- Konbuyu başlatan
- #1
KUR'AN'DA: "LUT KAVMİ VE KARISININ HELAKI"
Lut, kavmine dedi ki: "Alemlerde, sizden önce hiç kimsenin yapmadığı 'fahşayı' (hayasızlığı) mı yapıyorsunuz?
Gerçekten siz, kadınları bırakıp, şehvetle erkeklere mi yaklaşıyorsunuz? Doğrusu siz, 'müsrif'(haddi aşan) bir kavimsiniz."
Lut Kavmi'nin cevabı: "Bunları, yurdunuzdan sürüp çıkarın, muhakkak bunlar, çokça temizlenen insanlardır." demekten başkası olmadı.
Bunun üzerine Biz, karısı dışında, (Lut'u) ve ailesini kurtardık; (karısı) ise, helake uğrayanlardan oldu.
Ve onların üzerine, bir (azap) sağanağı yağdırdık. Bak! Mücrimlerin(suçluların) akıbeti nasılmış?
[ARAF(7)/80-84]
Arkasından, tan yeri ağarırken, onları o 'sayha'(ses) yakaladı.
Anında, (yurtlarının) üstünü altına çevirdik ve üzerlerine (Ana Kitap'ta) yazılı taşlar yağdırdık.
Muhakkak bunda, 'araştırıp, düşünenler için' ayetler (deliller) vardır.
Muhakkak (o kavmin yurdu), bir yol üstünde kalıcıdır.
Şüphesiz bunda, iman edenler için ayetler(deliller) vardır.
[HİCR (15)/ 73-77]
(Elçiler) dediler ki:
"Ey Lut, biz Rabb'inin elçileriyiz. Onlar, elbette sana ulaşamazlar. Gecenin bir kısmında, ailenle birlikte yürü. Sizden bir kimse, dönüp geriye bakmasın. Ancak senin karın başka (o bakacak). Muhakkak, onlara isabet edecek olan, ona da isabet edecektir. Onlara vaad olunan (azap), sabah vaktidir. Sabah vakti yakın değil midir?"
(Böylece) emrimiz geldiği zaman, oranın üstünü altına çevirdik ve üzerlerine arka arkaya (Ana Kitap'ta) yazılı taşlar yağdırdık.
Bu helak taşları, Rabb'inin Katı'nda işaretlenmiştir ve bunlar zalimlerden uzak değildir.
[HUD(11)/ 81-83]
Biz de, onu ve ailesini kurtardık, karısı müstesna. Onu, helak olanlardan takdir ettik.
Ve üzerlerine bir yağmur yağdırdık. Uyarılanların yağmuru ne kötüdür.
[NEML (27)/ 57-58]
(İbrahim) dedi ki:
"Orada Lut da vardır."
Dediler ki:
"Orada kimin olduğunu, Biz daha iyi biliriz. Elbette onun karısı dışında, onu ve ailesini kurtaracağız. O(kadın), helak olanlardan olacaktır."
Elçilerimiz, Lut'a geldikleri zaman, o onlara karşı kötüleşti ve içi daraldı.
Dediler ki:
"Korkma ve hüzne kapılma! Karın dışında, seni ve aileni muhakkak kurtaracağız. O ise, helak olacaktır."
Şüphesiz Biz, 'fasık'(suçlu-günahkar) olmaları sebebiyle, bu yurt üzerine, Gök'ten kötü bir azap indireceğiz. Muhakkak, Biz akledebilecek bir kavim için, orada apaçık bir ayet(delil) bıraktık.
[ANKEBUT (29)/32-35]
Muhakkak Lut da, elçilerdendir.
O zaman Biz, onu ve ailesini toptan kurtarmıştık.
Ancak 'yaşlı bir kadın' ise helak oldu.
Sonra, geride kalanları, yerle bir ettik. Muhakkak siz, onlara, gündüzleyin,
Ve geceleyin uğruyorsunuz. Akletmiyor musunuz?
[SAFFAT( 37)/ 133-138]
Şüphesiz, Şi'ra (yıldızı)nın Rabb'i O'dur.
Muhakkak, önce gelen Ad (Kavmi'ni), O(Allah) yıkıma uğrattı.
Ve Semud'u da bırakmadı.
Daha önce Nuh Kavmi'ni de. Çünkü onlar, daha zalim ve daha azgındılar.
Altı üstüne gelen (Lut Kavmi'ni) de, O,(Şi'ra ile) yerin dibine geçirdi.
Örten, (Lut kavmini) örttü-kapladı.
[NECM (53)/ 49-54]
Lut Kavmi, uyarıları(korkutmaları), yalanladı.
Biz de, onların üzerine, Lut ailesi müstesna; 'taş-dolu kasırgası gönderdik'. Onları seher (tan) vakti kurtardık.
[KAMER (54)/ 33-34]
LUT'UN KARISI: "TUZ DİREĞİ OLDU"
Bu olayın Tevrat'ta anlatımı ise şöyledir:
"Ve Lut, Tsoara geldiği zaman, Güneş yer üzerinde doğmuştu. Ve Rab, Sodom ve Gomorra üzerine, göklerden "kükürt" ve "ateş" yağdırdı. Ve o Şehirleri, ve bütün havzayı; şehirlerde oturanların hepsini ve toprağın nebatını "altüst etti." Fakat karısı, onun arkasından geriye baktı ve bir "tuz direği" oldu. Ve İbrahim sabahleyin erkenden kalkıp, Rabb'in önünde durduğu yere gitti. Ve Sodom ve Gomorra'ya ve bütün havza memleketine doğru baktı. Ve gördü. Ve işte yerin dumanı, "ocak dumanı" gibi çıkıyordu." (Tevrat, Tekvin 19: 23, 28)
Ekim 2007 Erdal Nevruzoğlu
yaklasansaat.com
Kaynaklar:
1) Kur'an-ı Kerim
2) Tevrat
3) Elmalı'lı Muhammed Hamdi Yazır, "Hak Din Kur'an Dili", C.7, Eser Neşriyat, 1979.
4) İbn Kesir Tefsiri, çev. Dr. Bekir Karlığa, Dr. Bedrettin Çetiner, C. 6, Çağrı yy, İst, 1984.
5) Taberi, "Milletler ve Hükümdarlar Tarihi", çev. Z.Kadiri Ugan, Ahmet Temir, M.E.Basımevi, İstanbul, 1991.
6) Werner Keller, Und die Bibel hat doch recht (The Bible as History; a Confirmation of the Book of Books), New York 1956.
7) G. Ernest Wright, "Bringing Old Tes tament Times to Life", National Geographic, Vol. 112, Aralık 1957.
---------- Mesajlar Birleştirildi at 19:37 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 19:33 ----------
BİR DE BU KONUNUN BİLİMSEL YÖNÜ VAR.
Yaygın kanının aksine, kağıt üzerinde eşcinsellik, tıbben bir hastalık olarak görülmeye devam ediyor. En azından Uluslararası Hastalık Dizini'nin (ICD) F66 kodlu maddesine bakıldığında karşımıza 'cinsel gelişim bozukluğu' adlı bir hastalık çıkıyor. Bu hastalık, cinsel tercih konusunda kararsız kalmış bireyin depresif ya da sinirli olması şeklinde tanımlanıyor.
Dünya genelinde tıp doktorları için başvuru niteliğindeki bu dizinde yer alan maddenin geri çekilmesi gerektiği konusunda bilim insanlarının baskısı artıyor. Son onyıllar boyunca yapılan psikolojik ve epidemiyolojik (hastalıkların ortaya çıkışı ve yayılımı) çalışmalara bakıldığında uzmanlar eşcinselliğin bir hastalık olarak sınıflandırılmasını doğrulayacak herhangi bir bulguya rastlanmadığını belirtiyor.
Dünya Sağlık Örgütü'nün konuyu incelemek için oluşturduğu ve ABD'li Susan Cochran'ın başını çektiği, farklı ülkelerden uzman doktorları kapsayan çalışma grubu geçen ay bir rapor yayınladı. Çalışma grubu raporda, F66 kodlu maddenin 2017 yılında yayınlanacak yeni ICD listesinden çıkartılması yönünde bir çağrıda bulundu.
Raporda en son 1990 yılında hazırlanan sınıflandırmanın değişmesi gerektiğine, eşcinsellikle ilintili hastalığı doğrulayan herhangi bir bulguya rastlanmadığına değiniliyor.
Rapor, eşcinsel eğilimin ortaya çıkmasıyla ilgili "stresin" tamamen toplumsal dışlanma kaynaklı olabileceğini ifade ediyor. Yoksulluk kaynaklı stres nedeniyle, yoksulluk, Dünya Sağlık Örgütü tarafından "hastalık" olarak tanımlanmıyorsa, eşcinsellik konusunda da aynı tutum izlenmeli, deniyor.
Raporda ayrıca ICD listesindeki tariflerin, stres kaynaklarının yanlış teşhisi ve buna bağlı yanlış tedaviye yol açabileceği vurgulanıyor.
Örgüte üye 170 ülkenin bu çağrıya nasıl cevap verecekleri ise daha belirsiz.
Dünya Sağlık Örgütü'ne bağlı olan ülkelerde ortaya çıkan hastalıklarda, sigorta, tıbbi arşiv ve klinik araştırma konularında kullanılmak üzere ilgili ICD sınıflandırma koduna başvuruluyor.
Rapora ulaşmak için tıklayabilirsiniz (İng.).
BİLİM-SOL
Lut, kavmine dedi ki: "Alemlerde, sizden önce hiç kimsenin yapmadığı 'fahşayı' (hayasızlığı) mı yapıyorsunuz?
Gerçekten siz, kadınları bırakıp, şehvetle erkeklere mi yaklaşıyorsunuz? Doğrusu siz, 'müsrif'(haddi aşan) bir kavimsiniz."
Lut Kavmi'nin cevabı: "Bunları, yurdunuzdan sürüp çıkarın, muhakkak bunlar, çokça temizlenen insanlardır." demekten başkası olmadı.
Bunun üzerine Biz, karısı dışında, (Lut'u) ve ailesini kurtardık; (karısı) ise, helake uğrayanlardan oldu.
Ve onların üzerine, bir (azap) sağanağı yağdırdık. Bak! Mücrimlerin(suçluların) akıbeti nasılmış?
[ARAF(7)/80-84]
Arkasından, tan yeri ağarırken, onları o 'sayha'(ses) yakaladı.
Anında, (yurtlarının) üstünü altına çevirdik ve üzerlerine (Ana Kitap'ta) yazılı taşlar yağdırdık.
Muhakkak bunda, 'araştırıp, düşünenler için' ayetler (deliller) vardır.
Muhakkak (o kavmin yurdu), bir yol üstünde kalıcıdır.
Şüphesiz bunda, iman edenler için ayetler(deliller) vardır.
[HİCR (15)/ 73-77]
(Elçiler) dediler ki:
"Ey Lut, biz Rabb'inin elçileriyiz. Onlar, elbette sana ulaşamazlar. Gecenin bir kısmında, ailenle birlikte yürü. Sizden bir kimse, dönüp geriye bakmasın. Ancak senin karın başka (o bakacak). Muhakkak, onlara isabet edecek olan, ona da isabet edecektir. Onlara vaad olunan (azap), sabah vaktidir. Sabah vakti yakın değil midir?"
(Böylece) emrimiz geldiği zaman, oranın üstünü altına çevirdik ve üzerlerine arka arkaya (Ana Kitap'ta) yazılı taşlar yağdırdık.
Bu helak taşları, Rabb'inin Katı'nda işaretlenmiştir ve bunlar zalimlerden uzak değildir.
[HUD(11)/ 81-83]
Biz de, onu ve ailesini kurtardık, karısı müstesna. Onu, helak olanlardan takdir ettik.
Ve üzerlerine bir yağmur yağdırdık. Uyarılanların yağmuru ne kötüdür.
[NEML (27)/ 57-58]
(İbrahim) dedi ki:
"Orada Lut da vardır."
Dediler ki:
"Orada kimin olduğunu, Biz daha iyi biliriz. Elbette onun karısı dışında, onu ve ailesini kurtaracağız. O(kadın), helak olanlardan olacaktır."
Elçilerimiz, Lut'a geldikleri zaman, o onlara karşı kötüleşti ve içi daraldı.
Dediler ki:
"Korkma ve hüzne kapılma! Karın dışında, seni ve aileni muhakkak kurtaracağız. O ise, helak olacaktır."
Şüphesiz Biz, 'fasık'(suçlu-günahkar) olmaları sebebiyle, bu yurt üzerine, Gök'ten kötü bir azap indireceğiz. Muhakkak, Biz akledebilecek bir kavim için, orada apaçık bir ayet(delil) bıraktık.
[ANKEBUT (29)/32-35]
Muhakkak Lut da, elçilerdendir.
O zaman Biz, onu ve ailesini toptan kurtarmıştık.
Ancak 'yaşlı bir kadın' ise helak oldu.
Sonra, geride kalanları, yerle bir ettik. Muhakkak siz, onlara, gündüzleyin,
Ve geceleyin uğruyorsunuz. Akletmiyor musunuz?
[SAFFAT( 37)/ 133-138]
Şüphesiz, Şi'ra (yıldızı)nın Rabb'i O'dur.
Muhakkak, önce gelen Ad (Kavmi'ni), O(Allah) yıkıma uğrattı.
Ve Semud'u da bırakmadı.
Daha önce Nuh Kavmi'ni de. Çünkü onlar, daha zalim ve daha azgındılar.
Altı üstüne gelen (Lut Kavmi'ni) de, O,(Şi'ra ile) yerin dibine geçirdi.
Örten, (Lut kavmini) örttü-kapladı.
[NECM (53)/ 49-54]
Lut Kavmi, uyarıları(korkutmaları), yalanladı.
Biz de, onların üzerine, Lut ailesi müstesna; 'taş-dolu kasırgası gönderdik'. Onları seher (tan) vakti kurtardık.
[KAMER (54)/ 33-34]
LUT'UN KARISI: "TUZ DİREĞİ OLDU"
Bu olayın Tevrat'ta anlatımı ise şöyledir:
"Ve Lut, Tsoara geldiği zaman, Güneş yer üzerinde doğmuştu. Ve Rab, Sodom ve Gomorra üzerine, göklerden "kükürt" ve "ateş" yağdırdı. Ve o Şehirleri, ve bütün havzayı; şehirlerde oturanların hepsini ve toprağın nebatını "altüst etti." Fakat karısı, onun arkasından geriye baktı ve bir "tuz direği" oldu. Ve İbrahim sabahleyin erkenden kalkıp, Rabb'in önünde durduğu yere gitti. Ve Sodom ve Gomorra'ya ve bütün havza memleketine doğru baktı. Ve gördü. Ve işte yerin dumanı, "ocak dumanı" gibi çıkıyordu." (Tevrat, Tekvin 19: 23, 28)
Ekim 2007 Erdal Nevruzoğlu
yaklasansaat.com
Kaynaklar:
1) Kur'an-ı Kerim
2) Tevrat
3) Elmalı'lı Muhammed Hamdi Yazır, "Hak Din Kur'an Dili", C.7, Eser Neşriyat, 1979.
4) İbn Kesir Tefsiri, çev. Dr. Bekir Karlığa, Dr. Bedrettin Çetiner, C. 6, Çağrı yy, İst, 1984.
5) Taberi, "Milletler ve Hükümdarlar Tarihi", çev. Z.Kadiri Ugan, Ahmet Temir, M.E.Basımevi, İstanbul, 1991.
6) Werner Keller, Und die Bibel hat doch recht (The Bible as History; a Confirmation of the Book of Books), New York 1956.
7) G. Ernest Wright, "Bringing Old Tes tament Times to Life", National Geographic, Vol. 112, Aralık 1957.
---------- Mesajlar Birleştirildi at 19:37 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 19:33 ----------
BİR DE BU KONUNUN BİLİMSEL YÖNÜ VAR.
Yaygın kanının aksine, kağıt üzerinde eşcinsellik, tıbben bir hastalık olarak görülmeye devam ediyor. En azından Uluslararası Hastalık Dizini'nin (ICD) F66 kodlu maddesine bakıldığında karşımıza 'cinsel gelişim bozukluğu' adlı bir hastalık çıkıyor. Bu hastalık, cinsel tercih konusunda kararsız kalmış bireyin depresif ya da sinirli olması şeklinde tanımlanıyor.
Dünya genelinde tıp doktorları için başvuru niteliğindeki bu dizinde yer alan maddenin geri çekilmesi gerektiği konusunda bilim insanlarının baskısı artıyor. Son onyıllar boyunca yapılan psikolojik ve epidemiyolojik (hastalıkların ortaya çıkışı ve yayılımı) çalışmalara bakıldığında uzmanlar eşcinselliğin bir hastalık olarak sınıflandırılmasını doğrulayacak herhangi bir bulguya rastlanmadığını belirtiyor.
Dünya Sağlık Örgütü'nün konuyu incelemek için oluşturduğu ve ABD'li Susan Cochran'ın başını çektiği, farklı ülkelerden uzman doktorları kapsayan çalışma grubu geçen ay bir rapor yayınladı. Çalışma grubu raporda, F66 kodlu maddenin 2017 yılında yayınlanacak yeni ICD listesinden çıkartılması yönünde bir çağrıda bulundu.
Raporda en son 1990 yılında hazırlanan sınıflandırmanın değişmesi gerektiğine, eşcinsellikle ilintili hastalığı doğrulayan herhangi bir bulguya rastlanmadığına değiniliyor.
Rapor, eşcinsel eğilimin ortaya çıkmasıyla ilgili "stresin" tamamen toplumsal dışlanma kaynaklı olabileceğini ifade ediyor. Yoksulluk kaynaklı stres nedeniyle, yoksulluk, Dünya Sağlık Örgütü tarafından "hastalık" olarak tanımlanmıyorsa, eşcinsellik konusunda da aynı tutum izlenmeli, deniyor.
Raporda ayrıca ICD listesindeki tariflerin, stres kaynaklarının yanlış teşhisi ve buna bağlı yanlış tedaviye yol açabileceği vurgulanıyor.
Örgüte üye 170 ülkenin bu çağrıya nasıl cevap verecekleri ise daha belirsiz.
Dünya Sağlık Örgütü'ne bağlı olan ülkelerde ortaya çıkan hastalıklarda, sigorta, tıbbi arşiv ve klinik araştırma konularında kullanılmak üzere ilgili ICD sınıflandırma koduna başvuruluyor.
Rapora ulaşmak için tıklayabilirsiniz (İng.).
BİLİM-SOL