- Konbuyu başlatan
- #1
türk birliğine bakışınız ne?
Bu yutturmacanın arkasınsa patron-işçi, (sermaye-işgücü) vb. iki sınıflı bir dünya düzeni kurmak yatar
Ulul devletlerin ömrünün dolduğunu vs. iddia etmek, hatta sınırların kalkacağına-kalktığına- inanmak, küreselleşmenin ve bu süreçte kendini karar verici konumunda gören ve hakim devletlerin de bağımlısı oldukları çokuluslu sermaye odaklarının yutturmacasıdır.
Anladığım kadarıyla sen işçi sınıfı ve sermayenin çıkarlarının ortak olduğunu düşünüyorsun. İlla ulus devletler içinde inatla vatan savunması yapsınlar diyorsun.
Ayrıca hadi diyelim ki böyle, kandırıyorlar bizi. Sermaye artık sınır mınır tanımazken emek kendi sınırlarına kapansa kime faydası olacak?
Türkülerini, fıkralarını paylaşacak, sıkıntılı zamanlarında hemşehrisini görüp sevinecek," bizim oranın yemeği" muhabbetine dalabilecek, düğününde halay çekip, ölüsünde ağıt yakacak....
Bu saydıklarının hiçbiri ancak ulus devlet var ise olabilecek şeyler değil. Memleket desen hadi neyse de, "vatan" kel alaka olmuş.
Türk birliği ile tam olarak neyi anlatmak istediniz emin değilim.Ama eğer yeryüzündeki tümTürk ırkının birleşerek bir ülke, ulus olmasını kastediyorsanız, turancılık da
(veya pantürkizm) denilen bu yaklaşım her yönüyle akıldışıdır.Toplumlar, etnik kimlik, kan bağı veya din üzerinden giderek değil, ulus bilinciyle, self-determinasyonla (egemenlik ve kendi geleceğini tayin edebilirlik) varlıklarını sürdürebilirler.Ulus olmak, ortak dine bağlı olmakla mümkün olsa idi, tüm müslümanlar, hristiyanlar vb. ayrı uluslar oluşturma yoluna gitmezlerdi.Keza aynı örnek ırksal köken için de geçerlidir.Günümüzde ulus kavramı, "birlikte yaşama arzusunda olan", ortak bir geçmişi, kültürü ve geleceği paylaşma arzusunda olan insanların bir araya gelerek devletler düzeyinde örgütlenmesini ifade eder.Ulul devletlerin ömrünün dolduğunu vs. iddia etmek, hatta sınırların kalkacağına-kalktığına- inanmak, küreselleşmenin ve bu süreçte kendini karar verici konumunda gören ve hakim devletlerin de bağımlısı oldukları çokuluslu sermaye odaklarının yutturmacasıdır.Bu yutturmacanın arkasınsa patron-işçi, (sermaye-işgücü) vb. iki sınıflı bir dünya düzeni kurmak yatar.