- Konbuyu başlatan
- #1
- Katılım
- 1 Nis 2015
- Mesajlar
- 150
- Tepkime puanı
- 2
- Puanları
- 18
Yıl 1941, günlerden çarşamba. Kıblemiz, kutsal mekan kabe sular altında. İnsanlar tavaflarını yüzerek yapıyorlar.
Yanlış okumadınız. Milyarlarca galaksiden ve katrilyonca yıldız, gezegen ve gök cisminden oluşan kozmosun yaratıcısı olduğunu, Muhammet adlı, Yahudi oğlu, Mekkeli bir Arap tüccar aracılığıyla insanlara bildiren Allah, hatta ayetinde Muhammed sen olmasan bu alemleri, insanları yaratmazdım diyen Allah, kendisine evinin neresi olduğu sorulduğunda; şu kanalizasyon suları içinde yüzen kulübeyi göstermiştir.
İnsanlar; "ya Muhammet biz orada daha önce kendi imalatımız olan çakma heykellere tapıyorduk, senin bu Allah'ın koskoca kainatta ev olarak gösterecek başka yer bulamadı da mı, bizim çakma tanrılarımızın kulübesine kaldı? Yoksa senin bu yaratıcın bizimkilerden daha mı çakma?" diye sormadıkları için 1400 yıldır gördüğünüz kulübenin, evrenin yaratıcısının evi olduğu masalı varlığını sürdürüyor.
Yanlış okumadınız. Milyarlarca galaksiden ve katrilyonca yıldız, gezegen ve gök cisminden oluşan kozmosun yaratıcısı olduğunu, Muhammet adlı, Yahudi oğlu, Mekkeli bir Arap tüccar aracılığıyla insanlara bildiren Allah, hatta ayetinde Muhammed sen olmasan bu alemleri, insanları yaratmazdım diyen Allah, kendisine evinin neresi olduğu sorulduğunda; şu kanalizasyon suları içinde yüzen kulübeyi göstermiştir.
İnsanlar; "ya Muhammet biz orada daha önce kendi imalatımız olan çakma heykellere tapıyorduk, senin bu Allah'ın koskoca kainatta ev olarak gösterecek başka yer bulamadı da mı, bizim çakma tanrılarımızın kulübesine kaldı? Yoksa senin bu yaratıcın bizimkilerden daha mı çakma?" diye sormadıkları için 1400 yıldır gördüğünüz kulübenin, evrenin yaratıcısının evi olduğu masalı varlığını sürdürüyor.
Son düzenleme: