- Konbuyu başlatan
- #1
E
evrensel-insan
Ziyaretçi
Oncelikle konunun ozunu algilamak gerekir. Bilhassa ulkemizde, insan haklari ve ozgurlukleri; siyasetin iktidar veya muhalefet, her turlu gorusune alet edilmekte ve bu hak ve ozgurlukler, siyasi bir amac ugruna arac olarak kullanilmaktadir.
Insan hak ve ozgurluklerinin basinda yasam hakki gelir. Bir kisi, nasil ve kim tarafindan ve hangi nedenle oldurulurse oldurulsun; olduren kisinin, kimligine, yerine siyasi gorusune bakmadan bunun bir cinayet ve insan hakkini ihlal oldugunun bilincinde olmak gerekir.
Insan hak ve ozgurluklerinin diger bir gerekli olanida; dusunce ve ifade ozgurlugudur. Bir kisinin, ya da toplumun milli-dini-geleneksel-kulturel v.s. ozelligini dile getirmesi; onun insan hak ve ozgurlugudur.
Ulkemizde, yasam hakki gibi; dusunce ve ifade ozgurlugu de; siyasi gorus temelinde kanunlarla yasaklanmaktadir. Bir kisinin, ya da toplumun; milli-dini ozelliginin dile getirilmesi konusuda; her turlu siyasi gorusun amaci dogrultusunda arac olarak kullanilmakta; kullananin amacinin bu hak ve ozgurlugu tanimak yerine, bunu kendi siyasi cikarina alet ettigi gorulmektedir.
Turkiye'de her turlu insan hak ve ozgurlukleri, ya yasaklanarak, ya gale alinmiyarak, ya da bir siyasi goruse alet edilerek su-istismar edilmektedir.
O yuzden, kendisine aydin, ilerici, devrimci v.s. diyen; kisaca "elit" kesimin; once insan haklari ve ozgurlukleriyle; siyasi gorusu oyle veya boyle bu hak ve ozgurluklere kendi cikarlarina uygun kullanmalarini gormesi ve buna bir butun olarak karsi cikmasi gerekir.
Ama; gorulen odurki; bu "elit" kesimin; kendisinin siyasete alet olmasi; onlarin insan hak ve ozgurluklerinden bihaber olarak , ustelik; bu alet olmaya da herturlu destegi vererek; insan hak ve ozgurluklerinin onune set cekmesidir.
Bir kisinin, ya da grubun; siyasi gorusu ne olursa olsun; bunun insan haklari ve ozgurlukleriyle bir bagi yoktur. Cunku, insan hak ve ozgurlukleri, farkli siyasi goruslerin "oyuncagi, kullanim araci" degil; bizzat, insan olmanin insanligi istemenin ta kendisidir.
Siyasi gorus farklarimizi ortaya koymadan once; insan olarak hepberaber, insan hak ve ozgurluklerini savunalim ve bu savunu da birleselim.
Ideal bir devlet; ulkesini tabusal/verisel/degersel ayrimciliga tasiyacak hic bir politika gudmemelidir. Eger bir devlet; belirli bir ideolojik strateji guderse, bu toplumun baska ideolojik stratejiler temelinde kutuplasmasi demektir.
Devletin gorevi ve isleyisi bireysel hak ve ozgurlukleri nasil bir degere sahip olursa olsun tanimakla yukumlu olmalidir.
Devletin yapilanisi ve isleyisi "Ben, bireylerim icin varim. Onlarin her turlu hak ve ozgurluklerini tanimak ve bunu yaparken de, bir bireyin hak ve ozgurlugunun diger birey uzerinde baski/mudahele/ustunluk araci olarak kullanmamasini sivil yonetim ve idaremin hukukuyla onlerim"
"Benim icin birey demek; kendi oz iradesiyle, kendi hak ve ozgurluklerini, hic bir baski/mudahele altinda kalmadan ve baskalarinin da hak ve ozgurluklerine mudahele etmeden istemde bulunma bilincini almis kisi demektir. Bir birey, eger bu konuda kimden gelirse gelsin bir sikayette bulunursa, bu hukukun bireyin dokunulmazligini koruma konusudur." Bir bireyin, devlet olarak bu bilincte yetismesini saglamak benim gorevimdir." "Iktidara hangi ideolojik gorus gelirse gelsin, devlet olarak bireyin hak ve ozgurluklerini iktidar amacli arac edinmesine ve herhangibir degeri toplumsallasma temelinde kullanim propaganda araci edinmesine izin verilemez"
Butun bunlar, devletin; toplumu kutuplastirici hic bir politik ideoloji ve inanca agirlik vermeyecegi ve hic bir ideoloji veya inancin tarafi olmayacagi anlamini tasir.
Bir devletin hic bir sekilde toplumu ayrimlastirici bir ideolojisi veya inanci soz konusu olmamalidir.
Insan hak ve ozgurluklerinin basinda yasam hakki gelir. Bir kisi, nasil ve kim tarafindan ve hangi nedenle oldurulurse oldurulsun; olduren kisinin, kimligine, yerine siyasi gorusune bakmadan bunun bir cinayet ve insan hakkini ihlal oldugunun bilincinde olmak gerekir.
Insan hak ve ozgurluklerinin diger bir gerekli olanida; dusunce ve ifade ozgurlugudur. Bir kisinin, ya da toplumun milli-dini-geleneksel-kulturel v.s. ozelligini dile getirmesi; onun insan hak ve ozgurlugudur.
Ulkemizde, yasam hakki gibi; dusunce ve ifade ozgurlugu de; siyasi gorus temelinde kanunlarla yasaklanmaktadir. Bir kisinin, ya da toplumun; milli-dini ozelliginin dile getirilmesi konusuda; her turlu siyasi gorusun amaci dogrultusunda arac olarak kullanilmakta; kullananin amacinin bu hak ve ozgurlugu tanimak yerine, bunu kendi siyasi cikarina alet ettigi gorulmektedir.
Turkiye'de her turlu insan hak ve ozgurlukleri, ya yasaklanarak, ya gale alinmiyarak, ya da bir siyasi goruse alet edilerek su-istismar edilmektedir.
O yuzden, kendisine aydin, ilerici, devrimci v.s. diyen; kisaca "elit" kesimin; once insan haklari ve ozgurlukleriyle; siyasi gorusu oyle veya boyle bu hak ve ozgurluklere kendi cikarlarina uygun kullanmalarini gormesi ve buna bir butun olarak karsi cikmasi gerekir.
Ama; gorulen odurki; bu "elit" kesimin; kendisinin siyasete alet olmasi; onlarin insan hak ve ozgurluklerinden bihaber olarak , ustelik; bu alet olmaya da herturlu destegi vererek; insan hak ve ozgurluklerinin onune set cekmesidir.
Bir kisinin, ya da grubun; siyasi gorusu ne olursa olsun; bunun insan haklari ve ozgurlukleriyle bir bagi yoktur. Cunku, insan hak ve ozgurlukleri, farkli siyasi goruslerin "oyuncagi, kullanim araci" degil; bizzat, insan olmanin insanligi istemenin ta kendisidir.
Siyasi gorus farklarimizi ortaya koymadan once; insan olarak hepberaber, insan hak ve ozgurluklerini savunalim ve bu savunu da birleselim.
Ideal bir devlet; ulkesini tabusal/verisel/degersel ayrimciliga tasiyacak hic bir politika gudmemelidir. Eger bir devlet; belirli bir ideolojik strateji guderse, bu toplumun baska ideolojik stratejiler temelinde kutuplasmasi demektir.
Devletin gorevi ve isleyisi bireysel hak ve ozgurlukleri nasil bir degere sahip olursa olsun tanimakla yukumlu olmalidir.
Devletin yapilanisi ve isleyisi "Ben, bireylerim icin varim. Onlarin her turlu hak ve ozgurluklerini tanimak ve bunu yaparken de, bir bireyin hak ve ozgurlugunun diger birey uzerinde baski/mudahele/ustunluk araci olarak kullanmamasini sivil yonetim ve idaremin hukukuyla onlerim"
"Benim icin birey demek; kendi oz iradesiyle, kendi hak ve ozgurluklerini, hic bir baski/mudahele altinda kalmadan ve baskalarinin da hak ve ozgurluklerine mudahele etmeden istemde bulunma bilincini almis kisi demektir. Bir birey, eger bu konuda kimden gelirse gelsin bir sikayette bulunursa, bu hukukun bireyin dokunulmazligini koruma konusudur." Bir bireyin, devlet olarak bu bilincte yetismesini saglamak benim gorevimdir." "Iktidara hangi ideolojik gorus gelirse gelsin, devlet olarak bireyin hak ve ozgurluklerini iktidar amacli arac edinmesine ve herhangibir degeri toplumsallasma temelinde kullanim propaganda araci edinmesine izin verilemez"
Butun bunlar, devletin; toplumu kutuplastirici hic bir politik ideoloji ve inanca agirlik vermeyecegi ve hic bir ideoloji veya inancin tarafi olmayacagi anlamini tasir.
Bir devletin hic bir sekilde toplumu ayrimlastirici bir ideolojisi veya inanci soz konusu olmamalidir.