir...
yani;yazın tatili hayal edersin,bunun için çalışırsın ve tatile çıkarsın...(işte yaşam şekli bu...)
komüniz vs anlattıklarının bu masalda yeri yok...

5-"Ayrica hayal gucu ile ideali karistirmamak lazim. Buradaki ideal, idealizm degildir. Bir beynin kendince varmak istedigi noktadir."
işte bu konuda hiç bir bilgi sahibi olmadığına bir örnek daha...
hayal gücü ile ideali karıştırıp komünizm örneği veren sensin...
hayal gücü,akıl ile somuta iner ve yaşam şekli olursa ideal adını alır...
beynin,kendince varmak istediği nokta demek,beynin de sınırlarını biliyor demektir,henüz böyle bir bilgi yok ve sen hala ezbere konuşuyorsun...

6-"Evet sinirli beyinlerin hayal gucu de sinirlidir. Hayal gucunun ufku beynin her turlu serbestligi ile paraleldir."
ilk bakışta yazdıklarımdan birşeyler kaptığın gibi anlaşılıyor...
ama ikinci cümlen tam bir "hayal kırıklığı";eğer,hayal gücüne bir ufuk belirliyorsan ve bunu beynin serbestliğine bağlıyorsan;sen hala beynini ezberlediklerin ile sınırlandırıyorsun ve söylediklerimden hiç bir şey anlamamışsın demektir...
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
İŞTE SENDE Kİ BİLGİ BU KADAR...

ilk yazdığına,şimdi ki yazdığına ve arada ki tutarsızlığa bak,

1-"Hayir hayalgucumuzu aklin sinirlarindan arindiracagiz ve gelen dusunceyi somuta tasiyacagiz..."
ilk yazdığın ile bu yazdığının arasında bir benzerlik var mı?
bunu yazdıklarımı okuyunca mı anladın...

2-Hayal gucunu ben bir yere baglamadim. Hayal gucu numenal yeti algi ve bilgi ufkudur.
sana hayal gücünü bir yere bağladın diyen mi oldu? hayal gücü,numenal yeti algı ve bilgi ufku falan değildir,hayal gücü beynin doğal işleyiş mekanizmalarından birisidir,hafıza-evrensel hafıza,bilinç-evrensel bilinç ve insan idrak edilmeden farkındalığı yaşanamaz,
öykle numenal yeti,epistemoloji vs ile açıklanamaz...
ezbercilik değil deneyim gerektirrrrrrrr....

3-"Degerler akil ile sinirlidir, dusunce ufku akil sinirinin degerlerini asarsa genisler."
böyle bir cümle kullanabilmek için,önce AKIL İLE İLGİLİ BİLGİLERİN SONA ERMİŞ VE SINIRLARININ ÇİZİLMİŞ OLMASI GEREKİR...
bu sınırlar çizilmeden,değerler akıl ile sınırlıdır demek ancak sınırlı bir akıl ile mümkündür,
düşünce ise aynen hayal gücü gibi sınırsız bir beyin faaliyetidir,
bunu anlamak ta ancak sınırları çizilmemiş bir akıl ile mümkündür...

4-"Yasam sekli olup olmamasi bir algidir. Mesela kimine gore sosyalizm yasandi hatta komunizm oldu, kimine gore sosyalizm bile yasanmadi."
o yazılanlardan bunu algılayabiliyorsan;senin gerçekten 40 fırın ekmeğe ihtiyacın var...

şöyle yazmışım;"hayal gücü" somuta indirgendiğinde hayal gücü olmaktan çıkar ve "yaşam şekli" olur,insanlar hayal ettikleri sürece hayata tutunup yaşam için mücadele ederler,
bunun olabilmesi için de; Hayal gücünün, akıldan ve sınırlardan bahseden beyinlerden uzak olması gerekir,
hoş zaten bu tarz beyinlerin hayal kuracak gücü olması da mümkün değildir..."


insan hayal eder,hayali için çalışır,bu çalışma somutlaştırmaktır ve akıl ile olur,işte bu yaşam şeklidir...
yani;yazın tatili hayal edersin,bunun için çalışırsın ve tatile çıkarsın...(işte yaşam şekli bu...)
komüniz vs anlattıklarının bu masalda yeri yok...

5-"Ayrica hayal gucu ile ideali karistirmamak lazim. Buradaki ideal, idealizm degildir. Bir beynin kendince varmak istedigi noktadir."
işte bu konuda hiç bir bilgi sahibi olmadığına bir örnek daha...
hayal gücü ile ideali karıştırıp komünizm örneği veren sensin...
hayal gücü,akıl ile somuta iner ve yaşam şekli olursa ideal adını alır...
beynin,kendince varmak istediği nokta demek,beynin de sınırlarını biliyor demektir,henüz böyle bir bilgi yok ve sen hala ezbere konuşuyorsun...

6-"Evet sinirli beyinlerin hayal gucu de sinirlidir. Hayal gucunun ufku beynin her turlu serbestligi ile paraleldir."
ilk bakışta yazdıklarımdan birşeyler kaptığın gibi anlaşılıyor...
ama ikinci cümlen tam bir "hayal kırıklığı";eğer,hayal gücüne bir ufuk belirliyorsan ve bunu beynin serbestliğine bağlıyorsan;sen hala beynini ezberlediklerin ile sınırlandırıyorsun ve söylediklerimden hiç bir şey anlamamışsın demektir...

Kimin nerden ve neden ne algiladigi mesajlar olarak ortadadir. Okuyanlarda kendi algilarini ortaya koyacaklar ya da kendi algilarina varacaklardir.

Bu ayni zamanda kimin neyi nneden ve nasil ortaya koydugunun da bir belgesidir.

Ama gorunen o ki senin bilgi duzeyin sadece baskasina muhalefet etmek ve karsi cikmak ile sinirlidir.

Bilgi demek, baskasina muhalefet degil; kendi beyin dagarcigindaki bilgileri ortaya koymaktir.

Bunun da hangi yazarlar tarafindan yapildigi mesajlarla ortadadir.
 

IdeaFante

Yeni üye
Yeni Üye
Katılım
21 Kas 2011
Mesajlar
76
Tepkime puanı
0
Puanları
6
Yaş
30
hayalgucumuzu aklin sinirlarindan arindiracagiz ve gelen dusunceyi somuta tasiyacagiz...

Hayal gücünü somuta taşıma derken neyi kastedildiğini tam olarak anlamadım ama böyle bir amaca sahip olmak hayal kurmanın değerini azaltır. Eğer hayal kurmanın hiçbir zaman fizyolojik bir olgu olmanın ötesine geçemeyeceği kanısındaysanız bu dediğime katılmayacaksınızdır. Hayal kurmak fizyolojik ise beynin tahmin edilebilir sınırları ile hiçbir zaman kesişmeyecektir ve onu aklın sınırlarından kurtarmak da fantastik hayaller dışında bir anlam ifade etmeyecektir.

3-"Degerler akil ile sinirlidir, dusunce ufku akil sinirinin degerlerini asarsa genisler."
böyle bir cümle kullanabilmek için,önce AKIL İLE İLGİLİ BİLGİLERİN SONA ERMİŞ VE SINIRLARININ ÇİZİLMİŞ OLMASI GEREKİR...
bu sınırlar çizilmeden,değerler akıl ile sınırlıdır demek ancak sınırlı bir akıl ile mümkündür,
düşünce ise aynen hayal gücü gibi sınırsız bir beyin faaliyetidir,
bunu anlamak ta ancak sınırları çizilmemiş bir akıl ile mümkündür...

Akıl ile ilgili bilgiler sona ermedi sınırlar da net olarak çizilmedi ama bu sınırsızlığı göstermez. Net bir bilgiye sahip olmamamız genelleme yoluyla tahmin edemeyeceğimiz anlamına da gelmez. Düşünmek ve hayal kurmak maddeler aracılığıyla gerçekleşiyor diyorsanız bunların her madde gibi bir sınırının olduğunu siz de kabul ediyorsunuz demektir. Bu sınırların da duyu organlarıyla algılanan olgulardan ibaret olduğunu neden söyleyemeyelim?

 
M

Mor ve Ötesi

Ziyaretçi
Akıl ile ilgili bilgiler sona ermedi sınırlar da net olarak çizilmedi ama bu sınırsızlığı göstermez. Net bir bilgiye sahip olmamamız genelleme yoluyla tahmin edemeyeceğimiz anlamına da gelmez. Düşünmek ve hayal kurmak maddeler aracılığıyla gerçekleşiyor diyorsanız bunların her madde gibi bir sınırının olduğunu siz de kabul ediyorsunuz demektir. Bu sınırların da duyu organlarıyla algılanan olgulardan ibaret olduğunu neden söyleyemeyelim?


zahiri beş duyumuz dışında bir algımız olduğu fikrine ne dersin?
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
Hayal gücünü somuta taşıma derken neyi kastedildiğini tam olarak anlamadım ama böyle bir amaca sahip olmak hayal kurmanın değerini azaltır. Eğer hayal kurmanın hiçbir zaman fizyolojik bir olgu olmanın ötesine geçemeyeceği kanısındaysanız bu dediğime katılmayacaksınızdır. Hayal kurmak fizyolojik ise beynin tahmin edilebilir sınırları ile hiçbir zaman kesişmeyecektir ve onu aklın sınırlarından kurtarmak da fantastik hayaller dışında bir anlam ifade etmeyecektir.

Akıl ile ilgili bilgiler sona ermedi sınırlar da net olarak çizilmedi ama bu sınırsızlığı göstermez. Net bir bilgiye sahip olmamamız genelleme yoluyla tahmin edemeyeceğimiz anlamına da gelmez. Düşünmek ve hayal kurmak maddeler aracılığıyla gerçekleşiyor diyorsanız bunların her madde gibi bir sınırının olduğunu siz de kabul ediyorsunuz demektir. Bu sınırların da duyu organlarıyla algılanan olgulardan ibaret olduğunu neden söyleyemeyelim?

Yani beyinde yaratilan bir fikri, ideolojik, inanc v.s. olarak insanoglu duzenine tasima, mesela tum izmler. Ben konuyu "hayal kurmak" olarak degil, hayal gucu olarak ele aldim. Ikisi farkli seylerdir. Biri olgudur, digeri bu gucun beyinde sekillenmesidir. Zaten beyinde sekillenmesi demek, sinirlanmasi demektir.

Ben akilile ilgili bilgilerden bahsetmiyorum, akilciligin beyni sinirladigindan bahsediyorum. Cunku akilcilik, bir ideolojiye, inanca kendisini dogru olarak algilatirsa; iste onu sahiplenerek ve sabitleyerek savunusuna gecer ve ona dahil edemedegi her turlu bilgiye de sadece karsi cikar. Cunku akil, kendi dogrusunun disinda kalan bir bilgiyi algilayamaz, bilincini bu bilgiye kapatmistir. Iste aklin sabitlemesinin, sahiplenmesinin ve savunmasinin da nedeni budur.
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
Akıl ile ilgili bilgiler sona ermedi sınırlar da net olarak çizilmedi ama bu sınırsızlığı göstermez. Net bir bilgiye sahip olmamamız genelleme yoluyla tahmin edemeyeceğimiz anlamına da gelmez. Düşünmek ve hayal kurmak maddeler aracılığıyla gerçekleşiyor diyorsanız bunların her madde gibi bir sınırının olduğunu siz de kabul ediyorsunuz demektir. Bu sınırların da duyu organlarıyla algılanan olgulardan ibaret olduğunu neden söyleyemeyelim?


zahiri beş duyumuz dışında bir algımız olduğu fikrine ne dersin?

Algi bes duyuda degildir, beyindedir. Bugun insanoglu beynin ancak % 10'unu bilebilmekte ve sadece % 3'unu kullanabilmektedir. O yuzden beynin algisinin arac olarak kendisine sinirsel ilettigi bes duyu organi ile sinirlamak, bilimsel degildir.
 
M

Mor ve Ötesi

Ziyaretçi
Algi bes duyuda degildir, beyindedir. Bugun insanoglu beynin ancak % 10'unu bilebilmekte ve sadece % 3'unu kullanabilmektedir. O yuzden beynin algisinin arac olarak kendisine sinirsel ilettigi bes duyu organi ile sinirlamak, bilimsel degildir.
ama hayal gücünü beyin ile sınırlamak bilimseldir öylemi????

hakkında yüzlerce eser verilip gözlemleri ve uygulamaları örneklenen,ortaya belli disiplinler ile gerçekleştirilen çalışmaları olan "batini beş duyu" ise senin beynin algılamıyor diye yok öyle mi?
 

IdeaFante

Yeni üye
Yeni Üye
Katılım
21 Kas 2011
Mesajlar
76
Tepkime puanı
0
Puanları
6
Yaş
30
Mor ve Ötesi' Alıntı:
zahiri beş duyumuz dışında bir algımız olduğu fikrine ne dersin?

Algılarımız beynimizde oluşuyor. Beynimiz maddeden bağımsız olmadığı için yeni bir tür algıya sebep olacak organımız da maddesel özellikten öteye geçemeyecektir. Sonuçta maddeselliğin verdiği sınır hala mevcut.


evrensel-insan' Alıntı:
Yani beyinde yaratilan bir fikri, ideolojik, inanc v.s. olarak insanoglu duzenine tasima, mesela tum izmler. Ben konuyu "hayal kurmak" olarak degil, hayal gucu olarak ele aldim. Ikisi farkli seylerdir. Biri olgudur, digeri bu gucun beyinde sekillenmesidir. Zaten beyinde sekillenmesi demek, sinirlanmasi demektir.


Evet hayal gücünün beyinde şekillenmesi yani hayal kurmak sınırlamaktır aynı zamanda. Peki bu sınırlamanın sebebi tam olarak ne? Şekli veren beyin olduğu için mi sınırlı yoksa şekil verildiği için mi sınırlı? Yani sınırlamanın sebebi özne mi eylem mi?

evrensel-insan' Alıntı:
Ben akilile ilgili bilgilerden bahsetmiyorum, akilciligin beyni sinirladigindan bahsediyorum. Cunku akilcilik, bir ideolojiye, inanca kendisini dogru olarak algilatirsa; iste onu sahiplenerek ve sabitleyerek savunusuna gecer ve ona dahil edemedegi her turlu bilgiye de sadece karsi cikar. Cunku akil, kendi dogrusunun disinda kalan bir bilgiyi algilayamaz, bilincini bu bilgiye kapatmistir. Iste aklin sabitlemesinin, sahiplenmesinin ve savunmasinin da nedeni budur.


Akılcılığın beyni sınırlaması... Beyin her şekilde düşünebilir yani beynin özü insanlık birikiminden bağımsızdır. Akılcılık ise beynin bu birikimi temel alarak kendine özgü mantık özellikleri yaratmasıyla oluşur. Benim aklıma gelenler bunlar. Sonuç olarak akılcılık beynin sınırlanmış kalıbıdır diyebiliriz. Şimdi tekrar beyne dönelim. Akılcılık beynin sınırlanmış şeklidir dedik ama bu beynin sınırsız olduğu anlamına gelmiyor. Beyin organı da organ olduğu için sınırlanmış değil midir? Siz de katılmıyor musunuz buna?
 
M

Mor ve Ötesi

Ziyaretçi
Beyin organı da organ olduğu için sınırlanmış değil midir? Siz de katılmıyor musunuz buna?
beyin;hayal gücü ve düşünme benzeri eylemleri ile sınırsızdır,maddeye bağımlı da değildir,bazen hiç görmediği bir madde üzerinede hem hayal gücünün çalıştırabilir,hemde düşünebilir,
aksi olsaydı;aksi olsaydı bu kadar gelişme sağlanması mümkün olmazdı...
ayrıca insanın fizik bedeninde olan organlardan bir çoğu sınır tanımaz...
 

IdeaFante

Yeni üye
Yeni Üye
Katılım
21 Kas 2011
Mesajlar
76
Tepkime puanı
0
Puanları
6
Yaş
30
Beyin organı da organ olduğu için sınırlanmış değil midir? Siz de katılmıyor musunuz buna?
beyin;hayal gücü ve düşünme benzeri eylemleri ile sınırsızdır,maddeye bağımlı da değildir,bazen hiç görmediği bir madde üzerinede hem hayal gücünün çalıştırabilir,hemde düşünebilir,
aksi olsaydı;aksi olsaydı bu kadar gelişme sağlanması mümkün olmazdı...
ayrıca insanın fizik bedeninde olan organlardan bir çoğu sınır tanımaz...

Hiç görmediği madde üzerinde hayal gücünü çalıştırabilir ama bunu sinir hücreleriyle yapar. Tüm düşünce ürünümüz milyarlarca sinaps sayesinde oluşuyor. Milyarlarca sinapstan bahsediyoruz. Bunlar düşünme olgusunda farklı elektriksel roller alırlar ve bunların kombinasyonları orantısında düşüncemiz oluşur. Beynimiz sınırlı değilse düşüncelerimiz de sınırlı değildir. Düşüncelerimizin sınırı yoksa bahsettiğim kombinasyonun sonsuz sayıda olduğunu savunmuş oluruz. Sonsuz kombinasyonun oluşması için kombinasyonu oluşturan etmenlerin de sonsuz olması gerekir. Milyarlarca sinaps çok fazla kombinasyonun oluşmasını sağlar ama sonsuz sinapsımız yok.
 
M

Mor ve Ötesi

Ziyaretçi
ama olanları da şu an bizim kavramış halimiz yok,
öyle değil mi?
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
ama hayal gücünü beyin ile sınırlamak bilimseldir öylemi????

hakkında yüzlerce eser verilip gözlemleri ve uygulamaları örneklenen,ortaya belli disiplinler ile gerçekleştirilen çalışmaları olan "batini beş duyu" ise senin beynin algılamıyor diye yok öyle mi?

Bundan sonra seninle bir tek asagidaki baslikta ve senin duzeyinde ve kisisel olarak yazisacagim. O yuzden en azindan site okur kitlesi adina egosal/duygusal bilgi ve dusunce icermeyen kisisel polemik ve satasma tatminini ve sirf muhalifligini o baslikta gosterirsin.

http://www.felsefe.net/istekler-amp...ginden-uzaklasip-konuyu-kisisellestirmek.html
 
M

Mor ve Ötesi

Ziyaretçi
becerebildiğin başka bir şey olmadığını anladığına sevindim...
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç

Yeni Mesajlar

Üst