Bilimin Evren "cikmazi/celiskisi"

Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Bilimsel Makaleler kategorisinde evrensel-insan tarafından oluşturulan Bilimin Evren \"cikmazi\/celiskisi\" başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 2,031 kez görüntülenmiş, 3 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Bilimsel Makaleler
Konu Başlığı Bilimin Evren \"cikmazi\/celiskisi\"
Konbuyu başlatan evrensel-insan
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan evrensel-insan
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
Bilimin evren uzerine su anda pratikte ispatlanmamis, somuta indirgenememis bir suru spekulatif teorileri vardir.

Bilimin buradaki en buyuk "hatasi" evreni de, icindeki/uzerindeki parcalar gibi degerlendirmesidir. Evrenin uzerindeki her parca, kendi bunyesinde bir degisim, donusum, baskalasim ve olusum icindedir. Insanoglu da bu parcalardan biri oldugundan, kendi adina yarattigi zamani ve zamansal kavramlari, bu parcalara uygulayabilir.

Bir butun olan evrenin mekan olarak algilandiginda, ayni parcalari gibi; dogup (big bang) yasayip (genisleme) olmesi (daralma-buzusme) gibi bir icerige sokmak; bilimin kendi kendiyle celismesi ve kendi bindigi dali kesmesidir.

Enerjinin sakimi kanunu "hic bir sey yok olmaz ve yoktan da var olmaz" derken, bunu bir mekanda durmadan bir hareket halinde olan parca icin soylemistir.

Eger biz evreni de bir parca yerine koyarsak; o zaman onun da bir mekani olmasi gerekir ve bu bir kisir dongudur. Sonucta evren ile sorulan tum sorular zamansaldir ve zaman bir parca olan insanoglunun bir urunudur.

Evren bir mekan olarak; zamandan ve zamansal deger ve kavramlardan bagimsizdir ve zaman ve zamansal kavramlarla ortaya konamaz.

Cunku o zaman en basit soru akla gelir "Bu zamanin gectigi yer neresi?" iste sen bu yeri parcalari gibi zamana ve zamansal kavramlara (ilk, son, baslangic, bitis, sure v.s.) oturtursan, o zaman tanri ve yaratici gibi cikmaza girersin ve bu evrenin icine dustugu baska bir evren ararsin, ya sonucta bir evrende karar kilarsin, dini inanclarin tanrilarinda karar kildigi gibi ve onlarin durumuna dusersin, ya da durmadan bir mekan evren aramaya devam edersin.

Sonucta bilimin evreni de, butun degilde bir parca gibi degerlendirmesi, sonucta bilimi yeni bir butune yonlendirir ve bu kisir dongu boyle devam eder gider.

En basitinden, evren var olmustur bile demek, su soruyu cevapsiz birakir " nerde varolmustur?"

Bilim bence bu tip spekulatif teorilerinde dikkatli olmalidir. Yoksa bu isin sonu evrenin de bir tanri olmasi ve yaraticinin yaratilis cikmazina girmesidir.

Cunku var, var olma, ve varlik zamansal kavramlardir ve evren zamansal degildir ve zamandan bagimsizdir. Mekanin zamana ihtiyaci yoktur. Evren bir butun olarak perpetual, yani daimi bir mekandir. Zaman ve zamansal degerler, veriler ve kavramlar insanoglu urunudur ve sadece parca icin bilimseldir, butun icin degil.

Evren uzerine ortaya atilan teoriler de, insanoglunun dogal dusuncesinin yapilanis ve isleyis sabitliginin ve ayniliginin bir urunudur. Karekteri hem ikilem; evrenin dogumu (big bang) veya evrenin....si, ve karsitlik.

Ilk karsitlik, bilindigi gibi, once ortaya atilan teorinin sabitligi (steady state theory) ne karsilik, buyuk patlama hareketi (big bang) olarak gelisti. cunku sabitlik ile hareket karsiliklidir. Bu teori daha sonra hareket temelinde, genislemeye ve buyumeye (expension) tasindi, simdi de yine bunun karsiti; daralma, kuculmeden bahsedilmekte ve big bang'i karsitligi olan big crunch (buyuk catlama) ya dogru yonlenmektedir.

Iste inanoglunun en buyuk dogal dusunce temellerinden biri olan zaman ve zamansal icerik; burada da evrene verilmektedir.

Eger bir enerji varsa ve bu enerji yoktan var olamaz ve vardan da yok edilemezse, bu enerjinin yasam surdugu bir mekan olmak zorundadir. Cunku mekan olmadan, varlik olmaz, var olmaz, var olmak olmaz.

Bilimin temeli var degil; bil dir. Bilmek ve bildirmek te, bilgidir. Evreni bilir ve bildirirsin. Bilen bildiren bir parca olan insanogludur. Bilip bildirdigi ve bildirecek oldugu da kendi parcasi, kendi disindaki parcalar ve butundur. Eger butunu parca yerine koydugun ve ona zamansal icerik verdigin zaman, bu zamanin vuku buldugu mekan sorunu gundemdedir.

Oyuzden bilimin evrene de bir parca gibi bakmasi ve kendi algisini her baska ve kendi parcasina yukledigi gibi yuklemesi kendi biliminin kuyusunu kazmasi demektir.

Evren perpetual, yani daimidir ve evren ile ilgili her turlu yanasimda zaman ve zamansal degerler kavramlar uygulanamaz. En azindan varsa, evrenin de icinde yer aldigi bir mekani, soyut teoride degil de; somut ispatta ortaya koyana kadar.

Evren nerede dogmustur, neyin icinde genislemektedir, neyin icinde buzusmektedir ve neyin icinde yok olacaktir? Evrenin mekani nedir?

Iste tum bu sorular evrene bir parca muamelesi yapmaktan dogar.

Evren bir parca degil, bir butundur, mekandir, bosluktur ve insanogluna yansir ve gozlem verir. Taki bu evren butununun de icinde yer aldigi, bulundugu baska bir butun, bosluk,mekan gozlemlenene ve ortaya konana kadar.
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
Yer (kap/butun), Yer Tutan Sey (parca/icerik) ve Zaman

Baslikta belirtilen uclemi iyi algilamak gerekir. Birincisi, yer olmadan; ne yer tutanin olmasi, ne de zamanin olmasi mumkun degildir. Burada yeri iyi algilamak icin, bir kac ornek verebiliriz. Evren, bosluk, delik , uzay, gokyuzu, dunya, doga v.s. Ikincisi; yer tutan seyin olabilmesi de; ancak yer varsa mumkundur.

Zaman konusuna gelince; zaman, herseyden once, yerde yer tutan parcanin, yani insanoglunun bir urunudur. Demekki zaman, insanoglu ile birlikte kavramlasmis ve soyut bir icerige sahiptir.

Buradan ise; bir celiski ortaya cikmaktadir. Insanoglu, herseyini zaman soyutuna gore kavramlar ve belirtir. Bu da su demektir. Zaman, kavrami olmadan; ne yerin, ne de yer tutanin; belirlenmesi veya belirtilmesi mumkun degildir.

Burdan da, su sonuca variriz. Eger, yer tutan olarak; insanoglu olmasaydi ve zamani soyut olarak yaratmasaydi, hicbir seyin ne belirtilebilmesi ne de kavramlastirilabilmesi mumkun olmayacakti.

Iste, insanoglunun en buyuk sorunu ve cikmazi; zamandan bagimsiz olan, hem yerin; hem de yer tutan parcanin, belirtilmesi, kavramlastirilmasi veifade edilebilmesi icin; insanoglunun yarattigi zamanin gerekliligidir.

Bunu sayiya dokersek; 1) yer, 2) yer tutan parca 3) zaman

Ki burada zamani yaratan yer tutan parca, insanoglu olduguna gore; siralamamiz; daha dogrusu insanoglunun siralamasi, 1) zaman 2) yer ve 3) yer tutan olarak belirir.

Bu celiskiyi daha iyi algilayabilmek icin; baska bir uclu kullanabiliriz. Beyin olmazsa, dusunce; dusunce olmazsa kavram olmaz. Burada, beyini, yer yerine; dusunceyi, yer tutan yerine, kavrami da, zaman yerine koyarsak; ayni paradoxla karsilasiriz. Paradoxumuz; 1) beyin 2) dusunce 3) kavram iken; kavram; herseyi belirler ve belirtir olma vasfiyla, yani kavram olmasa; ne beyini ne de dusunceyi belirtememe vasfiyla, siralamamiz 1) kavram 2) beyin 3) de dusunce olur.

Iste insanoglunun bu zamana endeksli celiskisi; bir seyin ilkini, basini-sonunu v.s. belirlemede, her zaman bir paradoxal sonuc sunar.

Bunu en son insanli-insansiz degerlendirdigimizde, su sonucla karsilasiriz. Insandan once ne vardi? Yer. Peki zaman? o da insanla birlikte ve insanin getirdigi soyut. O zaman siralamamiz; 1) yer 2) insanoglu 3) zaman

Ama sonucta; yeri zamanlayan, yani kavramlayan insanoglu olduguna gore; siralamamiz, 1) zaman 2) yer 3) insan olur.

Iste, maddezamansal ve yersel olarak; insanoglundan once olsa bile; insanoglu, onu zamansal kavramla -once- dile getirdiginden, insanoglu sonrasi ifade olarak ortaya cikmistir. Iste buradaki paradox, oncesi ve sonrasi karsitliginin, bir birine zamansal zitligi; ne oncesi?, ne sonrasi? sorulari da; zamansal ikilemidir. Uclemimiz ise; yer, zaman ve insan-yer tutan parca- olur.

Eger, bu paradox algilanirsa; evrenin insan yaratimi zamanla ancak, ortaya konabilecegi; fakat, aslinda evrenin; hem zaman, hem de insanoglundan, bagimsiz olan varligi ortaya cikar. Cunku, sorumuz; zaten zamansal ve insansal dir.

Evren ne zaman olustu? iste bu soru, evrene gore mantik disidir. Cunku evren var olmak icin; hem insanogluna hem de onun urunu zamana bagimli degildir.

Bu paradoxu algilayabilmek; insanin mi one cikacagini, yoksa insan disinin mi-tanri ve madde- one cikacagini da aciklar.

Ilk nedir?, ilk zamansal bir kavramdir, o zaman ilk insanoglunun yarattigi ve/veya gozlemledigi, ideolojik ve inancsal akilcilik olarak sabitledigi, degismez kildigi ve kesinlestirdigi insandisi (tanri ve madde)bir urunudur.

Iste bilimsel sorunda burada, bu kulvardadir.
 

glsezinrs

Kahin
Yeni Üye
Katılım
12 Ara 2010
Mesajlar
1,358
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
62
"İlk" ve bundan zorunlu olarak çıkan "son" kavramlarının yerine "hep/her" konulabilir mi?Başlangıç-bitiş/ilk-son algımızın nerede/ne zaman/nasıl oluştuğu sorusu bile, oluş'tan var olma+süreç(zaman) ten bağımsız kılınamıyor.İlle de bir başlangıç noktası, belirleyici...bulmak, dayanak/temellendirme için şart görünüyor. Bilim bugünün bilgisiyle bu açmazdan kurtulmuş değil..
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
"İlk" ve bundan zorunlu olarak çıkan "son" kavramlarının yerine "hep/her" konulabilir mi?Başlangıç-bitiş/ilk-son algımızın nerede/ne zaman/nasıl oluştuğu sorusu bile, oluş'tan var olma+süreç(zaman) ten bağımsız kılınamıyor.İlle de bir başlangıç noktası, belirleyici...bulmak, dayanak/temellendirme için şart görünüyor. Bilim bugünün bilgisiyle bu açmazdan kurtulmuş değil..

Sorun sadece evrene degil, insanoglu hic bir fenomene zamansiz yanasamiyor. Oyuzden ben evren icin daimi kavramini kullandim. Yani zamansal bir bas son ilk icermeyen, anlaminda.

Maalesef, zamansiz bir gerceklik yoktur ayrica hic bir ortaya zamansal konulan gercekligin de kesin bir bilgisi yoktur. Olmamasi da dogaldir ve zaten bilimin surekli suregelen surecinin bir degisimi, yenilenimi olani yanlislanimidir.

Mesela big bang insanogluna gore evrenin belirli bir zamaninda, belirli bir yerindeki bir patlamadir. Evrenin olusumuna, ya da baslangicina isaret etmez. Sadece insanoglunun evren gozlemini dile getirme de bir teoridir ve henuz gozlem olarak ta bilimsel bir icerik kazanmamistir.

Bilim sadece bugunun bilgisiyle degil; evrene bir butun olarak degil de, bir parca gibi yanasmakla da bu acmazdan kurtulmus degil.
 
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç
Üst