- Konbuyu başlatan
- #1
- Katılım
- 1 Kas 2012
- Mesajlar
- 3,434
- Tepkime puanı
- 1
- Puanları
- 0
- Yaş
- 68
Birleşik Haziran yarın AKP’den hesap sormak için sokağa çıkıyor. Eylemin bir başlangıç olduğunu belirten Haziran, ‘Sokağın sesini yükselteceğiz’ dedi.
Birleşik Haziran Hareketi, yarın (21 Haziran) ‘Görülmeyecek Hesap Kalmayacak’ sloganıyla AKP’den hesap sormak için tüm Türkiye’de sokağa çıkacak. Büyük eylem öncesi BirGün'den Büşra Zehra Tümer'e konuşan konuşan Haziran Hareketi Türkiye Yürütme Kurulu üyesi Gamze Yücesan Özdemir, “Haziran Hareketi’nin mücadelesi var olduğu sürece, toplumsallığı ucuz hesaplar ile parçalamak birilerinin zannettiği kadar kolay değildir” dedi.
Haziran Hareketi İstanbul Yürütmesi’nden Deniz Demirdöğen ise tüm hırsızlıklarla ve katliamlarla sokakta hesaplaşacaklarını belirterek, “Yapacağımız bu eylemin bir başlangıç eylemi gibi değerlendirilmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.
Haziran, “Birleşik Haziran Hareketi, halkın AKP’den hesap sorma çağrısına sahip çıkıyor, tüm gücüyle ayağa kalkıyor! Halk İstiyor. Görülmemiş hesap kalmayacak” diyerek herkesi AKP’yi geriletmeye, sokağa çağırıyor.
‘Güneşli bir Türkiye için'
Haziran Hareketi Türkiye Yürütme Kurulu üyesi Gamze Yücesan Özdemir, Haziran Hareketi için, geçmişin hesapları görülmeden bir gelecek tasarımı mümkün olmadığını belirtti.
Özdemir şöyle konuştu: "Haziran Hareketi, “Görülmeyecek Hesap Kalmayacak!” diyerek 21 Haziran Pazar günü sokaklara çıkma kararı aldı. Çünkü Haziran Hareketi için geçmişin hesapları görülmeden bir gelecek tasarımı mümkün görünmüyor. Belki şöyle daha iyi açıklayabilirim. Haziran Hareketi’ni, kapitalist topluma içkin onca çelişkiye rağmen geleceği nasıl bir arada üreteceğimizi bize anlatan bir gelecek tasarımı olarak düşünebiliriz. Bu tasarım etrafında bir araya gelenlerin oluşturduğu bir bütün Haziran Hareketi. Peki, nasıl üreteceğiz geleceği bir arada?
Şöyle bir Haziran Türkiyesi, mümkün müdür? “Evet arkadaşlar, olmuş biraz çalmış bizimkiler. Daha önce de çalınmıştı. Siz de çalın, çalabilen çalsın... olsun bitsin?”
Peki şöyle bir memleket düşü, mümkün müdür? “N’olmuş üç-beş işçi gittiyse. Çoğu hala evine ekmek götürüyor. Bak Soma’da falanca parti ne kadar oy aldı. Bir iki tekme tokada amma tatava yaptınız!!!”
Şu ifadeler etrafında bir memleket düşlenebilir mi?: “Geleceği birlikte üretebilmek için gerekli ilkeleri bir kenara atın... Demokrasi uzlaşma demektir! Biz milli iradeye saygımızdan pazarlık yapıyoruz, alkışlıyoruz. Yüzde şu kadar oy almış bir partiyi görmezden gelemeyiz. O kadar oy alınca da yolsuzluklar ve daha niceleri görünmez olur...”
Kusura bakmayın ama bu kadarı fazla. Geçmişte görülmemiş hesap bırakmadan, güneşli ve umutlu bir Haziran Türkiyesi için mücadele ediyoruz.
Haziran Hareketi’nin mücadelesi var olduğu sürece, toplumsallığı ucuz hesaplar ile parçalamak birilerinin zannettiği kadar kolay değildir. Ortak bir memleket düşü olmayan demokrasi formülünü insanlara kabul ettirmek o kadar kolay değildir.
Haziran Hareketi, “Görülmeyecek Hesap Kalmayacak!” diyor. Haziran Hareketi, “burjuva temsil mekanizması çöker ise halk haziran öncesinde olduğu kadar çaresiz değildir” diyor.
Son olarak, Haziran Hareketi, şöyle diyor: “Bize ait olanı kullanırız. Bize ait olanı kullanmak için yurttaşlarımıza sesleniriz. Biz Halkız.”
‘Bu eylem bir başlangıç'
Haziran Hareketi İstanbul Yürütmesi’nden Deniz Demirdöğen ise, seçim sürecinde çok aktif olarak rol alamasa da, Haziran olarak sokağı örgütleyeceklerini ve sokakta toplumsal muhalefeti diri tutacaklarını belirtti.
Demirdöğen, AKP’nin 13 yıllık iktidarı boyunca tahribatın ve yaraların çok fazla olduğuna; AKP’nin neoliberal politikaları kullanmak anlamında çok başarılı olduğuna, örneklerinin Soma’da, Ermenek’te görüldüğüne vurgu yaptı.
Haziran olarak AKP ve politikalarıyla hesaplaşılması gerektiğini dile getiren Demirdöğen, “AKP ile yapılan herhangi bir koalisyon, AKP döneminde yaşananlara sünger çekmeyecektir. AKP ile hesap görülmeden bu krizlerin ortadan kalkmayacağının altını çiziyoruz. Hem AKP’nin hem de Erdoğan’ın hesap vermesi gereken bir siyasi tablo ortaya çıktı. Biz bununla sokakta hesaplaşacağımızın altını çizmek için 21 Haziran Pazar günü tüm Türkiye’de sokağa çıkıyoruz” dedi.
Tüm haksızlıklarla, hukuksuzluklarla, hırsızlıklarla ve katliamlarla sokakta hesaplaşacaklarını belirten Demirdöğen, “Yapacağımız bu eylemin bir başlangıç eylemi gibi değerlendirilmesi gerekiyor. Koalisyon tartışmaları ve bu siyasi atmosfer sürecinde sürekli aktif olacağız. Sokağın sesini yükselteceğiz” diye konuştu.
***
Haziran’ın talepleri
• KaçAk Saray boşaltılmalı, Tayyip Erdoğan istifa etmelidir.
• Yolsuzluk dosyaları açılmalı, dört eski bakanla birlikte Erdoğan hakkındaki yolsuzlukları araştırmak için Meclis’te bir Araştırma Komisyonu kurulmalı, suçlular Yüce Divan’da yargılanmalıdır.
• Erdoğan başta olmak üzere, AKP’nin savaş suçları araştırılmalı, MİT tırlarıyla cihatçı çetelere yapılan silah yardımının sorumluları yargılanmalıdır.
• İç güvenlik yasası başta olmak üzere AKP’nin tüm baskı yasaları iptal edilmelidir. Haziran 2013 sürecinde uygulanan polis şiddeti soruşturulmalı, Gezi Direnişi’nde “Emri ben verdim” diyen, emri uygulayan tüm sorumlular yargılanmalı, Gezi ailelerinin ve davaların üzerindeki baskılara son verilmelidir.
• Soma ve Ermenek başta olmak üzere, tüm iş cinayetlerinin sorumluları yargılanmalıdır.
• AKP gerici zihniyetinin beslediği kadın cinayetlerinin durdurulması için yasal düzenleme yapılmalı, ‘haksız tahrik’ ve ‘iyi hal indirimi’ kaldırılmalı.
• Seçim barajı kaldırılmalı, seçim sistemindeki tüm anti-demokratik düzenlemeler iptal edilmelidir.
Birleşik Haziran Hareketi, yarın (21 Haziran) ‘Görülmeyecek Hesap Kalmayacak’ sloganıyla AKP’den hesap sormak için tüm Türkiye’de sokağa çıkacak. Büyük eylem öncesi BirGün'den Büşra Zehra Tümer'e konuşan konuşan Haziran Hareketi Türkiye Yürütme Kurulu üyesi Gamze Yücesan Özdemir, “Haziran Hareketi’nin mücadelesi var olduğu sürece, toplumsallığı ucuz hesaplar ile parçalamak birilerinin zannettiği kadar kolay değildir” dedi.
Haziran Hareketi İstanbul Yürütmesi’nden Deniz Demirdöğen ise tüm hırsızlıklarla ve katliamlarla sokakta hesaplaşacaklarını belirterek, “Yapacağımız bu eylemin bir başlangıç eylemi gibi değerlendirilmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.
Haziran, “Birleşik Haziran Hareketi, halkın AKP’den hesap sorma çağrısına sahip çıkıyor, tüm gücüyle ayağa kalkıyor! Halk İstiyor. Görülmemiş hesap kalmayacak” diyerek herkesi AKP’yi geriletmeye, sokağa çağırıyor.
‘Güneşli bir Türkiye için'
Haziran Hareketi Türkiye Yürütme Kurulu üyesi Gamze Yücesan Özdemir, Haziran Hareketi için, geçmişin hesapları görülmeden bir gelecek tasarımı mümkün olmadığını belirtti.
Özdemir şöyle konuştu: "Haziran Hareketi, “Görülmeyecek Hesap Kalmayacak!” diyerek 21 Haziran Pazar günü sokaklara çıkma kararı aldı. Çünkü Haziran Hareketi için geçmişin hesapları görülmeden bir gelecek tasarımı mümkün görünmüyor. Belki şöyle daha iyi açıklayabilirim. Haziran Hareketi’ni, kapitalist topluma içkin onca çelişkiye rağmen geleceği nasıl bir arada üreteceğimizi bize anlatan bir gelecek tasarımı olarak düşünebiliriz. Bu tasarım etrafında bir araya gelenlerin oluşturduğu bir bütün Haziran Hareketi. Peki, nasıl üreteceğiz geleceği bir arada?
Şöyle bir Haziran Türkiyesi, mümkün müdür? “Evet arkadaşlar, olmuş biraz çalmış bizimkiler. Daha önce de çalınmıştı. Siz de çalın, çalabilen çalsın... olsun bitsin?”
Peki şöyle bir memleket düşü, mümkün müdür? “N’olmuş üç-beş işçi gittiyse. Çoğu hala evine ekmek götürüyor. Bak Soma’da falanca parti ne kadar oy aldı. Bir iki tekme tokada amma tatava yaptınız!!!”
Şu ifadeler etrafında bir memleket düşlenebilir mi?: “Geleceği birlikte üretebilmek için gerekli ilkeleri bir kenara atın... Demokrasi uzlaşma demektir! Biz milli iradeye saygımızdan pazarlık yapıyoruz, alkışlıyoruz. Yüzde şu kadar oy almış bir partiyi görmezden gelemeyiz. O kadar oy alınca da yolsuzluklar ve daha niceleri görünmez olur...”
Kusura bakmayın ama bu kadarı fazla. Geçmişte görülmemiş hesap bırakmadan, güneşli ve umutlu bir Haziran Türkiyesi için mücadele ediyoruz.
Haziran Hareketi’nin mücadelesi var olduğu sürece, toplumsallığı ucuz hesaplar ile parçalamak birilerinin zannettiği kadar kolay değildir. Ortak bir memleket düşü olmayan demokrasi formülünü insanlara kabul ettirmek o kadar kolay değildir.
Haziran Hareketi, “Görülmeyecek Hesap Kalmayacak!” diyor. Haziran Hareketi, “burjuva temsil mekanizması çöker ise halk haziran öncesinde olduğu kadar çaresiz değildir” diyor.
Son olarak, Haziran Hareketi, şöyle diyor: “Bize ait olanı kullanırız. Bize ait olanı kullanmak için yurttaşlarımıza sesleniriz. Biz Halkız.”
‘Bu eylem bir başlangıç'
Haziran Hareketi İstanbul Yürütmesi’nden Deniz Demirdöğen ise, seçim sürecinde çok aktif olarak rol alamasa da, Haziran olarak sokağı örgütleyeceklerini ve sokakta toplumsal muhalefeti diri tutacaklarını belirtti.
Demirdöğen, AKP’nin 13 yıllık iktidarı boyunca tahribatın ve yaraların çok fazla olduğuna; AKP’nin neoliberal politikaları kullanmak anlamında çok başarılı olduğuna, örneklerinin Soma’da, Ermenek’te görüldüğüne vurgu yaptı.
Haziran olarak AKP ve politikalarıyla hesaplaşılması gerektiğini dile getiren Demirdöğen, “AKP ile yapılan herhangi bir koalisyon, AKP döneminde yaşananlara sünger çekmeyecektir. AKP ile hesap görülmeden bu krizlerin ortadan kalkmayacağının altını çiziyoruz. Hem AKP’nin hem de Erdoğan’ın hesap vermesi gereken bir siyasi tablo ortaya çıktı. Biz bununla sokakta hesaplaşacağımızın altını çizmek için 21 Haziran Pazar günü tüm Türkiye’de sokağa çıkıyoruz” dedi.
Tüm haksızlıklarla, hukuksuzluklarla, hırsızlıklarla ve katliamlarla sokakta hesaplaşacaklarını belirten Demirdöğen, “Yapacağımız bu eylemin bir başlangıç eylemi gibi değerlendirilmesi gerekiyor. Koalisyon tartışmaları ve bu siyasi atmosfer sürecinde sürekli aktif olacağız. Sokağın sesini yükselteceğiz” diye konuştu.
***
Haziran’ın talepleri
• KaçAk Saray boşaltılmalı, Tayyip Erdoğan istifa etmelidir.
• Yolsuzluk dosyaları açılmalı, dört eski bakanla birlikte Erdoğan hakkındaki yolsuzlukları araştırmak için Meclis’te bir Araştırma Komisyonu kurulmalı, suçlular Yüce Divan’da yargılanmalıdır.
• Erdoğan başta olmak üzere, AKP’nin savaş suçları araştırılmalı, MİT tırlarıyla cihatçı çetelere yapılan silah yardımının sorumluları yargılanmalıdır.
• İç güvenlik yasası başta olmak üzere AKP’nin tüm baskı yasaları iptal edilmelidir. Haziran 2013 sürecinde uygulanan polis şiddeti soruşturulmalı, Gezi Direnişi’nde “Emri ben verdim” diyen, emri uygulayan tüm sorumlular yargılanmalı, Gezi ailelerinin ve davaların üzerindeki baskılara son verilmelidir.
• Soma ve Ermenek başta olmak üzere, tüm iş cinayetlerinin sorumluları yargılanmalıdır.
• AKP gerici zihniyetinin beslediği kadın cinayetlerinin durdurulması için yasal düzenleme yapılmalı, ‘haksız tahrik’ ve ‘iyi hal indirimi’ kaldırılmalı.
• Seçim barajı kaldırılmalı, seçim sistemindeki tüm anti-demokratik düzenlemeler iptal edilmelidir.
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.
