Düşüncelerimizi Oluşturmakta Özgür müyüz?

düşüncelerimizi oluşturmakta özgürmüyüz...yani ne düşünecegimizi kendimizmi belirliyoruz yada aklımaza gelenlerimi söylüyoruz eger aklımıza gelenleri söylüyorsak nerden geliyorlar?
not:arkadaslar burda konu acarken kendı zıhnımızde dusunupte bır sekılde sonuca varıp kendı gerceklerımızı bulup veya bulamayıp ,burda bulanan dusunen ve palasmak ıstedıgı ıcın burda oldugunu dundugum ksılerden kendı dusuncelerını , baska hıcbır( fılozof , prof.,bakkal, ögrenci......vs.)kimsenin düsüncelırını kopyalayıp yazmamak durumunda gormek daha iyi olmazmı ..... cunku karsımda binyıllar once yasamıs ınsanları degıl suankı zamanda yasayan ınsanların dusuncelerını gormek daha haz verıcı olur (egerkı gecmısten bırılerıyle konusmak ısteseydık kı mumkundegıl sadece okuyarak dınlemek mumkun, burda olmamızın bır anlamı olmazdı).bu yolla tartısarak konularda daha anlamlı bır ılerleme kaydedecegımızı sanıyorum yanı boylece ıster ıstemez cozulmus(anlamlandırılmıs) bır olayda olsa cozemedıklerımız asama asama cozerek gıderız gıbı gelıyor bana ...........

Şimdi bu soruları sormak için de düşünmek gerekiyor. Hani insan iç güdüsel olarak acıkır ama ne yiyeceğine ne kadar yiyeceğine düşünerek karar verir. Bana göre bütün düşüncelerin temeli iç güdülerdir.

verdıgın ornekten yola cıkarsak insan niye acıkır içgudsel olarakmı acıkır yoksa vucudundakı enerjı dengesının bozulmasından kaynaklanan bır uyarı ve bız bunu aclık olarakmı nıtelendırıyoruz ...... ıc gudusel olarak acıktık ve dırek yemek yememız gereklı yada enerjı almamız gereklı nasıl yaparız herkesın aklına baska bısey gelır cogunun aklına daha once yedıgı bısey gelır bunlara bakarak dusuncelkerımızın daha onceden yasamıs oldugumuz seylerın aklımıza gelmesıyle olustugunu yanı hafızadan kaynaklandıgını sonuc olarak cıkarıyoruz ...... yada daha onceden denemedıgımız bısey olusturuyoruz pekı bunu nasıl yaparız kesınlıkle yıne daha önceden yenılebılır(veya yenılebılecegını ogrendıgımız acıktıktan sonra) oldugunu bıldıgımız seylerın kombınasyonlarını denerız .....
burdan dusuncelerımız yasadıgımız dunyayla sınırlı gorunuyor( yemek konusunda) .... ve bunları secme konusunda ıc gudulerıne baglıdır dıyosun ozaman ıc gudu ınsanın elınde olmayan ve mılyonlarca kombınasyondan bırını ( istememıze yardımcı olan) zıhnımızde dunce olmasına sebep olan bişey .
yani ; düşünmek = istemek mi?(1)
bukadar cok secenekten hangısını ıstıyecegımızı ıcgudu belırlıyorsa aslında bız dusuncelerımzn bızım oldugunu sanıyoruz ama alakasız bısekılde ıc gudulerımızn ıstedıklerını mı yerıne getırıyoruz ?( yani ben ve içgudum var ben sadece iç gudunun istedıklerını yapmak zorunda olupta yaptıgım seylerı kendı ısteklerı oldugunu sanan bır canlımıyım?)?
iki temel sorudaha cıktı bu dusunceden yola cıkarak..................

Hayvanlar da iç güdüleriyle yaşarlar. İnsan hayvandan farklı olarak varolduğunun farkında olduğu için iç güdülerini anlamlandırabilmiştir. Hatta onları kısıtlayıp yasaklayarak ahlaki dini toplumsal değerler yaratmıştır.Fakat gene de temelde ilk nokta iç güdüleridir.Örneğin hayvanlar cinsel ihtiyaçlarını doğal olarak yerine getirirler fakat bu durum insanlarda oldukça farklıdır. İç güdü toplumsallaşmıştır. Cinselliğin toplumsal bir yapıya bürünmesi ve bizim bunu düşünerek kabul edip etmememi,z kendi düşüncemiz değildir. Biz zaten varolan bir sistemin içine doğmuşuz. Kimileri kuralalrı kabul ederek yaşar ve kendi düşüncesi sanır. Kimileri de karşı çıkıp aykırı yaşar onlar da kendi düşüncesi sanır fakat aykırı yaşayanların da kendi düşüncesi değildir bu. Varolanın reddidir sadece. Gene varolana göre şekillenmiştir.

düşünmekte elbette özgürüzdür bence.bende içgüdü olarak düşünüyorum.ya da bir refleks... olanlara karşı ne düşüneceğimize hakim olamayız bazen..düşünmek istemediklerimizi düşünürüz... dedim ya olanlara karşı bir refleks göstermiş oluruz...kontrol edemeyiz ama yine de insanın kendisinde kalmalıdır bazı düşündükleri...

Düşüncelerimizde hangimiz özgür olduğunu söyleyebilir?

İçgüdü nün tam olarak nesnel bir tanımı varmışçasına yazılmış bir çok şey fakat bütün dünyada kabul gören ortak bir içgüdü tanımı bulunmamaktadır.
İnsan yaşadığının farkında olsun veya olmasın bir hayvandır.Çabuk gelişebilmiştir.Ama bu insanın hayvan olduğu gerçeğini değiştirmez.Düşünce ''anlam'' ve ''başka'' kavramlarıyla mevcuttur.Düşünce gibi ahlakta öyledir.İçgüdüler ahlaki olamaz.Masturbasyonda olduğu gibi...

İnsan düşünebilen tek canlı türü.Düşünme yeteneği ile yaratılmış.Her an,olumlu yada olumsuz...bir şeyler düşünmek üzeredir insanın sistematiği.
Düşüncelerinden dolayı insan yargılanamaz.İnsana,topluma,doğaya yada başka canlılara vs.zarar verici eyleme dönüşmedikçe kimse düşüncesinden
dolayı suçlanamaz.

Neye göre düşünüyoruz?Bence öncelikle çocuklukta gelişen alt benlik yada bilinç altı etkili.
Kişiliğimiz çocukluğumuzda şekillendiğine göre,düşünce tarzımızda ailemizden aldıklarımız önemli etken.
Çevre faktörü ardından gelir.Bunlar düşündüklerimize etkenler...

Açlık bir histir.İhtiyaçtan doğan bir his..Çünkü;insan yaşamını idame için belirli gıdaları almak üzere programlı olduğundan
enerji ihtiyacı hissettiğinde acıktığını düşünür.

Aslında bu konuya ilişkin tüm cevaplar yaratılış felsefesinin içinde mevcuttur.Ve düşünüldüğünde güzel bir sistemdir.
Hatta akl ederek düşünüldüğünde harika bir sistemdir. Düşünme ve var olma bağlantısı. Hiç tereddüte mahal bırakmaksızın.

Sevgili aksiyom;hangimiz düşüncemizde özgür değilizdir?
Herkes istediği gibi düşünebilir. Düşüncede özgürlük doğal
olarak vardır zaten. Çünkü aklımızdan geçen her şey bize aittir.
Özgür olmadığımız nokta düşüncemizi fikir olarak die getirdiğimizde
aldığımız tepkilerden kaynaklanan alandadır.Hatta bu alanda da
özgürüzdür de;bazı fikirlerimizi eyleme geçirmekte özgür değilizdir.
Her şeyi düşünebiliriz. Ama her düşüncemizi gerçekleştiremeyiz.

Ayrıca hayvanları çok sevmeme rağmen,"insan" denen canlıyı hayvan
olarak düşünmüyorum. Kendisini hayvanlaştıranlar hariç tabii...

özgürlük tek kişiliktir.dolayısıyle düşünceler özgürdür.. ne düşündüğümüzü düşüncelerimizin nereden geldiğini ve daha öncesi bütün cevaplar bizdedir dolayısıyle düşüncelerimizde..engellenen bir faktör yoktur. paylaşılınca düşünceler değişimlere kısıtlamalara uğrar ve çok normaldir. iki özgür düşünce ortak paydayı savunmadıkça birbirlerinin özgürlüklerini kısıtlayan faktörlerdir..uzatmayayım bence insan özgürdür ilk anda yani düşünme anında..

Sevgili monalizi, tam bir özgürlük asla olmayacak hep bir etkileşim var,hep bir taşıyıcılık.Bence Allahta bunu istiyor çokların etkileşiminden doğan bir birlik,çeşitlilikte olan mutlak teklik..Kendiliklerini bilen insanların etkileşimi şimdilik hayalim..
Eskiye baktığımda,özgür hissediyordu/hissetiriliyordu kadının ev hapsi! Özgür hissediyordu insan başkası tarafından seçilen seçilimlerini..Özgürlük sanıyoruz düşlerimizin ünlerini oysa kim diyebilir ki dokunulmamış bir levhayım hala...Düşüncelerim kadarıyla özgür olduğumu sananım ben..Saygılar.

arkadaşlar aslında bu konuya eğer kesin ve evrensel bir cevap verilebilirse çok önemli bazı konularında değerlendirilmesinde etken olacaktır.o konulara şimdilik girmiycem.
kısaca açıklarsam
bizler hür iradeye sahip değiliz.
yaptığımız,düşündüğümüz herşeyin geçmişe dayanan bir sebebi var.
bizler,geçmişimizin yansımasıyız.
geçmiş derken;atalardan gelen kalıtımla geçen,bilinçaltına yerleşen ki bilinçaltı oldukça kompleks
anne karnındayken dahi yerleşen şeyler var
bizler biriktirdiklerimizle düşünürüz
beyinin düşünüp karar verirken kullandığı yada düşünmesini sağladığı şey,karşılaştığı olayla biriktirdiklerini karşılaştırır ne yapacağına böyle karar verir.eğer bilinçaltına sinirlendiğinde birşeyleri vurup kırmalısın bilgisi varsa,kişi sinirlendiği bir olay karşısında şiddete başvurur.örnek çoğaltılabilir.
bilinçaltının yanı sıra hormonel salgı bezlerimizde var etki edebilen.
aklın malzemesi biriktirdiklerimizdir.düşünme tarzımızımızda yine böyle şekillenir.
biz hiçbirşeyi belirlemiyoruz
benim bu yazımı okuduğunuzdaki düşüncelerinizin sebebi ise benim yazımı okumuş olmanızdır.
benim yazımla bildiklerinizi kıyaslarsınız.
eğer benim düşünceme, ''evet doğru söylüyor'' derseniz ve fikirleriniz değişirse vede bu hayatınıza yansırsa,bunun sebebi yine benim yazım olucak.
yada
yanlış olduğunu öngörürseniz
bunun sebebi ise
biriktirdiklerinizden çıkarılan sonuç sonrasında vardığınız ve kabullendiğiniz fikirlere uymaması.
şu an çok iyi toparlayamadım konu akışına göre devam edicem
saygılar...

Yaptığımız, düşündüğümüz herşey ama herşey bir etkileşim zincirinin halkasıdır bana kalırsa. Diğer insanlar, daha doğrusu diğer herşey bu zincirin bazen çok ufak, bazende çok büyük birer parçası olurlar. Hiçliğin içinde yaşadığımızı farzetsek dahi - ki o zaman hiçlik olmaktan çıkar - , bu seferde bu hiçliği sorgulayıp ona göre düşünmeyecekmiyiz ? Düşüncelerimiz oluşurken her zaman bir öntetikleyici olur, etkiler düşünme şeklimizi. Saygılar.

hitman44' Alıntı:

Yaptığımız, düşündüğümüz herşey ama herşey bir etkileşim zincirinin halkasıdır bana kalırsa. Diğer insanlar, daha doğrusu diğer herşey bu zincirin bazen çok ufak, bazende çok büyük birer parçası olurlar. Hiçliğin içinde yaşadığımızı farzetsek dahi - ki o zaman hiçlik olmaktan çıkar - , bu seferde bu hiçliği sorgulayıp ona göre düşünmeyecekmiyiz ? Düşüncelerimiz oluşurken her zaman bir öntetikleyici olur, etkiler düşünme şeklimizi. Saygılar.

Genişletmek için tıkla ...

Düşüncelerime dil olduğun için teşekkürler.Evet her seferinde yeni bir halka,bazen bu halkaları biz bile kontrol edemiyoruz.Bilinç dışımızla kim bilir nasıl oynanıyor/oynanmıştır...Bu yüzdendir ki beynimizin beyinsizliğine,kısıtlı özgürlüğümle haykırıyorum!Saygılar.

Zamanım olmadığından yorumları okumadan ileti gönderiyorum, kusuruma bakmayın, konu güzel geldiği için yazmak istiyorum affınıza sığınarak..
Düşüncelerimizi oluşturmada özgür olduğumuzu düşünüyorum ama düşünmede değil.. Yani düşüncelerimiz o zamana kadarki düşünce birikimlerimizden ortaya çıkar, mani olamayız.. Bu yüzdendir ki bir çok kültürde genç yaşın önemi büyüktür, karakter için.. O ana kadar o olayla topladığın düşünceler, görüşlerin neyse çıkar ortaya, bunun için kendimizi yalnız kaldığımızda bir nevi eğitmemiz öğütlenebilir.. Kendini yetiştirmek gibi..

Öncelikle,herkese merhaba Bugün üye oldum.
Bizler bilgi birikimimize,bilinçaltımıza göre düşünürüz.Düşünürken özgürüz;Ama eyleme geçerken...Tartışılır.
Aslında çoğu zaman egosal kimliğimizin baskısıyla düşünürüz.Egolardan sıyrılabildiğimiz ölçüde özgürüz...

Düşüncelerin oluşturulmasında özgür olunduğuna inanıyorum ama sunulmasında özgürlükten bahsedebileceğimi sanmıyorum.

Teşekkürler