Neyı yasıyoruz?

Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Genel Tartışma Alanı kategorisinde SenexIratus tarafından oluşturulan Neyı yasıyoruz? başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 2,489 kez görüntülenmiş, 14 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Genel Tartışma Alanı
Konu Başlığı Neyı yasıyoruz?
Konbuyu başlatan SenexIratus
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan evrensel-insan

SenexIratus

Üye
Yeni Üye
Katılım
14 Kas 2009
Mesajlar
138
Tepkime puanı
1
Puanları
18
Yaş
77
KADIN VE ERKEK VUCUDUNDAN HAREKETLE EVREN TASAVVURU

Kadin vucudundan hareketle konusacak olursak, kadin maddenin ic yapisini icgudusel olarak bilir. Ve bir numara olmadigini gormustur. Yani bir insan bacagi kadin icin hic de onemli bir organ degildir cunku kadin cok iyi bilir ki tum insanlarin bacagindan kil cikar fakat sadece kadinlar killarini alirlar. kadinlarin genelde evrenin anlamsiz oldugunu dusunmesi de buna baglidir. Maddenin kendisi kadindir adeta. Kendini anlamsiz bulan kadin bunu tum evrene yansitmaktadir.

Diger yandan erkek, kadin vucudunun guzelligine hayrandir. Kadin vucudunu anlamlandiran, uzerine dusunen, kafa yoran canlidir erkek. Ask budur; sende olmayani dusuncende yaratirsin tasarlarsin kurarsin dusunursun. O yuzden cok dusunenlere ”asik misin?” denir. Kafasinda sevdigi insani kurgulamaktadir. Bu baglamda genelde erkek, evrene de anlam bicer. Cunku maddeyi anlamaya calismaktadir.

Sonuc olarak, perdenin arkasinda olan biteni yalnizca erkek merak eder cunku o bunun bilgisine sahip degildir. Kadin ise perdenin arkasinda ne olduguna dair kendi bedeninden hareketle icgudusel bir cevaba sahiptir dolayisiyla evrenin arkasinda bir hakikat aramaz. Kendi acisindan haklidir da: Hangi kadin kendi bedeninin arkasinda bir hakikat ararki onca agdadan sonra?

KIM HAKLI - KIM KAZANDI?

Gunumuz dunyasinda su aciktir ki kadin hakli cikmistir. Gunumuzde bir erkegin hakikati varsa bile, elbet ona yolculugunun bir yerinde o hakikati harcatirlar, dusurturler, kaybettirirler. Sophist Gorgiasin dedigi gibi “hicbir sey yoktur, olsa da bilemeyiz, bilsek de ifade edemeyiz.” Tam bir disi gorustur ve gunumuz dunyasinda bu motto islemektedir.

CEVRENIN BIREY UZERINDEKI ETKISI

Insan, insan olabilmek icin hem kendisi ile hem de diger insanlarla surekli bildirisim halinde olmalidir. Fakat bu bildirisimi kiminle yaptigi cok onemlidir. Insanin cevresindeki insanlar o insanin aynasi oluverir. cevresinde derme catma ipe sapa gelmez insanlar bulunan bir kisiden mukemmel bir kisilik beklemek guctur. O da yozlasacaktir. Gunumuz dunyasinda insanlarin %99u asagiliktir. Iyi insanlar da artik koselerine cekilmislerdir. Kucuk odalarinda dunyayi ya da sadece kendilerini kurtarma planlari ile ugrasmaktadirlar. Dolayisiyla biz bugun artik nereye baksak asagilik insan gormekteyiz. Kimle bildirisim icine girsek bir asagiliklikla karsilasmaktayiz. Basit cikarlar icin inanilmaz seyleri feda edebilen insanlarla yasamak zorundayiz. 5tl icin insan olduren insanlarla omuz omuza yasamaktayiz. Bu kosullar altinda yetisen hicbir bireyin saglikli olmasi mumkun gozukmemektedir.

FELAKETIN NERESINDEYIZ?

Oyle bir noktadayiz ki, burasi cizginin sonudur. Buradan sonra susmak gerekir. Susmak ve beklemek gerekir. Yakinda olacaklari sebatla karsilamak gerekir. Insanlarin birbirlerini bir hic icin yokedislerini sessizce ve sukunetle izlemek gerekir. Bu oyun artik kim hakli kim haksiz oyunu degildir. Oyun artik olmek ve hayatta kalmak arasinda oynanan bir oyundur.

KIMLER KURTULACAK?

Dolayisiyla bu noktada en az hasar alan kisi galip cikacaktir. En az hasari alan kisi de muhtemelen en az sayida insanla bildirisim icinde olan insan olacaktir. Yani tek cikar yol insan olusumuzdan kulturlu birer varlik olusumuzdan buyuk olcude odun verip sadece kendimize kanalize olmaktan ve belirli sayida seylere tutunarak yasamaktan gecmektedir. Yoksa 5tl ugruna katledilmek icten degildir.

Cozum yolunu insanlari kullanmakta bulanlar da aldanacaklardir. Cunku onlarda kullanirken kullanilmaktadir ve kullanilma surecleri bittiginde burusturulup cop kutusuna atilacaklardir. Bu onlari sasirtmamali cunku bu surec eskiden beri islemektedir: ava giden avlanir.

SEVGININ GUNUMUZDEKI YERI

Sevgi canliliktir. Sevginin olmadigi yerde ise olum vardir. Can veren sey sevgidir, kanli canli gozuken insan sevgi doludur. Gunumuzde artik sevgi kalmamistir. Insan-insan sevgisi artik aliskanlik olarak tanimlanmaktadir. Hepimiz yalniziz. Hersey yok olur, herkes olur; surekli bir kayip soz konusudur. Hepimiz eninde sonunda yalnizizdir. Tutunacak, dayanacak, sirtimizi yaslayacak hicbirsey veya hicbir kimse yoktur. Hersey gecicidir. Kalici olan birsey yoktur. Karsinizdakinin cikarlarini karsilayamadiginiz anda hiclestirilirsiniz.

Insan-tanri sevgisi ise butunuyle yitirilmistir. Bu konudan bahsetmeye gerek bile yoktur, o tren kalkali 1000 yillar oldu. Bu dunyanin gecerli dili artik paradir.

PARANIN GUNUMUZDEKI YERI

Ilk icat edildiginde simdiki kadar canavar olmayan para aslinda takas usulu alisverise alternatif olarak gelistirilmis masum bir yontemdi. Simdi ise (ki bu Amerikanin bir dunya gucu oldugu donemden beri boyledir) Para, seks ve savas ile yakin baglantilidir. Gunumuzde, temelde parayi karsi cins ile seks icin, ayni cinsi ise yok etmek icin kullaniyoruz. Cunku gunumuzde bir flortun parasiz gerceklesmesi ya da karalayacagimiz insanin mahkemeye verilip hiclestirilmesi, yok edilmesi parasiz mumkun gozukmemektedir.

OLUM NEDIR

Tum bu onermelerden hareketle, denebilir ki olum insanin basina gelebilecek en iyi fenomendir. Evet olen kurtuldu. Kalanlar ise aci cekmeye devam eder. Bu baglamda intihar etmek ruyadan uyanmak gibidir. Kabus goruyorsan; cikmayi da biliyorsan cikacaksin, bile bile ladesin anlami yok.


Olen iyi insanlar bu hayatin kendilerine gore olmadiklarini gorup intihar edebilir. Cogunluktaki asagilik insanlar ise olumle kendi kiyametlerini yasar. Fakat sonunda varacaklari yer aynidir. Hepsi eninde sonunda huzura erer. bu da Yuce Allahin Evrendeki en asagilik en anlamsiz en degersiz en vahsi canli olan insana bir lutfudur. Insan ne kadar asagilik olsa da Yuce Allah tarafindan masum bir arinin sevildigi gibi sevilir.
 

köle

Üye
Yeni Üye
Katılım
14 Eyl 2009
Mesajlar
146
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
39
Kıllı bacakla başladı, bir ara insanların yüzde 99u aşağılıktır dedi en sonda da allaha sığınalım huzura erelim gibisinden bitirdi. Bunların haricinde birşey yazdıysan ben görmedim çünkü yazı konsantre olunacak gibi değil. Gerçekten saçmaydı, teşekkürler.
 

SenexIratus

Üye
Yeni Üye
Katılım
14 Kas 2009
Mesajlar
138
Tepkime puanı
1
Puanları
18
Yaş
77
"konusmasini ve dinlemesini bilmiyorlar." Herakleitos
"kopekler tanimadiklarina havlarlar." Herakleitos

Musamma ve saygi felsefenin zeminidir. felsefe ve daha da temel bir unsur olan bildirisim bu 2 ayagin ustunde durur. bunlari kaybedersek bildirisim mumkun degildir. varsa yorumlarimizi buna gore yapalim. aslina bakilirsa bu konusma sanat eseri kapsaminda cevabi olmayan bir soru gibidir. eger illa cevap vermek isteyeniniz cikarsa lutfen ayni turden bir sanat eseri ile karsilik veriniz ki celiski degil karsitlik olussun buradan da senteze varilabilsin. cunku bilindigi uzere diyalektik karsitlar arasinda kurulur, celiskiler arasinda kurulmaz. tesekkur ederim.
 

Nejdet Evren

Kahin
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2008
Mesajlar
3,589
Tepkime puanı
179
Puanları
63
Yaş
60
düşünceleri tartışmak, düşünceleri yargılamaktan daha zordur. insan kategorize edildiğinde kategorize edenin ön-yargılarından kurtulamaz; bu nedenle, ne cinslerin yek-diğerine ne de insanın kendisine ve diğer cinslere karşı durumu değildir tartışılan; bu bilinmeli ve düşün-sel bunun üzernde inkişaf edilmelidir derim.
 

köle

Üye
Yeni Üye
Katılım
14 Eyl 2009
Mesajlar
146
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
39
Hayatta kimsenin düşüncelerini yargılayamadığınız ama hep tartıştığınız için sorunlar bitmiyor. Ön yargılardan kurtulmak, insanların değerini tartışmamak, fikirler üzerinden gitmek falan filan. Bir kaç senedir aynı masalları dinlemekten bıktım usandım. Ne yaptığımı o kadar iyi biliyorum , bir tek sizlere anlatamadım. Sonunda alıp başımı gittiğimde çözülecek herşey o ana kadar sabrediyorum. Bu arkadaşın yazdığı yazı komple saçmadır, sizin araya girip akıl vermeniz de saçmadır. Ve hayatınız boyunca bu akdar net bir yorumu bir daha asla duymayacaksınız, çünkü bu yorumları yönetimin engellediği ya da engelleyeceği yerlerde dolaşıcaksınız.

Bana saçma yazmışsın diyen birine, ya da şahsım üzerine birşeyler söyleyen birine son vereceğim tepkiler sizinkiler gibi olur. Çünkü fikirlerimden öte buraya asla dökemediğim bir can taşıyorum ve birileri ona ulaşmaya çalışıyor.
 

Nejdet Evren

Kahin
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2008
Mesajlar
3,589
Tepkime puanı
179
Puanları
63
Yaş
60
yanlış görüğüm bir edimi değerlendirirken başkalarının bu değerlendirmeyi nasıl algılayacaklarına önem versem de bu o algılayıcıları kırmamak adına olabilir; ancak onların tersine eleştirilerinden dolayı değildir. "saçma" tanımı bir değerlendirme değildir; karşı-tez de değildir.
 

köle

Üye
Yeni Üye
Katılım
14 Eyl 2009
Mesajlar
146
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
39
Başkalarını kırmayı göze alabildiğin gün, sana saçma gelen birşeyi hayatında ilk kez herhangi bir süzgeçten geçirmeden "bu çok saçma" şeklinde söyleyebileceksin. Muhtemelen sonrasında çok fazla başlığa yazmayacaksın, çok belli şeyleri yazıp savunacaksın ve başkaları eleştirilerimi nasıl değerlendirecek, kırılacak mı şeklinde düşünmeyeceksin. Tabi çok uzak şeylerden bahsettiğimin farkındayım ama yine de yazıyorum.
 

SenexIratus

Üye
Yeni Üye
Katılım
14 Kas 2009
Mesajlar
138
Tepkime puanı
1
Puanları
18
Yaş
77
sacma nedir?

'sacma' dan bahsedip duruyorsunuz sayin kole, peki sacma nedir? sacmayi kullanirken gundelik manada mi kullaniyorsunuz? Yoksa "sacma"nin Tanriya goturen yol oldugunu bilerek mi kullaniyorsunuz? Bize 'sacma'dan ne anladiginizi soyleyebilir misiniz?

Sacmalamayi gundelik dildeki anlami ile kullaniyorsaniz eger, bilinmesi gerekir ki filozof sacmalamaktan korkmayandir. Komik duruma dusmeyi, orselenmeyi, gonul kirikliklarini, dayak yemegi goze alarak yola cikmaktir felsefe. Iyi bir filozof tum bu yollardan gecmistir. Sanilmasin ki filozoflara felsefenin anavatani Atinada iyi gozle bakiliyordu. Kimse onlari ciddiye almiyordu. Sokrates halkin arkasindan guldugu biriydi.

Ilk sacmalamalar olmasaydi, bugun ne felsefeden ne de bilimden bahsedebilirdik. simdi hanginiz mitolojilere inaniyor? hepiniz onlari 'sacma' goruyorsunuz. peki hangi degerlerle bunu soyluyorsunuz? bugunun degerleri ile. O gun ise mitoloji din mahiyetindeydi. Gunumuzde degersizlestirilmis mitoloji olmasa idi ne felsefe ne de bilim dogabilirdi. Bu baglamda sacmalamaktan korkmayalim. Herkes kendi gorusunu ortaya koyar, bu gorus zamanla verimli tartismalarla torpulenir ve belki de zamanla anlam-disi bir ifade olmaktan cikip anlam-li bir ifade haline donusebilir. Mesele goruslerdeki nuveleri gorebilmektir. Felsefecinin gorevi 'bu sacmadir' demek degildir. Bu siradan insanin soylemidir. Felsefeci o gorusun niye oyle olamayacagini, nerelerinde problemler oldugunu oturup tek tek cozer ayiklar ve buradan bir ilerleme kaydedilmis olur.

Terentiusun dedigi gibi, "insanim, insana ait olan hicbirsey benim icin yabanci degildir." Dolayisiyla hicbir gorus size o kadar yabanci degildir, anlasilmaz, agir da degildir. yeter ki neresinden tutacaginizi bilin.
 

SenexIratus

Üye
Yeni Üye
Katılım
14 Kas 2009
Mesajlar
138
Tepkime puanı
1
Puanları
18
Yaş
77
Albert Camus

''Insanin her gun yaptigi en iyi sey, intihar etmemeye karar vermektir.''
Albert Camus
 

SenexIratus

Üye
Yeni Üye
Katılım
14 Kas 2009
Mesajlar
138
Tepkime puanı
1
Puanları
18
Yaş
77
Albert Camus

"Yaşama umutsuzluğu yoksa yaşama aşkı da yoktur."

Albert Camus


"Bazılarının, sadece normal olmak için ne büyük çaba sarf ettiğini kimse fark etmiyor."

Albert Camus
 

SenexIratus

Üye
Yeni Üye
Katılım
14 Kas 2009
Mesajlar
138
Tepkime puanı
1
Puanları
18
Yaş
77
"Gerçekten önemli olan bir tek felsefe sorunu vardır, intihar. Yaşamın yaşanmaya değip değmediği konusunda bir yargıya varmak, felsefenin temel sorusuna yanıt vermektir. Gerisi, dünyanın üç boyutlu olup olmadığı, düşüncenin dokuz mu, yoksa on iki ulamı mı bulunduğu, sonra gelir."

Albert Camus
 

Turgut Saka

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
13 Eki 2009
Mesajlar
498
Tepkime puanı
0
Puanları
16
Yaş
41
intihar insanın kendisini öldürmesidir. peki bir insanın başka bir insanı öldürmesi de intihar sayılmaz mı?
başkalarının hayatını yaşıyoruz ya da başkaları bizim hayatımızı yaşıyor. hayatlar bu kadar iç içe geçmişken, benim hayatım diye bir şey mi var? rüyalarda bile kendimizi dışarıdan seyrediyoruz, bi kamera var fakat oradan kim bakıyor belli değil.
sabah vapura bine ben miydim, yoksa yaklaşık beş yüz kişi mi?
 
P

Pyramos

Ziyaretçi
Cevap: sacma nedir?

Terentiusun dedigi gibi, "insanim, insana ait olan hicbirsey benim icin yabanci degildir." Dolayisiyla hicbir gorus size o kadar yabanci degildir, anlasilmaz, agir da degildir. yeter ki neresinden tutacaginizi bilin.

Bu konu başlığı altındaki ilk yazı (1 nolu mesaj) banada saçma geldi. ancak sonra saçmanın ne olduğu konusundaki görüşleriniz durumu dengeledi. Saçma! işte bu sanırım insanlığın en büyük sorunu. saçma olan ne? olmayan ne? Düşüncemizi en son dayandırdığımız sağlam temel ne?

Bir filmde birileri sürekli birilerine saldırıyor ,öldürüyorlardı..adamın biri sordu; bunlar neden böyle ? bunu neden yapıyorlar ?

Diğeri cevap verdi; Doğdukları için intikam alıyorlar !
 

IdeaFante

Yeni üye
Yeni Üye
Katılım
21 Kas 2011
Mesajlar
76
Tepkime puanı
0
Puanları
6
Yaş
30
SenexIratus' Alıntı:
Olen iyi insanlar bu hayatin kendilerine gore olmadiklarini gorup intihar edebilir. Cogunluktaki asagilik insanlar ise olumle kendi kiyametlerini yasar. Fakat sonunda varacaklari yer aynidir. Hepsi eninde sonunda huzura erer. bu da Yuce Allahin Evrendeki en asagilik en anlamsiz en degersiz en vahsi canli olan insana bir lutfudur. Insan ne kadar asagilik olsa da Yuce Allah tarafindan masum bir arinin sevildigi gibi sevilir.

Bu aşağılık insanların kaynağı nedir, temeli nedir?

O insanlar kendi isteğiyle mi böyle oldular? Yoksa çevre mi onları o hale getirdi?

Maddeden başka hiçbir şeyin nesnelliği kavrayamadığımız bu dünyada neye sitem ediyorsunuz?

Biz bir tür robotuz ve yaptıklarımızı derecelendiren hiçbir şey yok! Çoğunluğun fikirlerine göre haklı ile haksız birbirinden ayırt edilebilir fakat sınır çizilemez! Sınır hiçbir şeyde çizilemez. Sınırı göremezsek göz kararıyla olguları ayırt etmek yüzde yüz doğru değildir ve yüzde yüz doğru olmayan bir yargı hiçbir şeye yaptırım uygulayamamalı. Ve bu maddesel yaşamda düşünce ürünü olarak insanların yarattıkları dışında insanların ortak olarak karar vereceği hiçbir şey yok. Biz buna burada karar veremiyorsak bu şans oyunundan farksız olmaz mı?

Kısacası yazının başı ve sonu arasında uçurum var.

Bariz bir tutarsızlık var ama bunu tutarsızlık olarak görmeyenlere hiçbir şey söyleyemem.
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
Sacmanin ne oldugu tamamen bir insanoglu yapilandirilmisligidir. Bu temelde neyin sacma olup, neyin olmadigi tamamen kisiye, onun verdigi anlam ve icerige, algisina, bilgisine v.s. gore degisken ve gorecelidir.

Buradaki gorecelilik sacma gibi algiladigi bir seyi, kisi daha sonra sacma olarak algilayamayabilir.

Olgu temelinde bir sacma ortakligi yoktur. Cunku sacmalik genelde, bir yorumdur ve sadece kisiyi baglar.

Konuya mantik temelinde bakarsak, bu temeldeki sacma; mantiksal bir degerlendirme olarak ele alinabilir. Bu da fikir, dusunce v.s. temelli numenal bir deger temelinde degil; bilimsel olabilirlik olasiliginin olabilmesi ile paralel bir degerlendirmedir.

Herhangi bir numenal degeri sacma bulan beyinler, onu sadece kendi akillarinin sartlanmis sinirlari ile degerlendirenlerdir. Cunku burada sacma olarak nitelenen bir numenal degerin, onu sacma olarak niteleyen tarafindan, kendi numenal sinirlarini asmasi ve algisizligi ve bilisselsizligi soz konusudur.

Ayrica bir seyi sacma olarak nitelemek, o seyi sorgulamadan ve degerlendirmekten "kacmak" ve algiya tasimamis olmaktir.
 
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç
Üst