Murat Bardakçı

Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Köşe Yazıları kategorisinde Objectivity tarafından oluşturulan Murat Bardakçı başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 3,931 kez görüntülenmiş, 17 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Köşe Yazıları
Konu Başlığı Murat Bardakçı
Konbuyu başlatan Objectivity
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan Objectivity

Objectivity

Kahin
Onursal Üye
Katılım
23 Ara 2012
Mesajlar
4,763
Tepkime puanı
319
Puanları
83
ERHAN Afyoncu'nun geçen gün Tarihin Arka Odası'nda Hegel konusunda ettiği bazı sözler felsefecilerimizin profesyonelini de, amatörünü de, heveslisini de, konuyu bilenini de, bilir geçinenini de pek bir hiddetlendirmiş; birkaç günden bu yana bana mesaj üstüne mesaj gönderiyorlar.

"Tinin özdekliği ve saltık denetimi; görüngübilim, tikelin idealize edilmesi, objektif düşünselciliğin nesnel anlatı ile kavranıp çözümlenmesinin kavramlaştırılması, evrensel bağlamda törel bilincin ussal-ereksel değişiminin edimselleştirilmesi çabaları, duyusal ve tekil olanın gerçekliği, olgusallığın birliği..." gibisinden derûnî ifadelerle dolu mesajlar...

Okuduğunuz bu kuru, ruhsuz ve takır-tukur sözler şaka falan değil! Hakikaten böyle lâflar ediyor ve bu şekildeki kelime yığınlarını kullanarak "felsefe" yaptıklarına, Hegel'i anlattıklarına inanıyorlar...

ANLAŞILMAK AYIPTIR!
Bana sorarsanız, Türkçe'yi uzaktan bile olsa andırmayan böylesine harf yığınlarının maksadı başka: Bir insan bu takırtılara meramı anlatmak değil anlatmamak için, daha doğrusu anlatamadığı zaman başvurur; söyleyecek sözü olmadığı zaman işte böyle tuhaflıkları vasıta edinir.

Bu yola gidenler her nedense günlük ve sıradan ifadelerde hepimiz gibi konuşur, meselâ karınları acıktığında "Bedenimin yaşamsal işlevlerini yerine getirebilmesi için azıksal alımda bulunması gerekiyor" gibisinden lâflar etmez, sadece "Acıktım!" derler. Aynı şekilde tuvalete gitmek ihtiyacı hissettiklerinde de her nedense mâlûm tuhaf lisanı kullanmaz, "Aldığım içeceklerin boşaltım sistemini devinime geçirmesinden dolayı sıvısal dış atılım gereksinimi duyuyorum" misâli anlam dolu sözler yerine sadece "Çişim geldi!" derler...

Zira, konuşmak hadi ne ise de, iş yazmaya gelince herkesin anlayabileceği şekilde cümleler kurmak onların gözünde büyük ayıptır! Yazdıklarının anlaşılmaması şarttır, anlayan biri çıktığı takdirde büyü bozulacak, sıradan biri olacaklar ama anlaşılmadıkları takdirde etrafta üstâd arayanların gözünde yüksek, pek yüksek ve ulaşılmaz bir yere gelmiş addedileceklerdir...

Kendi aralarında böyle kakofonik ifadeler kullanmaya çalışan zevâtın, "felsefe" bâbında başka tuhaflıklar da ettiklerinden bir okuyucumun gönderdiği mail sayesinde haberdar oldum:
Mevlânâ da felsefeye merak sarmış, Platon'u, Mlaton'u, falancayı, okumuş, onların tesiri altında kalarak "ussal" ve "tinsel" şiirler kaleme almış ama yazdıklarından bazıları fazla sorgulayıcı ve "heretik" olduğu için imha edilmişmiş!

HİÇ OKUYUP ETMEDEN...
Bu iddiayı, memleketimizin güzide felsefe yayıncılarından biri ortaya atmış... Kaynağı da, Mevlânâ'nın vakti zamanında batılı bir hatun tarafından güya tercüme edilmiş olan birkaç şiiri...
"Yakıldığı" ama bugüne kadar gelebildiği iddia edilen şiirlere bakıyorsunuz, hepsi ya Mesnevî'de yahut Dîvân-ı Kebîr'de mevcut olan beyitler...
Felsefeye itikadı itibariyle zaten karşı olan ve bu işi bir "oyalanma" gören Mevlânâ'yı felsefeci yapmalarının üstüne bazı eserlerinin yakıldığını iddia edip onu 16. asır Avrupası'nın Giardona Bruno'su ile karıştıran bu bilgi fukaralığına ne diyebilirsiniz ki? Mevlânâ'nın zamanından kalma elyazmalarının tamamının Konya'da muhafaza edildiğini, hattâ bazılarının tıpkıbasımlarının yapıldığını, tamamının artık Türkçesi'nin de bulunduğunu ve batı dillerine yapılmış tercümelerden medet ummanın lüzumsuzluğunu nasıl anlatacaksınız?

İşte, uydurma bir dille "El mâ'nâ fi batn-ı şâir" yani "Mânâ, şairin karnında" sözünü doğrularcasına yazıp çizmeye çalışan aydınlarımızın, daha doğrusu aydın olduklarını zannedenlerimizin vaziyeti: Mevlânâ'nın tamamı Türkçe'ye çevrilmiş olan eserlerini okumaya tenezzül etmeden, sufizm merakına düşmüş Avrupalı hatunların "tercüme" adı altında karaladıkları saçma-sapan lâfları Mevlânâ'ya ait zannediyor ve koskoca Mesnevî'yi "Şeytânî Âyetler" ayarına indiriyorlar!

Kaynak; haberturk.com/yazarlar/murat-bardakci/846469-felsefe-ve-mevlana

22.05.2013
 

Objectivity

Kahin
Onursal Üye
Katılım
23 Ara 2012
Mesajlar
4,763
Tepkime puanı
319
Puanları
83
[MENTION=4195]evrensel-insan[/MENTION] özellikle bu köşe yazısını sizin için paylaştım çünkü yazılarınızda bazen anlaşılmayan terimleri ardarda sıralıyor ve anlaşılmıyorsunuz. Bu köşe yazısı ile bu konuya bir kez daha dikkat çekmek istedim çünkü daha önce derinmavi de bunu yapıyordu fakat ricamızı dikkate alıp, şu an yapmamaya özen gösteriyor.

Örsan Öymen'in yazıları çok anlaşılır mesela demek ki felsefi terimleri anlaşılmaz bir şekilde sıralamak şart değil...Ne dersiniz?
 

birazdahaderinmavi

Kahin
Yeni Üye
Katılım
29 Ara 2011
Mesajlar
1,442
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
59
bu murat bardakçı, gidip biraz asıl yapmaya çalıştığı işi, yani tarihi ve tarihçiliği öğrenmeye çalışsa çok daha iyi olacak... ömründe g.w.f.hegel'e ait tek bir özgün pasajı anlamaya çalışmış mı acaba...?... çok kuşkuluyum...! belirsizliği siper edinerek (kendisine kim, hangi felsefeci, hangi anlaşılmaz e-mail metnini göndermiş, nereden bileceğiz...) ilgili ilgisiz kavramları arka arkaya dizip ''bakın, işte böyle anlaşılmaz olmak istiyorlar'' filan demeye çalışacağına, kimin hangi felsefi metnini eleştirmek istiyorsa, adam gibi eleştiremez miydi... felsefe tarihinde de, günümüz felsefesinde de, çetin felsefe metinleri vardır ; ama özellikle anlaşılmaz olmaya çalışan birine, kendi payıma rastlamadım... bu bardakçı, gerçekten bardakçılık yapsa, daha iyi olacak gibi görünüyor...
 

Objectivity

Kahin
Onursal Üye
Katılım
23 Ara 2012
Mesajlar
4,763
Tepkime puanı
319
Puanları
83
[MENTION=3289]birazdahaderinmavi[/MENTION] köşe yazısını paylaşmak ile anlatmak sitediğim bu durumdan rahatsız olan birileri var. Özellikle [MENTION=4195]evrensel-insan[/MENTION] yazılarında çok karmaşık cümlelere ve terimlere yer veriyor sonra da hiç kimse beni anlamıyor diyor. Anlamak için önce ne yazdığını anlamamız gerekiyor ki fikir yürütebilelim. Örsan Öymen'den de örnek verdim, köşe yazılarını çok anlaşılır bir dille yazıyor çünkü sadece bu terimler konusunda fikir sahibi olanlara değil geniş bir kitleye hitap etmeyi amaçlıyor yoksa O da karmaşık cümleler ile anlaşılmamayı seçebilir.

Şayet bizi bizim gibiler anlasa yeter gerisi boş diyorsanız yapacak birşey de yok tabi ki.

Murat Bardakçı bardakçılık yapsa buna şahsen ben çok üzülürdüm. Tarihçi olması başka konularda yorum yapmayacağı anlamına gelmiyor. Kullandığı dil sert ve biraz da ters biri olduğu için insanları çabuk kızdırıyor fakat benim fikirlerine değer verdiğim biri umarım bu önerinizi dikkate alıp bardakçılığa başlamaz:)
 

birazdahaderinmavi

Kahin
Yeni Üye
Katılım
29 Ara 2011
Mesajlar
1,442
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
59
neden üzüleceksiniz ki, kötü bir entellektüeli kaybeder ama belki iyi bir bardakçı kazanabilirdik... -)
 

phi

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
13 May 2008
Mesajlar
1,906
Tepkime puanı
174
Puanları
63
Felsefe zaten anlasilmazi anlamli kilmak icin kullanilan metoda denir bir bakima. Bardakcinin neye dem vurdugu ortada ve dogrudur. Populer felsefeciler cumlelerini anlamsizlastirmak yada farkli bir sekilde anlayabilecek elit bir tabakaya seslenmek icin cumle icerisine bir cok anlatim bozukluguna sebep olan kelimeler sıkistirirlar. Buda agir bir anlatim diline sebep olur. Bu agirlikta okuyucunun kafasini karistirir ve ilk okudugunda anlayamaz kavrayamaz. Bir kac kere okuduktan sonra aaa boyle demek istemis diyerek onu kutsallastirir yahut vay be adama bak ne demek istemiste ben anca anlayabilmisim der.
 

birazdahaderinmavi

Kahin
Yeni Üye
Katılım
29 Ara 2011
Mesajlar
1,442
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
59
bazı felsefe metinlerinin (örn. hegel'in tinin görüngübilimi..vb) zor anlaşılır, çetrefil ve çetin olduğunu, olabildiğini , zaten fark etmiş olabileceğiniz gibi, ben de kabul ediyorum... ama bu zorluğun, ''özellikle anlaşılmamaya çalışmaktan'' kaynaklandığı iddiasını kabul edemem... böyle bir çabanın, gerçekliği kavramanın ve ifade etmenin bir alanı olarak felsefenin varlığına ve yapısına aykırı olduğunu düşünüyorum... felsefecilerin, başka disiplinlerde görülen ölçünün çok ötesinde bir terminoloji düşkünlüğü gösterdiklerini de, gönül rahatlığıyla kabul edemem... eğer sn. bardakçı'nın iddiasını paylaşıyorsak ; bunu uygun bir örnek metinle ve açıkça somutlamalı, ortaya koymalı ve eleştirmeliyiz...
 

evrensel-insan

Kahin
Yeni Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
3,434
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
68
[MENTION=4195]evrensel-insan[/MENTION] özellikle bu köşe yazısını sizin için paylaştım çünkü yazılarınızda bazen anlaşılmayan terimleri ardarda sıralıyor ve anlaşılmıyorsunuz. Bu köşe yazısı ile bu konuya bir kez daha dikkat çekmek istedim çünkü daha önce derinmavi de bunu yapıyordu fakat ricamızı dikkate alıp, şu an yapmamaya özen gösteriyor.

Örsan Öymen'in yazıları çok anlaşılır mesela demek ki felsefi terimleri anlaşılmaz bir şekilde sıralamak şart değil...Ne dersiniz?

Bilemiyorum, benim kendi adima okuyup ta algilayamadigim yazi pek olmuyor. Zaten herhangibir yeri yanlis algilamama adina da yazarina yazisinda o kisim ile ilgili ne vermek istedigini soruyorum. Ayrica mesela ontoloji epistemoloji v.s. kavramlarini da O.Oymen kullaniyor. Cunku bu kavramlarin baska bir kullanimi yok ki!
 

sakal

Kahin
Yeni Üye
Katılım
8 Nis 2012
Mesajlar
2,000
Tepkime puanı
1
Puanları
38
ne yalan söyleyim,sitede yazılarını okurken notlar aldığım sözlüğe bakma ihtiyacı duyduğum tek yazar sizsiniz evrensel-insan..bahçenizde meyve ağaçları dolu,mahallenin çocuklarını(felsefe aşıklarını) uzaklaştırmak için elinizden geleni yapıyorsunuz..biraz günlük yaşantıda ki kelimeler kullansanız size basitlik vermez bilakis anlaşılır kılar....fazla terminoloji bir yerde sıkıyor ve anlama isteği de kırılıyor insanın..
 

evrensel-insan

Kahin
Yeni Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
3,434
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
68
ne yalan söyleyim,sitede yazılarını okurken notlar aldığım sözlüğe bakma ihtiyacı duyduğum tek yazar sizsiniz evrensel-insan..bahçenizde meyve ağaçları dolu,mahallenin çocuklarını(felsefe aşıklarını) uzaklaştırmak için elinizden geleni yapıyorsunuz..biraz günlük yaşantıda ki kelimeler kullansanız size basitlik vermez bilakis anlaşılır kılar....fazla terminoloji bir yerde sıkıyor ve anlama isteği de kırılıyor insanın..

Tamam buyur ornek ver,

Bilinc-suur degil
Bilissel-
Metafizik-
Ontoloji
Teoloji
Epistemoloji-
Bilimsel-
Ideolojik-
Inancsal- iki turlu hem olumlu/hem olumsuz
Fenomen-
Yeti-
v.s.

Evet ornek ver bunlar yerine sen ne kullanirdin?
 

sakal

Kahin
Yeni Üye
Katılım
8 Nis 2012
Mesajlar
2,000
Tepkime puanı
1
Puanları
38
çok basit,sözlük karşılıklarını..bunu yapmak zor değil..benimki sadece bir öneri,eleştiri değildi..
 

evrensel-insan

Kahin
Yeni Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
3,434
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
68
çok basit,sözlük karşılıklarını..bunu yapmak zor değil..benimki sadece bir öneri,eleştiri değildi..

Neden ben ogrendigim ve felsefe dilinde herkesin kullandigi bir kavrami sozlukten bakayim. Ben bilmesem zaten kullanmam. Ya da sozlukte sadece anlatimini verir, tek kelime olarak vermezki.
 

sakal

Kahin
Yeni Üye
Katılım
8 Nis 2012
Mesajlar
2,000
Tepkime puanı
1
Puanları
38
Ya anlatamadım galiba,sizin bildiğinizi herkes biliyor zaten,önemli olan burada yazılanlar genele hitap ettiği için biraz daha anlaşılabilir bir dilde olması..fenomen yerine gözlem veren deseniz anlam kaybı mı olur hayır..asgari bir insanda pek tabi anlar yazılanları..

size ait bir cümle..aldığım notlardan..

'' İşte Qua felsefesi,insanoğlunun tarihinde kendini buluş,kendine varış,kendini anlayış ve kendini(qua'yi) (ne) olarak ortaya koyduğunun ve başka bir ortaya koyan bir qui olmadığının farkına varış felsefesidir''

bunun gibi..şimdiye kadar en azından bu forumda Qua yı anlayabilmiş yada kabul etmiş bir tek üye tanımıyorum..
 

evrensel-insan

Kahin
Yeni Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
3,434
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
68
Ya anlatamadım galiba,sizin bildiğinizi herkes biliyor zaten,önemli olan burada yazılanlar genele hitap ettiği için biraz daha anlaşılabilir bir dilde olması..fenomen yerine gözlem veren deseniz anlam kaybı mı olur hayır..asgari bir insanda pek tabi anlar yazılanları..

Birincisi eger ben bir kavrami orada ilk defa kullaniyorsam, mutlaka aciklamasini yaparim. Nitekim sana ornek olarak verdigim her bir kavramin ilk kullaniminda aciklamasini yapmissimdir. Bu suna benzer, bir kere Avrupa Birligi diye aciklarsin ve sonra hep A.B. yazarsin.

size ait bir cümle..aldığım notlardan..

'' İşte Qua felsefesi,insanoğlunun tarihinde kendini buluş,kendine varış,kendini anlayış ve kendini(qua'yi) (ne) olarak ortaya koyduğunun ve başka bir ortaya koyan bir qui olmadığının farkına varış felsefesidir''

bunun gibi..şimdiye kadar en azından bu forumda Qua yı anlayabilmiş yada kabul etmiş bir tek üye tanımıyorum..

Ben bu cumleden once qua felsefewsini acikladim. qui yi de acikladim. kendini de acikladim. Ne yapayim her seferinde aciklanmaz ki. Ustelik acikladiklarim kendi basina basliktir.

Qua nin ne oldugu anlatilmis. Ogrenmek isteyen yaziyi okur ve anlamadigi yeri sorar, ya da kendine acik gelmeyen yeri sorar; ben de soruya gore aciklarim.

Sonucta yaziyi ben kendi duzeyim ile yaziyorum. Kimin ne kadarini nasil algiladigini bilemem ki. Ancak okuyanlar bana bir sey sorarsa ben anlarim. Mesela yukaridaki cumle, her okuyana gore bir algi verir ve bana sorulmazsa, ben bilemem ki ne algiyi kime verdigini.
 

Objectivity

Kahin
Onursal Üye
Katılım
23 Ara 2012
Mesajlar
4,763
Tepkime puanı
319
Puanları
83
Birincisi eger ben bir kavrami orada ilk defa kullaniyorsam, mutlaka aciklamasini yaparim. Nitekim sana ornek olarak verdigim her bir kavramin ilk kullaniminda aciklamasini yapmissimdir. Bu suna benzer, bir kere Avrupa Birligi diye aciklarsin ve sonra hep A.B. yazarsin.

Ben bu cumleden once qua felsefewsini acikladim. qui yi de acikladim. kendini de acikladim. Ne yapayim her seferinde aciklanmaz ki. Ustelik acikladiklarim kendi basina basliktir.

Qua nin ne oldugu anlatilmis. Ogrenmek isteyen yaziyi okur ve anlamadigi yeri sorar, ya da kendine acik gelmeyen yeri sorar; ben de soruya gore aciklarim.

Sonucta yaziyi ben kendi duzeyim ile yaziyorum. Kimin ne kadarini nasil algiladigini bilemem ki. Ancak okuyanlar bana bir sey sorarsa ben anlarim. Mesela yukaridaki cumle, her okuyana gore bir algi verir ve bana sorulmazsa, ben bilemem ki ne algiyi kime verdigini.

Çok anlaşılmaz ifadeler kullanmak sureti ile okuyan kişiyi konudan uzaklaştırıyorsunuz. Sizin düzeyinizi bilemiyorum fakat anlaşılamamaktan şikayetçiydiniz ben de yazım dilinizden kaynaklandığını farkettim. Yazdıklarınızı ya da ne anlatmaya çalıştığınızı tam anlayamadığımız için yorum da yapamıyoruz çoğu zaman bu kullandığınız kelimelerden de öte cümleleri de çok karmaşık kuruyorsunuz.

Anlaşılırsam büyü bozulur diye bir endişeniz var ise bilemem tabi ki...

Evrensel- insan zihniyetini anlatmak için buradasınız madem diğer birçok kişiden farklı olarak daha anlaşılır olmanız gerekmiyor mu?

Ayrıca yazınızı ilk kez okuyan birileri de olabilir, önceden açıkladıklarınızı nereden bilebilir ki ?
 

ls2

Kahin
Onursal Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
2,737
Tepkime puanı
180
Puanları
63
Bence anlamaya çalışmayın, anlarsanız ben gibi olursunuz;):p

Hem anlayacak birşey de yok emin olun. anladıktan sonraki halinizle şu an ki anlamamış haliniz aynıdır. çünkü anlatılan hiçtir.:confused::p
 

evrensel-insan

Kahin
Yeni Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
3,434
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
68
Çok anlaşılmaz ifadeler kullanmak sureti ile okuyan kişiyi konudan uzaklaştırıyorsunuz. Sizin düzeyinizi bilemiyorum fakat anlaşılamamaktan şikayetçiydiniz ben de yazım dilinizden kaynaklandığını farkettim. Yazdıklarınızı ya da ne anlatmaya çalıştığınızı tam anlayamadığımız için yorum da yapamıyoruz çoğu zaman bu kullandığınız kelimelerden de öte cümleleri de çok karmaşık kuruyorsunuz.

Anlaşılırsam büyü bozulur diye bir endişeniz var ise bilemem tabi ki...

Evrensel- insan zihniyetini anlatmak için buradasınız madem diğer birçok kişiden farklı olarak daha anlaşılır olmanız gerekmiyor mu?

Ayrıca yazınızı ilk kez okuyan birileri de olabilir, önceden açıkladıklarınızı nereden bilebilir ki ?

Tamam anlasildi, elimden geldigi gayreti gosterecegim. Yalniz benim amacim evrensel-insan zihniyetinden ziyade bu zihniyetin ortaya koydugu dogal/fenomenal zihniyetin zihinsel insanlik sorununu ortaya koymak.
 

Objectivity

Kahin
Onursal Üye
Katılım
23 Ara 2012
Mesajlar
4,763
Tepkime puanı
319
Puanları
83
Günümüzün en önemli problemlerinden birisi felsefecilerin anlaşılmamak istercesine çok fazla karmaşık bir üslup kullanmasıdır. Neden diye bu başlığı açmışım yıllar önce ve şu sonuca vardım. Tıpkı belli bir dili konuşan topluluk gibi farklı olduklarını hissettirmek istiyorlar yani "biz sıradan değiliz." :)Güzel de ne konuştuğunuz anlaşılmadan kitlelere ne mesaj vereceksiniz, çok merak ediyorum.

---------- Mesajlar Birleştirildi at 22:34 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 22:28 ----------

Ya anlatamadım galiba,sizin bildiğinizi herkes biliyor zaten,önemli olan burada yazılanlar genele hitap ettiği için biraz daha anlaşılabilir bir dilde olması..fenomen yerine gözlem veren deseniz anlam kaybı mı olur hayır..asgari bir insanda pek tabi anlar yazılanları..

size ait bir cümle..aldığım notlardan..

'' İşte Qua felsefesi,insanoğlunun tarihinde kendini buluş,kendine varış,kendini anlayış ve kendini(qua'yi) (ne) olarak ortaya koyduğunun ve başka bir ortaya koyan bir qui olmadığının farkına varış felsefesidir''

bunun gibi..şimdiye kadar en azından bu forumda Qua yı anlayabilmiş yada kabul etmiş bir tek üye tanımıyorum..

Bu bölümü okumamışım , gözümden yaş geldi.:)
 
Son düzenleme:
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç
Üst