Din afyon mudur?

Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Felsefi Tartışmalar kategorisinde seyduna tarafından oluşturulan Din afyon mudur? başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 11,072 kez görüntülenmiş, 54 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Felsefi Tartışmalar
Konu Başlığı Din afyon mudur?
Konbuyu başlatan seyduna
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan coco1903

seyduna

Yeni üye
Yeni Üye
Katılım
25 Ocak 2010
Mesajlar
88
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
39
"Din, toplumların afyonudur." Marx


Sizce; din, kitleleri uyuşturan bir afyon mudur yoksa kitlelerin acılarını kesen/uyuşturan, merhem/panzehir midir?
 

mochouishle

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
24 Ocak 2010
Mesajlar
5
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
33
Insanlar bence tüm yaşamları boyunca kendilerine afyon ararlar. Eğer bir şeylere bağlanmasalar mutlu olabileceklerini düşünmüyorum. Kötü zamanlarda kendinden büyük bir güce inanma eğilimi vardır. Bu bir ideoloji,bir din olabilir. Bu nedenle din evet bazen afyondur ama bu o kadar da kötü birşey değildir
 
M

monaliza

Ziyaretçi
Din'in doğru şekliyle öğrenilip uygulandığında afyon olacağına inanmıyorum. Neden olsun ki?Hatta doğru inanç sahibi insanların vicdanları daha güçlüdür. Bir gün Allah'a hesap vereceğimi düşünerek, intikam almak yerine çok insanı affetmişimdir.Özgürlüğüme fazlaca düşkün bir insan olarak, dini inancım olmasından son derece memnunum,kendi adıma.
 

telrunya

Düşünür Üye
Yeni Üye
Katılım
18 Kas 2009
Mesajlar
531
Tepkime puanı
2
Puanları
18
Yaş
33
"İnsan kolay inanan bir canlıdır. Birşeylere inanmak zorundadır; inanmak için iyi bir sebep bulamadığında elindeki kötu sebeplerle yetinir." Russell

Olay bundan ibarettir. İnsan birşeylere inanmak, varlığını bir sebebe dayandırmak ister hep.. Din de bu ihtiyaçtan doğmuştur. Hangisi daha makul geliyorsa ona inanır. Dinlerin doğuşuna ve o zamanki şartlara dikkat edersek, ne olduğunu anlarız. En azından sorulan soruya cevaben..
 

Mühendis

Meraklı Üye
Yeni Üye
Katılım
3 Eki 2009
Mesajlar
271
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
67
Marks’ın bu sözünde , dinin egemen sınıflar tarafından kullanılarak topluma bir göz boyama-uyuşturma- ilizyon örtüsü etkisi olduğunun teşhiri ve eleştirisi vardır.
Bu konuda size; Marksizm ve Din - Alan Woods önerebilirim.
 

şehrin yabancısı

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
22 Şub 2009
Mesajlar
426
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
52
Din afyon mudur?
"Din, toplumların afyonudur." Marx


Sizce; din, kitleleri uyuşturan bir afyon mudur yoksa kitlelerin acılarını kesen/uyuşturan, merhem/panzehir midir? diyorsunuz;

öncelikle sorudaki tezatlığı söylemek isterim.din bir afyonsa neye karşı uyuşturulmak istenmiştir toplum? itaat etmeyemi,etmeyenleri korkutmak içinmi evet.toplumun acılarını kesmek... din hangi acıyı keser,acıtan nedir hangi acı dinle uyuşur fizikselmi,ruhsalmı.devamında diyorsunuz ki,merhem panzehir midir? panzehir neye karşı kullanılır? acıyamı soruyu dikkatle okursanız içindeki çelişikiyi görürsünüz. fakat yinede ilk cümle üzerinden yola çıkarsak soru hali doğrudur.

bu konuda nettee olsun çevremizde olsun belli bilinç akıl seviyesi ile buna evet diyebiliriz. fakat ne yazık ki toplum sadece bizden oluşmuyor. diğer arkadaşların da söylediklerine katılıyorum. din insanların manevi duygularını doldurur. olmazsa korkunç bir boşluk oluşur. insanın ilk varoluşu ve kendini sorgulamaya başladığndan beri siz dersiniz din ben derim nanevi boşluk bir şekilde doldurulur. yaşadığımız çağda insan bunu sorgulasada din bununönünü kesmiştir bütün dinlerde bunu inkarının azabı var denir.yokluğu he ryönüyle korkutur.geldiğimiz noktada günümüz dünyasında insan kötü olan şeyleri sadece tanrı korkusuyla vazgeçiyor ve iyiliği ise yine diğer dünyada rahat etmek için yaptığını söylüyorsa insanlık ne kadar yol almıştır.din normal diye nitelendiridğim insanlar için olmalıdır. yoksa acılarını nasıl hafifletirler. tek sığınaktır.insanlığın bir gün kendi kavramını oluşturduğu zaman dine ihtiyaç kalmayacaktır.
 

köle

Üye
Yeni Üye
Katılım
14 Eyl 2009
Mesajlar
146
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
39
Dinin afyon olduğunun bilgisi buralara gelmedi mi?
 
M

monaliza

Ziyaretçi
Benim mantığıma DİN olgusu ters düşmüyor arkadaşlar. Kendimi onca güçlü hissetmeme karşın, o kadar çok olay karşısında aciz kalabiliyorum ki. Genel anlamda mutlak gücü elinde tutan bir sahibin olması beni hiç rahatsız etmiyor. Her şeyin sahibi olan yüce bir varlığın da bazı kuralları olması kadar doğal ne olabilir ki? Ayrıca bu kuralları irdelediğimde, hepsinin insan huzuru ve toplum düzenine dayalı olduklarını görüyorum. Sorun "ANLAMAMAK"TA bence. Ya da dini çıkarı için yanlış veya bilinçsizce lanse edenlerde.

Gerçek öğretisiyle alındığında, tin ve mantık süzgecinden doğru algılama ile geçirildiğinde, pozitif düşünüldüğün de DİN AFYON DEĞİL, KURTARICIDIR...Bence...
 

melaike

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
26 Ocak 2010
Mesajlar
10
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
32
Din toplum düzenini sağlamak için doğaüstü olaylara, mucizelere dayandırarak, insanların bağlanma güdülerini sömürerek oluşturulmuş kurallar bütünüdür.Zekice hazırlanmış, iyi seçilmiş doğrular bütünü...Bir bakıma bazı insanlar için iyidir kendi kararlarını alamayan bağlılık olmadan kendi başına hareket edemeyen insanlar için. Bence kişi kendi kurallarını kendisi oluşturmalı neyin iyi neyin kötü olduğuna kendi aklıyla karar vermeli kendine bağlanmalı dine ya da başka ideolojilere değil kendini bilmeli dini kuralları değil
evet din bağımlılık yapan bir kavram insanları başka şeylere bağlı olarak yaşamaya yönelten düşünce gücü düşük olan insanların yaşama tutunmaları için iyi bir sebep teşkil ediyor
 

nietzsche...

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
19 Ocak 2010
Mesajlar
34
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
39
Sayın Monaliza
size katılmadığımı üzülerek belirtmek isterim.
üzülmemin sebebi ise inancımı kaybetmemi sağlayan kişisel buluşlarıma ulaşmayı aslında istememiştim.
ben inançlı olarak yaşamayı hayal etmiştim hep ve güzel de olucaktı ama
malesef düşündüm ve çağımızda toplumun yaşayış şeklini ve inancını benimseyemeden yaşamak bir hayli zor
aslında evreni ve yaratılışı düşündüğümde herşey yolundaydı,Allah herşeyi yaratmıştı
Kur an'ı okuduğumdada problem yoktu ta ki şeytanla ilgili ayetleri okuyana dek
(şu an müsait olmadığımdan ayet numaralarını veremiycem)
O Ayetlerden sonra insan psikolojisi , davranışlarımızı ve anlayışımızı etkileyen tüm mekanizmaları konunun içine alarak düşünmeye başladım ve gördüm ki
her kim başka birinin yerinde olsa o başka biri gibi davranır
sizin bir cümlenizin ((Sorun ANLAMAMAKTA bence)) üzerinden örneklendirmek isterim.
o anlamayanın yerinde ben olsam inanın bende anlayamazdım.kapasitemizi, algımızı,duygularımızı vs.biz belirlemiyoruz.çok kindar birinin,alkolik ,küfürbaz yada tam tersi çook iyi niyetli ,merhametli vs.bu insanlar bu özellikleri kendileri belirlemez.kontrol mekanizmamız var ama ve hareketlerimizi ve duygularımızı yönetebiliriz cümlesini duyar gibiyim fakat
kontrol mekanizmamız da bizim kontrolümüz dışında gelişir anne karnında başlar
ve diğer tüm duygularımız.
psikolojik vakaları incelersek bize yardımcı olucaktır.Örneğin psikoloji bilimi hiç olmasaydı belkide idamdan bile daha ağır cezalar düşünecekti insanlar.
durum böyleyken yarattığı canlıları kendi kazandırdığı özelliklerden ötürü acımasızca (yakan) bir tanrı benim hayal ettiğim merhametli tanrı kavramına çok ters düştü keşke yakmasaydı...
ve ben dinde hem afyon hemde kurtarıcı özelliklerini görüyorum
 
M

monaliza

Ziyaretçi
Sizi anlıyorum sevgli niçe. Bana katılmamanızı da saygıyla karşılıyorum. Bu tür sorular bir zamanlar benim kafamda da dönüp durmuştu. Şimdi dinginleşti ve mantık çerçevesinde inancım yerine oturdu. Bunlar olağandır.
Bana göre; bu dünya sınav alemidir. Ben inanmayı seçtim,inancımla huzur buldum. Siz yada başkaları da değişik şekilde inanabilir.

Aklı ve psikoloji ilmini yaratan kimdir? İnsanoğlu, aklın ve insanın yaratıcısının izin verdiği kadarını bilebilir. Sınavın düğüm noktası bunu kabullenmektir. "Dinde zorlama yoktur" un anlamı da budur kanımca.

Yanma yada yakma fiilleri ise; bize doğru yolu gösteren ve belirli kurallara uymamaızı öneren yüce yaratıcının huzuruna çıkarken temizlenme işlemidir. Gerçek anlamda pişmanlık duymamızdır. Nasıl ki;okula ödevimizi yapmadan gittiğimizde öğretmenimizden utanıyoruz, gerekli bilgileri öğrenmediğimizde sınavı kazanamıyoruz, sınıfta kalıyoruz,pişmanlık duyuyor ve üzülüyoruz.

Ayrıca yüce yaratıcı, gazabından çok merhametini beyan eder. Örneğin;"ESİRGEYEN VE BAĞIŞLAYAN ALLAH'IN ADIYLA" deriz. "YAKAN ve KAVURAN YARATCI ADIYLA" demeyiz. Bunca alemin,bunca nimetin sahibi,yaratıcısının da bazı yaptırımları olmalı elbette.

Son sözüm,her inanca saygı duymamla birlikte "İNANDIĞIM İSLAM DİNİNİN KESİNLİKLE AFYON OLMADIĞI" dır. Saygılarımla.
 

sisifos

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
25 Ocak 2010
Mesajlar
18
Tepkime puanı
0
Puanları
1
Yaş
30
Sayın Monaliza

kapasitemizi, algımızı,duygularımızı vs.biz belirlemiyoruz.çok kindar birinin,alkolik ,küfürbaz yada tam tersi çook iyi niyetli ,merhametli vs.bu insanlar bu özellikleri kendileri belirlemez.kontrol mekanizmamız var ama ve hareketlerimizi ve duygularımızı yönetebiliriz cümlesini duyar gibiyim fakat
kontrol mekanizmamız da bizim kontrolümüz dışında gelişir anne karnında başlar
ve diğer tüm duygularımız.
psikolojik vakaları incelersek bize yardımcı olucaktır.Örneğin psikoloji bilimi hiç olmasaydı belkide idamdan bile daha ağır cezalar düşünecekti insanlar.
durum böyleyken yarattığı canlıları kendi kazandırdığı özelliklerden ötürü acımasızca (yakan) bir tanrı benim hayal ettiğim merhametli tanrı kavramına çok ters düştü keşke yakmasaydı...
ve ben dinde hem afyon hemde kurtarıcı özelliklerini görüyorum

aynı düşünceler benimde beynimin kıvrımlarında ve çoğu zaman soru işaretleriyle cümlelerimde. insanlar farklı farklı seviyelerde farklı farklı yetenekleriyle yaratılıyor ve kötülük yapma, zarar verme, yıkma kapasiteleri de farklı. yetiştikleri çevre, kültür... kontrol mekanizmalarımız anne karnında belirleniyor diyorsunuz yani her şey baştan belli...yanlış anlamış olabilirim ama insanın bir iradesi olmadığı hükmü çıkıyor yazınızdan... bazen ben de bu düşünceye kapılırım. rüzgarda savrulan zeki bir yaprak gibi hissederim kendimi...eğer iradeyi kabul etmessek en mantıklı felsefe nihilizm olur. aklıma nietzche'nin Zerdüşte söylettiği bir sözü geliyor
" iradelerine , ben böyle istedim ve böyle isteyeceğim, dedirtinceye kadar insana geçmişinden kurtulmayı öğrettim. yalnız bunun kurtuluş olduğunu ve kurtuluşun bundan ibaret olduğunu öğrettim"
şu an kafam çok karıştı. kafamı toparlayıp düşüncelerimi aktaramıyorum. zaten kesik kesikler...
ana konuya dönelim: din bir afyon mudur? bu soruya da cevap vermek güç... çevremde öyle insanlar var ki araştırmadan sorgulamadan bir kaçış bir sığınak olarak sarılmışlar dine. ölümden korktukları için ahiret düşüncesi...vs vs. ama inkarda yine bir kaçış neticesinde ortaya çıkıyor çoğu zaman işlenen bir günah da cehennemi inkar ettirebiliyor.ya da inanmanın getirdiği yükümlülükten kaçıyor insan ve inkar ediyor. ya da inançsız bir çevre vs. ayrıca afyonun tanımını da iyi bilmek lazım. afyon zehirliyerek uyuşturur. yavaş yavaş zehirliyerek... hakiki manada dinde ise kötülük veren hiç bir şey bilmiyorum.
enkaz adlı üye televizyondan daha iyi bir afyon bilmiyorum demiş. ne yalın bir gerçek! günlük yaşamda yaptığımız bir çok şey bizi sorgulamaktan uzaklaştırır. ve bazıları afyon gibi -tv gerçekten çok iyi bir örnek- bilinçaltımızı zehirler.
din bir afyon mu? düşündükçe hayır demek için daha çok sebep buluyorum. öz. islam dini özünde sorgulamayı, düşünmeyi teşvik eder. bir çok ayette düşünmez misiniz, akletmez misiniz gibi ifadeler var. dini bir afyon olarak görme dini tam bilememkten kaynaklanıyor olabilir.
bunlar benim düşüncelerim tabi...belki de farklı bir kültür ve ailede olsaydım ve inanan bir olmasaydım asla bu şekilde düşünmezdim.
 

nietzsche...

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
19 Ocak 2010
Mesajlar
34
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
39
Özür Dilerim

Sevgili sisifos verdiğin bilgi için çok teşekkürler
afyon zehirler evet
sanki soruda tuzak var ve siz deşifre ettiniz
hayır din insanı kesinlikle zehirlemez
ben sözümü düzeltiyorum
DİN ASLA AFYON OLAMAZ ve diğer fikirlerim hala geçerli yani bunun dışındakiler
ve malesef irade dediğimiz şeyde aslında kontrol ettiğimizi zannettiğimiz bir duygu
kimse ne yanmak ister nede azap nede kötü birşey yapmak ister kiminin iyisi kimininde kötüsü halinde o ona kötü der o da ona
ama herkez ya doğru olduğuna inandığı yada zaaflarıyla meşkuldür
 

şehrin yabancısı

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
22 Şub 2009
Mesajlar
426
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
52
sevgili melaike; bazı insanlar için kendi karlarını alamayan, bağlılık olmadan kendi başına hareket edemeyen insanlar için. diyorsunuz dünyamıza şöyle bir bakın islam veya hristiyanlık ve diğerleri çok azmı.. bazı insanlar diyerek asgari tutuyorsunuz oysa dünyanın yaklaşık 100/95 dinle yaşıyor. yani sizin söyleminize göre bu kadar insan kendi başına hareket edemiyor.

Bence kişi kendi kurallarını kendisi oluşturmalı neyin iyi neyin kötü olduğuna kendi aklıyla karar vermeli kendine bağlanmalı diyorsunuz ; bu nasıl olacak. kişilik oluşumu kolaymı bir insanda çevresel faktörlerden etkilenen sosyal insan kendini eğitmiyor sistemde zaten buna izin vermiyor. insanlar genelde kendilerini sadece bir konuda eğitirler yaşamını o konu üzerinde yaşarlar eksik kalan kısımlar ise yaşamı boyunca karşısına çıkar.bu da onları zayıf kılar.kendine bağlanmalığı hangi anlamda söylediniz onu anlamadın belkide çok egoist buldum anlamamazlıktan geldim.

dikkatimi çekti siyasetçiler gibi bir söylem sezdim yazdıklarınızda. şöyle olmalı böyle olmalı ve düşünyorum diye. ben diyorum ki bunların anlamı yok. biz nasıl yaşıyoruz ve değiştirmek için ne yapıyoruz.sakın eleştirilerimi yanlış anlamayın sadece tartışıyoruz ve aynı fikir ve düşünceye gelmek zorunda değiliiz siz ortaya bir tez attınız çürütmeye çalışıyorum.doğrusunu yerine koyarak tabii. sevgilerle ve saygılarla..
 

mkamar

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
21 Ara 2009
Mesajlar
9
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
62
Merhaba,
Din konusunda bazen benimde kafam karışıyor, bazı sorulara cevap veremiyorum. Ancak cevabını bulabildiğim bulamadıklarıma göre çok daha fazla. Diğer taraftan hayatımı din kurallar ile sürdürmek bana zor gelmiyor. Hatta daha düzenli yaşadığıma inanıyorum. Ayrıca din ile ilgilenemeye başladığımdan bu yana çok araştırmalar yaptım ve yapmaya devam ediyorum. Yani anlayacağınız uyuşturmaktan ziyade beni daha atik yaptığını düşünüyorum:).
Selam ve saygılarımla...
 

hitman44

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
15 Eyl 2009
Mesajlar
14
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
31
Din afyon,uyuşturucu değil , plasebo etkisi gösteren bir ilaçtır.
 

seyduna

Yeni üye
Yeni Üye
Katılım
25 Ocak 2010
Mesajlar
88
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
39
Din
afyon mudur?
"Din, toplumların afyonudur." Marx


Sizce; din, kitleleri uyuşturan bir afyon mudur yoksa kitlelerin acılarını kesen/uyuşturan, merhem/panzehir midir? diyorsunuz;

öncelikle sorudaki tezatlığı söylemek isterim.din bir afyonsa neye karşı uyuşturulmak istenmiştir toplum? itaat etmeyemi,etmeyenleri korkutmak içinmi evet.toplumun acılarını kesmek... din hangi acıyı keser,acıtan nedir hangi acı dinle uyuşur fizikselmi,ruhsalmı.devamında diyorsunuz ki,merhem panzehir midir? panzehir neye karşı kullanılır? acıyamı soruyu dikkatle okursanız içindeki çelişikiyi görürsünüz. fakat yinede ilk cümle üzerinden yola çıkarsak soru hali doğrudur.

bu konuda nettee olsun çevremizde olsun belli bilinç akıl seviyesi ile buna evet diyebiliriz. fakat ne yazık ki toplum sadece bizden oluşmuyor. diğer arkadaşların da söylediklerine katılıyorum. din insanların manevi duygularını doldurur. olmazsa korkunç bir boşluk oluşur. insanın ilk varoluşu ve kendini sorgulamaya başladığndan beri siz dersiniz din ben derim nanevi boşluk bir şekilde doldurulur. yaşadığımız çağda insan bunu sorgulasada din bununönünü kesmiştir bütün dinlerde bunu inkarının azabı var denir.yokluğu he ryönüyle korkutur.geldiğimiz noktada günümüz dünyasında insan kötü olan şeyleri sadece tanrı korkusuyla vazgeçiyor ve iyiliği ise yine diğer dünyada rahat etmek için yaptığını söylüyorsa insanlık ne kadar yol almıştır.din normal diye nitelendiridğim insanlar için olmalıdır. yoksa acılarını nasıl hafifletirler. tek sığınaktır.insanlığın bir gün kendi kavramını oluşturduğu zaman dine ihtiyaç kalmayacaktır.

Tebrik ederim seni şehrin yabancısı yoktan yonga bu kadar çıkartılır? Tezatlık dediğin tecahül-i arif mi?
Kusura bakma,
1."Din kitleleri uyuşturan bir afyon mudur?" derken her halde kitlelerin/toplumun zihinsel yapısını/düşüncesini, doğru düşünmesini engelleyen/uyuşturan bir inanış mı?
2."Din kitlelerin acılarını kesen/uyuşturan, merhem/panzehir midir? " sorusu ile de inanış olarak sabrı kolaylaştıran, "öteki dünyada mükafata kavuşacağım" hayatın faniliği acıları kederi vs. karşısında sabrı, iradeyi kuvvetlendiren yani maneviyatı afyon misali uyuşturan(pozitif anlamda) panzehir olan bir ideal düşünce mi?" kastımı anlayamayacağını düşünemedim.(Anlamayanlar için özel açıklama da yaptık.)Umarım cevaplar bu iki bakış açısıyla gelir.
 
M

monaliza

Ziyaretçi
Din afyon,uyuşturucu değil , plasebo etkisi gösteren bir ilaçtır.

Sormadan geçemedim hitman44. Bu kadar iddialı olduğunuza göre eminim biliyorsunuzdur. PLASEBO kimlere verilir?
Yorumunuz sizce, dine inananlara hakaret içermiyor mu?İyi düşündünüz mü?
 

hitman44

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
15 Eyl 2009
Mesajlar
14
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
31
Herhangi bir konuda herhangi bir iddia sahibi değilim , dostum monaliza. Bu söz benim olmamakla beraber, konu başlığındaki sorunun yanıtını benim bakış açımda anlatabildiğini düşündüğüm bir alıntı sadece. gerçekten plasebo ilaçların ne olduğunu bilmediğiniz için sorduğunuzu varsayarak cevaplıyorum, hastaları aslında fiziksel olarak tedavi etmeyen, fakat hastanın bu ilaçların kendini iyileştireceğine inandığı için psikolojik moral ve güç veren ilaçlardır ve buna plasebo etkisi denilir. Sorunuza dönecek olursak, plasebo herkese verilebilir. Bunu kendini kandırmak olarak algılarsanız bu dine ve sizin inancınıza bir hakaret sayılabilir evet. Tıpkı inançlıların çoğu sözünün bana ve mantığıma hakaret gelmesi gibi. Yada benim yazdığım cümlenin size ve inancınıza hakaret gelmesi gibi. Bizler, iyi ki burada sözlerimizin tamamen iyi niyetli, öznel olduğunu ve kimseyi kırmak için söylenmediğini biliyoruz. Eğer ki genede sizi veya başkalarını kırdıysam özürlerimi kabul etmenizi istiyorum.

Saygılar..
 
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç
Üst