veya

kendi gücünü, imkânlarını başka birinin iyiliği için kullanmak

(hava) rüzgârsız, çok durgun olmak

bütün kötülükleri yapmak

(ses) bir yere çarpıp ikinci kez duyulmak (bir olgu) çevrede duygusallık, düşünce, dedikodu gibi tepki yapmak

gereksiz bir telâş ve ivedilikle

cezasız bırakmamak, öç almak

hemen yanı başında, çok yakınında

bk. yan bakmak belli etmeden, göz ucuyla

hiçbir işle ilgilenmeyerek keyfince yaşamak

usanç verecek sürüp giden iş, konuşma vb. için kullanılır

bir kimsenin yalan söylediğini anlamak

yalan söylemek

yerinde olmak (veya olmamak), uygun düşmek (veya düşmemek)

bir kimseyi veya bir şeyi bütün özellikleriyle bilmek veya tanımak

(bir işten) kurtulmak

kaçamayarak ele geçmek, yakalanmak

hesap sormak veya bir şey istemek için tutup bırakmamak

zorla götürmek, atmak, çıkarmak

elinden geldiği hâlde kimseye iyilik etmeyenler için kullanılır

birçok kimse, zor kullanarak bir malı alıp kaçmak (veya mal bu yolla kaçırılmak) kurnazlıkla çarpmak, vurgunculuk etmek (savaş sonunda zafer kazanmış asker) canlıları tutsak olarak almak ve malı ele geçirmek gitmek bir şey çok alıcı bulmak, çok satılmak