MetaFelsefe Uzerine

Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Felsefe'ye Giriş kategorisinde evrensel-insan tarafından oluşturulan MetaFelsefe Uzerine başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 2,697 kez görüntülenmiş, 8 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Felsefe'ye Giriş
Konu Başlığı MetaFelsefe Uzerine
Konbuyu başlatan evrensel-insan
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan UpBot
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
Metaphilosophy, yani metafelsefe; felsefenin "otesindeki/arkasindaki" felsefe olarak "felsefenin felsefesi" olarak algilanir.





Felsefeden farkli olarak bilgi ve algiya sahip, bu kavramin sizce felsefeden farki nedir?

Hangi felsefenin felsefesidir?

Ya da evrensel onay almis bir felsefe algisi var mi ki, onun felsefesi olsun?

Ayrica gunumuzde felsefenin "bittigini/sona erdigini" soyleyen, soylemler de vardir.

Bu konudaki, dusunce, gorus,m bilgi ve fikirleriniz; nelerdir?
 

leprechaun

Üye
Yeni Üye
Katılım
15 Ocak 2012
Mesajlar
150
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
40
Metaphilosophy, yani metafelsefe; felsefenin "otesindeki/arkasindaki" felsefe olarak "felsefenin felsefesi" olarak algilanir.
verdiğiniz linkteki tanımı bu değil.

"Metafelsefe veya meta-felsefe, felsefenin konusunun, metodlarının ve amaçlarının felsefesidir. Yani felsefenin felsefesidir.

Çoğu kişi tarafından felsefenin bir dalından ziyade, felsefenin işleyişinin bir parçası olarak görülür. Başlıca sorusu: felsefe nedir?"

bunu meta-fizik ve metafizikte fizik ötesi o halde metafelsefe felsefe ötesi şeklinde bir algıya getirmeyin. bu felsefeye bir sınır çizmeye benzer. sizce aklın sınırı var mı?


Felsefeden farkli olarak bilgi ve algiya sahip, bu kavramin sizce felsefeden farki nedir?

Hangi felsefenin felsefesidir?

Ya da evrensel onay almis bir felsefe algisi var mi ki, onun felsefesi olsun?

Ayrica gunumuzde felsefenin "bittigini/sona erdigini" soyleyen, soylemler de vardir.

Bu konudaki, dusunce, gorus,m bilgi ve fikirleriniz; nelerdir?
dediğim gibi baştaki önkabulünüz hatalı ise sonuca varmak için soracağınız sorularda istenilen noktaya varamayacak sorular olur. bu "her şey peynirden oluşmuştur" ön kabulünden sonra "peynir nedir?" sorusunu sormak gibidir. çünkü bu hatalı ön kabül peyniri ne olduğuna dair farklı sonuçlara ulaştırır sizi.

bu sebeple hangi felsefenin felsefesi sorusu ön kabülün hatasına dayanıyor.
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
verdiğiniz linkteki tanımı bu değil.

"Metafelsefe veya meta-felsefe, felsefenin konusunun, metodlarının ve amaçlarının felsefesidir. Yani felsefenin felsefesidir.

Çoğu kişi tarafından felsefenin bir dalından ziyade, felsefenin işleyişinin bir parçası olarak görülür. Başlıca sorusu: felsefe nedir?"

bunu meta-fizik ve metafizikte fizik ötesi o halde metafelsefe felsefe ötesi şeklinde bir algıya getirmeyin. bu felsefeye bir sınır çizmeye benzer. sizce aklın sınırı var mı?


dediğim gibi baştaki önkabulünüz hatalı ise sonuca varmak için soracağınız sorularda istenilen noktaya varamayacak sorular olur. bu "her şey peynirden oluşmuştur" ön kabulünden sonra "peynir nedir?" sorusunu sormak gibidir. çünkü bu hatalı ön kabül peyniri ne olduğuna dair farklı sonuçlara ulaştırır sizi.

bu sebeple hangi felsefenin felsefesi sorusu ön kabülün hatasına dayanıyor.

Birincisi, ben turkce tanima gore vermedim. Etimolojik tanima gore verdim. Ben felsefenin bir dali da demedim. Metafizik ile de mukayese etmedim. Ayrica aklin siniri vardir. Aklin siniri, inanclar, ideolojiler ve etik yonlendirim ve yaptirimlardir. Siniri olmayan, o da bilinc ve farkindalik isteyen, dusuncedir. Bu dusuncenin bilincine varabilmek icin de, aklin sinirlarini asmak gerekir.

Sorulari, bir sonuca varmak icin sormadim. Dolayisiyle ortada bir on kabul de yoktur. Sonucta, felsefenin belirmis, belirtilmis belirli metodu ve amaci, evrensel onay almis olarak ta yoktur.

Ayrica metafizik, sadece fizik otesi degil; felsefenin varlik konusunu isleyen dalidir.

Siz isterseniz, once felsefenin ne oldugunu kendinize gore tanimlayin, sonra datanimladiginiz felsefenin konusunun, metodlarinin ve amaclarinin felsefesini de ayrica aciklarsiniz.

Ayrica meta, herhangibir seyin arka planinda olan anlamina gelir. Kisaca felsefenin felsefesidir. Ben bunu da belirttim zaten.

Metaphilosophy, also called philosophy of philosophy, is the study of the nature, aims, and methods of philosophy.-Alinti-

Metafelsefe, diger bir deyisle; felsefenin felsefesi, felsefenin metodlarinin, hedeflerinin, tabiatinin calismasidir. -Tercume-

Farkinda iseniz, konunun ingilizce linkini de verdim.
 

leprechaun

Üye
Yeni Üye
Katılım
15 Ocak 2012
Mesajlar
150
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
40
Birincisi, ben turkce tanima gore vermedim. Etimolojik tanima gore verdim.
ben verdiğiniz kaynakta böyle yazmıyor dedim. Türkçe linkte yazmıyor. ingilizce olanında çevirisini siz yapmışsınız: "Metaphilosophy, also called philosophy of philosophy, is the study of the nature, aims, and methods of philosophy.-Alinti-

Metafelsefe, diger bir deyisle; felsefenin felsefesi, felsefenin metodlarinin, hedeflerinin, tabiatinin calismasidir. -Tercume-"

takıldığım kısım felsefe ötesi şeklinde ki tanımlamadır ki bu akla bir sınır çizmeye benzer. ama siz aklın sını olduğunu zaten kabul ediyorsunuz.

Ben felsefenin bir dali da demedim. Metafizik ile de mukayese etmedim.
felsefenin dalı olduğunu söylediğinizi söylemedim ki! metafizikle mukayse ettiğinizide söylemedim. ancak metafizik kavramını meta ve fizik kelimelerinin anlamı içerisinde fizik ötesi olarak tanımlayanlar gibi algılayıp metafelsefeyi bu şekilde tanımlamak hatalı olur dedim. neden bu kadar keskinsiniz? siz fikrinizi söylüyorsunuz bende söylüyorum. ;)

Ayrica aklin siniri vardir. Aklin siniri, inanclar, ideolojiler ve etik yonlendirim ve yaptirimlardir. Siniri olmayan, o da bilinc ve farkindalik isteyen, dusuncedir. Bu dusuncenin bilincine varabilmek icin de, aklin sinirlarini asmak gerekir.
altı çizili yerler aklın sınırı değil aklı sınırlayan şeylerdir. ikisi farklı şeylerdir. ayrıca fazlasıyla eklektik konuşuyorsunuz. sınırsız olarak tanımladığınız düşünce akıldan bağımsız değildir ki! düşünen de akıldır. kaldı ki bilince varmak için aklın sınırlarını aşmak gerektiğini söylediğinize göre aklın sınırının aşıldığınıda ya da aşılabileceğini de söylemiş olursunuz. bu durumda aklın nasıl sınırı olur? öte durumda insanlığı bilinçsiz organizmalar olarak nitelemiş olursunuz.

Sorulari, bir sonuca varmak icin sormadim. Dolayisiyle ortada bir on kabul de yoktur. Sonucta, felsefenin belirmis, belirtilmis belirli metodu ve amaci, evrensel onay almis olarak ta yoktur.
ön kakül için bir sonuca varma isteği ön şart değildir ki! belirli bir olguyu baştan doğru kabul edip o doğru üzerinden ilerlemeye çalışırsanız bir ön kabulünüz olur. bu kötü bir şey değildir. zira matematik bile ön kabullere dayanır: aksiyom

ancak altı çizili yerleri kabul edebilmek mümkün değildir. felsefenin bir metodu ve amacı olmasaydı bunu inceleyecek bir alan olan metafelsefeden de bahsedilemezdi. kaldı ki felsefenin "varlığın kökeninin ne olduğu, Doğru Bilginin mümkün olup olmadığı, evrensel bir ahlak anlayışının olup olmadığı vs" gibi temel prablemleri vardır.

Ayrica metafizik, sadece fizik otesi degil; felsefenin varlik konusunu isleyen dalidir.
metafiziği fizik ötesi olarak tanımlamıyorum. bu şekilde ki genel algıdan kaynaklı, metafelsefeyi felsefe ötesi olarak tanımlamak hatalıdır diyorum. felsefenin ötesi yoktur. çünkü felsefenin alanına girmeyecek bir konu yokur.

Siz isterseniz, once felsefenin ne oldugunu kendinize gore tanimlayin, sonra datanimladiginiz felsefenin konusunun, metodlarinin ve amaclarinin felsefesini de ayrica aciklarsiniz.
felsefe yaşamın kendisidir. buna yeni bir tanım getirme zorunluluğu yoktur. ne felsefe ne de konusu ve metodu hakkında bir ayrıma düşmedim.

sorduğum gayet açık: metafelsefeyi felsefe ötesi olarak görmek doğru mudur? felsefenin ötesi olabilir mi?


Ayrica meta, herhangibir seyin arka planinda olan anlamina gelir. Kisaca felsefenin felsefesidir. Ben bunu da belirttim zaten.
işte bu hataya düşülmesin diyorum. meta sonrası demek, demek ki metafizik fizik ötesi, metafelsefe de felsefe ötesi demektir anlayışı hatalıdır. :)
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
ben verdiğiniz kaynakta böyle yazmıyor dedim. Türkçe linkte yazmıyor. ingilizce olanında çevirisini siz yapmışsınız: "Metaphilosophy, also called philosophy of philosophy, is the study of the nature, aims, and methods of philosophy.-Alinti-

Metafelsefe, diger bir deyisle; felsefenin felsefesi, felsefenin metodlarinin, hedeflerinin, tabiatinin calismasidir. -Tercume-"

takıldığım kısım felsefe ötesi şeklinde ki tanımlamadır ki bu akla bir sınır çizmeye benzer. ama siz aklın sını olduğunu zaten kabul ediyorsunuz.

Bakin, yazi benim dile getirdigim yazi olmam vasfiyla, yazida ne vermek istedigimin verdigim gibi algilanmamasi nedeniyle, ben neyi nasil dile getirdigimi acikliyorum. Siz kendi dusuncenizi dile getirmiyorsunuz, sadece benim dile getirdigimi degerlendiriyorsunuz. Bu degerlendirmeyi de benim dile getirdigim gibi algilayamadiginiz icin bu aciklamalari yapma geregini hissettim. Bir daha soyluyorum, etimolojik olarak meta yunanca bir on ektir ve turkcesi otesi, arkasinda yer alan v.s. anlamina gelir. Yalniz bu meta felsefedeki meta kullaniminin da bu anlamda dile getirildigi anlamina gelmez. O yuzden size verilen ingilizce tanimi da tercume ettim.


felsefenin dalı olduğunu söylediğinizi söylemedim ki! metafizikle mukayse ettiğinizide söylemedim. ancak metafizik kavramını meta ve fizik kelimelerinin anlamı içerisinde fizik ötesi olarak tanımlayanlar gibi algılayıp metafelsefeyi bu şekilde tanımlamak hatalı olur dedim. neden bu kadar keskinsiniz? siz fikrinizi söylüyorsunuz bende söylüyorum. ;)

Yine ayni algilama hatasi, ben metafizigin ayni zamanda varlik konusunu isleyen felsefe dali oldugunu da soyledim. Demek ki yanlis algiladiniz. Ayrica tanim benim degil; meta kelimesinin, yunanca anlaminin turkceye cevrilisi. Ayrica tecrubelerim ve gozlemlerin, Turkc de metafizigin sadece "fizik otesi" olarak algilandigini gosterdigi icin, ben metafizigin felsefenin varlik ile ilgilenen dali oldugunu da her zaman acikladim. Hatta bu konuda sirf bunu aciklayan basligim var. Dedigim gibi sen fikrini soylemek yerine, sadece benim dile getirdiklerimi degerlendiriyorsun ve ben oyle algiliyorum. O yuzden de dile getirdiklerimi vermek istedigim gibi degil de, yanlis algiladigini soyluyorum. Ilk mesajimda da bunu yaptim. Yani siz "sen boyle diyorsun" derken, ben "hayir oyle demiyorum" diyorum ve burada size ait bir fikir de goremiyorum, sadece benim dedigimi degerlendirmekten ve yanlis algilamaktan baska.

altı çizili yerler aklın sınırı değil aklı sınırlayan şeylerdir. ikisi farklı şeylerdir. ayrıca fazlasıyla eklektik konuşuyorsunuz. sınırsız olarak tanımladığınız düşünce akıldan bağımsız değildir ki! düşünen de akıldır. kaldı ki bilince varmak için aklın sınırlarını aşmak gerektiğini söylediğinize göre aklın sınırının aşıldığınıda ya da aşılabileceğini de söylemiş olursunuz. bu durumda aklın nasıl sınırı olur? öte durumda insanlığı bilinçsiz organizmalar olarak nitelemiş olursunuz.

Evet demek istedigim odur. Yalniz aklin siniri derken, dogal zihniyetteki siniri olarak belirtmek istedim. Cognitive science de beynin numenal yetisi ile ilgili aciklamalarda, akil ve dusunce ayni degildir. Aklin siniri akli sinirlamak ile olur. Yani diyelim bir ideolojiniz var ve onu savunuyorsunuz. O ideolojinin disinda kalana da ancak itiraz ediyorsunuz, yani savunu/itiraz ikilemi icindesiniz. Halbuki dusunce, savunmak/karsi cikmak yerine; sorgular, degerlendirir, arastirir; fark budur.

Bilincli olmamak demek bilincsiz anlamina gelmez, sadece o bilince erismemis anlamina gelir. Mesela Turkiye deki iscilerde isci bilinci yoktur. Teistlerde ateist bilinci yoktur. Cunku bilinc sorunlarin algilanabilmesine ve fark edilebilmesine yarar. Bu da o konuda bir beynin kendini gelistirmesi, sorgulamasi v.s. ile mumkundur. Yalniz konular bu sekilde dagiliyor ve detaylaniyor. Isterseniz actigim basliklardan konu ile ilgili basliklari bulur, konuyu yerinde ve basliginda yazisiriz. Cunku bu sekilde, ben yazacagim; siz benim dile getirdigime ya kabul ya red ile yanasacak, kendi fikrinizi dile getirmeyecek ve ben de dediklerimin algilanabilmesi adina aciklama yapmak durumunda kalacagim ve boylece konu dagilacak. Oyuzden benim dediklerime karsi cikmak yerine, basligini bulun ve orada kendi fikrinizi dile getirin ki, ben de sizin neden oyle dusundugunuzu algilayalim ve bu sekilde bir yazisma yerine bilgi alis verisi yapalim.

ön kakül için bir sonuca varma isteği ön şart değildir ki! belirli bir olguyu baştan doğru kabul edip o doğru üzerinden ilerlemeye çalışırsanız bir ön kabulünüz olur. bu kötü bir şey değildir. zira matematik bile ön kabullere dayanır: aksiyom

ancak altı çizili yerleri kabul edebilmek mümkün değildir. felsefenin bir metodu ve amacı olmasaydı bunu inceleyecek bir alan olan metafelsefeden de bahsedilemezdi. kaldı ki felsefenin "varlığın kökeninin ne olduğu, Doğru Bilginin mümkün olup olmadığı, evrensel bir ahlak anlayışının olup olmadığı vs" gibi temel prablemleri vardır.

metafiziği fizik ötesi olarak tanımlamıyorum. bu şekilde ki genel algıdan kaynaklı, metafelsefeyi felsefe ötesi olarak tanımlamak hatalıdır diyorum. felsefenin ötesi yoktur. çünkü felsefenin alanına girmeyecek bir konu yokur.

felsefe yaşamın kendisidir. buna yeni bir tanım getirme zorunluluğu yoktur. ne felsefe ne de konusu ve metodu hakkında bir ayrıma düşmedim.

sorduğum gayet açık: metafelsefeyi felsefe ötesi olarak görmek doğru mudur? felsefenin ötesi olabilir mi?


işte bu hataya düşülmesin diyorum. meta sonrası demek, demek ki metafizik fizik ötesi, metafelsefe de felsefe ötesi demektir anlayışı hatalıdır. :)

Anlasildi, neyse bu degerlendirmelerinize verdigim son yanit. Nedeni konunun dagilmasi ve sizin ne dusundugunuzun de ortada olmamasi. Ben on kabullerin kabulu ile ilgili dediginiz gibi bir algi vermedim. Benim dedigim, bilimsel olarak olgulasmis her hangi bir on kabulun, gozlem ile yanlislanabilirliginin bakiligidir.

Orada da denmek istenen o degildir. Mesela metafizik olarak varligin ne oldugunu insanoglu yuzyillardir tartismaktadir. Hic bir metod, amac v.s. de varligin ne oldugu tartismasini bitiremez. Bu temelde sizce varligin ne oldugunu oretaya koyma metod ve amaci nedir ve bunun bir evrensel-onay almis hali var midsir, varsa nedir? Eger bu boiyle olsaydi, hala idealizm ile materyalizm varlik budur tartismasi yapabilir miydi?

Kisaca bilimsel olmayan hic bir aciklama evrensel onay alamaz ve olgulasamaz. Bakin konu gene dagildi. Isterseniz bunu da basliginda yazisiriz. Ayni seyi tekrar soyluyorum, tanimlayan ben degilim; o tanim etimolojik olan bir tanim.

"felsefe yasamin kendisidir" size ait bir algi. Isterseniz felsefenin ne oldugunu size yuzlerce farkli beyinlerden yuzlerce farkli algi ile getirilen tanimlari sunabilirim. Bu da felsefenin ne oldugunun evrensel onay almis bir tanimi olmadigini gosterir.

Metafelsefeyi ne olarak gormek, sadece kisiye algi bir husustiur. Benim algimin boyle oldugu anlamini tasimaz. Mesela ben simdi size TDK sozlugunden bir kelimenin tanimini versem, siz otomatik olarak benim de o tanimi savundugumu, ya da kabul ettigimi mi dusunursunuz? Eger boyle bir dusunceye sahipseniz, yanilirsiniz. Cunku bir yerden alinti vermek, illa o lintinin verilen kisi tarafindan benimsendigi anlaminas gelmez. Kisaca bilgi vermek ile, kisinin kendi dusuncesini dile getirmesi farkini algilamak gerekir. Ayrica siz otesi kelimesinden ne algiliyor sunuz?

Eger bir hata varsa ve buna dusulmeyecek se; buna ancak kisinin kendisi karar verir. Cunku neyin hata olup olmamasi bir algi meselesidir.

Oyuzden son cumle sizin ya benim yazdiklarimdan kendi cikariniz, ya da kendi alginizdir. Cunku ben sizin kurdugunuz bagi kurmadim. Sadece "meta" on ekinin turkce karsiligini verdim. Hepsi bu. Metafizik te sadece fizik otesi demek degildir ve metafizik felsefenin varlik ile ilgili dalidir. Meta felsefenin de meta "otesi" anlaminin linkte nasil algilandigini tercumesi ile birlikte verdim.
 

glsezinrs

Kahin
Yeni Üye
Katılım
12 Ara 2010
Mesajlar
1,358
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
62
...Ayrica gunumuzde felsefenin "bittigini/sona erdigini" soyleyen, soylemler de vardir.

Bu konudaki, dusunce, gorus,m bilgi ve fikirleriniz; nelerdir?

Düşünebilme yetisi olan canlı var olduğu sürece felsefe bitmez..Meta felsefeye gelince, düşünceler üzerine düşünmeyi ve arka plan arayışlarını ifade ediyor olmalı..Epistemoloji nasıl bilginin bilgisi/bilimi ise meta felsefe de felsefenin felsefesi olsa gerek..Günümüzde felsefenin bittiği izlenimi, artık bilimle daha yakın ve içiçe olmasından, bir tür bilim felsefesi işlevine bürünmesinden kaynaklanıyor olabilir.Bu da normaldir.
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
Düşünebilme yetisi olan canlı var olduğu sürece felsefe bitmez..Meta felsefeye gelince, düşünceler üzerine düşünmeyi ve arka plan arayışlarını ifade ediyor olmalı..Epistemoloji nasıl bilginin bilgisi/bilimi ise meta felsefe de felsefenin felsefesi olsa gerek..Günümüzde felsefenin bittiği izlenimi, artık bilimle daha yakın ve içiçe olmasından, bir tür bilim felsefesi işlevine bürünmesinden kaynaklanıyor olabilir.Bu da normaldir.

Bir yerde evet. Post modernizmin, herseyi realiteden relativiteye tasimasi ve bilimin bilimsel olarak numenal yetiye ve dile el atmasi. Inanc, ideoloji, etik ve estetik temelli felsefeyi bitirme noktasina gelmistir. Cunku felsefenin en temel konusu olan truth (gercegin ne oldugu) konusu ve bunun dogrulanmasi inanctan ziyade bilginin konusu haline almistir. Bilhassa varliksal yanasimdaki "yoklama" girisimlerine ait olan pozitivizm ve isimcilik, metafizikten farklilasmistir.

Derrida ile basliyan bu donem; artik de- yani curutme, ayristirma, donemi olarak pozitivizmin anlamini olumluluktan olumsuzlga tasimistir.

Iste bu temelde bilinc ve farkindalik, sorunun bilinc ve farkindaligi ve algilanan sorunun, cozumu farkindaligi, bilgisi ve algisidir. Evrensel-insan zihniyeti de, bu gruba girer. Yani, artirma, ozdesleme, savunma/karsi cikma v.s. devri artik kapanmis, "ne nedir, neden odur, nasil olusturulmustur,m neden oyle olusturulmustur?" temelli kavram sorgulamasi devri baslamistir.

Cunku ister istemez felsefe, bir kavramin pesinde kosan ve onu sorgulamak yerine, tartisan bir iceriktedir.

Iste metafelsefede bu baglamda, felsefenin cozumu anlamina gelir. Yani felsefenin sorununu bilincsel ve farkinda olarak degerlendirme anlamindadir.

Bu da bilginin tartismasi, karsilastirilasi yerine, sorgulanmasi, iliskisi ve ortaya konumu devridir.
 

birazdahaderinmavi

Kahin
Yeni Üye
Katılım
29 Ara 2011
Mesajlar
1,442
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
59
felsefe, varlığın ve bilincin ve bunların en genel kavramlarının bütün ilişkileri içinde ve bütünüyle kavranıp ifade edilebilmesi yolunda, insanın ortaya koyduğu özel bir zihinsel etkinlik alanıdır... benim felsefenin ne olduğu konusundaki anlayışım budur... ama en az bunun kadar haklı başka felsefe tanımları da yapılabilir ve zaten yapıldı/yapılıyor da... bu tanımların birinin, belirgin bir şekilde öne çıkarak diğerlerini yok edemediğine bakılırsa, felsefenin kendi üzerine eğilip, ''felsefe nedir'' ana sorunu üzerinde felsefe yapması olanaklı olduğu kadar haklıdır da... eğer ''metafelsefe'' diye bir şeyden söz edilebiliyorsa içeriği ve kapsamı bu şekilde belirlenmelidir ... ama hemen fark edebileceğiniz gibi, bu da meta filan değil, düpedüz felsefedir... yani felsefeden sonra da felsefe vardır.......
 

UpBot

Kahin
Yeni Üye
Katılım
14 Ocak 2021
Mesajlar
1,017
Tepkime puanı
5
Puanları
38
Teşekkürler. Tartışmaya açık bir konu
 
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç

Yeni Mesajlar

Üst