Ozgur Irade; Mit mi, Gercek mi?

Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Anketler kategorisinde alpine tarafından oluşturulan Ozgur Irade; Mit mi, Gercek mi? başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 9,438 kez görüntülenmiş, 61 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Anketler
Konu Başlığı Ozgur Irade; Mit mi, Gercek mi?
Konbuyu başlatan alpine
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan The Leo

alpine

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
11 Nis 2009
Mesajlar
480
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
44
doğada, toplumda ve insan bilincinde sonsuz bir neden-sonuç zincirinin işlediği ve dolayısıyla, olaylar olgular ve süreçler arasında, evrensel planda bir karşılıklı etkileşimin varlığı (geçerliliği) kuşkusuzdur... ancak bu durum, özgürlük kavramı, bağımsız olma koşulunu gerektirmediğinden özgürlük olanağını ortadan kaldırmaz... o nedenle, düşüncenin, ''bir sonuç olması'' ya da bilincimizin dışında kalan başka süreçler tarafından (örn. akşam yemeğinde yediğimiz bir balık ve içtiğimiz iki duble rakı..vb. tarafından) etkileniyor olması; düşüncemizin ve düşüncemize uygun eylemde bulunabilme gücü anlamında irademizin özgürlüğünü engellemez... diye düşünüyorum... sn. alpine'nin, probleme yaklaşımında, kaba materyalizmin daha doğrusu mekanist materyalizmin; maddenin daha yüksek derecede karmaşık hareket biçimlerini ( düşünce) daha düşük derecede karmaşık hareket biçimlerine (moleküllerin, hormonların, enzimlerin...vb. fiziksel,kimyasal ve biyolojik hareketine) indirgeme ve buradan da, düşünceyi, atomların ya da moleküllerin mekanik hareketiyle açıklama çabasının izlerini, gayet belirgin bir şekilde gözlemliyorum... 'insan ne yerse odur' ; şeklinde özetlenerek ifade edilen bu anlayış, 19. yüz yılın ikinci yarısında, özellikle marks ve engels tarafından yöneltilen şiddetli eleştirilerle aşılmıştır...

Bir baska ornek verelim. Kadinlar ve erkekler uzerine.

Erkekler analitik anlamda kadinlardan daha ustundurler. Feministler bunu inkar edecekler ama aci gercek budur, erkekler analitik anlamda kadinlardan ustundurler, ama bu ulkede ustundurler. Bu ve benzeri cinsiyetci toplumlarda erkekler analitikte kadinlardan ustundurler. Fakat gidip Izlandaya baktigimizda, cinsiyetcilik olmayan bir toplumda kadinlar erkekleri analitik anlamda sollayabiliyorlar. Matematik sinavlarinda kadinlar erkeklerden daha yuksek skorlar alabiliyorlar. Bu yine ince detayli yapilmis bir calismadir. Ulkelerde kiz cocuklari ne derece baskilaniyorlar ise, matematik alaninda(ve muhtemelen bir cok diger alanda) erkeklerden o derece dusuk dereceler elde ediyorlar.

Simdi hal durum boyle iken, insan yediginin ictiginin sonucu mudur? Eger hayati boyunca yiyip icmekten baska bir aktivitesi olmadiysa evet, bu dogru olabilir. Ancak durum bu olmadigina gore, insan yediginin, ictiginin, dinlediginin, gordugunun, hissettiginin, kokladiginin ve hepsinden onemlisi, dusunduklerinin ve dusuncelerinin meydana getirdigi umutlarinin, hayal kirikliklarinin, sevinclerinin, uzuntulerinin, yani kisacasi, duygularinin bir sonucudur. Tekrar ediyorum, geri beslemeli bir devredir insan. Dusunceleri birer sonuc olabilir ama ayni zamanda sebeptirde.

Yani insan ne yerse odur, cok asiri derecede basite indirgenmis bir sekilde durumu ozetliyor olarakda dusunebilirsiniz. Fakat 19.yy dan bu yana cok sular akti. Artik insan beyni ve islevi hakkinda cok daha fazla sey biliyoruz. Darwinist dusunce yerini yavas yavas cok daha sofistike goruslere birakti. Insan benligini insan beyninden cikarip doganin kendisine kadar uzatan gorusler var, kaldiki burada bende asagi yukari bunu yapiyorum. Insan benligi sadece beyninde degil, vucudunun her yerinde ve otesinde. Dusunun, bir ses dalgasi insanin butun benligini ve biyolojisini ve kimyasini ve fizigini degistirebiliyor, bu ses dalgasi marxin bir sozu olabilir, bir sevgi cumlesi olabilir, bir sarki olabilir... Yani insan butunun bir parcasidir sadece. Bir parcanin ozgurlugunden bahsedebilir miyiz?
 

ls2

Kahin
Onursal Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
2,737
Tepkime puanı
180
Puanları
63
Gerçektende öyle !

Hayır öyle değil. madem herşey doğallık zinciri ile ölçülüyor. O eksik olsa bu fazla olsa diye mantık işletilemez. ha işletilir ama işine geldiği gibi işletilir. yok öyle yağma. loji loji diyorsun madem mantıkolojiyi işleteceksin.
Not: mantıkoloji şu an tarafımdan uydurulmuş gönderme amaçlı bindiği ağacın kesilen dalıdır. ne dalı mı ? bilim dalı tabi ki :)
 

flzf

Filozof
Yeni Üye
Katılım
12 Mar 2009
Mesajlar
850
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Yaş
37
Hayır öyle değil. madem herşey doğallık zinciri ile ölçülüyor. O eksik olsa bu fazla olsa diye mantık işletilemez. ha işletilir ama işine geldiği gibi işletilir. yok öyle yağma. loji loji diyorsun madem mantıkolojiyi işleteceksin.
Not: mantıkoloji şu an tarafımdan uydurulmuş gönderme amaçlı bindiği ağacın kesilen dalıdır. ne dalı mı ? bilim dalı tabi ki :)

yaaa nasıymış bu içindeki karşı çıkma isteği aynı şeyi düşündüğünde insan mantıksız işler yapmaya yönelebiliyor değilmi ? Buna sebeb hep hormonlar işte maskarasıyız onların.
Hem benle derdinmi var arkadaşım yeldeğirmenimiyimki ben alla alla :)
 

alpine

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
11 Nis 2009
Mesajlar
480
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
44
bu mantığa göre; kendine damardan testosteron şırınga eden bir kadın bir süre sonra erkeksi davranışlarda bulunmaya başlayacak,güçlenecek ve kadınlara ilgi duyacaktır . ya da östrojen alan erkek zamanla kendini kadın gibi hissetmeye başlayacaktır.. aa demek ki insanların bir cinsel kimliği yoktur.

Bu yazdığım bilimsel olarak kanıtlanmıştır. demek ki insan bırakın doğayı hormonlarının maskarasıdır.

Ben oyle bir iddiada bulunmadim. Insan cinsiyeti bundan cok daha karmasik. Annenin hamilelik sirasindaki stres seviyelerinden tutun, aile baglarina kadar bircok etken rol oynuyor. Tek bir hormon, tek bir gen degil yani olayi alip goturen. Ha, siz bir insana testesteronu basarsaniz, bu kisinin cinselligi dahil bircok aktivitesinde bozulma gorulmesi, yani anormallesmesi normaldir. Burada bahsetmeye calistigimda bu zaten. Ama saglikli bir kadini alip testesteron tedavisi ile saglikli bir erkek haline donusturebileceginiz konusunda ciddi suphelerim var. Bahsettiginiz bilimsel kaniti gormek isterim.
 

ls2

Kahin
Onursal Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
2,737
Tepkime puanı
180
Puanları
63
Ben oyle bir iddiada bulunmadim. Insan cinsiyeti bundan cok daha karmasik. Annenin hamilelik sirasindaki stres seviyelerinden tutun, aile baglarina kadar bircok etken rol oynuyor. Tek bir hormon, tek bir gen degil yani olayi alip goturen. Ha, siz bir insana testesteronu basarsaniz, bu kisinin cinselligi dahil bircok aktivitesinde bozulma gorulmesi, yani anormallesmesi normaldir. Burada bahsetmeye calistigimda bu zaten. Ama saglikli bir kadini alip testesteron tedavisi ile saglikli bir erkek haline donusturebileceginiz konusunda ciddi suphelerim var. Bahsettiginiz bilimsel kaniti gormek isterim.

Kanıtım yok. you win tebrikler. bulmakla da uğraşamam. alkol alırsan sarhoş olursun. en azından daha sağlam mantık.
 

birazdahaderinmavi

Kahin
Yeni Üye
Katılım
29 Ara 2011
Mesajlar
1,442
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
59
siz özgürlüğü, bağımsızlık ve hatta bağsızlık ve bir çeşit 'kendi başınalık' olarak algılamaya devam ettiğiniz sürece; (gerçekten içinde yaşadığı toplumun bir parçası olan) bireyin özgürlüğünden bahsedemeyiz... özgürlük olgusunu kavrayış biçimlerimiz örtüşmüyor... maddenin bilinen en yüksek hareket biçimi olarak düşünce, moleküllerin mekanik hareketine indirgenerek açıklanırsa; mekanikçi materyalizmden kurtuluş yoktur...
 

alpine

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
11 Nis 2009
Mesajlar
480
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
44

flzf

Filozof
Yeni Üye
Katılım
12 Mar 2009
Mesajlar
850
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Yaş
37
siz özgürlüğü, bağımsızlık ve hatta bağsızlık ve bir çeşit 'kendi başınalık' olarak algılamaya devam ettiğiniz sürece; (gerçekten içinde yaşadığı toplumun bir parçası olan) bireyin özgürlüğünden bahsedemeyiz... özgürlük olgusunu kavrayış biçimlerimiz örtüşmüyor... maddenin bilinen en yüksek hareket biçimi olarak düşünce, moleküllerin mekanik hareketine indirgenerek açıklanırsa; mekanikçi materyalizmden kurtuluş yoktur...

ya şu mekanikçi materyalizmi marx ve engels savundumu eleştirdimi ben onu demek istemiştim bir önceki size yönelik alıntılı sorumda ?
 

birazdahaderinmavi

Kahin
Yeni Üye
Katılım
29 Ara 2011
Mesajlar
1,442
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
59
ya şu mekanikçi materyalizmi marx ve engels savundumu eleştirdimi ben onu demek istemiştim bir önceki size yönelik alıntılı sorumda ?

eğer mekanikçi materyalizmi savunmuş olsalardı; onu aşarak, diyalektik materyalizmi kurabilirler miydi... hiçbir düşünce, savunularak aşılamaz; ancak, eleştirilerek aşılabilir...
 

flzf

Filozof
Yeni Üye
Katılım
12 Mar 2009
Mesajlar
850
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Yaş
37
eğer mekanikçi materyalizmi savunmuş olsalardı; onu aşarak, diyalektik materyalizmi kurabilirler miydi... hiçbir düşünce, savunularak aşılamaz; ancak, eleştirilerek aşılabilir...


hee tamam şimdi oldu yerine oturdu materyalizm de kendi içinde mücadele etmiş yani bende materyalizm in babası nasıl materyalizm e karşı çımış dedim bian için sağol :)
 

ls2

Kahin
Onursal Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
2,737
Tepkime puanı
180
Puanları
63
Burda birsey yaristirmiyoruz. Bilmiyorum, siz biliyorsaniz bizede gosterin bizde bilelim diyorum. Yanlis birsey yok bunda.

Testosteron sözcüğü dini metinlerde yazmıyor ya da felsefi terminojide kullanılan bir kavram değil. kendisi bizzat bilimin ürünü ve tanımlaması.

Testosteron sözcügüne ; erkek cinsiyet hormonudur. deyip etkilerini/özelliklerini tanımlayanda bilimdir. sözcüğün kendisi kanıttır kısacası. ama sakin değilsiniz tarafsız hiç değilsiniz. o sebeble bu durumu fark edemezsiniz. sizin bu yaptığınızı yarışa/oyuna yorarım ben. pozitif yönde anlamam mümkün değildir.
 

Ferdinand Bardamu

Kahin
Yeni Üye
Katılım
30 Nis 2012
Mesajlar
1,302
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
42
hee tamam şimdi oldu yerine oturdu materyalizm de kendi içinde mücadele etmiş yani bende materyalizm in babası nasıl materyalizm e karşı çımış dedim bian için sağol :)

Materyalizmin kökleri, Yunan filozoflarındadır. İlk Yunan filozofları (Sokrates öncesi de denir. Sokrates, Yunan felsefesinde milat gibi birşeydir) materyalisttirler. O zamanın materyalist anlayışı ile --ki 2400 yıl kadar önceden bahsediyoruz-- modern materyalist anlayışının, birbirinin aynı olmadığını da hesap edeilm. Konusu geçtiği için not düşmek istedim. Konu başlığından sapmamaya özen gösterelim. Konumuz "özgür iradedir"
 

Objectivity

Kahin
Onursal Üye
Katılım
23 Ara 2012
Mesajlar
4,763
Tepkime puanı
319
Puanları
83
Bu deneye göre seçimlerimiz seçim yapmadan 6 saniye önce belirlenmiş oluyor bu durumda özgür irade diye bir şey söz konusu olamaz ve kader beraberinde ruhun varlığı da ispatlanmış oluyor, ne dersiniz ????
 
Son düzenleme:

karamel

Meraklı Üye
Yeni Üye
Katılım
21 Tem 2013
Mesajlar
307
Tepkime puanı
0
Puanları
0
6 SANİYE OLAYINI SEYRETTİM.
TEŞEKKÜRLER:)Ama biraz ürkütücü cidden..
 

daVinci

Üye
Yeni Üye
Katılım
14 Eyl 2013
Mesajlar
106
Tepkime puanı
0
Puanları
16
gerçekten etkileyici bir deney tesekkurler@dijital
 

Objectivity

Kahin
Onursal Üye
Katılım
23 Ara 2012
Mesajlar
4,763
Tepkime puanı
319
Puanları
83
[MENTION=4530]daVinci[/MENTION] [MENTION=4498]karamel[/MENTION]

Rica ederim arkadaşlar bu konuda araştırmalarım devam ediyor bu başlığı açan arkadaşların yorumlarını takip etmiş fakat hiç yorum yazmamıştım.

Kader konusunda da detaylı bir araştırma yapıyorum, elde ettiğim bilgileri ilk fırsatta paylaşacağm. Sizlerin de bu konuda edindiği bilgiler olursa ve paylaşırsanız sevinirim.
 

daVinci

Üye
Yeni Üye
Katılım
14 Eyl 2013
Mesajlar
106
Tepkime puanı
0
Puanları
16
Zaten bu deney kaderin kanıtı olmuyor mu? Sanırım tanrı bütün ihtiyacımız olan gerçekleri bilincimize değil bilinçaltımıza yüklemiş.
 

Objectivity

Kahin
Onursal Üye
Katılım
23 Ara 2012
Mesajlar
4,763
Tepkime puanı
319
Puanları
83
Zaten bu deney kaderin kanıtı olmuyor mu? Sanırım tanrı bütün ihtiyacımız olan gerçekleri bilincimize değil bilinçaltımıza yüklemiş.

Evet kaderi doğruluyor. Kader, kazanın yani Allah'ın hükmünün gerçekleştiği andır. Yani zamandır. 6 sn. öncesinde biliniyor olması zamanın dünyamızda yavaş algılandığını da doğruluyor. Gerçek zaman ile dünya zamanının çok farklı olduğu da ortaya çıkıyor. Yine geldik gerçeklik konusuna:) Biraz daha kapsamlı araştırıp tüm bağlantıları kurmaya çalışmalıyız. Bu araştırmanın daha ilerleyen aşamaları da olacaktır, takip etmekte fayda var.
 

sahtekar

Felsefe.net
Uzaklaştırılmış
Katılım
12 Eki 2013
Mesajlar
28
Tepkime puanı
0
Puanları
0
İnsanın yaptığı şeylerin farkında olması ve sonrada farkında olduğunun farkında olması insanın özgür iradesi olduğunu göstermez. ancak bilinci ile davranışlarına mudahale edebildiğine göre özgür iradesi vardır. [h=1][/h]
 

speech

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
6 Haz 2013
Mesajlar
27
Tepkime puanı
0
Puanları
0
o değil de, "özgür ifade" var diyorlar; doğru mu?
 
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç
Üst