acı :
1 ) Tat alma organında bazı maddelerin bıraktığı yakıcı durum, tatlı karşıtı
2 ) ( Sıfat ) Tadı bu nitelikte olan
3 ) ( Sıfat Mecazi ) Keskin, hoşa gitmeyen, şiddetli
4 ) ( Sıfat ) Renk için, koyu
5 ) ( Sıfat ) Ağrı, sancı
acı acı :
1 ) Acı olarak, acı vererek, acı duyurarak, üzüntü içinde
2 ) ( Zarf ) Dokunaklı, kırıcı, üzücü olarak, üzüntü içinde
acı ceviz :
1 ) Genellikle Kuzey Amerika'da yetişen, güzel görünüşlü bir ceviz türü
acı ağaç, -cı :
1 ) Sedef otugillerden, sıcak ülkelerde yetişen, kabuğu ve odunu hekimlikte kullanılan küçük bir ağaç, kavasya (Quassia amara)
acı badem :
1 ) Gülgillerden bir meyve ağacı (Amygdalus amara)
2 ) ( İsim Botanik ) Bu ağacın acımtırak, keskin kokulu meyvesi
acı badem kurabiyesi :
1 ) İrmik ve şekerle yoğrularak üzerine acı badem konduktan sonra fırında pişirilen bir çeşit kurabiye
acı bakla :
1 ) Baklagillerden, acı olan taneleri suda tatlılaştırılarak yenilen otsu bir bitki, Yahudi baklası (Lupinus termis)
acı bal :
1 ) Deli bal
acı balık, -ğı :
1 ) Sazangillerden, Avrupa'da ve ülkemiz göllerinde yaşayan, 8-10 cm uzunluğunda bir balık, gördek (Rhodeus amarus)
acı ceviz :
1 ) Genellikle Kuzey Amerika'da yetişen, güzel görünüşlü bir ceviz türü
acı çekmek (veya duymak) :
1 ) ağrı, sızı duymak
2 ) üzülmek, üzüntü içinde kalmak
acı çiğdem :
1 ) Zambakgillerden, 10-30 cm boyunda, şerit yapraklı ve açık renk çiçekli, tohumları romatizma tedavisinde kullanılan zehirli bir çiğdem türü, güz çiğdemi (Colchicum autumnale)
acı elma :
1 ) bk. ebucehil karpuzu
acı gelmek :
1 ) dokunaklı, kırıcı, üzücü gelmek
acı görmüş :
1 ) kötü günler yaşamış
acı hıyar :
1 ) bk. ebucehil karpuzu
acı karpuz :
1 ) bk. ebucehil karpuzu
acı kavak, -ğı :
1 ) Dağ kavağı veya titrek kavak (Populus tremula)
acı kavun :
1 ) bk. eşek hıyarı
acı kök :
1 ) Loğusa otu köklerinin kurutularak dövülmesiyle elde edilen acı bir toz
acı kuvvet :
1 ) Sert, etkili, zorlu kuvvet
acı marul :
1 ) Birleşikgillerden, tadı acı, dişli yapraklı, sürgününden çıkan sütü uyuşturucu ve yatıştırıcı olarak kullanılan iki yıllık bir bitki (Lactuca virosa)
acı meyan :
1 ) bk. dikenli meyan
acı ot :
1 ) Kuzey Anadolu dağlarının ormanlarında yetişen, toprak altında bilek kalınlığında kökü bulunan çok yıllık ve otsu bir bitki (Tamus communis)
acı patlıcanı kırağı çalmaz :
1 ) ( Şaka ) kötü durumda olan bir kimseyi yeni kötü durumlar etkilemez
acı sakız :
1 ) Çam sakızı
acı söylemek :
1 ) olumsuz bir davranışa karşı gerçeği olduğu gibi söylemek
acı söz :
1 ) Kişinin onuruna dokunan gönlünü inciten söz
acı su :
1 ) İçindeki minerallerin etkisiyle tadı sert olan kuyu veya pınar suyu
acı tatlı :
1 ) İyi kötü
acı vermek :
1 ) üzüntüye sebep olmak, incitmek
acı yonca :
1 ) Kızıl kantarongillerden, bataklık yerlerde yetişen, kötü kokulu ve çok acı olan yaprakları hekimlikte kullanılan bir bitki (Menyanthes trifoliata)
acıca :
1 ) Oldukça acı
1 ) Tat alma organında bazı maddelerin bıraktığı yakıcı durum, tatlı karşıtı
2 ) ( Sıfat ) Tadı bu nitelikte olan
3 ) ( Sıfat Mecazi ) Keskin, hoşa gitmeyen, şiddetli
4 ) ( Sıfat ) Renk için, koyu
5 ) ( Sıfat ) Ağrı, sancı
acı acı :
1 ) Acı olarak, acı vererek, acı duyurarak, üzüntü içinde
2 ) ( Zarf ) Dokunaklı, kırıcı, üzücü olarak, üzüntü içinde
acı ceviz :
1 ) Genellikle Kuzey Amerika'da yetişen, güzel görünüşlü bir ceviz türü
acı ağaç, -cı :
1 ) Sedef otugillerden, sıcak ülkelerde yetişen, kabuğu ve odunu hekimlikte kullanılan küçük bir ağaç, kavasya (Quassia amara)
acı badem :
1 ) Gülgillerden bir meyve ağacı (Amygdalus amara)
2 ) ( İsim Botanik ) Bu ağacın acımtırak, keskin kokulu meyvesi
acı badem kurabiyesi :
1 ) İrmik ve şekerle yoğrularak üzerine acı badem konduktan sonra fırında pişirilen bir çeşit kurabiye
acı bakla :
1 ) Baklagillerden, acı olan taneleri suda tatlılaştırılarak yenilen otsu bir bitki, Yahudi baklası (Lupinus termis)
acı bal :
1 ) Deli bal
acı balık, -ğı :
1 ) Sazangillerden, Avrupa'da ve ülkemiz göllerinde yaşayan, 8-10 cm uzunluğunda bir balık, gördek (Rhodeus amarus)
acı ceviz :
1 ) Genellikle Kuzey Amerika'da yetişen, güzel görünüşlü bir ceviz türü
acı çekmek (veya duymak) :
1 ) ağrı, sızı duymak
2 ) üzülmek, üzüntü içinde kalmak
acı çiğdem :
1 ) Zambakgillerden, 10-30 cm boyunda, şerit yapraklı ve açık renk çiçekli, tohumları romatizma tedavisinde kullanılan zehirli bir çiğdem türü, güz çiğdemi (Colchicum autumnale)
acı elma :
1 ) bk. ebucehil karpuzu
acı gelmek :
1 ) dokunaklı, kırıcı, üzücü gelmek
acı görmüş :
1 ) kötü günler yaşamış
acı hıyar :
1 ) bk. ebucehil karpuzu
acı karpuz :
1 ) bk. ebucehil karpuzu
acı kavak, -ğı :
1 ) Dağ kavağı veya titrek kavak (Populus tremula)
acı kavun :
1 ) bk. eşek hıyarı
acı kök :
1 ) Loğusa otu köklerinin kurutularak dövülmesiyle elde edilen acı bir toz
acı kuvvet :
1 ) Sert, etkili, zorlu kuvvet
acı marul :
1 ) Birleşikgillerden, tadı acı, dişli yapraklı, sürgününden çıkan sütü uyuşturucu ve yatıştırıcı olarak kullanılan iki yıllık bir bitki (Lactuca virosa)
acı meyan :
1 ) bk. dikenli meyan
acı ot :
1 ) Kuzey Anadolu dağlarının ormanlarında yetişen, toprak altında bilek kalınlığında kökü bulunan çok yıllık ve otsu bir bitki (Tamus communis)
acı patlıcanı kırağı çalmaz :
1 ) ( Şaka ) kötü durumda olan bir kimseyi yeni kötü durumlar etkilemez
acı sakız :
1 ) Çam sakızı
acı söylemek :
1 ) olumsuz bir davranışa karşı gerçeği olduğu gibi söylemek
acı söz :
1 ) Kişinin onuruna dokunan gönlünü inciten söz
acı su :
1 ) İçindeki minerallerin etkisiyle tadı sert olan kuyu veya pınar suyu
acı tatlı :
1 ) İyi kötü
acı vermek :
1 ) üzüntüye sebep olmak, incitmek
acı yonca :
1 ) Kızıl kantarongillerden, bataklık yerlerde yetişen, kötü kokulu ve çok acı olan yaprakları hekimlikte kullanılan bir bitki (Menyanthes trifoliata)
acıca :
1 ) Oldukça acı