Her şey bir oyun olabilir mi?

Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Genel Tartışma Alanı kategorisinde lyng tarafından oluşturulan Her şey bir oyun olabilir mi? başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 4,897 kez görüntülenmiş, 25 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Genel Tartışma Alanı
Konu Başlığı Her şey bir oyun olabilir mi?
Konbuyu başlatan lyng
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan düşüncesizce

lyng

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
13 Eyl 2009
Mesajlar
4
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
2023
Küçük bir çocukken dünyada sadece kendimin olduğunu, diğer insanların bana rol yaptığını, bu etkileşime verdiğim tepkiler ile cennet ya da cehenneme gideceğime inanırdım. Aradan yıllar geçti. Bahsettiğim bu fikir ile "Truman Show" adlı filmde yeniden karşılaştım. Hatta "ben bu fikri biliyordum" diye hayıflanmadım değil.

Sözü nereye getireceğim:

Aynen, yaşantımızın aslında bir rüya olup olmadığını bilemediğimiz gibi (mesela az sonra uyancağım ve diyelim ki 14 yaşıma döneceğim, annem hadi okula diye dürtecek) aslında herşeyin bir "oyun" olup olamayacağını da bilemeyiz. Dikkat edin, "bu bir oyun mu acaba?" diye sormuyorum. Bir oyun olup olmadığını sezebiliriz belki ama kanıtlayamayız diyorum. Truman Show filminde yapımcılar eğer daha becerikli olsalardı Jim Carrey'in oynadığı karakter asla "oyun"u farkedemezdi.
 

Simerenya11

Yeni üye
Yeni Üye
Katılım
29 Ağu 2009
Mesajlar
70
Tepkime puanı
0
Puanları
6
Yaş
2023
Ynt: Her şey bir oyun olabilir mi?

Hz.Muhammet de benzer bir şey söylüyor:"İnsanlar uykudadır; ölünce uyanırlar." Schopenhauer da dünyayı kötü bir tasarım olarak görmüştür; fakat daha iyisi onun zihnindedir. Bu yüzden insanların çoğalmamasını ister(pessimisttir). Kuran'da da bir ayet var sanırım: "Dünya hayatı bir oyundan ibarettir." Stephen Hawking, bir halogram olduğumuzu düşünüyor. Kim bilir...belki de haklı.
 

Aksiyom

Düşünür Üye
Yeni Üye
Katılım
4 Tem 2009
Mesajlar
569
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
32
Bazen benimde aklıma takılmıyor değil;gerçekten bir oyun mu?Bunun cevabını kendime vermiş değilim ama asıl uyanışın ölüm olduğu kanısındayım.
 

HoŞÇa

Üye
Yeni Üye
Katılım
14 Haz 2009
Mesajlar
227
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
44
Filmdeki gibi diğer insanların sana oynadığı bir oyun olamaz.. Saçma.. Olan şey bizim algılarımızın üzerinde bilimsel gerçeklerin varolmasıdır.. Bunları keşfettikçe içinde bulunduğumuz sahnenin ışıkları yanmaya devam eder.. 4 boyutlu dünyamızda algılarımızın sınırı normaldir.. Ama bu sınırlar genişleyecektir.. yok olup gitmezsek kendi aptallığımızdan :)
 

Feylesof TeCe

Filozof
Yeni Üye
Katılım
31 Ara 2010
Mesajlar
926
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
30
Bunu ben de çok düşündüm ama artık düşünmüyorum. Şışşt düşünüyorum ama kimseye söylemeyin yoksa bana tekrar renk renk haplar verirler. Düşünmeyin! Düşünmeyin! Düşünmeyin! Düşünürseniz yeni bir oyun göreceksiniz, Ha Ha Ha...
 

glsezinrs

Kahin
Yeni Üye
Katılım
12 Ara 2010
Mesajlar
1,358
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
62
Oyun olsaydı keşke...Perde inip ışıklar yanınca salon alkıştan inleseydi...Ben yaşamın oyun olamayacak kadar "gerçek" olduğunu, bu yüzden acıttığını düşünüyorum...Oyun fikri kaçış...
 
Katılım
29 Mar 2011
Mesajlar
126
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
47
ömer hayyam da oyun demiş farklı açıyla:
Biz gerçekten bir kukla sahnesindeyiz:
Kuklacı Felek usta, kuklalar da biz.
Oyuna çıkıyoruz birer ikişer;
Bitti mi oyun, sandıktayız hepimiz

gerçekten bir oyunda mıyız, bu beni aşar:)
 

rainbow64

Meraklı Üye
Yeni Üye
Katılım
6 Şub 2010
Mesajlar
331
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
36
aklıma gelen ilk şey truman show oldu . bence orjinal bir film.
 

Esra TOK

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
15 Nis 2011
Mesajlar
2
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
31
hem özgürlüğe hapsolmuşz hemde tanrının elinde bir kukla olmuşuz özgürlüğümüzde onun elinde oyunumuzda... yada tüm yaşam bir rüya bizse rüyada yolumuzu şaşırmışız. şimdi bu rüyadan nasıl uyanmalı bu rüyaysa gerçeği nerde olmalı???
 
F

Fetâ

Ziyaretçi
Evet,herşey bir oyun... Hem de aynen Truman Show'daki gibi,insanların sahneye koyduğu bir oyun. Birkaç yüz yıldır,tüm dünyaya hakim olmak isteyen "güç" dünyayı bir tiyatro sahnesine çevirdi.
Tüm toplumsal olaylar belirli
bir "odak"tan yönlendiriliyor. Oyun artık nihai aşamasında. Düşünceler dahi manipüle ediliyor. Doğumdan ölüme tüm yaşamımızı "birilerinin" istediği şekilde yaşıyoruz. Güce sahip olanlar,ellerindeki ekonomik güçle insanlığın kaderini yazmaya çalışıyorlar.
Tanrı insanlığı böyle bir kadere mahkum etmedi. Önümüze sonsuz seçenek sundu. Eğer seçeneklerimiz kısıtlandıysa,bu,dünyayı yöneten "şeytani güç" ün marifetidir.
Aslında,insanlık Truman'ın durumunu yaşamaktadır. Bunun böyle olduğunu da gayet rahatlıkla kanıtlayabiliriz. Fazla gayrete de lüzüm yok. İnternette küçük bir gezinti herşeyi açıkça ortaya koyar.Biz Truman'dan çok daha avantajlı durumdayız.Bütün bilgi elimizin altında,hatta gözümüzün önünde.Sadece bakış açımızı değiştirmek gerek...
 

Süreyya Önal

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
16 Nis 2010
Mesajlar
469
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
49
[FONT=&quot]Tüm mevcudat bir sistem bütünlüğü (en nihayetinde)…ve O sistemin ana unsurları birbiriyle ilintili-ilişkili-etkileşimli bir OLuşuma etken [/FONT]

[FONT=&quot]her bir oluşum sistem de kendi iç sisteminin/realitesinin hükmünü sürmekte. [/FONT]
[FONT=&quot]sürecinde doğuşu/oluşumu ile maksimum doyuma ulaşıyor ve nihayetinde çözümü ile de beslendiği her unsuru kaynağına iade ediyor yani sürekli bir (kendi sürecini de süren) devir/daim, hareketlilik-etkileşim-değişim dönüşüm var kendi türünün öncülü ile ardılını..ekli etkileşimde besleyen...bütüne dahil...büyük,etkin bir saha.[/FONT]

[FONT=&quot]Hal böyleyken sahamızdaki etkinliğe oyun desek ne olur demesek ne olur [/FONT]

[FONT=&quot]ama illa oyun diyeceksek , seyircisi değiliz kesin.. hem madem davete uymuş gelmişiz oyuna katılmalı değil mi? kurulu bir sahne ! daha ne: ) [/FONT]
[FONT=&quot]bundan sonrası malum, sahnede olduğumuza göre sahne performansı... moral bozmayıp oyundan düşmemek/ düşürmemek lazım. bir zaman gelir ve perde nasılsa iner, sahne arkasına çekiliriz bizde ve oyunu da o zaman değerlendiririz : ) bakalım düşündüğümüz /düşlediğimiz gibi mi gerçekte[/FONT]
 

Süreyya Önal

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
16 Nis 2010
Mesajlar
469
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
49
[FONT=&quot]Hal böyleyken sahamızdaki etkinliğe oyun desek ne olur demesek ne olur [/FONT]


oyun demeyelim de... fevkinde fevkaladesi muazzam bir sanatı sergileyen, O duayene saygıda olup ondan ders alalım

benim için oyundan ziyade okul, hani şu daha çok ders arada da deşarj olunan vakitler ve mekan HAYAT OKULU

okulun özü esrârı ! eğitime çok önem veriyor olması, ısrarla düşünüyor düşünürken de düşün dürtüp bildiğini okutuyor !

gösterilen çaba... 'her şeyin bilincine varmak' ancak O , 'haydi kızlar okula' demiyor sırf, haybeye adam olunmadığını bildiğinden tam mevcut.. eğitim-öğretimde, öğrenime amade- faaliyette

(adem/ oğlu-kızına yönelik sözü nden anladığım) eşyayı-eşyanın adını öğrenmekle eşyanın tabiatını bilmek aynı değil, yani ezbere olmuyor. Öğrenmek-öğrencisi olmakla... yolunda, düşünerek ve çok yönlü.. yani her açıdan nedenleri- sonuçları ile test edip sınanmalı! ki bu tecrübeler ışığında bilinir -BİLİNÇ- olsun.

bilinç kaydına alındığınca hizmette bilgi ... tekrarlamak gerekirse, bilgilenmek sureti ile bilinçli tasavvur da genişliyor ve tasarruf alanı-olanaklar! artıyor ( bu aşamada iken, haliyle de daha zorlu-ağır dersler demek değil bu )

ancak tabii ki kolay da değil O 'her şeyin bilgisi' bilince ermek (ölmeyiz de.. ancak daha çook gidip geliriz bu hayat okulunun yollarını, hayatı ve içindekiler ile beraber kendimizi bilene.. O her şeyin bilincine varana dek)

branş gani ders çok öğreticiler çetin..ezber, yardımcı değil , yalvarıp-yakarmayla hiç olacak gibi değil : ) tembeli yoruyorlar, istek sizseniz mumla aratıyorlar!

merak eder sorarsak anlatıyor niyetimizce yol gösteriyorlar!! yok sormaz da bildiğimizi varsayarsak.. günü kurtardım derken, yarın bi de bakmışız yandık! çünkü ders katlanmış ya da şöyle anlatayım; birilerinin dersi kaynatmasının ceremesini de tüm sınıfa/alana ders olsun deyi yükleyip kendi halimizle birbirimize bırakıyorlar bir süre ve olgunluğa gelip de sonuçları fark edene kadar terletiyorlar, her ne haliniz varsa görün diyerek! (öyle ya aklımız vardı idare edeceğimize irade gösterseydik... (gösterdik-gösteremedik, anladık-anlaştık -anlamadık ... uzuuun mesel )

işte, bu şekil bir öğretme-öğrenme metodu

sınav..! her an hazırlıklı olmalı...kopya serbest ancak bir bilene de yanaşsak zor, cinliğe özenip de ne aşırır yazarsak olmuyor çünkü her birimiz ellerinde doğmuşuz .. oluşumuz evsafımız fikriyatımız da bilindiğinden kül de yutmuyorlar.. (aman haa duman edebilirler : D :D )

düşünebildiğimiz niyetimizce hazırlı soru-n-ların, çabamız-irade gösterdiğimiz ölçüde de sonucunu görüyoruz, her çabanın eriştiği bir karşılık mutlak surette var, hakk yenmiyor her kesim hak ettiğini buluyor (burada bir tür olarak kazandığımız bilgi-görgünün! aktardığımızca görünür-görünmez sonuçlarının, bizden sonrakileri de etkilediğinin sorumluluk bilincine dikkat etmeli -mayınlı saha!- ve yine bilinçlenme gayreti- iyi niyetli çabaların karşılığında bir lütuf olsa bile -ya da takdir -ki bu sadece bir teşvik uygulaması, esas amaçlanan o alanda öğrenim görenlerin hepsinin bilincinin belli bir aşamaya gelmesi ve kat edilmesi)
sınıf geçmekte var, sınıfta kalmak yatay geçiş ve sair de... ancak alanın dikkatiyle!

sözün özü HAYAT OKULUNDAN mezuniyet... daha çok hayy al! iş ki yerinde saymamak OLsun
 

Nejdet Evren

Kahin
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2008
Mesajlar
3,589
Tepkime puanı
179
Puanları
63
Yaş
60
“Her şey bir oyun olsa” belki de daha güzel olurdu! Ne de olsa, oyunlar eğlendirici oldukları kadar dayanışma, paylaşım ve sevinçleri çoğaltırlar. Oysa ki, dayanışmanın yerini bireysellik, paylaşımın yerini tüketim ve sevinçlerin yerini keder almaktadır; oyun çoğu kez traji-komik mi olmak zorunda?...Değil aslında ve yaşam okulu denilen pratiğin zenginliği onun oyun olup olmadığından çok yaşanmışlıklar ile ilgilenmektedir. Birikimin bilinç düzeyinde insan/lara yansıması onun oyununun bir parçası değil midir? İçinde bulunduğu oyunun yaratıcısı olan “insan” kendi senaryosunu yazarken hem oyunun içinde hem de dışında yer alır.

Sürdürelim...
 

Süreyya Önal

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
16 Nis 2010
Mesajlar
469
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
49
sevgili nejdet, keşke oyunlar dayanışma,paylaşım nihayetinde de sevinç olsaydı-olabilseydi

maalesef.. kurgusu, yenme-yenilme GÜÇ üstüne kurulu oyunlar, çoğunluklu düşünülüyor ve herkesin komedi anlayışı da kendince geliştiğinden neden sonra komedinin trajediye dönüşmesi kaçınılmaz oluyor.
bu durumda O güç dengesini kurmak, hem yaşanmışlıktan ders çıkartılmasını...ister istemez de oyun katılımını gerekli kılıyor hem de bu şekil bir değerlendirme sahasında, vasıflar daha iyi tanınıp bilinir oluyor... yaz /oyna! belki traji-komik ama böyle : )


paylaşımına teşekkürümdür
 

husam95

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
16 Nis 2011
Mesajlar
39
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
41
oyun var ortada bu açık , tiyatral bi yaşam işte arada rolunu unutanlar... oyunu bozanlar elbette olacak bu yüzden ne zaman ne olacağını kestiremediğimiz bi bilim kurgu - aksiyon filmindeyiz...
Herkese iyi oyunlar.
 

MuhammedNUR

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
19 Nis 2011
Mesajlar
6
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
47
dünya hayatına kurgusal olarak bakılırsa yani teknik olarak bir oyun ve oyalanma olarak sayılabilir.
ancak gayesel zeminde irdelersek hiçte oyun falan değildir.

Allah cc kul ilişkisinde başarı gösterecek karakter(ruh modeli) tesbiti sonucunda ebedi bir hayat kazanmadır.
ve asıl oyun ve eğlence o zaman başlayacak.
kazanıp kazanmama konusunda tavsiyede bulunmayacam çünkü karakterler ( ruhlar ilk andan itibaren dizayn edildiler bile)
 

Nejdet Evren

Kahin
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2008
Mesajlar
3,589
Tepkime puanı
179
Puanları
63
Yaş
60
sevgili tolga,

ilk-el oyunlar üretime koşut sevinç ayini gibiydiler. onları yarışmaya, güçler dengesizliğine sürükleyen ve söz yerinde ise kirletenler de insanın kendisi değil midir? öyle ise, bunu yeniden sevinç oyunlarına dönüştürebilmek yine insanın yaratacağı bir olgu olsa gerek. ütopya belki ama, kurgulamadan sahneye çıkmaktan ise, kurgulayarak yenilmek yeğdir derim.
 

Süreyya Önal

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
16 Nis 2010
Mesajlar
469
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
49
sevgili tolga,

ilk-el oyunlar üretime koşut sevinç ayini gibiydiler. onları yarışmaya, güçler dengesizliğine sürükleyen ve söz yerinde ise kirletenler de insanın kendisi değil midir? öyle ise, bunu yeniden sevinç oyunlarına dönüştürebilmek yine insanın yaratacağı bir olgu olsa gerek. ütopya belki ama, kurgulamadan sahneye çıkmaktan ise, kurgulayarak yenilmek yeğdir derim.

ilk-el oyunlar : )) evet... ve hayyat devam ediyor insan da mutlaka önü-sonu ütopyasına kavuşacaktır nejdet, O insana- gelişime güveniyor.. inanıyorum bende. sadece zaman birazcık! zaman

hoşlukla kal
 

tethys

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
23 Şub 2011
Mesajlar
7
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
52
sadece bize verilen süreyi dolduruyoruz ve bu süre içinde bize verilen görevleri yapıyoruz ya da yapmıyoruz hepsi bu kadar..
 

Feylesof TeCe

Filozof
Yeni Üye
Katılım
31 Ara 2010
Mesajlar
926
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
30
sadece bize verilen süreyi dolduruyoruz ve bu süre içinde bize verilen görevleri yapıyoruz ya da yapmıyoruz hepsi bu kadar..

Sorun da bu zaten. Ödev ne? Ödev var mı? Varsa, veren kim? Veren niye vermiş? Sorular, sorunları doğuruyor. Bazılarımız için saydığım soruların cevaplarını dinler karşılıyor ama insan farklı kaynakdan da duymak istiyor.
 
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç

Yeni Mesajlar

Üst