Forumumuza Hoş Geldiniz

Hoşgeldiniz. Ücretsiz içerikler ve özel hizmetler sizi bekliyor. Hemen üye olun!

Varlık yokluk Yada Daha Fazlası (MetaFizik)

Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...

RBarut

Yeni Üye
7 May 2017
19
1
0
32
Merhaba arkadaşlar bu düşüncemi sizinle paylaşmak istedim ve fikirlerinizi almak istedim. Bir cismin veya bir şeyin Var olabilmesi için hacmi kütlesi ve özkütlesi yada görüne bilmesi mi gerekiyor?


Şöyle bir cizim yaptım ve tam fikrim oturmasada fikrimi daha net anlatabilmeme yarıyor.


10rb______ +5rb _______ 1rb ________5rb __________0rb

|---------------|-------------|----------------|------------------|


10rb: Hesabı saptanmış bir cismin gereğinden daha büyümesi ve daha net görünmesi yada bir nevi yaklaşmasına yani çarpma noktasıda diyebiliriz


+5rb: 10rb'ye ulaşmanın sadece kat ettiği yani yarısını gösterir.

1rb: En basiti ve en karmaşık olan nokta, cismin yerinin belli olduğu noktadır. Burada cisimler insan gözüyle görülebilir seviyededir.(örn;masa üstündeki kalem)


5rb: Bir cismin kütlesi veya herşeyi biliniyor ama saydam yada tam görünmemesi durumdaki konumu burasıdır.


0rb: Bir cismin yada nesnenin yada bir varlığın gerçekte olmamasıdır. Mesela gölge gündüz ışığında gözümüzle görebiliriz fakat karanlıkta göremeyiz bu onu yok yapmaz görmesekde bizden başka canılar görebildiğini bilebiliyoruz. Bu yüzden geceler net değilse bile 7rb lerde olduğunu söyleyebiliriz.

Ya da

Gündüz galakside parladığını göremediğimiz fakat gece olunca görebildiğimiz yıldızlar gibi onlara da gündüz yok diyemediğimiz gibi. Bana göre arkadaşlar yokluğunu kanıtlayamadığımız Her şey var olabilir. Türkçemiz de ise bir yer belirtilmediği taktirde o nesne bilinmediği için vardır. masanın üstünde kalem yoktur. Çünkü nerede kalemin olmadığını belirtmişsinizdir. düşünüldüğünde kalem vardır hatta o an dünyanın bir yerinde elbet birinin kalemi masanın üstündedir. Fakat orada Kastedilen kendi masanız olduğu için Türkçe mantıken de yok denilebilir.
 

ihaveanidea

Yeni Üye
25 Ocak 2017
848
8
18
Birincisi Agnostizm bir metafizik değil,felsefenin bir uğraş dalıdır.

İkincisi,hacimsel ya da kütlesel modelleme varlık,varoluş,ontolojik olarak önemli bir kanıttır ancak tek kanıt değildir.Nesnenin aynı zamanda fikirsel ve soyut anlamda da bir yer edinmesi beklenir.

Yaptığın varlıklandırma düzeyi gayet mantıklı.Varlığı limitlendirerek sıfıra yaklaştırmışsın.Ancak bunun eleştirel bir yaklaşım olarak benimsenmesi için tersi yani -rp'lerden sıfıra limitlendirme gibi bir tez sunman beklenir.
Çünkü varlığın bizzat kendisi varla yok arasında giden dual bir kavramdır.
 

RBarut

Yeni Üye
7 May 2017
19
1
0
32
neyin varolmasını istiyorsunuz
varlığını kanıtladığımız her şey belki yok olabilir;
Bir nesnenin yeri belirtildiğinde mesela kalem masada kalem varmı bakıp kalemin var olup olmadığını görebilirsiniz. Fakat oradaki masanın üzerinde varsa vardır, yoksa yoktur. Belki sizin masada vardır ama benim masada yoktur sonuçta Kalem diye birşey var. Bu Zaten İccadına verilen isimdir. Başka toplum ona Başka isim verebilir Pencil gibi İngilizcede Kaleme Bu yüzden kalem Demiyorlar önemli olan nesnenin ne olduğu ve nesnenin varlığı ve yokluğu. Mesela bir Odada Karanlıktasınız Yanınızda arkadaşınız Oturuyor Elektrik olmadığı için zifiri karanlık arkadaşınızın sesini duymasanız bile orada olduğunu biliyorsunuz. Bunun Dışında Duygularımız Soyut varlıklardır Gerçekte görülmeyen ama hissedilebilen Kavramlar, Hisler Duygular İşte. Bir nesnenin Var olması için sizin İçin ne olması Gerek. Mesela Magmayı genelde pek bilmezler, Ben durup da magmaya yok diyebilir miyim? Görebiliyor muyum hayır Ama Varlığını Biliyor muyum Hissediyor muyum Duyuyor muyum Evet.? Yada sizin annenizi babanızı görmedim sizin anneniz babanız yok diyebilir miyim sizce? Gökten zembillemi Düştünüz! Bu yüzden var demek zorundayım.

---------- Mesajlar Birleştirildi at 14:48 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 14:44 ----------

ihaveanidea
Senin yaş kaç,
ne okuyon?
Bana Sormamışsınız Fakat yinede cevaplamak istedim.
Ben Ramazan Barut 24 Yaşındayım. Web Tasarımcıyım Bu konu Biraz Webde Saydamlık bizim diyişimizle Ve ingilizce Transparant dan aklıma takıldı Birde LYS hazırlanırken bir Konu geldi Gölge üzerine ORadan Buraya Doğru yöneldim. Araştırmak istedim Fakat Konu ile ilgili bilgi Bulamadım. Çünkü Konum Neye Giriyor Pek bi fikrim Yok. Bir sürü bilim Adamı var Elbet biri bulup düşünmüştür diye tahmin ediyorum. Ama adını ne koymuşlar bulamadım. Yardım Edersiniz Sevinirim.

Bana Web Sitemden Yada Skypeddan Ulaşabilirsinizz.


---------- Mesajlar Birleştirildi at 14:50 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 14:48 ----------

Birincisi Agnostizm bir metafizik değil,felsefenin bir uğraş dalıdır.

İkincisi,hacimsel ya da kütlesel modelleme varlık,varoluş,ontolojik olarak önemli bir kanıttır ancak tek kanıt değildir.Nesnenin aynı zamanda fikirsel ve soyut anlamda da bir yer edinmesi beklenir.

Yaptığın varlıklandırma düzeyi gayet mantıklı.Varlığı limitlendirerek sıfıra yaklaştırmışsın.Ancak bunun eleştirel bir yaklaşım olarak benimsenmesi için tersi yani -rp'lerden sıfıra limitlendirme gibi bir tez sunman beklenir.
Çünkü varlığın bizzat kendisi varla yok arasında giden dual bir kavramdır.
Merhaba Konunun Meta Fizik olduğunu söyleyenler Coğrafya Ve gemetri hocalarıdır Ben değilim. Bu arada Çok uğraşıyorsun sanırım bu konularla bana bir kaç bilgi Daha Sunarsanız Sevinirim.
 
Son düzenleme:

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
Özel Üye
7 Ara 2013
6,615
504
113
Bir nesnenin yeri belirtildiğinde mesela kalem masada kalem varmı bakıp kalemin var olup olmadığını görebilirsiniz. Fakat oradaki masanın üzerinde varsa vardır, yoksa yoktur. Belki sizin masada vardır ama benim masada yoktur sonuçta Kalem diye birşey var.
.

bunların olup olmadığını belirten ya da gözlemleyen gözlemci/algılayıcı var ve gözlem var (gerçeklik ve realite var /ya da evren var-varlık var)
ve ama gözlemcinin kendisi (yani kalem var diyen) zaman ve mekanda kayıp (mı) öncelikle...
bir başka zaman ve mekanda (gözlemcinin kendi de) yok ve olmayacak (yani yok ve olmayacaksanız)
yani o kalemi ve masayı gözlemleyen gözlemci olan siz ve ben 100 sene sonra yokuz
eğer biz oysak ya da buysak?
ya da ne var?aslında

sonuçta bir tür hareket, devim ya da devinimi (ya da olumu ve gerçeği) tanımlıyor olacağız dikkatli bakarsanız

Araştırmak istedim Fakat Konu ile ilgili bilgi Bulamadım. Çünkü Konum Neye Giriyor Pek bi fikrim Yok. Bir sürü bilim Adamı var Elbet biri bulup düşünmüştür diye tahmin ediyorum. Ama adını ne koymuşlar bulamadım. Yardım Edersiniz Sevinirim..

varlık felsefesi ya da ontoloji
varlık var mıdır? yok mudur? ya da varlık yokluk nedir? gibi soruların cevabını -sizin gibi- arayan bunlardır...

Yada sizin annenizi babanızı görmedim sizin anneniz babanız yok diyebilir miyim sizce? Gökten zembillemi Düştünüz! Bu yüzden var demek zorundayım..

gökten zembille değil! olmak kesintisizdir (var bir belirtme -yer durum belirtme)
orada değil burada olmak gibi

--varlığın zamanda başlaması ve yoklukta-n oluşması/gelişmesi gibi fikirlerin çarpıklığı kavrandığında bu tip sorgular aşılır. ve netleşir... Genelde diğerlerinin bilgilendirmesiyle değil...
başlama fiili ve varlığın başlaması ya da yokken olması (yoktan olması-oluşması-gelmesi) gibi fikirler çözündüğünde/

başlama fiileri ve oluşma fillieri işin içine girmediğinde/katılmadığında ya da işin başına tanınmadığında, olma başlar ....ve olma/olmak o zaman aydınlanır /anlarsınız farkını.
başlama fiili ya da olma durumu (yokken olma oluşma gibi durumlar ) dahası; o olma, bu olma gibi şeyler (ikilemler) kalmadığında../
var ve yokun uzağında.../

. Web Tasarımcıyım Bu konu Biraz Webde Saydamlık bizim diyişimizle Ve ingilizce Transparant dan aklıma takıldı Birde LYS hazırlanırken bir Konu geldi Gölge üzerine ORadan Buraya Doğru yöneldim. Araştırmak istedim Fakat Konu ile ilgili bilgi Bulamadım. Çünkü Konum Neye Giriyor Pek bi fikrim Yok. Bir sürü bilim Adamı var Elbet biri bulup düşünmüştür diye tahmin ediyorum. Ama adını ne koymuşlar bulamadım. Yardım Edersiniz Sevinirim.
.

bilim adamı (ve algılayıcı) sizsiniz ve -açık gerçeğiniz- hoşgeldiniz
gerçekliğinizi adlandıran/yapılandıran ve öyle ya da böyle olmasını seçen, isteyen,yapan ve buna karar veren sizsiniz
açıkçası bu konuda/konularda çelişkiler çoktur/var..
herkes kendi bilgisini (bilimini ve gerçeğini) kuruyor/yapılandırıyor

yani özetle düşünmeye devam etmelisiniz ve şu anda sizi bu sorulara götüren/getiren yaşadığınız/hissettiğiniz çelişkiyi ve bireysel- algılamayı sürdürmeli ve bunun üzerine düşünmelisiniz tam aksine. cevaplarınız orda....

----

felsefe daha çok şöyle çalışıyor. kalem var ve masa var derken, kalem ve masanın yapıldığı ağaç var. Ağacın ortaya çıktığı dünya ve diğer toprak -materyal birlikte var. Onun benzeri gök cisimleri ve -dışardaki tüm diğer- varlık ya da evren var/bütünlük ve sistem var. ve tüm bunları algılayan adlandıran ben /biz varız
ona en son ne deriz? ya da onu -bunu/olanı nasıl tanımlarız?

burda felsefe genelde varlık'a genelliyor ya da maddeye
ya da gözlemci ve madde ya da konu/nesne ve özne (suje obje) çatışkısı ve işlemi diyor.. adlandırmalar farklı.. araştırırsanız göreceksiniz sizde
bu anlamda yapılanmış nitelikli felsefe sistemleri ya da özde düşünürler var...

bilim ise evren var ve kozmoloji var gibi bir tahlil yapıyor ve evreni onun işleyişini çözümlemeli ve yasalarını araştırmalıyız anlayışına yürüyor
madde ya da onun hareketini anlamaya örn. atomu parçalamaya ve indirgemeye ya da dışarda gerçek aramaya/olgu aramaya girişiyor

Felsefe dilsel kalıpları ve düşünüşü ve kavramlar ve zihni kullanarak, buradan akıl yürütürek ya da sistemli mantık uygulayarak ve diyalektik dediğimiz/diyeceğimiz çözümlemeler sunarak ve üreterek (o da bu anlamda bir tür matematik yapar ve uygular) varlık'ı çözümler..

----

bize kalem varken yokken dediğiniz şey;
kafanızı karıştıran şey;
sizde oluşan ve bize aktaramadığınız ya da geçiremediğiniz ve kelimelerin zorlandığı yer ve -sizin- algınız
cevabınız tam orda -onun içinde- ve cevabınızın ta kendisi-
sizin olan...

bilim ya da bilgi arayan (ve yapan) yapılanmacı sonuçta tüm gerçeği, olguyu, tarihi ve tüm diger veriyi -iyi- gözetmelidir...ve araştırmalıdır... ve diğerleriyle sorgularını birleştirmeli ve sorgulamalıdır...

----
kanıt kavramı bozuk bir kavram ve kavrama öyle düşünüyoruz
ve kanılar görüyorsunuz, kanaat köküne dayanıyor
kanaat öyle anlama/algılama ya da ikna olma ve doygunluk anlamlarına da gelir
bu anlamda anlamı dayanağı?
şöyle diyelim o zaman
hayır şöyle düşünün... güneşin ve kalemin varlığını bakarak ve görerek kanıtladınız. kanıtladık.. bu ne anlattı size bize şimdi? onu soruyoruz.. sizde soruyorsunuz şimdi
bi şeylerin var olduğunu kanıtladık galiba

-
bizim kanıtımız-kanaatimiz şu;.. var başlayamaz.. başlamadı o halde var; sadece var; yeri zamanı yok...orası burası da....

kavramak olgulamadır ve tüm adlandırmalar hatadır -hatalıdır
düşüncenizin eriştiğini bilirsiniz; kavramlar size bildirmeyecek...bu hepimize oluyor...

inanın ben burada, yaklaşık iki senedir; varın/varlıkın ya da olma durumunun/olanın (her ne diyorsak buna) bir başlamayla (oldurma ve yapılma ya da hareketle-itkiyle) başlamadığı (ve başlayamayacağı ve bunun çelişkili olacağı ) üzerinden subjektif tanı/kanı dayanaklarla ve yine akılsal kavramsal dayanaklar ekleyerek ;tüm bunun başlamadığını (ve öylece var -kendi oluşunu ve yapılmasızlığını) savlıyorum.... ve bunun üzerinden herhangi varoluşsal otoritenin reddi sentezini üretiyorum.... ve yeri geldi bunu kanıtladığımı düşünüyorum ya da birilerimizin bunu anladığını anlayacağını ve öyle de olacağını düşünüyor ve umuyorum. hiçbir şeyi kanıtlamamış-tanıtlamamış görünüyorum. Bizler subjektif/kişisel tanıklar anlamalar akıllar ve dayanaklarız ve algılayıcılarız.. buna alışsak iyi ederiz...kişisel algılarımız var....

-----

bizler subjektif gerçekçileriz ve objektivite için kanat tutabiliriz (anlayışı) iyi bir yol-felsefedir ve gerçekçiliktir...
objektif dayanakları artırma çabası iyi bir yol yordamdır bu anlamda

----

bana soruyorsanız (,bana, ) varoluşun başlamasızlığı, -net tanıt- akıl tanıtıdır-ve dürüstüdür ,,,ve bu bile her türden tanıryı reddetmeye yeterli delilidir ve fazlasıdır,, bilimin kendisidir...
 
Son düzenleme:

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
Özel Üye
7 Ara 2013
6,615
504
113
bana soruyorsanız (,bana, ) varoluşun başlamasızlığı, -net tanıt- akıl tanıtıdır-ve dürüstüdür ,,,ve bu bile her türden tanıryı reddetmeye yeterli delilidir ve fazlasıdır,, bilimin kendisidir...

bana soruyorsanız (,bana, ) varoluşun başlamasızlığı, (ya da bir başlamaya çözümlenip indirgenmeyeceği ve başlama ile sınırlanamayacağı;) her türden tanrıyı reddetmeye yeterince tanıktır ve delilidir ve fazlasıdır,, bilimin kendisidir...

tabi ki bu apaçık bilimdir-bilgidir

bana soruyorsanız (,bana, ) varoluşun başlamasızlığı, (ve başlamayla çözümlenemeyeceği yeterince ve fazlasıyla açık ve belgidir

bana soruyorsanız (,bana, ) varoluşun başlamasızlığı, (ve başlamayla çözümlenemeyeceği yeterince ve fazlasıyla belgidir/belgilidir ve kendinden açıktır. Başka bir tanımlamaya bilgiye ve bildiriciye ,belgiye dolaylamya gerek yoktur.

bilimin kendisi olan bu bilme hali gerçekleştiğinde; (bilimin kendisi olan bu bilme hali (yapım edim gibi bir bilim) gerçekleştiğinde;)

birini size -bize bildirmesi gerekmiyordur kendinden anlanıyor üzerine bakınca

ve biliciye bilidiriciye gerek yoktur. olgu açık; Düşünce izler sezer görür ve bilici kendine bunu bildirir, algılar ve anlar -ayırtlar ....kolay
-bilgedir-duraktır ve belirgindir-açıktır...

durakta durmayanlara okka gerekir?

bana soruyorsanız (,bana, ) varoluşun başlamasızlığı, (ve başlamayla çözümlenemeyeceği çözümlendiğinde diğer herşey yerine oturur

ve kaldırmazsanız da kalkmaz;

bu sözler ne karışıktır ne saçma ne de tuhaf-açıklanacak bi şey yoktur çünkü;
 
Son düzenleme:

wallpaper

Yeni Üye
18 Nis 2017
13
0
0
Merhaba arkadaşlar bu düşüncemi sizinle paylaşmak istedim ve fikirlerinizi almak istedim. Bir cismin veya bir şeyin Var olabilmesi için hacmi kütlesi ve özkütlesi yada görüne bilmesi mi gerekiyor?


Şöyle bir cizim yaptım ve tam fikrim oturmasada fikrimi daha net anlatabilmeme yarıyor.


10rb______ +5rb _______ 1rb ________5rb __________0rb

|---------------|-------------|----------------|------------------|


10rb: Hesabı saptanmış bir cismin gereğinden daha büyümesi ve daha net görünmesi yada bir nevi yaklaşmasına yani çarpma noktasıda diyebiliriz


+5rb: 10rb'ye ulaşmanın sadece kat ettiği yani yarısını gösterir.

1rb: En basiti ve en karmaşık olan nokta, cismin yerinin belli olduğu noktadır. Burada cisimler insan gözüyle görülebilir seviyededir.(örn;masa üstündeki kalem)


5rb: Bir cismin kütlesi veya herşeyi biliniyor ama saydam yada tam görünmemesi durumdaki konumu burasıdır.


0rb: Bir cismin yada nesnenin yada bir varlığın gerçekte olmamasıdır. Mesela gölge gündüz ışığında gözümüzle görebiliriz fakat karanlıkta göremeyiz bu onu yok yapmaz görmesekde bizden başka canılar görebildiğini bilebiliyoruz. Bu yüzden geceler net değilse bile 7rb lerde olduğunu söyleyebiliriz.

Ya da

Gündüz galakside parladığını göremediğimiz fakat gece olunca görebildiğimiz yıldızlar gibi onlara da gündüz yok diyemediğimiz gibi. Bana göre arkadaşlar yokluğunu kanıtlayamadığımız Her şey var olabilir. Türkçemiz de ise bir yer belirtilmediği taktirde o nesne bilinmediği için vardır. masanın üstünde kalem yoktur. Çünkü nerede kalemin olmadığını belirtmişsinizdir. düşünüldüğünde kalem vardır hatta o an dünyanın bir yerinde elbet birinin kalemi masanın üstündedir. Fakat orada Kastedilen kendi masanız olduğu için Türkçe mantıken de yok denilebilir.

Görememe sebebim nedir? Hız. Evrende ışık hızı aşılamıyor olduğuna göre görünemeyenler nasıl aşıyor olabilir?
 

RBarut

Yeni Üye
7 May 2017
19
1
0
32
Görememe sebebim nedir? Hız. Evrende ışık hızı aşılamıyor olduğuna göre görünemeyenler nasıl aşıyor olabilir?
çok basit sorunuza çok basit Cevap Vereyim önce size, insan oğlunun bedeni sınırlıdır belirli seviyedeki sesleri biz duyarken daha alt seviyedeki sesleri cihazlarla yükselterek duyabiliyoruz daha küçük birimleri görebilmek için ise dürbün gibi aletlerle görebiliyoruz gece biz ışık olmadan net göremiyorken yarasaların gece net görebilmesi gibi.

---------- Mesajlar Birleştirildi at 15:01 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 14:17 ----------

Öncelikle sizin Konuşmalarınızı biraz Düzeltmeniz Gerekmekte Ben Kitap Okumayı hiç Sevmem Kitap Okuyormuşum gibi hissediyorum çünkü hiç duygu düşünce yokmuş da kelimeleri orataya atmışsınız gibi geliyor insana, çok fazla cümleyi parantezlerle kesiyorsunuz ve cümlenin akışını bozuyorsunuz.
Karışık gelebilir diyorsunuz ya evet gerçekten çok karışık anlamca değil yazılışca çok karışık. Zaten anlaşılmasını zor yapanda bu. Eğer bilmediğimiz bir cümle yada kelime kullandıysanız en sona kelimelerin tanımını yazabilirsiniz. Ayrıca hiç bir cümleniz neredeyse bana sormuyor. Bana Açıklama yapmayacaksanız Yazmayın Çünkü Açıklama yapacağınıza Kendi kendinize soruyorsunuz fakat ben olayın tmmını öğrenmeye böyle bir konu çizelge var mı yok mu adı nedir? daha detaylı bilgi almak istiyorum.
--------------------------------------------------------
Ben sizden geçmiş yada gelecek hakkında bir fikir sunmadım ki siz geçmişe geleceğe gidiyorsunuz ben şuan şu dakikada olan nesneler varlıklar yada olmayan varlıkları sordum bu sadece varlıkla sınırlandırılamaz benim sorum o kadar basit değil var dememiz için bilmemiz görmemiz gerekiyorsa, Yok olduğunu savunmamız için belirtilen nesnenin nerede olduğunu bilmemiz oraya bakıp olmadığını görmemiz gerekiyor, Eğer bir fikrimiz yoksa ya "bilmiyorum" denilmeli yada "olabilir" denilebilir.

örn.
Üstünüzde kalem var mı
- Yok?
(Buna kanıtla denilirse yada neden yok denmez gerçide hadi diyelim denildi.)

Cevaben;

Kanıtla:
- Ara üstümü Bulursan Vardır Bulamazsan yoktur.
(Üstünü aradığında bulamıyorsa yok olduğunu anlayacaktır zaten.)

Neden:
-Gerekmez Diye almadım. (Yada)
- Oda ne yeni duydum.

---------------------------------------------------------------------
Bakıyorum görebildiğim duyabildiğim kısıtlı arkamda görmediğim biri yaklaşıyor ve ben bunu hissediyorum. Kimisi Hissedemiyor Ve hissetmediği için arkasındakini göremiyor ve bilemiyor arkasındakini göremediği için o insana yada varlığa, cisme Yok denilemez bence Görmediğimiz çok şey var ama cihazlarla var olduğunu kanıtlıyoruz.
-----------------------------------------------------------------------
Sizden ricam Parantez içindekileri Gerektikçe Kullanın bir cümle de 2 aynı hem fikirli kelimeler sunmayın kafam torbaya dönüyor parantezi okurken cümle neydi diyor insan. Yani Parantez içinde parantez açmışsınız düşünün artık.
--------------------------------------------------------------------
felsefe daha çok şöyle çalışıyor. kalem var ve masa var derken, kalem ve masanın yapıldığı ağaç var. Ağacın ortaya çıktığı dünya ve diğer toprak -materyal birlikte var. Onun benzeri gök cisimleri ve dışarıdaki tüm diğer- varlık ya da evren var/bütünlük ve sistem var. ve tüm bunları algılayan adlandıran ben /biz varız
ona en son ne deriz? ya da onu -bunu/olanı nasıl tanımlarız?

- Öncelikle eğer ağaç varsa orada kalem yoktur. Zaten kalem adını alabilmesi için ağacın veya hangi nesneden yapıldığı fark etmez. Çünkü elle yazı yazabilmemiz işini başarabilen icada biz kalem adını veriyoruz. Yani bunu kökenine inmeniz mantıksız. Yani ağaçla yapıldı diye isim konulsaydı "kurşunlu kömürlü ağaçtan yapılma yazı aracı" olurdu. Bunun dışında neyden yapılmış diye soran olursa ancak ağacı katabilirsiniz. Ki ben bir kurşun yada Dolmalı kalem şeklinde belirtme yapmadım.

-----------------------------------------------------------------------
bilim ya da bilgi arayan (ve yapan) yapılanmacı sonuçta tüm gerçeği, olguyu, tarihi ve tüm diger veriyi -iyi- gözetmelidir...ve araştırmalıdır... ve diğerleriyle sorgularını birleştirmeli ve sorgulamalıdır..

- Elinizde maddi yada manevi yada yaratılış gereyi kanıtlayamayacağınız cisimler olacaktır.
Bunlara en basit örnek olarak
"Hayalet, Cin, Şeytan, evren, Yıldızlar vb"

Paranız olsa da diğer evrendeki atmosfere; dayanıklı icadınız yok. Diğer evrenlerde ki "Evren" diye Sonsuz bir Alan olduğu biliniyor ve bunun bırak yarısını binde1ine bile belki gitmemişizdir. Yapa bileceğimiz kısıtlıdır Daha soğukta üşüyüp biraz sıcakta yanıyoruz oradan kısıtlandığımızı belli oluyor. Bunun dışındakilere süper varlık yada kahraman deniliyor zaten.
---------------------------------------------------------------------------
bana soruyorsanız (,bana, ) varoluşun başlamasızlığı, -net tanıt- akıl tanıtıdır-ve dürüstüdür ,,,ve bu bile her türden tanıryı reddetmeye yeterli delilidir ve fazlasıdır,, bilimin kendisidir...

- Varoluş Hiç bir kelimemde geçmedi. Ben size RByi Sordum diyebilirim. Benim Aradığım ise RB zaten
Size RB yi Şöyle Tanımlayabilirim ancak
Bir var olan yada olmayan nesnenin görünürlüğünü sorgulayan bir kısım diye bilirim. Çünkü Kavram Çok geniş Düzeyleri etkiliyor ve ben bunun net tanımını bilemiyorum.

------------------------------------------------------------
inanın ben burada, yaklaşık iki senedir; varın/varlıkın ya da olma durumunun/olanın (her ne diyorsak buna) bir başlamayla (oldurma ve yapılma ya da hareketle-itkiyle) başlamadığı (ve başlayamayacağı ve bunun çelişkili olacağı ) üzerinden subjektif tanı/kanı dayanaklarla ve yine akılsal kavramsal dayanaklar ekleyerek ;tüm bunun başlamadığını (ve öylece var -kendi oluşunu ve yapılmasızlığını) savlıyorum.... ve bunun üzerinden herhangi varoluşsal otoritenin reddi sentezini üretiyorum.... ve yeri geldi bunu kanıtladığımı düşünüyorum ya da birilerimizin bunu anladığını anlayacağını ve öyle de olacağını düşünüyor ve umuyorum. hiçbir şeyi kanıtlamamış-tanıtlamamış görünüyorum. Bizler subjektif/kişisel tanıklar anlamalar akıllar ve dayanaklarız ve algılayıcılarız.. buna alışsak iyi ederiz...kişisel algılarımız var....

- Bu cümlenizde sadece 2 senedir anladım :) Ama anladığım kadarıyla cevap vereyim yinede; Bilim Herkesin doğruladığı bir şeydir Ad önemli değildir sonuç da diller bu yüzden var icat "telefon" türkçe de "Telefon" ama ingilizce de "telephone" Kavramlar kullanılır fakat karşıdakine yada başkasına kavramları doğru iletmek önemlidir. Mesela "Pangoro " diye bir kavramın ne olduğunu bilmiyorsunuz size varmı yok mu dediğimda ancak Google üzerinden bilgi edinerek öğrenebilirsiniz. Pangoro, Pokemon adında bir Çizgi film pokemonudur.

Star Wars filmini izlemiş olmalısınız uzay savaşları Tüm Gezegenlerde Farklı canlıların o ortama uygun şekilde yaşayan canlıların olduğunu gösteriyor. Tabi Bunun film olması Size hayal ürünü kurmaca olarak gelebilir ama mantıklı düşünüldüğünde biz bu dünyadayız ve dünyanın düzenine uygun yaratılıyoruz ve vücudumuz ona göre kendini şekillendiriyor. kutuptaki insanların bizim normal sıcak dediğimiz güneşi gördüğünde yanacak kadar sıcak kadar olduğunu düşünmesi gibi, Tabi net bi fikir size sunamam oralı olmadığım ve oradan buraya gelip nasıl hissettiğini bilemem. Mantıken öyle olması gerektiğini düşünüyorum.
 
Son düzenleme:

wallpaper

Yeni Üye
18 Nis 2017
13
0
0
Işık hızı ile bu verdiğin cevabın hiç ilgisi yok. Işık hızını aşamıyorsak görünmezlikten bahsedemeyiz, aşamadığımıza göre bu teori çöker.
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
Özel Üye
7 Ara 2013
6,615
504
113
- Öncelikle eğer ağaç varsa orada kalem yoktur. Zaten kalem adını alabilmesi için ağacın veya hangi nesneden yapıldığı fark etmez. Çünkü elle yazı yazabilmemiz işini başarabilen icada biz kalem adını veriyoruz. Yani bunu kökenine inmeniz mantıksız. Yani ağaçla yapıldı diye isim konulsaydı "kurşunlu kömürlü ağaçtan yapılma yazı aracı" olurdu. Bunun dışında neyden yapılmış diye soran olursa ancak ağacı katabilirsiniz. Ki ben bir kurşun yada Dolmalı kalem şeklinde belirtme yapmadım.

taş var, çakıltaşı var, çakıl taşından yapılmış biblo var
ve deniz kenarında dalga yuvarlamasıyla kumlaşmış taşlardan yapılmış ev duvarlarındaki dış sıvalar var

- Elinizde maddi yada manevi yada yaratılış gereyi kanıtlayamayacağınız cisimler olacaktır.
Bunlara en basit örnek olarak
"Hayalet, Cin, Şeytan, evren, Yıldızlar vb"

maddi ya da manevi yaradılış bir önermedir-önerme olarak kalacaktır
ya da felsefe batacaktır ve felsefelet başlayacaktır
eğer birinci ileyse işimiz orda durun ve bu cümleyi bir inceleyin ve dürüstçe dostça önermenin ne anlama gelebileceğini araştırın ve düşünün ve tartışalım bunu..

yukarıdaki çelişkileriniz için felsefe okumalısınız

Mantıken öyle olması gerektiğini düşünüyorum.

aslında şu;
ben bulgurdan, bisküviden ya da ekmekten bahsediyorum dersen, felsefe bunu bir buğdayın başağı ve bir otun tohumu olarak düşünmekte haklı ...
ve
Eğer bisküviden bahsediyorsak felsefe bize çayır ve ot tohumunun öğütülmesinden hazırlanmış bir kurabiyeden bahsettiğimizi söyler...
ot ve bitki nedir ve yeme nedir diye sorar? ve ekler

----
RB yi ben anlamadım... bana göre gereksiz duruyor ve sizin algınız
ve tekrar açıklarsanız sevineceğim...
ve siz çözümleyin o halde devam edin
ve bende bunlar vardı
-ben bunları yazabildim ve diyebildim o halde...
ve -şimdilik- işinize yaramadığı için üzgünüm....

----------------------

kalem ve yaradılış değil de; başlangıçsız ve sonsuz biçimde, zaten varolanın zorunlu deviniminde ki biçemler/biçimler var

var derken, devinen nesnelerin dünyasında, şeylerin, zaman ve mekan içindeki biçimlerinden ,hareketinden ve değişiminden ya da yine kendi yerlerini ve şekillerini ve durumlarını belirtmekten sözediyoruz

ve yukarıda söylediklerim bisküvinin buğdaya, sıvanın minerale indirgenmesi/dönüştürülmesi (ve çözünmesi) mantığıyla tutarlıdır

Merhaba arkadaşlar bu düşüncemi sizinle paylaşmak istedim ve fikirlerinizi almak istedim. Bir cismin veya bir şeyin Var olabilmesi için hacmi kütlesi ve özkütlesi yada görüne bilmesi mi gerekiyor?

daha burada, var/yok derken ve bi şeylerin varlığını ve yokluğunu açılmaya girişirken ve siz örneğin "bir şeylerin varolabilmesi" derken, tamam bir bilgisayar yazılımından yola çıkmışsınız . öyle açıkladınız ancak genelde bu tip söylemler "tanrı vardır", "yaradılış vardır" görünmeyen bilinmeyen şeyler vardır-a tanıklık destek için uygulanıyor...

daha doğrusu olmadığı düşünülen şeylerin varlığına açıklık getirmeye
siz bunu yapıyor musunuz ve yapacak mısınız?
ya da olmayan şeyleri açıklamaya ve tanıtlamaya bir inanç ya da düşünceyi doğrulatmaya mı girişiyorsunuz? ve girişecek misiniz?

ya da bunu ve bunları bilgi, gözlem ve düşünmenin kendi ile mi çalışacağız?

bilgiyle ya da öğrenmeyle kurulan diğer türlü (inançsal,doğrusal) temas, inançsal ve doğrulatmasal dinamik ya da iletişim baştan yanlıştır ve sonuç doğurmaz ... Kendi içinde çelişik bir sonucunu doğrulatmaya ya da aramaya kurtarmaya girişir

yukarda yaptığınız şey,
-bize bazı boşluklar bırakarak- bizden doldurmamızı isterken, boşluğa evler kurmamız istemek mi?
ya da kendi boşluğa kuracağınız evleriniz için yapı malzemesi aramak
mıdır?

ve felsefe size/bize, gerçekleri söylediğinde, -yani olmayan malzemelerle iş yapılamadığını söylediğinde- ilginçtir anlaşamıyoruz deniyoruz...
ve şu anda bilgiyle ve felsefeyle kurulan tüm bağlarınız ya da öğrenme bağlarınız, başlangıç aşamasında ve yeni ya da taze ve henüz eğreti gibi gözüküyor.... o yüzden bunları anlamalısınız...
 
Son düzenleme:

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
Özel Üye
7 Ara 2013
6,615
504
113
felsefe; "yok olan yoktur" -"görünmeyen yoktur/vardır" demez ve "yok olan olmaz-olamaz" demez bu anlamda;
bu yargı kesinlikleri felsefeye ait değildir-olamaz...
Felsefe, matematiksel olarak şunun benzeri mantığı uyarlar ve yoluna devam eder..

a- görünmeyen şeyler vardır
b- görünmeyen şeyler yoktur
c- görünmeyen şeyler olabilir ya da olmayabilir

felsefe bu gibi önermeleri ortaya koyar/.. bunların üzerine düşünür ve inceler ve yoluna devam eder.
Bunları düşünceyle ve gözlemle birleştirir..
hemen sonuçlara da varmaz...

--
Siz kalem vardır derken öncelikle; bir bakış görüş ve algılama faaliyeti-niz var ...bunu ortaya koyuyorsunuz. ve bundan bahsediyorsunuz.. Felsefe gerçeklerle ilgilenir... ve siz gözlemin kendini ortaya çıkarıyorsunuz ve koyuyorsunuz kalem var derken... Gerçeğiniz bu...

Siz, kendiniz varsınız. (Gözlemci ve algılayıcı olan ben var.) Kalem olarak sözedilen nesne/object var. (Gözlenen, gözleme konu olan nesne/obje ve gözlemin konusu olan kalem var ) ..(ve gözlemin gerçekleştiği alan-yer mekan ve gerçeklik realitesi var.. nesnelerin dünyası var...)
ve kalem var derken tüm bunlar gerçekleşiyor ve bir gözlem gerçekleştiriliyor...

Kalemi ortaya koyan ve kalem var diyen, siz vardınız.
ve kaleminde içinde bulunduğu gözlem alanı ve gerçeklik vardı.
Ve sonuçta gözleminizin açıkladığı, bildirdiği ve bilgilendirdiği şey şu. "Ben varım. ben bir gözlemci olarak varım.. ve bir gözlem alanı-m/gerçeğim ve gerçekliğim var ..ve ben burda gözlem yapıyorum.. ve bir kalemin ya da benzerinin varlığını ve yokluğunu ortaya koyabiliyorum." Kesin olan ve kanıtlanan bu...
Kesin yargılar bunlar olur...

ve sonuçta; ortaya konulabilen bir gözlem, adlandırma ve bunu ortaya koyan gözlem gözlemci ve algılayıcı olan siz varsınız..
felsefenin yapacağı çözümlemeler bunlardır. felsefe böyle çalışır..
bu bana ve bize ne ifade ediyor? ne yöne yöneltilebilir? daha nasıl bilgileştirilebilir? bunlardan ne sonuç elde edilebilir? bunlar sorulardır?
soruların dünyasına girmeden sanırım felsefe yapılamayacaktır....

--
bakın kalem var derken örn...
kalem var olgusu hakkında basit bir çözümleme ve dinamik örneklemesi

1. dünya var/alan var. içinde bulunduğumuz yer zaman küre var...
nesnelerin ve objelerin dünyası var. ve ben içindeyim..
ve ben burda gözlem yapıyorum-görüyorum ve algılıyorum...
gözlmelerimin sonuçlarını ortaya koyuyorum..
ve bakma, bakış ifili var ve algı-m var...
ve burda bir de kalem diye bir olgu var-nesne var
ve şimdi ben bunun orda bir yerde duruşunu ve bulunuşunu "var" olarak ortaya koydum..
ve ben bunu gözlemleyebiliyorum. bunun hakkında bilgi üretebiliyorum. ona var ve yok diyebiliyorum
ve bunu/kalemi gözleyen ve bu gözlemin ve onun/kalemin varlığını ortaya koyan gözlemci olan ben varım...
ve siz kalem'e bakıyorsunuz... bu durumda
kalemle fiili olarak bakışma-görme görüşme ve bunu algılama eylemi içinde ve halindesiniz...

2. bakış, görüş ve algı var. ve algılama fiilinin kendi var.

algıyı bize ve diğerlerine ifade ediyorsunuz...
ifade var.
3- ifade edilebilir ve iletişebilir benzerleri, diğerleri de var
diğerlerine, gözlem aktarımı ve iletişim ve onlarla bilgileşme olanağı var.
tüm bunları tanıtladınız şu anda...
- -
4- içinde kalemin bulunduğu ve bu gözlemin ortaya konduğu gözlem alanı var. gerçeklik var.
5. kalem benzeri diğer cisimler de var.
bunların ortak adlar alması var
hareket var
zaman var

şimdi tüm bu olgular birbirine bağlı ve ilişik. öyle sizin dediğiniz gibi "kalem var" diye yarılamaz ve bölünemez
sadece kalem var bir çıymıktır. bir kıymık ve parçadır...

----
bakın kalem var derken; kaleme bakan gözlemci var-bakış var. algı var.. bunun içinde gerçekleştiği gözlem alanı/derinli kbütünlüğü ve tüm olgusal var.. bir arada...
daha kalem var demek bunların da varlığını ortaya koyuyor. bu iş bileşik
en az bunları ortaya koymadan kalam var diyemezsiniz. . kalem var demeniz zaten bunları da ortaya koyuyor... gerçeğin kendi ve olan....

------
kalem var=
algı ile kurulan temas var.... ben ve nesne arasında gözlem bağı, ilişiği ve ilişkisi var....
ikisi bir arada
... bu temasın içinde bulunduğu ve gözlemin gerçekleştiği gözlem alanı ve gerçek alanı-m var
alan var. bunların hepsi bir arada .
Tek başına kalem var/yok diye bir olgu/yargı boşlukta sallanır...

Kalem var derken kalem'e bakış var. bakışın sonucu. ama gerçek var. gerçeğin sonucu... hepsi birbirine bağıl...

Felsefe çözümlemlerini matematiksel -akılsal- mantıksal ilkelerle sürdürür ve gerçekten sözeder...

---
sonuç; siz kalemin varlığına yokluğuna dair bir gözlem gerçekleştirdiniz ve ortaya koydunuz...

olmayan şeylerin tanıtlamasına ilişkin ne dediniz?
henüz bi şey dediniz mi?

---------- Mesajlar Birleştirildi at 08:55 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 05:25 ----------

bilgi dediğimiz şey; bir değerlendirmenin, bakmanın ve görmenin, metodolojinin, çıkarımsamanın ve bir tekniğin ya da bunun dışında, saf ve salt bilişin-kavrayışın ve anlayışın ürünü değil de;
bir varsayma, boşluk doldurma, diğerlerini nakletme, diğerlerinin öyle demesine kanma, ve diğerlerinin öyle olabileceğine inandırması ve öyle olacağını sanmanın ürünüyse?
-
gözlemleriniz gerçeklerinizdir...bilgi bir merdiven basamağıdır...
-----

siz baştan, öncelikle görünebilen ve görünemeyen şeylerden ne açıklamak ve nereye varmak istediğinizi ve neden bu konuyu getirip türettiğinizi -ön düşünceleriniz ve gizlerinizi- açıklamalısınız?

görülebilen ya da görülemeyen şeylerin varlığı ya da yokluğu üzerine öyle ya da böyle sonuçlar ve kanılar üretmek ne işinize yarayacaktı ve neyi açıklayacaktır?

olmayan şey yoktur
olan şey vardır
o halde bir şeyin görülüp görülememesi varlığına/yokluğuna bir ölçüt müdür? diyelim ki değildir ,
Ya da burda şimdi subjektif bir algılayıcı olan size göre bir şeyi açıklamak için kullanılacak bu ölçüt, bize göre belirsiz bir kıstas ve geçici işe yaramaz bir ölçüt aslında izafidir dersem?

---------- Mesajlar Birleştirildi at 09:45 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 08:55 ----------

çok özetle belirteceğim o halde -kendimce
felsefe bir karmaşa ve burda denilen şeylerin ucu (önü-arkası) tutulamıyor
ve dedeniz ki: yaratılmış şeyler (maddi ve manevi yaratılış)

yaratılış dendiği an da ve "yaratılış düşüncesi", anlatımların arkasına ve önüne gizlenip yaratma/yaratılma/yaratan gibi fikir ve objeler düşüncenin başına ve önüne arkasına gizlendiğinde ve bunlar tanınıp benimsendiği an da, başka türlü bir bilgileştirmeden sözediyoruz
ve siz bunu bildirmediniz ve tanıtmadınız öncelikle

Siz şunu ya da benzeri kabul ediyor ve öne sürüyorsunuz sanırım o halde
ya da doğrusunu açıklamalısınız
anladığım kadarıyla bilinmeyen bir şey, bilinmeyen güç tarafından bir varoluş ve varolma gerçeği yapılmış ve siz bunun içindesiniz ve tüm bu olanlar ve olmakta olanlar bilinmeyen bu gücün ya da şeyin eylemidir.
Öncelikle bunları açıklamalı ve nedenleri sonuçları ve düşünce yapınızı getirip açmalı ve bildirmeliydiniz.
Bunu bütün olarak bizi bilgilendirmeliydiniz.

Anladığım kadarıyla size göre;
dolaylı olarak yaratma faaliyetinin yaratıcısı tarafından yaratılmakta olan bir kalem var /yaratılmış olan bir kalem var ya da olabilir...

öyle anlıyorum doğru mu?

siz kendi var yok gözleminizden sözediyordunuz sanıyordum...
sonra anladığım kadarıyla sizin kendinizin, gözleminizin ve gözlemlediğiniz kaleminde işi ve sebebi olan bir yaratma faaliyeti türetildi...

hayır ben kendi gözleminizden sözediyorsunuz-edeceksiniz sanıyordum
siz bir yaratma/yaratılma faaliyetinden sözediyorsunuz şimdi...

bunları açıklaştırmanız gerekecek; RB yi değil anlıyor musunuz?
hayır nasıl düşündüğünüzü anlamalıyım ve sizi anlamalıyım; nasıl bir düşünce yapılandırdığını ve ne görüyor olduğunu ve nasıl algıladığınızı öncelikle anlamalıyım
bunları açıklamalısınız

-
bakın ben basitçe şunu şunları söyleyebilirim
ben varım-burda şimdi varım?
ben neyim?
bir bedenim-bir insanım
burda ne oluyor?
bilmiyorum
 
Son düzenleme:

RBarut

Yeni Üye
7 May 2017
19
1
0
32
Işık hızı ile bu verdiğin cevabın hiç ilgisi yok. Işık hızını aşamıyorsak görünmezlikten bahsedemeyiz, aşamadığımıza göre bu teori çöker.
Kardeşim daha önündekini göremiyon diyorum sen ışık hızından bahsediyorsun. Ne içtin de cavap yazıyorsun? Ne teorisinden bahsediyorsun?

---------- Mesajlar Birleştirildi at 18:48 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 18:28 ----------

felsefe; "yok olan yoktur" -"görünmeyen yoktur/vardır" demez ve "yok olan olmaz-olamaz" demez bu anlamda;
bu yargı kesinlikleri felsefeye ait değildir-olamaz...
Felsefe, matematiksel olarak şunun benzeri mantığı uyarlar ve yoluna devam eder..

a- görünmeyen şeyler vardır
b- görünmeyen şeyler yoktur
c- görünmeyen şeyler olabilir ya da olmayabilir

felsefe bu gibi önermeleri ortaya koyar/.. bunların üzerine düşünür ve inceler ve yoluna devam eder.
Bunları düşünceyle ve gözlemle birleştirir..
hemen sonuçlara da varmaz...

--
Siz kalem vardır derken öncelikle; bir bakış görüş ve algılama faaliyeti-niz var ...bunu ortaya koyuyorsunuz. ve bundan bahsediyorsunuz.. Felsefe gerçeklerle ilgilenir... ve siz gözlemin kendini ortaya çıkarıyorsunuz ve koyuyorsunuz kalem var derken... Gerçeğiniz bu...

Siz, kendiniz varsınız. (Gözlemci ve algılayıcı olan ben var.) Kalem olarak sözedilen nesne/object var. (Gözlenen, gözleme konu olan nesne/obje ve gözlemin konusu olan kalem var ) ..(ve gözlemin gerçekleştiği alan-yer mekan ve gerçeklik realitesi var.. nesnelerin dünyası var...)
ve kalem var derken tüm bunlar gerçekleşiyor ve bir gözlem gerçekleştiriliyor...

Kalemi ortaya koyan ve kalem var diyen, siz vardınız.
ve kaleminde içinde bulunduğu gözlem alanı ve gerçeklik vardı.
Ve sonuçta gözleminizin açıkladığı, bildirdiği ve bilgilendirdiği şey şu. "Ben varım. ben bir gözlemci olarak varım.. ve bir gözlem alanı-m/gerçeğim ve gerçekliğim var ..ve ben burda gözlem yapıyorum.. ve bir kalemin ya da benzerinin varlığını ve yokluğunu ortaya koyabiliyorum." Kesin olan ve kanıtlanan bu...
Kesin yargılar bunlar olur...

ve sonuçta; ortaya konulabilen bir gözlem, adlandırma ve bunu ortaya koyan gözlem gözlemci ve algılayıcı olan siz varsınız..
felsefenin yapacağı çözümlemeler bunlardır. felsefe böyle çalışır..
bu bana ve bize ne ifade ediyor? ne yöne yöneltilebilir? daha nasıl bilgileştirilebilir? bunlardan ne sonuç elde edilebilir? bunlar sorulardır?
soruların dünyasına girmeden sanırım felsefe yapılamayacaktır....

--
bakın kalem var derken örn...
kalem var olgusu hakkında basit bir çözümleme ve dinamik örneklemesi

1. dünya var/alan var. içinde bulunduğumuz yer zaman küre var...
nesnelerin ve objelerin dünyası var. ve ben içindeyim..
ve ben burda gözlem yapıyorum-görüyorum ve algılıyorum...
gözlmelerimin sonuçlarını ortaya koyuyorum..
ve bakma, bakış ifili var ve algı-m var...
ve burda bir de kalem diye bir olgu var-nesne var
ve şimdi ben bunun orda bir yerde duruşunu ve bulunuşunu "var" olarak ortaya koydum..
ve ben bunu gözlemleyebiliyorum. bunun hakkında bilgi üretebiliyorum. ona var ve yok diyebiliyorum
ve bunu/kalemi gözleyen ve bu gözlemin ve onun/kalemin varlığını ortaya koyan gözlemci olan ben varım...
ve siz kalem'e bakıyorsunuz... bu durumda
kalemle fiili olarak bakışma-görme görüşme ve bunu algılama eylemi içinde ve halindesiniz...

2. bakış, görüş ve algı var. ve algılama fiilinin kendi var.

algıyı bize ve diğerlerine ifade ediyorsunuz...
ifade var.
3- ifade edilebilir ve iletişebilir benzerleri, diğerleri de var
diğerlerine, gözlem aktarımı ve iletişim ve onlarla bilgileşme olanağı var.
tüm bunları tanıtladınız şu anda...
- -
4- içinde kalemin bulunduğu ve bu gözlemin ortaya konduğu gözlem alanı var. gerçeklik var.
5. kalem benzeri diğer cisimler de var.
bunların ortak adlar alması var
hareket var
zaman var

şimdi tüm bu olgular birbirine bağlı ve ilişik. öyle sizin dediğiniz gibi "kalem var" diye yarılamaz ve bölünemez
sadece kalem var bir çıymıktır. bir kıymık ve parçadır...

----
bakın kalem var derken; kaleme bakan gözlemci var-bakış var. algı var.. bunun içinde gerçekleştiği gözlem alanı/derinli kbütünlüğü ve tüm olgusal var.. bir arada...
daha kalem var demek bunların da varlığını ortaya koyuyor. bu iş bileşik
en az bunları ortaya koymadan kalam var diyemezsiniz. . kalem var demeniz zaten bunları da ortaya koyuyor... gerçeğin kendi ve olan....

------
kalem var=
algı ile kurulan temas var.... ben ve nesne arasında gözlem bağı, ilişiği ve ilişkisi var....
ikisi bir arada
... bu temasın içinde bulunduğu ve gözlemin gerçekleştiği gözlem alanı ve gerçek alanı-m var
alan var. bunların hepsi bir arada .
Tek başına kalem var/yok diye bir olgu/yargı boşlukta sallanır...

Kalem var derken kalem'e bakış var. bakışın sonucu. ama gerçek var. gerçeğin sonucu... hepsi birbirine bağıl...

Felsefe çözümlemlerini matematiksel -akılsal- mantıksal ilkelerle sürdürür ve gerçekten sözeder...

---
sonuç; siz kalemin varlığına yokluğuna dair bir gözlem gerçekleştirdiniz ve ortaya koydunuz...

olmayan şeylerin tanıtlamasına ilişkin ne dediniz?
henüz bi şey dediniz mi?

---------- Mesajlar Birleştirildi at 08:55 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 05:25 ----------

bilgi dediğimiz şey; bir değerlendirmenin, bakmanın ve görmenin, metodolojinin, çıkarımsamanın ve bir tekniğin ya da bunun dışında, saf ve salt bilişin-kavrayışın ve anlayışın ürünü değil de;
bir varsayma, boşluk doldurma, diğerlerini nakletme, diğerlerinin öyle demesine kanma, ve diğerlerinin öyle olabileceğine inandırması ve öyle olacağını sanmanın ürünüyse?
-
gözlemleriniz gerçeklerinizdir...bilgi bir merdiven basamağıdır...
-----

siz baştan, öncelikle görünebilen ve görünemeyen şeylerden ne açıklamak ve nereye varmak istediğinizi ve neden bu konuyu getirip türettiğinizi -ön düşünceleriniz ve gizlerinizi- açıklamalısınız?

görülebilen ya da görülemeyen şeylerin varlığı ya da yokluğu üzerine öyle ya da böyle sonuçlar ve kanılar üretmek ne işinize yarayacaktı ve neyi açıklayacaktır?

olmayan şey yoktur
olan şey vardır
o halde bir şeyin görülüp görülememesi varlığına/yokluğuna bir ölçüt müdür? diyelim ki değildir ,
Ya da burda şimdi subjektif bir algılayıcı olan size göre bir şeyi açıklamak için kullanılacak bu ölçüt, bize göre belirsiz bir kıstas ve geçici işe yaramaz bir ölçüt aslında izafidir dersem?

---------- Mesajlar Birleştirildi at 09:45 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 08:55 ----------

çok özetle belirteceğim o halde -kendimce
felsefe bir karmaşa ve burda denilen şeylerin ucu (önü-arkası) tutulamıyor
ve dedeniz ki: yaratılmış şeyler (maddi ve manevi yaratılış)

yaratılış dendiği an da ve "yaratılış düşüncesi", anlatımların arkasına ve önüne gizlenip yaratma/yaratılma/yaratan gibi fikir ve objeler düşüncenin başına ve önüne arkasına gizlendiğinde ve bunlar tanınıp benimsendiği an da, başka türlü bir bilgileştirmeden sözediyoruz
ve siz bunu bildirmediniz ve tanıtmadınız öncelikle

Siz şunu ya da benzeri kabul ediyor ve öne sürüyorsunuz sanırım o halde
ya da doğrusunu açıklamalısınız
anladığım kadarıyla bilinmeyen bir şey, bilinmeyen güç tarafından bir varoluş ve varolma gerçeği yapılmış ve siz bunun içindesiniz ve tüm bu olanlar ve olmakta olanlar bilinmeyen bu gücün ya da şeyin eylemidir.
Öncelikle bunları açıklamalı ve nedenleri sonuçları ve düşünce yapınızı getirip açmalı ve bildirmeliydiniz.
Bunu bütün olarak bizi bilgilendirmeliydiniz.

Anladığım kadarıyla size göre;
dolaylı olarak yaratma faaliyetinin yaratıcısı tarafından yaratılmakta olan bir kalem var /yaratılmış olan bir kalem var ya da olabilir...

öyle anlıyorum doğru mu?

siz kendi var yok gözleminizden sözediyordunuz sanıyordum...
sonra anladığım kadarıyla sizin kendinizin, gözleminizin ve gözlemlediğiniz kaleminde işi ve sebebi olan bir yaratma faaliyeti türetildi...

hayır ben kendi gözleminizden sözediyorsunuz-edeceksiniz sanıyordum
siz bir yaratma/yaratılma faaliyetinden sözediyorsunuz şimdi...

bunları açıklaştırmanız gerekecek; RB yi değil anlıyor musunuz?
hayır nasıl düşündüğünüzü anlamalıyım ve sizi anlamalıyım; nasıl bir düşünce yapılandırdığını ve ne görüyor olduğunu ve nasıl algıladığınızı öncelikle anlamalıyım
bunları açıklamalısınız

-
bakın ben basitçe şunu şunları söyleyebilirim
ben varım-burda şimdi varım?
ben neyim?
bir bedenim-bir insanım
burda ne oluyor?
bilmiyorum

Sanal Malik kusura bakmada Hiç bişeyi anlamamışsın ayrıca şunu dedin bunu dedin diyip de konuyu farklı yöne çekme örneklendirmeyi anlayamıyorsanız lütfen anlamadım de kopnuyu saptırıp durma konu Rb diyorum sen tohumdur bilmem taşdır çakıl taşından oluşmuş bişeydir diye uzatıyorsun yemin ederim aradan konuyla alakalı yazı çıkar diye tüm yazını okuyorum en sonunda anladığım bumu sorusu tek konuyla alakalı gerisi alakasız ve anladığın yanlış. Çünkü anlayamamışsınız. Ayrıca hala robot olduğunuzu düşünmeye başladım düzgün yazmanızı rica edicem yoksa sizi kale almayacağım. Gözlemci var yok diye bişey de olamaz bilmiyorsanız öğrenin ben size felsefe nedir neye bakar diyede sormadım. En yakın anlayan Wallpaperdı ve adam sorusunu sordu Ama şöyle birşey varki Işık hızını bırak gözümüzün önündekini yeri geldiğinde göremiyorken adam ışık hızında görmemizi bekliyor ne acayip değil mi!! neyse Bırakında anlayan biri cevap versin bu karmaşık detaylı düşünce isteyen cetvele. Skype varsa Özelden skype adınızı atın konuşarak çözelim yazıya dökemiyorsunuz. Yazıyıda anlayamıyorsunuz sanırım. Ben size "elman varmı" diye soruyorum siz "armuta gerek yok yemek yerim ben" diye alakasız cevap veriyorsunuz.
 
Son düzenleme:

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
Özel Üye
7 Ara 2013
6,615
504
113
Sanal Malik kusura bakmada Hiç bişeyi anlamamışsın ayrıca şunu dedin bunu dedin diyip de konuyu farklı yöne çekme örneklendirmeyi anlayamıyorsanız lütfen anlamadım de kopnuyu saptırıp durma konu Rb diyorum sen tohumdur bilmem taşdır çakıl taşından oluşmuş bişeydir diye uzatıyorsun yemin ederim aradan konuyla alakalı yazı çıkar diye tüm yazını okuyorum en sonunda anladığım bumu sorusu tek konuyla alakalı gerisi alakasız ve anladığın yanlış. Çünkü anlayamamışsınız. Ayrıca hala robot olduğunuzu düşünmeye başladım düzgün yazmanızı rica edicem yoksa sizi kale almayacağım. Gözlemci var yok diye bişey de olamaz bilmiyorsanız öğrenin ben size felsefe nedir neye bakar diyede sormadım. En yakın anlayan Wallpaperdı ve adam sorusunu sordu Ama şöyle birşey varki Işık hızını bırak gözümüzün önündekini yeri geldiğinde göremiyorken adam ışık hızında görmemizi bekliyor ne acayip değil mi!! neyse Bırakında anlayan biri cevap versin bu karmaşık detaylı düşünce isteyen cetvele. Skype varsa Özelden skype adınızı atın konuşarak çözelim yazıya dökemiyorsunuz. Yazıyıda anlayamıyorsunuz sanırım. Ben size "elman varmı" diye soruyorum siz "armuta gerek yok yemek yerim ben" diye alakasız cevap veriyorsunuz.

anladım
ve ben şimdi sizi anlamayı deneyeceğim-daha derinlemesine!

--

Arkadasim sende haklisin. Anladim ben..
Yukarda felsefe.net yaziyor diye ve burayi bir felsefe sitesi saniyoruz diye ve ismi boyle diye
Bu nedenle buraya gelen ugrayan ya da ugrayacak uye profilinin felsefe adi nedeniyle felsefe adi hakkinda biraz olsun bilgisi ilgisi ya da ölçütü ve tabanı olabilir diye düşünmüşüzdür...

ya da felsefenin olcutu uzerine dusunerek biz yanlis yaptik.yapmisiz. Kusura bakmayin..
Uye profilini ve sizleri ya da algilarinizi ya da bu konulardaki algılarınızı ve belki beklenmtinizi hesaba katmadik ya da katamadik ve her zaman ki reflekslerle hizlica felsefe üretmeye donuk acilimlar ve serbest yazimlar yaptik...
Ama sizde haklisiniz

Her neyse serbest felsefe dokumleridir
Sorgulamaya devam ederseniz onlardan bugun degilse de sonra ve ilerde yararlanabilirsiniz
Ve evladiyeliktir. iyiyse de kötüyse de... torunlarinizda yararlanabilir
Ya da siz degilse de diger okuyacaklar da yararlanabilirdi...
ve bence bin yil gecse de isinize yarar
Ve dedigim gibi siz degilse de torunlariniz bari faydalanir
RB isinize yaramadiginda belki hala onlar yararli olacak...

Her neyse arkadasim sizde haklisiniz
 
Son düzenleme:

ls2

Kahin
Onursal Üye
1 Kas 2012
2,737
180
63
Merhaba arkadaşlar bu düşüncemi sizinle paylaşmak istedim ve fikirlerinizi almak istedim. Bir cismin veya bir şeyin Var olabilmesi için hacmi kütlesi ve özkütlesi yada görüne bilmesi mi gerekiyor?


Şöyle bir cizim yaptım ve tam fikrim oturmasada fikrimi daha net anlatabilmeme yarıyor.


10rb______ +5rb _______ 1rb ________5rb __________0rb

|---------------|-------------|----------------|------------------|


10rb: Hesabı saptanmış bir cismin gereğinden daha büyümesi ve daha net görünmesi yada bir nevi yaklaşmasına yani çarpma noktasıda diyebiliriz


+5rb: 10rb'ye ulaşmanın sadece kat ettiği yani yarısını gösterir.

1rb: En basiti ve en karmaşık olan nokta, cismin yerinin belli olduğu noktadır. Burada cisimler insan gözüyle görülebilir seviyededir.(örn;masa üstündeki kalem)


5rb: Bir cismin kütlesi veya herşeyi biliniyor ama saydam yada tam görünmemesi durumdaki konumu burasıdır.


0rb: Bir cismin yada nesnenin yada bir varlığın gerçekte olmamasıdır. Mesela gölge gündüz ışığında gözümüzle görebiliriz fakat karanlıkta göremeyiz bu onu yok yapmaz görmesekde bizden başka canılar görebildiğini bilebiliyoruz. Bu yüzden geceler net değilse bile 7rb lerde olduğunu söyleyebiliriz.

Ya da

Gündüz galakside parladığını göremediğimiz fakat gece olunca görebildiğimiz yıldızlar gibi onlara da gündüz yok diyemediğimiz gibi. Bana göre arkadaşlar yokluğunu kanıtlayamadığımız Her şey var olabilir. Türkçemiz de ise bir yer belirtilmediği taktirde o nesne bilinmediği için vardır. masanın üstünde kalem yoktur. Çünkü nerede kalemin olmadığını belirtmişsinizdir. düşünüldüğünde kalem vardır hatta o an dünyanın bir yerinde elbet birinin kalemi masanın üstündedir. Fakat orada Kastedilen kendi masanız olduğu için Türkçe mantıken de yok denilebilir.

Bir nesne veya cismin var olabilmesi için hacmi kütlesi veya görünmesi mi gerekiyor? ile başlıyorsun sonrada yokluğunu kanıtlayamadığımız herşey var olabilir gibi şahane bir varsayımla bitiriyorsun. sorun saçma dostum. arada bahsettiğin RB çizelgende tırt.

o rb: Bir cismin yada nesnenin yada bir varlığın gerçekte olmamasıdır. Mesela gölge gündüz ışığında gözümüzle görebiliriz fakat karanlıkta göremeyiz bu onu yok yapmaz görmesekde bizden başka canılar görebildiğini bilebiliyoruz.

bu ne ya şaka mı.

saçma sorunu anlamamız için neyi anlamak istediğini anlatman gerek.

ayrıca ölçün ne? bilime göre dünya maddi bir dünyadır. sence de dünya maddi mi? mesela, madde var mı? bilim dünyanın madde olduğunu kanıtlayamaz ama inancı böyledir ve metodolojisini bunun üzerine kurar. ben dersem ki dünya rüyadır hayaldır madde yoktur herşey algıdadır herşey beynimizdeki elektrik akımından ibarettir felan ki bunu diyenler var. bu savı çürütecek sağlam bir dayanak yoktur kimsenin elinde.

hem saçma soru soruyosun hemde artistik yapıyosun uslubunu da düzeltmeni rica ederiz bu forumun müdavimleri olarak..
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
Özel Üye
7 Ara 2013
6,615
504
113
siz var ve yok derken görme ve algılama işinden ve fiilinden aynı anda sözediyorsunuz ..bunda bir hata yok
bu demek oluyor ki sizin algılama faaliyetinizden ayrı bir nesne/algı/sicim/cisim yok

siz kalem var derken daha bakmaktan ve bakıyor olduğunuzdan ve kalemi görüyor ve algılıyor olduğunuzdan tam o anda ki o işten de sözediyorsunuz
bakın bunda da bir anlatma bozukluğu yok.

algılayıcı/gözlemci ve cisim ayrımınız, iş ayrımınız ve -algıdan- bağımsız sabit duragan nesne/cisimler ve olgular çözümlemek ve göörmek bizce eksik bir düşünme yapısı...
ve dil sınırlı; gerçeğimiz de öyle sonuçta....

--
-
Başlığınız varlık yokluk ya da metafizik kavramları içeriyor ve burası bir felsefe sitesi;
bence yazdıklarımda bu anlamda bir hata yok...
----

“Issız bir ormanda bir ağaç devrilse ve civarda duyabilecek hiçbir kulak olmasa ses olur mu? Neden?”

“Benim için, hiç kimsenin algılamadığı, örneğin bir parktaki ağaçları hayal etmekten daha kolay bir şey bulunmamaktadır… Nesnelerin varlığı algılandıkları sürece söz konusudur. Bundan dolayı, bir parktaki ağaçlar algılayan birileri olduğu sürece vardırlar.” Berkeley

Felsefi açıdan ele alınan bu konuya bilim dünyasının el atması da gecikmemiş ve Scientific American dergisinin 5 Nisan 1884 tarihli sayısı teknik bir analiz yaparak yukarıdaki soruya şu şekilde bir yanıt vermiştir: “Ses, kulak mekanizmasıyla algılarımıza taşınan ve ancak sinir merkezinde ses olarak tanımlanan bir titreşimdir. Bir ağacın devrilmesi ya da başka türden bir bozulma havada bir titreşim yaratır. Bunu duyacak bir kulak yoksa ses de yoktur.


gözlem/gözlemci ve algılama faaliyeti olmaksızın nesnenin varolup olmayacağı ve gözlemci/algılayıcı olmaksızın objektif realitenin gerçekliğin ve nesnenin dahi ne anlam ifade edeceğine dair tartışmalar vardır
ve felsefeninde bu alanda gerçek düşünceleri vardır.... bunu küçümsemeyin...




ortaya bir gözlemci var/yok koymam da bir yanılgı yok. Daha ziyade şöyle: sizin bunlar hakkında fikriniz yok. Araştırırsanız göreceksiniz...

---

insandan/gözlemciden ya da algılayıcıdan soyutlanmış bir görme, algılama (ve algı ve gerçeklik) faaliyeti tanımlanamaz bize göre

var adlandırması bir durum belirtmedir;

örneğin ışığın dalga boyları gibi bir adlandırma kullanırsanız ne olur? Işığın dalga boyu "0" olur mu? ya da ışık yok olur mu?

kalem var demek sizi ve tüm algılama faaliyetinizi de içine de katıyor ve gerçekliği de;
ve dolaylı olarak kalem var ifadesi bu tüm gerçekliği ve onun mekaniğini de

her neyse;
Merhaba arkadaşlar bu düşüncemi sizinle paylaşmak istedim ve fikirlerinizi almak istedim. Bir cismin veya bir şeyin Var olabilmesi için hacmi kütlesi ve özkütlesi yada görüne bilmesi mi gerekiyor?

hacim, özkütle ya da görünebilme gibi adlandırmalar ya da nesne/cisim kavramı bile insanın/gözlemcinini ve algılayıcının algıya göre yaptığı bir adlandırma ve isimlendirmelerdir...
cisim olmayan nedir?
cisim olmayan yok mudur?
cisimler boşluktan ya da varlıktan ve olgudan (ya da yokluktan da) bağımsız mıdır? neden bağımsızdır?
cisim olmayan yoksa ve cisimsiz bi şey nedir ve o yok mudur?
cisim olmayan nedir? var mıdır?
cisim olan şeyler demek midir? ve cisim demek mi olan şeyleri ifade eder?
cisim ya da nesne ne demektir? varoluşsal bir biçem adlandırma ve gözlemsel temas değil midir?
/cisim/madde/nesne olan nedir? olmayan endir? var mıdır?
cismi kaldırırsak geri yokluk mu kalıyor? boşluk mu kalıyor? ne kalır?

boşluğun kendi dahi var bir alan belirtir; ve alan olarak var belirtir, Ki havayı göremiyoruz örneğin, Boşluk yapısız mıdır ve cisimsiz midir? cismi var mıdır?
cisim demek nedir?
cisim sınıflaması ne anlatıyor?
cismin mutlak yokluğu nasıl ifade edilir?

----

Sanal Malik kusura bakmada Hiç bişeyi anlamamışsın ayrıca şunu dedin bunu dedin diyip de konuyu farklı yöne çekme örneklendirmeyi anlayamıyorsanız lütfen anlamadım de kopnuyu saptırıp durma konu Rb diyorum sen tohumdur bilmem taşdır çakıl taşından oluşmuş bişeydir diye uzatıyorsun yemin ederim aradan konuyla alakalı yazı çıkar diye tüm yazını okuyorum en sonunda anladığım bumu sorusu tek konuyla alakalı gerisi alakasız ve anladığın yanlış. Çünkü anlayamamışsınız. Ayrıca hala robot olduğunuzu düşünmeye başladım düzgün yazmanızı rica edicem yoksa sizi kale almayacağım. Gözlemci var yok diye bişey de olamaz bilmiyorsanız öğrenin ben size felsefe nedir neye bakar diyede sormadım. En yakın anlayan Wallpaperdı ve adam sorusunu sordu Ama şöyle birşey varki Işık hızını bırak gözümüzün önündekini yeri geldiğinde göremiyorken adam ışık hızında görmemizi bekliyor ne acayip değil mi!! neyse Bırakında anlayan biri cevap versin bu karmaşık detaylı düşünce isteyen cetvele. Skype varsa Özelden skype adınızı atın konuşarak çözelim yazıya dökemiyorsunuz. Yazıyıda anlayamıyorsunuz sanırım. Ben size "elman varmı" diye soruyorum siz "armuta gerek yok yemek yerim ben" diye alakasız cevap veriyorsunuz.

her neyse arkadaşım son sonuçta yukarıda yazdıklarına sevindim
ve düşünme,kendimi değerlendirme ve durumu değerlendirme fırsatı oldu ve sağladı...
yine açık ifadeniz için ilk bakışta -biraz yorucu, kırıcı ve zorlayıcı gelse de ben yine de teşekkür edeceğim.
skype'ım yok asma herhangi tür ileştişim isterseniz seve seve sağlarım (face vs.) ama zaten bura açık bir alandır -iletişim için var...
ama robot ifadesinin gücümüze gitmesi üzerine siz nasıl görünüyorsunuz burdan hiç farkında mısınız?
aynı ifade açıklığı ile size geri yazsak ve geri bildirimlerde bulunsak örneğin, nasıl algılarsınız?
ki bunu yaptık ta burda ve çok tutulan bir tavır değil bu
ben sizi gayet açık anlıyorum ....ve bu anlama bir anlama dönüştürülmeli ise onun yolunu da bilmiyorum
ve benim iletişim hatalarım da var öyle anlıyorum
ya da bu alanı (kendi felsefeme özgüü) bağımsız kullanmak ve dinamik üretmek ve genel düşünmek ve her ilgiye bağımsız düşün ve girdi üretmek konusunda ilginç bi tutulumum var öyle anlıyorum

var ve yokla ilgili karmaşanızı yeniden açıklar ve daha açık anlatır ve çözümlerseniz ben yeniden katılımcı olmak ve fikir/katkı sunmak isterim
 
Son düzenleme:

ls2

Kahin
Onursal Üye
1 Kas 2012
2,737
180
63
.............................
 
Son düzenleme:

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
Özel Üye
7 Ara 2013
6,615
504
113
Ben tesekkur ederim
Ama arkadasi anlamamis olabiliriz
RB olceklendirmesi ve anlatmasi kendi icinde tutarli bi kavrayisi anlatmis ve cozumlemis olabilir ve gayet mantikli olabilir ve bunu gercekten anlamamis olabiliriz
Burda bir sozum yok
Isin ilginci bu
Ben bunun disinda genel kaptirip yazmis olabilirim
Ve her zamanki gibi baslik ilgisini kullanarak kisi perspektifinin ve sorgusunun ya da istemesinin otesinde genel anlamda serbest icdusun karalamis ve kendimce turetmeye girismis olabilirim
Arkadasta bunu anlamamis olabilir
yani arkadaş ben bir başlık açmışım ve soru sormuşum ya da kendi düşüncemi açmışım
anlamadığım şeyler yazıyorsun ve bağ kuramıyorsun demekte de haklıdır. ve eğer başlığı açan onun sahibiyse ve başlık onun merakı sorusunun ve çözümelesiyle ilgiliyse sonuçta arkadaş bir yerde de haklıdır

Isin asli boylesi iletisimler bilmiyorum yorucu
Ve neden boyle oldu onu soruyorum hala

Ama bunlarin disinda yine de gorme bakma ve algilama fiillerinin devami ve uzantisi olarak var dusunmek ve boylesi bir gercek dusunmek bunu denemek zorlayici bir dusunce olabilir
Bilmiyorum
Ve bu bizi tuhaf bir noktaya tasiyor evet..

Ve ben kendimi berbat hissettigimi biliyorum sadece her zaman ki gibi
Tum bu olan nedir ve neden bunca karmasa

---------- Mesajlar Birleştirildi at 06:53 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 06:18 ----------

Önce gördüğüm var mı diyen sonrada görmediklerim var olabilir diyen Rbarut,Sanalmanikin dediklerine kulak vermen aklına takılan bu sorunun cevabını bulmanda sana bayağı bir yardımcı olacaktır..

yok o değil de ben anlıyorum benim hatam
benim hatalarım var-

epoche'nin deyimiyle kendi delüzyonumu buraya ben dayatıyorum ve diğer yapmak istemediğim özeleştiriler

her neyse benim kendi denge maratonum ya da kendi fiillerim ya da varmak istediğim nokta ve çözümsüzlüklerimle ilgilidir-öyle olabilir....

epoche'nin deyimiyle kendi delüzyonumu buraya ben dayatıyorum
ha delüzyon ifadesi başka bir ifade ile de takaslansa da önemli değil

bunlar hep bir kale gibi-kurtarılmış bölge gibi bir felsefe alanı ve adı olmasını istemek üzerine
ya da yaşam çözümsüzlüklerini sonra başkaları yaşadığında sığınakları olsun istemekten ya da genel felsefe yapısı ve adı güçlendirme ve ad kazandırma çekişmelerinden mi oldu sonra
sonra yine yaşam çekişmeleri zorlukları ve bireysel istençlerde var
ha görüler, farketmeler dünya saçmalığı ve bilgi çözümsüzlükleri ve karmaşaları o da cabasıdır ancak
ne yaparsak yapalım müzik dediğimzide de arabesk te müzik olarak sınıflanmaya devam ediyor
biz ben bireysel /sapmalarım/edimlerim;

kendimi içine çektiğim attığım ve kendimi düşürdüğüm durumdan başkasını yadırgayamam yargılayamam..
ve kendi yol açtığım sonuçlardan...
 
Son düzenleme:

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
Özel Üye
7 Ara 2013
6,615
504
113
bir alıntı izninizle;

bu yüzyılın başlarında, kütlenin enerji biçimlerinden sadece biri olduğu keşfedilmişti. Bir madde parçacığı oldukça yüksek düzeyde yoğunlaşmış ve lokalize olmuş enerjiden başka bir şey değildir.

Kütle enerjinin oldukça yoğunlaşmış bir biçimidir, Normalde, madde içinde hapsolmuş bu muazzam enerji kendini dışa vurmaz ve bu nedenle de göze çarpmaz.

Kütle, yalnızca bir enerji biçimi olduğundan, madde ve enerji ne yaratılabilir ne de yok edilebilir.

Enerjinin küçücük bir miktarı bile ne yaratılmış ne de yok edilmiştir. Böyle bir olgu asla gerçekleşmeyecektir de. Bir elektron ve onun anti-parçacığı olan pozitron birbirlerini yok ettiklerinde, kütleleri “yok olur”, yani kütleleri, zıt yönlerde hareket eden iki ışık-parçacığına (fotona) dönüşür. Ne var ki, bu fotonlar da kendisinden çıktıkları parçacıklar kadar bir enerji toplamına sahiptirler. Kütle-enerjisi, lineer momentum ve elektriksel yük, hepsi korunurlar. Bu olgunun imha olma anlamındaki yok oluşla hiçbir ortak tarafı yoktur. Diyalektik olarak, elektron ve pozitron yadsınmış ve aynı zamanda korunmuştur. Madde ve enerji (ki aynı şeyi söylemenin yalnızca iki biçimidirler) ne yaratılabilir ne de yok edilebilir, yalnızca dönüştürülebilirler.

....madde, bize duyu-algı içinde sunulan nesnel gerçekliktir.

madde, Yalnızca “katı” nesneleri değil, ışığı da içerir. Fotonlar da elektronlar ya da pozitronlar kadar maddedirler. Kütle sürekli olarak enerjiye (ışık fotonları da dahil) dönüşmektedir ve enerji de kütleye. Bir pozitron ve elektronun “imha oluşları” bir foton çifti üretir, ama aynı zamanda zıt süreci de görürüz: İki foton karşılaştığında, fotonların yeterli enerjiye sahip olması koşuluyla, bir elektron ve pozitron oluşturulabilir. Bu olgu bazen “hiçlikten” madde yaratımı olarak sunulur. Durum hiç de bu değildir. Burada gördüğümüz, bir şeyin yok oluşu ya da yaratılışı değil, maddenin enerjiye –ve tersi– sürekli dönüşümüdür.

Atomaltı düzeydeki dünyayı betimleyen sürekli değişim süreci, diyalektiğin yalnızca aklın öznel bir yaratısı olmayıp, gerçekte doğada gerçekleşen nesnel süreçlere dayandığının çarpıcı bir doğrulanışıdır. Bu süreç kesintisiz bir biçimde tüm ebediliğiyle süregelmiştir. Maddenin yok edilemez oluşunun –yani kimilerinin kanıtlanmak istedikleri şeyin tam tersinin– somut bir ispatıdır.

 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
Özel Üye
7 Ara 2013
6,615
504
113
Ne dediginizi simdi yakin olarak anlamis bulunuyorum

Limitlemeyi matematiğiniz bana saçma gediği için anlayamamış olabilirim ancak neyi kastettiğiniz çok iyi biliyor ve anlıyor ve algılıyoruz-onu düşünüyoruz şimdi...

Sanirim mutlak varlik ve mutlak yokluk kavramlari belirlenmeli ve bir seviyeden sonra bu ikisi birbirine cozumlenmeli ve gecislenmeli ve donusturulmeli oyle anliyorum

Sanirim en iyi ve yakin cozumlemeler bilgisayarin, hdd, ram, vb mantiklari uzerinden yapilabilirdi.. ya da yine bilgisayar ekran kullanımı vb.. Bu evrene genis olcekte belki uyarlanabilir bilmiyorum ve emin degilim

Rengi ve ışığı madde ve veri ya da cisim ya da nesneye asıl eleman ve öge olarak düşünmenizi ve bunu sürdürmenizi rica edeceğim..

Örneğin bir bilgisayar ekranında bir çizgiyi oluştan bir renk ögesidir...ışık ögesidir...bunu kullanalım...
Örneğin bir cismi (daire-küre ya da üçgen cisim olsun) bir nokta ve hatla başlayarak oluştururuz ve temel yapı taşımız renktir
bunu uyarlayalım....
Görünebilme limitlememizi/endeksinizi sanırım belki beyazla siyah arası iki yönlü olabiilir...ya da beyaz ve siyah üzeri ayrı ayrı limitlenebilir...
Ornegin silinmis bir veri bilgisayar verisi mutlak yokluga donusturulmustur öyle düşünelim...-ama renk sonsuz vardır bu bir çözüm gibi;
Varolma verisi islenmistir. sonra kaybolmustur bu gibi mantiklar uyarlanabilir-
Bos bir duzlem ve bos calisma sayfasi ornegin bir uzay gibi dusunulebilir- denenebilir...
Renklerin isiyimlari ve dalga varlik spekturumu ve isik spektrumu olarak cozumlenebilir

Bilgisayarda silinmis bir veri nere gitmiştir?
Muhtemelen şu cevabı vereceğiz hiç bir yere -o başlamadı ki?
varolmadı ki?

---
Belki beyaz sifir olarak dusunulebilir denenebilir bilmiyoruz

Ve bu kotu bir cevap ama daha iyisini yazacagim sonra...

Arkadasim limit kavraminizi incledim ve incelemeye devam ediyorum

Sözlükte "limit" ne demek?
1. Bir şeyin nicelik bakımından erişebileceği en son nokta ya da yer.
2. Değişken bir büyüklüğün istenildiği kadar yaklaşabildiği durağan büyüklük.

Anladigimi soyleyemem
ama anlayislarim da var kendimce...
renk kavramını limitleyin lütfen;
ışığın dalga boyları ve renkleri
ve siyah ve beyaz kalır
onlar nasıl ifade edilecektir...
mutlak varlık ve mutlak yokluğu ya da mutlak aydınlık ve mutlak karanlığı temsil edebilirler
benzeri denenebilir...

Bunun disinda sayisal sonsuzluk anlayisi paradigmasini da bi inceledim

burdan;


Burdaki sayisal sinirsizlik ve baslama baslatma mantigi bizce bozuktur
sayılar başlayamaz ve sayılamaz-bölünürler ve 1(bir) bütünü temsil eder bizde,
Arkadasim komige almayin kucumsemeyin

Bize gore sayisal mantik bozuktur, yetersizdir ve gericidir...
Sayilar baslayamaz. Olcum sayilamaz ya da baslayamaz baslatilamaz. ölçüm izafidir. ölçecek ölçüt belirlenir ve sayı bir ölçüttür sadece ....
Olcumluluk iki kistasli izafidir
Olcme mantigi yanlistir

Boslugu olcme kavramini dusunun dedigimi anlayacaksiniz
Ya da boslugu limitlemek
alansız boşluğu ya da şekilsiz izafiyi
boşluğa istediğiniz kadar daire koyabilirsiniz


"biz üç boyutlu gerçek dış evrende, gerçek doğru ve düzlemler bulunmayacağını, doğrunun aslında bir daire yüzeyinde ifade edilebilen kapanan bir çember ya da eliptik bir hareketin ve kapanımının parçası olabileceği (ya da spiralite ifade edeceği) ve dairenin evrendeki ana sembol ve çözüm ve şekil olduğunu bu yüzden doğrusal sayısallamanın ve ölçmenin temel mantığının bozuk olacağını ikiboyutlu mantığın ve ölçmenin bozuk olduğunu evrene uymayacağını savlıyoruz"
ve matematiğin ve mantığın bu anlamda yetersizliği ve geriliği ve darlığı

Arkadaşım biz varoluşu son tahlil de, bir varlık eteri -bilinç eteri vb. olarak söyleyebileceğimiz taban deriniliğe vb. ne saydamlığa ve titreşen boş bir yüzey derinliğine ve herşeyin enerji olabildiği bir asılı konuma ve bir hiç konuma ve genel çekilimliliğe (/derinliğe-renksizliğe-sicimsizliğe cisimsizlğe) vb. ne endeksliyoruz çözümlüyoruz bunu anlatamayacağız_bir tür taban anlayışı bu..(dalgalanan saydam hiçlik okyanusu). zıt--yokluğa çözümleyemiyoruz

enerji boşlukta asılıdır/sallanır-varolur-salınır (herşey enerjidir) vardır ve yoktur _ (çift yönlü salınır varolur) bunlar kendiliğinden düşünüşte belirir_
mitik semboller ve asılı zihin mitleri/imgeleri gibi düşünürüz onları (zihindekileri ve çağrışır) ve kullanırız bunu çözümlerken..modern bilgiye itaat etmeyiz...

gibi zihnin gizli mitleri (herkesteki eş mitleri ve taban imgeleri olarak biz düşünürüz bunu ve) bunlar erişilir-bizde böyledir
herkesin zihninde ya da herşeyin zihninde eşit erişimli bulunur bizim anlayışa göre ve bir benzeri ya da aynısı bizce mutlak vardır ve erişimlidir ve vardır
-evrensel sembollerdir ..evrensel zihin ve -sembolizmalardır ...biz böyle düşünürüz ve düşünür biz düşünür anlarız

ona eter diyelim o halde ne diyeceğiz saydam boşluk ve herşey -hiçlik diyelim... sıfır? mutlak sıfır-zer0 ya da 1 hali;
isimlendirme;
gerçeklik denilen -olgusal- varoluşsal tabana göre (taban bütünlüğü ya da taban hiçliği ikisi bir arada) ayrı bir paradigmal
----

Varolusun bi sinirimi olsun ki limitlensin ancak yine de anlatimim yetersizdir bastan savmadir o yuzden bende bilmiyorum ancak yinede bunlarda tuhaflik var bize bir kulak verin..

Ordaki ikinci linkteki ozaltkume kavramini ozalt kume sonsuzlugunu bulduk... ikincil bir sonsuzluk ornegi ve anlatımı olarak
ancak bizim sonsuzumuza esas temel kavram başlamayan şey ve bitmeyecek şeydir
ve bir daire yüzeyinde (ki hareket esnasında) doğru gibi başlama ve bitme noktaları hedef alınmayacağını anlatarak sonsuzluğu anlamayı deniyoruz. Çembersel bir hatta ve hareket eden bir nesne de sonsuz ve limit nasıl tayin edilebilirdi....

Baslayan ve limitlenmis sayilan sonsuz olamaz bize gore
Sinirlanamaz
Diger baslamali sinirlama o ilginc..

Bunlari kucumsediginiz ve size tuhaf geleceğini ve gelebileceğini anliyorum
Olmayan bir bilimi ben yapılandıramam

Boyle bir mantigi sevmediginizi/sevmeyeceğinizi ve tuhaf bulacağınız gerçekten anlayarak söylüyorum...

Bize gore bozuk goreli ve yanlis bir mantik
Adam limit anlamiyor diyebilirsiniz
Ne konusuyor bu diyebilirsiniz

Birle baslayarak sayma ve birle sifiri sayisal bagdastirma mantiklari yanlistir
bize gore sayi temelleme mantigi tamamen yanlistir ve tek duzeysel islevsiz mantiktir

Sayilarin olcme araci olarak kullanimindaki tuhafliklari aciklayacak kadar karsi bilgim yok ancak yine de anliyoruz ki ve biliyoruz ki
Sayi dizimi mantigi bu haliyle tek duzeyli ve sinirli mantik anlatir
Ve baslayan dizim olgusunda yanilgi var

Bununla ilgili orneklemelerimiz var ancak konunun hakimi degiliz
Geri acilim verecek kadar cozumlemeci ve bilgili de degiliz.
Ama duzeysel sayisal mantik bir hatadir. Dogrusal dusunmedir. Bizde hic bulunmaz ve olculmez ve tartisilmaz bile

Cunku evrende baslayip uzayan ve basi 1 diye olcekelenebilecek bir dogru yoktur ve sifir neyi ifade edecektir belirsizdir
Bir butunu kapsamadir. Bolme islemi ise sonsuz cogalma ya da cogaltmadir orn..

Bize gore nicelikler sayilamaz olculemez boyle bir gerekte yoktur
Ve sayimlarla endekslenemez

Ya da bir dizindeki bolme isleminde ki 1 sayisi baslama degil birim ifade eder
bir limitlemedeki bolme sayma islemi de sayisal tabanda yapilacaksa nasil olculur bilmem limit sonu var midir?

Sayisal limitlemeden baska limitleme kullanilaz mi ama mutlak yokluk var midir?
Sifir neyi ifade edecektir mutlak yoklugu gorunmemeyi olmamayi ya da yoklugu mu?
Boyle bile olsa isiksizlik maddesizlik olarak belirtilecek yokluk sanirim celiskili olacaktir....

var a göre yokluk konumlanabilir;
taban tutulmalı sonuçta
biz tabana herşeyin birliği ya da zıttı yokluğu diyoruz-hiçlik ; ikisi bir arada.... her şey var ve hiç bir şey yok biarada

Sonsuz asagi ve sonsuz yukari limitleme bizim cozumumuz ancak bu bile iki yonlu ve derinlik goruyorsunuz ya

Dedigim gibi bu matematik mantiginizla cozumlemem anlamam yetersiz olacaktir

Alansal olcumler ve izafeler sacmadir
Buyukluk kavrami ve buyukluk limitlemesi kendisi kendi icinde sacma ve izafidir

rengin büyükülüğünü ölçün ve tek bir renk tonlamsını sayısal limitleyin lütfen ne dediğimi anlayacaksınız?
renkler arasında eşikler var mı?


Bunlar komik varlik kavrayislaridir

Buyukluk kucukluk ileri ve geri sonsuzdur
Ki bu iki yonlu

Arkadasim anlatamiyoruz geciremiyoruz ama algimiz var bakin kucumsemeyin
Sonsuz buyur ve sonsuz kuculur bunlar izafidir algidir

Var 1 se bir 1 tek limitlemedir
Dalga boylarina bolmek 2 limitlemedir
Derinlik kavrami 1 limitlemedir ancak bunlar sacma

Isigin dalga boylari derinlik olcumleri ve boyutluluk gecisleri gibi kavramlar cozumlenebilir saniyorum
 
Son düzenleme:
Tüm sayfalar yüklendi.
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...

Yeni Konular

Üst