- Konbuyu başlatan
- #1
- Katılım
- 1 Kas 2012
- Mesajlar
- 3,434
- Tepkime puanı
- 1
- Puanları
- 0
- Yaş
- 68
Bilindigi gibi diktator soylem ve uygulamalarinda "eski tas eski hamam"
Yalniz yapilan yeni kabine degisikliginden sonra, diktatorun; provakotif, hipokritik ozellgi kendinden kabineye gecmis durumda.
Bunun en guzel ornegi son TIR olayi guya " TIR Turkmenistan'a yardim goturuyormus"
Basta bu soylemi Turkmenistan yalanladi. Peki sormazlar mi? "be kardesim, ne var bunda bakalim TIR'da ne var, dedigin gibi yardim malzemesi varsa; sorun yok" Peki ne oldu savcinin verdigi gorevi vali onledi jandarma uygulamadi savci tek basina kaldi ve davadan degisti. TIR'da "sirri kadem basti"
Yolsuzluk kara para aklama rusvet davasindaki ikinci dalga, bir kac is adaminin mal varligina el koymak ile sinirli kaldi.
Gelelim su an en guncel konuya.
"Ergenekon, Balyoz gibi davalar askere kurulmus bir komplodur" aciklamasindan sonra ortalik karisti. Diktatorden cit yok. Bu arada E.Alan hala icerde ve sadece iki BDP'li milletvekili serbest birakildi ve diger ucu ile de ihlal olduguna karar verildi.
TBMM baskaninin aciklamasi ise hem itiraf hem de evlere senlik kisaca AKP'nin devleti yargiyi adaleti bitirdigini" ortaya konusarak itiraf etti.
Bu arada cemaat ile ilgili her turlu sorusturma basladi.
Neyse bu kadar yogun gundem de, en son olan Barolar baskani Feyzioglu'nun hem cumhurun hem de hukumetin basi ile yaptigi gorusmeler ve sonrasi yaptigi basin toplantisi idi.
Sanki diktatorun "basina tas dusmus/kafasini sert bir kayaya carpmis" gibi, Feyzioglu'nun talep ve aciklamalarini "onayladigini/sicak baktigini" Feyzioglu kendi soyledi.
Belki de 11 yiilik diktatorun iktidarinda, bu onun ilk OTOKRASISININ DARBE ALMASIYDI.
Bunun nedenine gecmeden once; TSK ile pazartesi gununden itibaren baslayacak gelismeleri aktaralim.
Bilindigi gibi buu davalari diktator direktifinde ve tarafligida ozel yetkili mahkemeler yurutuluyordu. Sonradan bu mahkemelerin sona erdirilmesi ve yetkilerinin kaldirilmasi temelinde; TSK davalari devam etti biri yargilandi digeri yargi asamasinda.
Iste burada Feyzioglu bu hukuksuzlugu su sozler ile acikladi "siz ilaclarin satilmasini yasakliyorsunuz, yalniz elde olan stoklar bitsin diye yasakladiginiz ilaclarin satisina devam ediyorsunuz. Yani ilaclar eliyle onu kullananlasri olume mahkum ediyorsunuz.
Yine Feyzioglu'nun aciklamasina gore bu gorusmelerden cikan karar su. Basta af soz konusu degil; bu iceride tutuklu olanlarin masumiyet kasrinesine bir hakaret yani sucun kabulu anlamina gelir.
Peki ne olacak iki set olacak.
Ortadan kalkmis ozel mahkemelerin verdigi yargi bozulacak ve davalar yeniden gorulecek.
Yargi asamasinda olanlar da yeni "adil/hukuki" mahkemelerde yeniden gorusulecek.
Kisaca herkesin beklentisi bir komplo uzerine kurulan bu tutuklamalardaki tum tutuklularin sahte belgeler ile tutuklandigi yargilandigi ve elde olan delillerin yetersizliginden de TUMUNUN BERATI. Dikkat edelim tahliyesi degil, berati.
Burada Feyzioglu, her turlu hak ve ozgurluk temelli evrensel hukukun tarafsizligina da eginerek; "burada KCK v.s. gibi bir ayrim yok, hukuk herkes icindir" diyerek bu konuya da aciklik getirdi.
Hatta burada suc temelli teror ayrimina da karsi cikti. Cunku ortada herangibirinin teroir orgutu oldugunu ortaya koyacak bir delil bulunmuyor. Bilindigi gibi ebn basta hahamin acikladigi gibi tum deliller duzmece ve sonradan eklenme.
Peki iyi guzel de, bugune kadar "dedigim dedik/caldigim duduk" diyen diktatordeki bu "yumusamayi" nasil algilamak lazim.
Bilindigi gibi AKP teror partisindeki calkanti bir turlu bitmiyor ve her turlu parti yetkilisinin yaptigi kendilerince "vicdanli/insanlik iceren" aciklamalasr diktatorun ne yaptiklari ne de soylemleri ile uzlasi halinde.
Kisaca her bir aciklama, sadece AKP ve basi diktatorun yeni bir "hatasini/pisligini/otoritesini/" v.s. ortaya cikariyor.
Bir TBMM baskaninin "yargi olmustur/devlet olmustur" aciklamasi neyin aciklamasidir butun bunlari "olduren" kendi savundugu partisi ve kendi biat ettigi diktatoru degil midir?
Su anki taktik, sanki 11 yildir basta olan onlar degillermis gibi "paralel devletten/yargiya mudaheleden" bahsediyorlar. Yani "biz magduruz" edebiyatina yastmaya calisiyorlar.
Toplum artik bunu yemiyor. Cunku devleti de olduren yasrgiyi da olduren kuvvetler ayriligini da bitiren sirf bunun icin her turlu kabine dahil, gorev degisikligine ulke tarihinde gorulmemis yogunlukta giden diktator ve emir erleri degil mi?
Su anda diktatorun tek "dedigi dedik caldigi duduk" soylem ve davranisi ve de uygulayisi, oglu Bilal'in sorgulanmamasi temelinde; biliyor ki, OGLU SORGULANIRSA SONUCTA YOLSUZLUGUN KARA PARA AKLAMANIN RUSVETIN HER TURLU IHALE SAHTECILIGININ BANKALARIN HORTUMLANMSININ IZNINI DE VEREN UYGULAMASINI DA YIONLENDIREN KENDISI, YANI "BUYUK PATRON"
Iste o yuzden ortada gun gibi asikar yolsuzlugun uzerine gidecegine hem "kim yapti" temelli ortbasa ve dikkati baska yere cekmeye calisiyor, hem de bu yolsuzlugu ortaya cikaracak olanlara goz dagi veriyor ve gorevden aliyor.
Iste belki de bu TSK daki "yumusama" bir oy kaygisi.
Soyle bir bakalim Basta "taraf olmayan bertaraf olur/dindar-kindar yetistirme" de gelinen nokta. "Dostum Esad'dan, Dusmanim Esed. Orta Dogu'daki her turlu nufuzun cokusu, Iran Suriye yakinlasmasi, Misir olayi, Libya olayi, O.Dogu batakliginda hem dini mezhepsel hem de milli/etnik terore sadece destek ve yataklik degil; uklke bunyesinde her turlu terorist konuclanma ve teroru besleme calismasi. Iste son TIR ve daha onceki iki TIR olayi buna ornek, Kamplarim milletvekillerine ziyaret yasagi buna ornek. Bugun BM ve AB AKP'yi teror orgutu ilan etme asamasinda.
Peki bakalim simdi, her turlu sahtecilik % 10 baraji kiyagi bunyesinde de olsa AKP ye oy veren % 49 da kimler vardi ve bunlar bugun artik AKP'ye oy verir mi?
Laiberaller, ikinci cumhuriyetciler-Cemaat temelli MGK kararlarini ve dersane sonrasi krizi ortaya atan onlar.
Askeri vesayet karsitlari-Sivil vesayetin ve ulkenin otokrasiye gittiginin farkindalar
Milliyetciler- Teokratikm bir devlet kurulmak isten diginin farkindalar
Milliyetci olmayan, askei vesayete karsi cikan; ilericiler, solcular, sosyalistler- Herhalde bunlarda artik neyin ne oldugunu algilamistir.
Soldan bekledigini alamayanlar- Diktatorun isteklerini karsilayamayacaginin farkindalar.
Aleviler/ermeniler ya da gayri muslimler-Orta dogu da yapilanlar temelinde sadece sunni seri tarafin gecerli oldugunun farkindalar
Gayri turkler-kurdler- Son Diyarbakir govde gosterisinde, hicc bir zaman istemedikleri ayrilmanin kendilerine BOP temelinde dayatildiginin farkindalar. Ustelik sosyo-etik hak olarak sadece klavye ozgurlugu "kazandilar" Kisaca kullanildiklarfinin farkina vardilar.
Her turlu halk kesimi isci koyl memur v.s.- gecim isten atilma yoksulluk ve aclik ile bogusmaktalar
Genclik-Iki dalda ulusalci genclik ve gezi gencligi Diktatore ilk korkuyu tattiranlar
Gencligin destekcileri- Eb eveynler kurumlar ve kuruluslar onlarin ihtiyacinda gorevini yerine getiren saglik gorevlileri
Dindarlar, dini sadece bir uygulama ve inanc olarak degerlendirenler- Diktatorun yalanlari talanlari yolsuzlugu yetim hakkina el koyus, kisaca diktatrun dini sadece kendi cikari adina kullandiginin farkinda olanlar ve kafasi karisiklar. Buna turbanlilar da dahil.
Kisaca ileri demokrasi gelisen buyuyen ulke AB'ye girecek ulke O.Dogu sefligi, v.s. nin sadece "taraf olan icin oldugu" nu gorduler. Her turlu dindar ve kindar nesil yetistiriminin temelinin 4+4+4 ile atilmasi, T.C ibaresinin ve her turlu T.C.Kurulus degerlerinin tek tek ortadan kalkmasi; bilimin rafa kaldirilmasi, toplumun her turlu dini/mezhepsel milli/etnik ve de her turlu sosyo-etik temelde ayristirilmasi kutuplastirilmasi ve taraf karsi taraf ayriminin her dalda medyada kamuoyunda siyasette adalette v.s. uygulamaya konmasi.
Hi bir kurumun Anayasa da belirtildigi gibi gorevini yapamamasi.
Kisaca DIKTATORYUN KURMAK ISTEDIGI OTOKRATIK VE OTOKRAT OLARAK SADECE ONUN IKI DUDAGI ARASINDAN CIKACAK HER NE ISE ONA BIAT VE ONUN UYGULANMASI.
Gezinin hak ve ozgurluk uyanisi/uyandirisi, 17 Araligin 11 yilda neden nasil ve hangi yolla siyasetin basinda olanin zengin oldugu gemicikler aldigini ortaya cikarmasi.
Demekki geriye sadece Diktatore "ol de senin icin oluruz, sana dokunmak kutsaldir, senin yuzunu goren cennetliktir, senin g.t.nun kiliyim," temelli "Allahuekber" ciler kaliyor. Hizbullah'i buna dahil etmek gerekir. Bir de oy adina, T.C. vatandasi yapilan Suriyelileri hesaba katmak gerek.
Bu arada bu cumhurbaskani kimdir.nedir ne ise yarar yetkileri nedir, bence oturup anayasayi bir okumasi lazim. Yoksa "o yanlistir bunun ustune gitmek lazimdir" v.s. gibi demogojiler ile ustelik yururluge konmayan soylemler ile kimse cumhurun basinin varligini hissetmiyor.
Son durum. AKP tuzugune gore diktatorun ve bircogunun milletvekili olamamasi. Yerel secimlerde, nereleri ele gecirecegi.
En onemlisi de, madem CUMHURBASKANINI HALK SECECEK, KIMSE ACABA BU HALKIN DIKTATORU CUMHURBASKANI SECECEGINI DUSUNEN VAR MI?
Yoksa orda da bir hile, ya da TOPLUMUMUZUN MILLET DEGIL DE MINNET EDEN BIAT EDEN UMMET OLDUGUNA MI SAHIT OLAC AGIZ.
Oyle ise vah bu ulkenin haline.
Demekki "her seyi abartmisiz, gercekleri gormek yerine; gormek istedigimizi gormusuz" demektir.
Cumhurun basi secimi bir yerde ulke ve toplumumuzun ne beyin duzeyine sahip oldugunu ortaya koyacak.
Cunku boyle bir secim; katilimci demokrasinin en cagdas secimidir.
Tabi sececek olanlar birey ise ve KENDI SERBEST IRADESI ILE SECECEK ISE. Yoksa bir asiret aga v.s. "benim oyum diktatore" deyip; emrindeki yuzlere binlere boyun egdiriyor ve hukmediyorsa; hala tehlike var demektir.
Iste bu da bizim hala NE KADAR FEODAL OLUP OLMADIGIMIZIN GOSTERGESI OLACAKTIR.
Tum soru; biz neyiz
FEODAL BIRF UMMET MIYIZ?
KENDI KARAR VEREN MILLET MIYIZ?
Iste asrin sorusu ve yaniti da ulkenin gelecegi hem 2023 hem de 2071 hedefi.
Yalniz yapilan yeni kabine degisikliginden sonra, diktatorun; provakotif, hipokritik ozellgi kendinden kabineye gecmis durumda.
Bunun en guzel ornegi son TIR olayi guya " TIR Turkmenistan'a yardim goturuyormus"
Basta bu soylemi Turkmenistan yalanladi. Peki sormazlar mi? "be kardesim, ne var bunda bakalim TIR'da ne var, dedigin gibi yardim malzemesi varsa; sorun yok" Peki ne oldu savcinin verdigi gorevi vali onledi jandarma uygulamadi savci tek basina kaldi ve davadan degisti. TIR'da "sirri kadem basti"
Yolsuzluk kara para aklama rusvet davasindaki ikinci dalga, bir kac is adaminin mal varligina el koymak ile sinirli kaldi.
Gelelim su an en guncel konuya.
"Ergenekon, Balyoz gibi davalar askere kurulmus bir komplodur" aciklamasindan sonra ortalik karisti. Diktatorden cit yok. Bu arada E.Alan hala icerde ve sadece iki BDP'li milletvekili serbest birakildi ve diger ucu ile de ihlal olduguna karar verildi.
TBMM baskaninin aciklamasi ise hem itiraf hem de evlere senlik kisaca AKP'nin devleti yargiyi adaleti bitirdigini" ortaya konusarak itiraf etti.
Bu arada cemaat ile ilgili her turlu sorusturma basladi.
Neyse bu kadar yogun gundem de, en son olan Barolar baskani Feyzioglu'nun hem cumhurun hem de hukumetin basi ile yaptigi gorusmeler ve sonrasi yaptigi basin toplantisi idi.
Sanki diktatorun "basina tas dusmus/kafasini sert bir kayaya carpmis" gibi, Feyzioglu'nun talep ve aciklamalarini "onayladigini/sicak baktigini" Feyzioglu kendi soyledi.
Belki de 11 yiilik diktatorun iktidarinda, bu onun ilk OTOKRASISININ DARBE ALMASIYDI.
Bunun nedenine gecmeden once; TSK ile pazartesi gununden itibaren baslayacak gelismeleri aktaralim.
Bilindigi gibi buu davalari diktator direktifinde ve tarafligida ozel yetkili mahkemeler yurutuluyordu. Sonradan bu mahkemelerin sona erdirilmesi ve yetkilerinin kaldirilmasi temelinde; TSK davalari devam etti biri yargilandi digeri yargi asamasinda.
Iste burada Feyzioglu bu hukuksuzlugu su sozler ile acikladi "siz ilaclarin satilmasini yasakliyorsunuz, yalniz elde olan stoklar bitsin diye yasakladiginiz ilaclarin satisina devam ediyorsunuz. Yani ilaclar eliyle onu kullananlasri olume mahkum ediyorsunuz.
Yine Feyzioglu'nun aciklamasina gore bu gorusmelerden cikan karar su. Basta af soz konusu degil; bu iceride tutuklu olanlarin masumiyet kasrinesine bir hakaret yani sucun kabulu anlamina gelir.
Peki ne olacak iki set olacak.
Ortadan kalkmis ozel mahkemelerin verdigi yargi bozulacak ve davalar yeniden gorulecek.
Yargi asamasinda olanlar da yeni "adil/hukuki" mahkemelerde yeniden gorusulecek.
Kisaca herkesin beklentisi bir komplo uzerine kurulan bu tutuklamalardaki tum tutuklularin sahte belgeler ile tutuklandigi yargilandigi ve elde olan delillerin yetersizliginden de TUMUNUN BERATI. Dikkat edelim tahliyesi degil, berati.
Burada Feyzioglu, her turlu hak ve ozgurluk temelli evrensel hukukun tarafsizligina da eginerek; "burada KCK v.s. gibi bir ayrim yok, hukuk herkes icindir" diyerek bu konuya da aciklik getirdi.
Hatta burada suc temelli teror ayrimina da karsi cikti. Cunku ortada herangibirinin teroir orgutu oldugunu ortaya koyacak bir delil bulunmuyor. Bilindigi gibi ebn basta hahamin acikladigi gibi tum deliller duzmece ve sonradan eklenme.
Peki iyi guzel de, bugune kadar "dedigim dedik/caldigim duduk" diyen diktatordeki bu "yumusamayi" nasil algilamak lazim.
Bilindigi gibi AKP teror partisindeki calkanti bir turlu bitmiyor ve her turlu parti yetkilisinin yaptigi kendilerince "vicdanli/insanlik iceren" aciklamalasr diktatorun ne yaptiklari ne de soylemleri ile uzlasi halinde.
Kisaca her bir aciklama, sadece AKP ve basi diktatorun yeni bir "hatasini/pisligini/otoritesini/" v.s. ortaya cikariyor.
Bir TBMM baskaninin "yargi olmustur/devlet olmustur" aciklamasi neyin aciklamasidir butun bunlari "olduren" kendi savundugu partisi ve kendi biat ettigi diktatoru degil midir?
Su anki taktik, sanki 11 yildir basta olan onlar degillermis gibi "paralel devletten/yargiya mudaheleden" bahsediyorlar. Yani "biz magduruz" edebiyatina yastmaya calisiyorlar.
Toplum artik bunu yemiyor. Cunku devleti de olduren yasrgiyi da olduren kuvvetler ayriligini da bitiren sirf bunun icin her turlu kabine dahil, gorev degisikligine ulke tarihinde gorulmemis yogunlukta giden diktator ve emir erleri degil mi?
Su anda diktatorun tek "dedigi dedik caldigi duduk" soylem ve davranisi ve de uygulayisi, oglu Bilal'in sorgulanmamasi temelinde; biliyor ki, OGLU SORGULANIRSA SONUCTA YOLSUZLUGUN KARA PARA AKLAMANIN RUSVETIN HER TURLU IHALE SAHTECILIGININ BANKALARIN HORTUMLANMSININ IZNINI DE VEREN UYGULAMASINI DA YIONLENDIREN KENDISI, YANI "BUYUK PATRON"
Iste o yuzden ortada gun gibi asikar yolsuzlugun uzerine gidecegine hem "kim yapti" temelli ortbasa ve dikkati baska yere cekmeye calisiyor, hem de bu yolsuzlugu ortaya cikaracak olanlara goz dagi veriyor ve gorevden aliyor.
Iste belki de bu TSK daki "yumusama" bir oy kaygisi.
Soyle bir bakalim Basta "taraf olmayan bertaraf olur/dindar-kindar yetistirme" de gelinen nokta. "Dostum Esad'dan, Dusmanim Esed. Orta Dogu'daki her turlu nufuzun cokusu, Iran Suriye yakinlasmasi, Misir olayi, Libya olayi, O.Dogu batakliginda hem dini mezhepsel hem de milli/etnik terore sadece destek ve yataklik degil; uklke bunyesinde her turlu terorist konuclanma ve teroru besleme calismasi. Iste son TIR ve daha onceki iki TIR olayi buna ornek, Kamplarim milletvekillerine ziyaret yasagi buna ornek. Bugun BM ve AB AKP'yi teror orgutu ilan etme asamasinda.
Peki bakalim simdi, her turlu sahtecilik % 10 baraji kiyagi bunyesinde de olsa AKP ye oy veren % 49 da kimler vardi ve bunlar bugun artik AKP'ye oy verir mi?
Laiberaller, ikinci cumhuriyetciler-Cemaat temelli MGK kararlarini ve dersane sonrasi krizi ortaya atan onlar.
Askeri vesayet karsitlari-Sivil vesayetin ve ulkenin otokrasiye gittiginin farkindalar
Milliyetciler- Teokratikm bir devlet kurulmak isten diginin farkindalar
Milliyetci olmayan, askei vesayete karsi cikan; ilericiler, solcular, sosyalistler- Herhalde bunlarda artik neyin ne oldugunu algilamistir.
Soldan bekledigini alamayanlar- Diktatorun isteklerini karsilayamayacaginin farkindalar.
Aleviler/ermeniler ya da gayri muslimler-Orta dogu da yapilanlar temelinde sadece sunni seri tarafin gecerli oldugunun farkindalar
Gayri turkler-kurdler- Son Diyarbakir govde gosterisinde, hicc bir zaman istemedikleri ayrilmanin kendilerine BOP temelinde dayatildiginin farkindalar. Ustelik sosyo-etik hak olarak sadece klavye ozgurlugu "kazandilar" Kisaca kullanildiklarfinin farkina vardilar.
Her turlu halk kesimi isci koyl memur v.s.- gecim isten atilma yoksulluk ve aclik ile bogusmaktalar
Genclik-Iki dalda ulusalci genclik ve gezi gencligi Diktatore ilk korkuyu tattiranlar
Gencligin destekcileri- Eb eveynler kurumlar ve kuruluslar onlarin ihtiyacinda gorevini yerine getiren saglik gorevlileri
Dindarlar, dini sadece bir uygulama ve inanc olarak degerlendirenler- Diktatorun yalanlari talanlari yolsuzlugu yetim hakkina el koyus, kisaca diktatrun dini sadece kendi cikari adina kullandiginin farkinda olanlar ve kafasi karisiklar. Buna turbanlilar da dahil.
Kisaca ileri demokrasi gelisen buyuyen ulke AB'ye girecek ulke O.Dogu sefligi, v.s. nin sadece "taraf olan icin oldugu" nu gorduler. Her turlu dindar ve kindar nesil yetistiriminin temelinin 4+4+4 ile atilmasi, T.C ibaresinin ve her turlu T.C.Kurulus degerlerinin tek tek ortadan kalkmasi; bilimin rafa kaldirilmasi, toplumun her turlu dini/mezhepsel milli/etnik ve de her turlu sosyo-etik temelde ayristirilmasi kutuplastirilmasi ve taraf karsi taraf ayriminin her dalda medyada kamuoyunda siyasette adalette v.s. uygulamaya konmasi.
Hi bir kurumun Anayasa da belirtildigi gibi gorevini yapamamasi.
Kisaca DIKTATORYUN KURMAK ISTEDIGI OTOKRATIK VE OTOKRAT OLARAK SADECE ONUN IKI DUDAGI ARASINDAN CIKACAK HER NE ISE ONA BIAT VE ONUN UYGULANMASI.
Gezinin hak ve ozgurluk uyanisi/uyandirisi, 17 Araligin 11 yilda neden nasil ve hangi yolla siyasetin basinda olanin zengin oldugu gemicikler aldigini ortaya cikarmasi.
Demekki geriye sadece Diktatore "ol de senin icin oluruz, sana dokunmak kutsaldir, senin yuzunu goren cennetliktir, senin g.t.nun kiliyim," temelli "Allahuekber" ciler kaliyor. Hizbullah'i buna dahil etmek gerekir. Bir de oy adina, T.C. vatandasi yapilan Suriyelileri hesaba katmak gerek.
Bu arada bu cumhurbaskani kimdir.nedir ne ise yarar yetkileri nedir, bence oturup anayasayi bir okumasi lazim. Yoksa "o yanlistir bunun ustune gitmek lazimdir" v.s. gibi demogojiler ile ustelik yururluge konmayan soylemler ile kimse cumhurun basinin varligini hissetmiyor.
Son durum. AKP tuzugune gore diktatorun ve bircogunun milletvekili olamamasi. Yerel secimlerde, nereleri ele gecirecegi.
En onemlisi de, madem CUMHURBASKANINI HALK SECECEK, KIMSE ACABA BU HALKIN DIKTATORU CUMHURBASKANI SECECEGINI DUSUNEN VAR MI?
Yoksa orda da bir hile, ya da TOPLUMUMUZUN MILLET DEGIL DE MINNET EDEN BIAT EDEN UMMET OLDUGUNA MI SAHIT OLAC AGIZ.
Oyle ise vah bu ulkenin haline.
Demekki "her seyi abartmisiz, gercekleri gormek yerine; gormek istedigimizi gormusuz" demektir.
Cumhurun basi secimi bir yerde ulke ve toplumumuzun ne beyin duzeyine sahip oldugunu ortaya koyacak.
Cunku boyle bir secim; katilimci demokrasinin en cagdas secimidir.
Tabi sececek olanlar birey ise ve KENDI SERBEST IRADESI ILE SECECEK ISE. Yoksa bir asiret aga v.s. "benim oyum diktatore" deyip; emrindeki yuzlere binlere boyun egdiriyor ve hukmediyorsa; hala tehlike var demektir.
Iste bu da bizim hala NE KADAR FEODAL OLUP OLMADIGIMIZIN GOSTERGESI OLACAKTIR.
Tum soru; biz neyiz
FEODAL BIRF UMMET MIYIZ?
KENDI KARAR VEREN MILLET MIYIZ?
Iste asrin sorusu ve yaniti da ulkenin gelecegi hem 2023 hem de 2071 hedefi.