Özdemir İnce

Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde M'den Ö'ye kategorisinde kalliope tarafından oluşturulan Özdemir İnce başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 1,980 kez görüntülenmiş, 2 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı M'den Ö'ye
Konu Başlığı Özdemir İnce
Konbuyu başlatan kalliope
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan şehrin yabancısı

kalliope

Ordinaryus
Yeni Üye
Katılım
23 Ara 2008
Mesajlar
727
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
OzdemirInceB.jpg


Karşı Sevda

Kan sağar gece gündüz yüreğim,
tuzaklar gözyaşlarına kurulmuştur;
dalgın durur deli gönlümün aynası,
kavuşmak bir başka yaza kalmıştır;
ne kadar kulak kesilsem de dünyaya
sözcüklerden daha gerçek değildir aşk
sözcüklerden daha gerçek değildir ölüm.

Dilim pas içinde, doyum bulunmaz ona,
bir ateştir ki yârin gül ağzı
korkmadan öpmek bir serüven, bir belâ;
bir sancıdır aslında belki de mutluluk,
çünkü bir gaflet, bir öfke tutturmuşum,
başlarken her gün bir başka yenilgiye
dağbaşlarına, ummanlara adanmış huyum.

Artık bulmasam da olur, fidyesini sevdanın:
Gövdem olan o ağacı soğukla vurdum.


Gön

Yorgun değilim
seni beklemekten seni düşlemekten geçen günlerden,
yeniden başlasam da bir başka yenilgiye.

Yorgun değilim
ne aşktan ne dostluktan ne de ölümden,
geceye gözlerimi açarak bakıyorum.

Yorgun değilim
ne acıdan ne umuttan ne de korkudan
sonbaharla birlikte kazıya başlıyorum

Yorgun değilim
ne geçmişten ne şimdiden ne de gelecekten;
bir yalnızlığım vardı, gittikçe aşıyorum.


SEVİYORSANIZ EĞER

Seviyorsanız eğer;
Geç kalmayın sakın aşkınızı
söylemeye
telgraf çekin, telefon edin,
mektup yazın...
Uçaklara, trenlere
tüm taşıtlara binin...
Koşun, arayın, bulun,
haber gönderin, birine anlatın...
Duvarlara yazın, ağaçlara kazıyın...
Yani deneyin bütün olanakları,
hiç olmazsa; iki yaprak
samanlı kağıda yazın...
Ama sakın geç kalmayın!
AŞKINIZI SÖYLEMEYE...


ÖTE

Benden, onlara benzer olmamı beklemeyin,
Ve onları yineler olmayı beklemeyin.
Herkes yeniliğine varır, kendi kalırsa.
Kimseden bana benzer olmayı beklemeyin.
 

kalliope

Ordinaryus
Yeni Üye
Katılım
23 Ara 2008
Mesajlar
727
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
EVREN YORUMCUSU

Atlayarak çiz dünyayı,
gerçekler söylenmeyen alanlarda kalsın,
yani gerçekleri söyle, sadece onları;

Bana sorarsan -ki sormasan da olur-,
yüreğindedir yaşamın bütün ipuçları...


ÜLKER SALI GÜNÜ GELECEK

Ülker salı günü gelecek
Kitaplar dergiler temiz çamaşırlar
Ülker salı günü gelecek
Yüzünde güneş, bitimsiz ilkyaz
Deniz ve yeşillik getirecek.

Bugün pazar yurdumun hapisanesinde
Yarın pazartesi, sonra salı
Salı günü Ülker gelecek.

Salı'ya Ülker gelecek
Ülker dağların üstü
Ülker'in gözleri yeşil
Ama gölge ve güneşte değişir.

Geçip gelecek zeytinlerin, otların arasından
Eli dağlara denizlere bulutlara değmiş
Saçlarının dibinde buruk reçine kokusu
Duracak demir parmaklıkların gerisinde
Bir yenilmezlik gülü halinde
Salı'ya Ülker gelecek.

Bugün pazar, hapisanede ve dışarda
Hapisanede pazar; kum dolu gözler
Dışarda pazar: denizin üstü, atardamar
Ülker pazarı onurla karşılayacak
Düşünerek denizleşmesini bir coşkun ırmağın
Oğlum didikleyecek, tozunu atacak
Ülker salı'ya gelecek.

Salı günü Ülker gelecek!


DÖRT DUVAR ARASINDA

Bir şeyler kapanıyordu bir yerlerde,
belki bir kapı, belki bir mezar -
ama çatı değildi - sanki bir yangın,
tavşanların, kuşların hızından anlıyordun,
ama çatı değildi kapanan,
üzerinde bir bayrak dalgalanan.

Ama çatı değildi kapanan;
biraz daha ışık, diye haykırdın,
dağlarıma ve uçurumlarıma,
hepsini gövdeme
duvarlarıma kazıyacağım.

Bir şeyler kapanıyordu bir yerlerde:
Kiminin bahtı, kiminin yüreği,
kiminin kapısı ve penceresi.

Düşündün: Her şey bütün bir sonsuzluk
ve bir dakikaydi önünde ve sonunda.

Bir dakika, o senin olan bir dakika,
yani yaşaman için sana bırakmadıkları...



ŞUBAT AYINDA ANKARA'DA YAZILAN BİR ŞİİR

Bu yıl erken bastırdı kış
Yağmur yağıyor, yağmur yağdıkça seviyorum seni
kar yağıyor, kar yağdıkça seviyorum seni
karaya vurdukça, sular dondukça
uşüdükçe, birşeyler yitirdikçe, umudum kırıldıkça
çıkmaza girdikçe yaşam, yüreğim sıkıştıkça
sen değiştikçe daha çok seviyorum seni

Donmuş suda çelik tadı var
ağzımda eski tütün ve buruk çay tadı
her sabah yaya geçiyorum bütün Ankara'yı
kömür ve kükürt kokuları arasında
her akşam yaya geçiyorum bütün Ankara'yı
okuyarak bildirilerini direnen öğrencilerin
bakarak yırtık afişlere, şarkıcı resimlerine
nereye gitsem içimde bir geç kalmışlık duygusu
bu yüzden bir saat erken gidiyorum gideceğim yere
ne zaman, nerede ve nasıl bilmiyorum, ama birden
yaşamın korkunç bir hızla değiştiğini düşünüyorum
ve ikimizin aynı kişiler olmayacağımızı yarın

Bu yıl erken bastıran kışı yaşıyoruz
Sanki ölümlü kahramanlarıyız kötü bir romanın
yeni bir dilin sözdizimine çalışıyoruz
gökyüzünü verip yüzünü alıyorum
görüntünü verip acıları siliyorum
yüzünü koyuyorum umutsuzluğun yerine

Usumda sesinin ve gövdenin
usumda sesinin ve gövdenin görkemli atlası...

www_resimcity_com_yagmur_resimleri_2.jpg
 

şehrin yabancısı

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
22 Şub 2009
Mesajlar
426
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
52
Öfkeliyim..!

Ama yüregimde taptaze, bilmedigim bir rahatlama..
Sanki neşter ‘’tak’’ diye iniyor ve boşalıyor yara
Gömlegim sırıksıklam irinden, bayıltıcı bir koku..

Öfkeliyim..!
Diyorum ki: ‘’ bu bir dirilmedir ‘’,kendi kendime:
Hatırlanması unutulmuş bir sevdanın,
Simgesi zeybek gibi diz vurup ayaga kalkmanın
Diyorumki: ‘’ ey kendine yüreklendiren acı, sonbahar tortusu’’

Bir umut geçiyor yüregimin ignesinden
-eşsiz bir yalım-
Güvercinler havalanıyor yüregimin bir köşesinden.
Sabrım genç ve yalansız
Gerçegin sabrı. Sılasız katı..
Kaynayan su sabrım..
Uçsuz bucaksız bugday tarlası..

Yatmışım sırt üstü yüregimi dinliyorum.
Sanki bir dagbaşı yüregim..
Binlerce yaz binlerce gökyüzü..
Bir serinlik içerisindeyim.. bir geçici rahatlama..
Camların direnen pırıltısı gibi..
Bir saganak sonrasında…

Özdemir ince
işte böyle birşey aslında biraz.....
 
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç
Üst