T.C. Anayasası M. 125

Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Serbest Kürsü kategorisinde dragon tarafından oluşturulan T.C. Anayasası M. 125 başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 212 kez görüntülenmiş, 2 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Serbest Kürsü
Konu Başlığı T.C. Anayasası M. 125
Konbuyu başlatan dragon
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan dragon

dragon

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
14 Eki 2022
Mesajlar
441
Tepkime puanı
27
Puanları
28
Konum
dünya
Üniversite Bölümü
Sosyoloji
Ünvan
dünyalı
Anayasanın 125. maddesi: "İdare, kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlüdür." der.

Şimdi diyorsunuz ki, nereden çıktı, niye hatırlatıyorsunuz bu anayasa madde başlığı?

Şöyle ki, yakın tarihte resmi rakamlara göre 50 küsür bin can kayıplı, yüzbinlerce bina yıkımlı bir deprem yaşandı.

Şimdi kalkmış meydanlarda koskoca hukuk devletinin başkanı 20 yıl vadeli size ev satacaz diyor. Nasıl nasıl anlamadık?
Hoş 99' da gene ev kredisi vermiştiler(yakinim almıştı ordan biliyorum.). Aynı hukuksuz devletcilik anlayışı kaldığı yerden devam ediyor. Suçlu asıl sorumlular her daim zeytinyağı gibi üste çıkmakla kalmıyor, birde başkalarının felaketinden kendine hortum düzeni kuruyor.

Koskoca ülkenin başkanı "idare eylem ve hizmetlerinden kusursuz sorumludur." ilkesinide tıpkı anayasa' nın 125 ve 40. maddeleri gibi sanırım bilmiyor.

Bence işlerine gelmiyor. E aynı anayasa maddelerinde sorumluluğu olanlara rücu eder devlet diyor. Kim sorumlu? Niye hiç bir bürokrat siyasi soruşturulmuyor? Sorusunun cevabına sanırım bu başlıkta ulaştık.

Siz bu hususda ne der, ne düşünürsünüz ?
 
Son düzenleme:

dragon

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
14 Eki 2022
Mesajlar
441
Tepkime puanı
27
Puanları
28
Konum
dünya
Üniversite Bölümü
Sosyoloji
Ünvan
dünyalı
Milleti öldür ki, devlet(!)(sorumsuz kamucular) yaşasın! Bu bu ülkenin değişmez düsturudur.

Coğrafya kaderdir. Kişiler doğduğu coğrafyayı seçemez. Ama belki coğrafyasını değiştirebilir. Bugün gençlere soruluyormuş. Sadece bir şeyi değiştirme şansınız olsa neyi değiştirmek istersiniz? Gençlerin çoğu ülkemi demiş.
E doğruya doğru kim böyle bir ülkede(!) yaşamak ister ki? Anayasası var kağıt üzerinde, devasa kurumları, hatta avrupanın en büyük adliyeleri var. Ama gel gör ki işlev sıfır.

Sıfır derken sıfır olmasa söylesi can kayıplı bir ülkede hiç bir siyasi bürokrasi sorumlu tutulmaz mı?
İşini yapmaya davet etsen yargıyı vatandaş olaarak nafile. Çünkü yargı bürokrasisini oraya atayan zaten siyasi partiler. Yani yargı kesinlikle bağımsız değil. İstisnalar kaideyi bozmaz. Amerika' ya bakıyorsun, işte AB' nin gelişmiş ülkeleri haberlerine bakıyorsun. Mutlaka başbakanlar, başkanlar v.b. lerine yargıçlar, savcılar soruşturma açabiliyor. E aynı kanunlar, hatta daha alası devasa kurumlar bizde de var. Bizde niye bir başbakan saat hediyesi soruşturması bile geçiremiyor? Evet batı bürokrasisi ve siyasisi bizi kıskanıyor. Bak burada haklısın ey dünya lideri. Sizi kıskanmasınlarda kimi kıskansınlar. Kutsal adam muamelesi görüyorsunuz. Anayasanın, kanunların üstündesiniz gari...
 

dragon

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
14 Eki 2022
Mesajlar
441
Tepkime puanı
27
Puanları
28
Konum
dünya
Üniversite Bölümü
Sosyoloji
Ünvan
dünyalı
Sevgili yurttaşlarım,

Herhengi bir can mal kaybı yaşadıysanız, yapmanız gerekenleri anlatacağım. Yani bir nevi yol haritası, recete sunacağım.

- Anayasanın 40. maddesi: gereği devlet, "ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını ve sürelerini belirtmek zorundadır.
Kişinin, resmi görevliler tarafından vaki haksız işlemler sonucu uğradığı zarar da, kanuna göre, Devletçe tazmin edilir. Devletin sorumlu olan ilgili görevliye rücu hakkı saklıdır.

- Anayasanın 125 maddesi: gereği "İdare, kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlüdür."
Sizler bırakın bu binaları satın almayı, kendiniz bile yapmış olsanız; bunların yıkılacağını öngörmek zorunda olan, hatta öngörmüş, bile isteye o tabut evlerde yaşamanıza göz yumman idareler, idareci kişiler(bürokrasi-siyasi)bu yaşanan kaybın tek sorumlusudurlar.

Dolayısı ile sizin can ve mal kayıplarınız için yapmanız gerekenler sırasıyla aşağıdaki gibidir.

1- Savcılığa gidip sorumlu kişiler hakkında suç duyurusunda bulunmak.

2- Şehircilik bakanlığına zararınızın giderilmesini arz eden dilekçeniziz iadeli taahütlü olacak şekilde gönderip, cevabı veya cevapsızlık süresini beklemeniz gerek.

3- Akabinde, zararınız giderilmez ise(istediğiniz meblağ ödenmez ise) süresi içerisinde(1 sene) iadare mahkemesinde tam yargı davası dilekçesi başvurunuz.

4- Yargı süreci sonuçlanıncaya, yani en üst yargıda sonlanıncaya kadar davanızı sürdürümüz(örn: danıştay).

5- Bu süreçten şayet olumlu sonuç alamadıysanız, iddianızı yani idarenin kusurlu veya kusursuz sorumluluk ilkesi gereği zararınızı ödemek zorunda olduğunu ama ödemediğini yasaları tanımadığını gerekçe göstererek Anayasa mahkemesine bireysel başvuruda bulununuz.

6- İç ülke hukukundan olumlu yanıt alamazsanız şayet. yapılacak şey Avrupa İnsan Hakları mahkemesi bireysel başvurusudur.

Dip Not:
1- Anayasanın 40. maddesinde belirtildiğ üzere. Sizi mütaitlere v.s. kişilere karşı dava açtırma yoluna götürenlerin niyetlerinden şüphe duyun. Anayasa çok açık. Sorumlu olan devlet idareleri, idarecileridir. Sizin maddi-manevi kaybınızı devlet ödeyecek. Mütaitler, bürokraatlar sizin sorununuz kesinlikle değildir. Bu manevi maddi zararınızı devlet rücu edebilir. Rahatlıkla tahsile edbilir. Siz lütfen bununla uğraşmak zorunda bırakılmayın. Şayet bu durumda tahsilat yapamayabilirsiniz.

2- Mutlaka ama mutlaka en üst bürokratından, siyasinin, v.b. isimlerinide yazarak "olası kastla cinayet" sorumlulusu olarak göstererek suç duyurunuzu yapın. Suçluları yargılamazlar ise şayet bununla ilgili başvurularıda en üst merciee kadar tekrarlayın sırasıyla. Sonuç alamıyacaksınız uhtemel bununla ilgili de gene Avrupa İnsan Hakları mahkemesinden sonuç alırsınız.

3-Mutlaka ama mutlaka sürelere dikkat edin süreleri kaçırmayın. Dilekçelerde usule dikkat edin. Bilmiyor, yazamıyorsanız bilenden veya avukatlardan yardım alın.

Umarım hak mcadelesinin bu ülkenin geleceği için, bundan sonraki geleceğimiz çocuklarımızın hayatı için ne kadar önemli olduğunu anlarsınız ve ona göre mücadele edersiniz. Bu ülke maalesef ancak maddi-manevi mahkumiyet kararları ile disipline edilebilir ve düzeltilebilir.
 
Son düzenleme:
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç

Yeni Mesajlar

Üst