- Katılım
- 25 Ocak 2017
- Mesajlar
- 848
- Tepkime puanı
- 8
- Puanları
- 18
cennet ve cehennem olmasaydı, inanın bana islamda olmazdı diger dinlerde..
iddiam çok büyük , 1 milyar müslüman içinde, inanın bana herkes cennete gidicegını
düşünüyor, cehenneme gitmeyi düşünen yoktur, nasıl? olsa namaz kılıyorum. ibadetlerimi yapıyorum bende böyle düşünüyordum, nasıl? olsa cennette gidicem bu yaptıklarım allah için değil cennette gitmek içindir işte bir müslümanın içsel anatamisi budur arkadaşlar...
Yazının bazı kısımlarını, alelade yazılmış olanlarını, çıkarırsak sormuş olduğun bir soruyu yanıtlayalım.
Cennet ve cehennem, İslam dahil bir çok dinin ödül-ceza sistemlerinden.
Bunların temel mantığı kazanımlarının/kaybedimlerinin karma bir teori üzerinden işlemesi.
İlk teori baskınlık teorisi. Buna göre baskın güç, mutlak kudret dediğimiz Tanrı, olaylara müdahildir ve süreçleri yakından izler.
İkinci teori çaba teorisi. Burada da yarattığı insanların, kendisinin koyduğu kurallara göre (bir çoğu Ulusal Adalet Divanı, BM gibi uluslararası kurumlarca evrensel sayılmıştır.) yaşamasını bekler.
Cennet ve cehennem bu iki teorinin karması fakat ortasında değil baskınlık teorisine daha yakındır. Bu Tanrı'nın son müdahil olabilmesine olanak tanır.
Çaba teorisinin ağırlık kazanması pasifizeliği değil, aksine daha çok çabalamayı beraberinde getirse de kontrol mekanizmasının üstün olmadığı din, Tanrı'nın dini değildir.