cesaret

Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Serbest Kürsü kategorisinde istanbul tarafından oluşturulan cesaret başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 2,517 kez görüntülenmiş, 16 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Serbest Kürsü
Konu Başlığı cesaret
Konbuyu başlatan istanbul
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan UpBot

istanbul

Üye
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2010
Mesajlar
213
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
39
cesaret nedir sizce? acaba cesaret ile esareti karıştırıyor olabilirmiyiz?
 

Objectivity

Kahin
Onursal Üye
Katılım
23 Ara 2012
Mesajlar
4,763
Tepkime puanı
319
Puanları
83
Cesaret ve esaret arasında kelime benzerliği dışında anlam bakımından hiç bir bağlantı kuramadım şahsen. Cesaret bana göre doğru bildiğin yolda herkese ve herşeye rağmen ilerleyebilmektir. Esaret altında bunu yapamazsınız zaten. Esaretten kurtulmak da bir cesaret gerektirir. Bir çok insan bildiklerinin dışına çıkabilecek cesareti gösteremiyor bu sebeple de insanlık çok yavaş ilerliyor. Yeni bir adım atmak, yeni bir yola girmek cesaret işidir ve alışkanlıklar, sorgulamadan elde edilen bilgiler ve çevresel baskı kişinin en büyük esaretidir.

Not: Hakkımda dün yapmış olduğunuz anlamsız yorumlar nasıl bir esaret içinde olduğunuzun da göstergesidir, belli kalıpların dışına çıkıp da bakabilmek cesaret işidir ve o sizde yok maalesef. Bu sebeple bu konuya değinmiş olmanız isabet olmuş. İçinde bulunduğunuz esaretten ve dar kalıplardan kurtulmanız dileğiyle...
 

sakal

Kahin
Yeni Üye
Katılım
8 Nis 2012
Mesajlar
2,000
Tepkime puanı
1
Puanları
38
sözünün nereye gideceğini düşünmeden cesaretle bir şey söylersin,bir de bakmışsın bu sözler seni esir etmiş..
 

istanbul

Üye
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2010
Mesajlar
213
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
39
cesaret insanın bildiğini bırakarak, bilmediği yere adım atabilmesidir. İnsan hayatında bir hareketi cesaret ile yaptım zannederken aslında esaret içinde olduğunu anlamayabiliyor. cesaretli olmak insana yol aldırıyor,cesur insanları her zaman taktir etmişimdir.insan burada konu açıyorsa yada herhangi bir konuya yorum yazıyorsa kendinden bir parça olduğundandır.Açtığımız konular bizi yansıtır haliyle.
 

Objectivity

Kahin
Onursal Üye
Katılım
23 Ara 2012
Mesajlar
4,763
Tepkime puanı
319
Puanları
83
cesaret insanın bildiğini bırakarak, bilmediği yere adım atabilmesidir. İnsan hayatında bir hareketi cesaret ile yaptım zannederken aslında esaret içinde olduğunu anlamayabiliyor. cesaretli olmak insana yol aldırıyor,cesur insanları her zaman taktir etmişimdir.insan burada konu açıyorsa yada herhangi bir konuya yorum yazıyorsa kendinden bir parça olduğundandır.Açtığımız konular bizi yansıtır haliyle.

Siz cesur değilsiniz ancak bilmediğiniz yere adım atmayı bırakın günah kavramları içinde boğulup kendinizi kaybetmişsiniz. Sürekli tasavvuf hakkında yorum yapıyor fakat kendiniz bunu başaramıyorsunuz mesela. Ben hiç bir zaman tasavvufçuyum demedim, tasavvufu seviyor ve anlamaya çalışıyorum dedim. Sürekli bana ders verme çabası içersindesiniz fakat siz tasavvufi olgunluğa önce kendiniz ulaşın sonra başkalarından beklersiniz.

Açtığınız konu sizi yansıtıyor haklısınız, tümüyle çelişkilerinizi yansıtıyor doğal olarak...
 

ls2

Kahin
Onursal Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
2,737
Tepkime puanı
180
Puanları
63
Cesarete yüreklilik anlamında inanırım...ama gerisi masal bence... aklın/bilincin kendi ürettiği korkulara kendi çözümleridir cesaret..korku ve cesaret ikisi de aklın ürünüdür/oyunudur.

Konuyla ilgili sevdiğim iki sözü paylaşayım;

Cesaret cesur davranışlarda bulunularak kazanılır. (yiğitlik anlamında)

Aşılmaz bir duvarın önünde yaşamak köpekçe yaşamaktır. (bana göre cesaretin masal olduğunu anlatır ve aklın oyunu olduğunu / gerçek olmadığını)
 

Objectivity

Kahin
Onursal Üye
Katılım
23 Ara 2012
Mesajlar
4,763
Tepkime puanı
319
Puanları
83
Cesarete yüreklilik anlamında inanırım...ama gerisi masal bence... aklın/bilincin kendi ürettiği korkulara kendi çözümleridir cesaret..korku ve cesaret ikisi de aklın ürünüdür/oyunudur.

Konuyla ilgili sevdiğim iki sözü paylaşayım;

Cesaret cesur davranışlarda bulunularak kazanılır. (yiğitlik anlamında)

Aşılmaz bir duvarın önünde yaşamak köpekçe yaşamaktır. (bana göre cesaretin masal olduğunu anlatır ve aklın oyunu olduğunu / gerçek olmadığını)

Aşılmaz bir duvar yoktur, aşamıyorsan bakış açını değiştireceksin mesela duvarla bütünleşebilirsin:) Şaka bir yana aşılamayan duvarın önünde yaşamak çaresizliktir, cesaret ise o duvarı ne pahasına olursa olsun aşmak için çaba sarfetmektir fakat boş çabalardan bahsetmiyorum.

Aşılamayacak duvar var mıdır gerçekten? Örnek verebilir misin?
 

ls2

Kahin
Onursal Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
2,737
Tepkime puanı
180
Puanları
63
Aşılmaz bir duvar yoktur, aşamıyorsan bakış açını değiştireceksin mesela duvarla bütünleşebilirsin:) Şaka bir yana aşılamayan duvarın önünde yaşamak çaresizliktir, cesaret ise o duvarı ne pahasına olursa olsun aşmak için çaba sarfetmektir fakat boş çabalardan bahsetmiyorum.

Aşılamayacak duvar var mıdır gerçekten? Örnek verebilir misin?

Camus o sözü sosyal şartlar için söylemiş ama sosyal şartların canı cehenneme .aşılmaz olan duvar dışarda olursa sorun yok, peki ya içerde olursa?

örnek istemişssiniz; mesela

Sevdiğim ama ölen birini özlüyorum, geri gelmesini istiyorum bu duvarı nasıl aşacağım?

Geçen yıllarla birlikte annemin gözlerimin önünde yaşlanmasını/çöküşünü izliyorum o mukaddes kadına bunu yakıştıramıyorum bunu nasıl aşacağım?

Bakış açımı değiştireyim demi? aşılmaz duvarları değil kendimi değiştirmek değil mi bu? değiştiremiyorsam ne yapacağım?
 

Objectivity

Kahin
Onursal Üye
Katılım
23 Ara 2012
Mesajlar
4,763
Tepkime puanı
319
Puanları
83
Camus o sözü sosyal şartlar için söylemiş ama sosyal şartların canı cehenneme .aşılmaz olan duvar dışarda olursa sorun yok, peki ya içerde olursa?

örnek istemişssiniz; mesela

Sevdiğim ama ölen birini özlüyorum, geri gelmesini istiyorum bu duvarı nasıl aşacağım?

Geçen yıllarla birlikte annemin gözlerimin önünde yaşlanmasını/çöküşünü izliyorum o mukaddes kadına bunu yakıştıramıyorum bunu nasıl aşacağım?

Bakış açımı değiştireyim demi? aşılmaz duvarları değil kendimi değiştirmek değil mi bu? değiştiremiyorsam ne yapacağım?

Ancak bu saydıkların olması gereken doğal sürece karşı direnmekten başka birşey değil ki. Ben de Amerikan başkanı olmak istiyorum ya da John Lennon olmalıyım deyip bir ömür bunun hayali ile yaşamam ne kadar anlamsız ise bahsettiğin örnekler de aşılacak duvar değil maalesef, tümüyle imkansızı istemek...

Cesaret bu noktada tüm gerçeklerle yüzleşmek olabilir, ölüm önüne geçilemeyecek bir gerçek olduğuna göre bu gerçeği olduğu gibi kabullenebilmek cesarettir. Sevdiklerini kaybetmek acı verir insana fakat biliyorsun ki bu yaşam bize bir emanet, sevdiklerimiz de en sevdiğimizin yanına gitmiyor mu sonuçta?

Özlemek - arkasından acı çekmek çok doğal ve insani bir duygu fakat değiştirilemeyecek gerçekleri hedef seçmek zaten mantık dışı olur. Herşeye rağmen bu hayatı yaşamak bir cesarettir. Bakış açısı bu aşamada çok önemli işte, ölen kişi ile ölmek var ya da o kişinin sevgisini kalbine gömerek hayata tutunmak var.

Ne demiştir Mevlana;

"Ey kardeş! Sen ancak bir düşünceden ibaretsin, ondan başka neyin varsa kemiktir.
Eğer düşüncen, manevi varlığın gül ise sen de gül bahçesisin; diken ise külhana atılacak odun gibisin
."
 

Objectivity

Kahin
Onursal Üye
Katılım
23 Ara 2012
Mesajlar
4,763
Tepkime puanı
319
Puanları
83
Siz cesur değilsiniz ancak bilmediğiniz yere adım atmayı bırakın günah kavramları içinde boğulup kendinizi kaybetmişsiniz. Sürekli tasavvuf hakkında yorum yapıyor fakat kendiniz bunu başaramıyorsunuz mesela. Ben hiç bir zaman tasavvufçuyum demedim, tasavvufu seviyor ve anlamaya çalışıyorum dedim. Sürekli bana ders verme çabası içersindesiniz fakat siz tasavvufi olgunluğa önce kendiniz ulaşın sonra başkalarından beklersiniz.

Açtığınız konu sizi yansıtıyor haklısınız, tümüyle çelişkilerinizi yansıtıyor doğal olarak...

Bu yorumum için çok üzgünüm, öfke ile yazıldığı ne kadar da belli gerçekten çok üzgünüm, kim cesur kim değil bunlar kişileri yeterince tanımadan ahkam kesilecek konular değildir, sil butonu da olmadığı için bu mesaj ile özrümü dile getirmek istedim.
 

ls2

Kahin
Onursal Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
2,737
Tepkime puanı
180
Puanları
63
Keşke içimdeki ''ben''de'de herşey dediğiniz gibi olabilse.. benim sizden alıntıladığım aşağıdaki şeylerle sorunum var

''tümüyle imkansızı istemek /önüne geçilemeyecek bir gerçek/Herşeye rağmen bu hayatı yaşamak''

varoluşu anlamakta en çok zorlandığım şeylerde bunlar diyebilirim :)
 

istanbul

Üye
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2010
Mesajlar
213
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
39
Sevdiğim ama ölen birini özlüyorum, geri gelmesini istiyorum bu duvarı nasıl aşacağım?

Geçen yıllarla birlikte annemin gözlerimin önünde yaşlanmasını/çöküşünü izliyorum o mukaddes kadına bunu yakıştıramıyorum bunu nasıl aşacağım?

Bakış açımı değiştireyim demi? aşılmaz duvarları değil kendimi değiştirmek değil mi bu? değiştiremiyorsam ne yapacağım?

Değişmesin bırak kalsn..
Son derece insani duygular zaten geçecek ise o zamanını bilir.Bir de bakmışsın geçmiş gitmiş.
Kabullenme ile ilgili.
 

ls2

Kahin
Onursal Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
2,737
Tepkime puanı
180
Puanları
63
Değişmesin bırak kalsn..
Son derece insani duygular zaten geçecek ise o zamanını bilir.Bir de bakmışsın geçmiş gitmiş.
Kabullenme ile ilgili.

evet. kabul. doğru.haklısınız.amenna.... ancak reddedebilmek isterdim :)
 

Objectivity

Kahin
Onursal Üye
Katılım
23 Ara 2012
Mesajlar
4,763
Tepkime puanı
319
Puanları
83
Keşke içimdeki ''ben''de'de herşey dediğiniz gibi olabilse.. benim sizden alıntıladığım aşağıdaki şeylerle sorunum var

''tümüyle imkansızı istemek /önüne geçilemeyecek bir gerçek/Herşeye rağmen bu hayatı yaşamak''

varoluşu anlamakta en çok zorlandığım şeylerde bunlar diyebilirim :)

İmkansızı istemek boşa geçen zamandır. Olabileceklere yönelmek her zaman kişiye mutluluk ve huzur verir.
Gerçekler kabullenilmesi en zor olandır zaten fakat yaşamımız bize verilmiş bir hak ve ailemiz, sevdiklerimiz de yol arkadaşlarımızdır. Bu canı veren bir gün alacaktır elbette çünkü hiç birimiz yaşamı hak etmek için bir çaba sarfetmedik, bizim olmayanda hak iddia ediyoruz sürekli olarak.
Geldiğimiz yere er ya da geç döneceğiz, o yüzden bu yaşamda her anın değerini bilmek ve sevdiklerimizi de kırmadan yaşamak gerekiyor. Ölüm geride kalana acı verir fakat giden için öyle midir acaba?

Yazdıklarım benim de kolay kolay kabullenebildiğim konular değil fakat kabullenmekten başka seçeneğim olmadığının da farkındayım. Herşeye rağmen yaşamalıyız çünkü hatırlamasak da Yaradan'a bir söz verdik. Herşey mükemmel olsa yaşamak çok kolay olurdu önemli olan zor olanı başarabilmek ve işte bu da tümüyle cesur olmayı gerektiriyor.

Çok sevdiğim bir şiir vardır; Jorge Luis Borges'den Anlar.
Yaşamın sonuna gelmeden hayatımızın, her anımızın ve sevdiklerimizin değerini bilebilmemiz dileğiyle...

http://www.felsefe.net/jden-lye/2663-jorge-luis-borges.html
 

sobel68

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
18 Ara 2010
Mesajlar
20
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
55
Cesaret "hiçbir değer tanımamak" değildir kesinlikle. Temel ahlak anlayışımız çerçevesine giren şeyler için cesaret söz konusudur. (Mesela dereye düşen bir çocuğu kurtarmak için canını hiçe sayarak dereye atlamak kesinlikle bir cesaret örneğidir.) O çerçeveye girmeyen şeyi yapabilecek cüreti kendimizde bulmak (mesela arkadaşımızın eşiyle duygusal bağlantıya girmek) cesur olduğumuz değil ahlak anlayışımız olmadığı anlamına gelir bence. Ayrıca aklına eseni yapmak hiç de çok büyütülecek bir şey değildir, aksine çok kolaydır. Değerleri, ayıp kavramı biraz zayıfsa her tür saçmalıkta bulunabilir insan.
 

birazdahaderinmavi

Kahin
Yeni Üye
Katılım
29 Ara 2011
Mesajlar
1,442
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
59
cesaret, değerleri uğruna kaybetmeyi (ve kimi uç noktalarda belki ölmeyi) göze alarak, uygun olmayan koşullarda da mücadeleye girişebilme yeteneğidir... gibime geliyor...
 

UpBot

Kahin
Yeni Üye
Katılım
14 Ocak 2021
Mesajlar
1,017
Tepkime puanı
5
Puanları
38
Böyle paylaşımlar ve konular görmek güzel. Çok teşekkürler
 
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç

Yeni Mesajlar

Üst