Insanın "hayvan" karşısındaki karmaşası

Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Serbest Kürsü kategorisinde evadne_Ss tarafından oluşturulan Insanın \"hayvan\" karşısındaki karmaşası başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 1,355 kez görüntülenmiş, 3 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Serbest Kürsü
Konu Başlığı Insanın \"hayvan\" karşısındaki karmaşası
Konbuyu başlatan evadne_Ss
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan UpBot

evadne_Ss

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
27 May 2010
Mesajlar
41
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
39
öZDEŞLİK,BENZERLİK,YAKINLIK KAVRAMLARININ NELİKLERİNİN TARTIŞILMASI BİR YANA;
Kategorik açıdan bakıldığında varlıklar içinde insan denilene en yakın olan tür hayvanlardır.Bu benzeştirmede kullanılan en yakın unsurlar da, hayvanlarda da insanlar gibi duyusal ve "sinirsel" yapıların olmasıdır.
İnsan denilen,hayvana yöneldiğinde,yoğunluğuna bir kavram kargaşasını yaşıyor.Bazen hayvani olan dünyayı "olması gerekenin" ölçütü olarak ortaya koyuyor,bazen de "en-aşağılık" olanı anlatmak için,HAYVANİ/HAYVANCA sıfatını kullanıyor.Örneğin karıncaların,arıların oluşturduğu o muhteşem "organizasyonlar" karşısında "apışıp" kalıyoruz.Biz insan denilenler onca aklımıza,bilgi-bilim ve bilincimize rağmen ve onca tarihsel deneyime rağmen böylesi "sistemleri" kurmayı başaramadık.Doğanın "tek-kusurlu" varlığı olarak İNSAN-DENİLEN gözüküyor.
Dünya ve insan dışı bir varlık dünyaya gelse ve bu dünyanın en iyi-akıllı varlığı hangisidir sorusu üzerine bir araştırma yapsa acaba hangi sonuçlara ulaşırdı.Onca fabrikalar-bilgisayarlar-uçaklar yapıp da "bir-türlü" anlaşamayan insanı mı yoksa hayvanları mı seçerlerdi.Kuşkusuz seçimde "ölçüt" önemlidir.Onların ölçütü ne olacak sorusuna bize,benzediklerini ve ölçütlerinin de bizimkilerle aynı olduğunu varsaydığımızda bile seçimleri insandan yana olmazdı...
Bazen de,bazı insanları ve davranışlarını yermek için "düpe-düz" hayvanlık bu ya diyoruz... Bunu derkende "düşünmeyen-acımasız olan-kontrolsuüz insan ve davranışlarını böylesi bir sıfatla itham ediyoruz...
Oysa "kötü" davranışlar sergileyen bir insana "hayvan" demek,hiç-bir şekilde hayvanlar dünyasıyla "örtüşmüyor".. Çünkü hiçbir hayvan hiçbir zaman söylendiği ve imlenmeye çalışıldığı gibi "hayvanca" davranmaz... HAYVANCA davranan bunu başarabilen yine İNSANIN-KENDİSİDİR...
Peki bu durumda aynı varlık aynı anda nasıl oluyor da hem olması gereken ideal kalıp hem de en olmaması gereken "aşağılık" bir unsur haline dönüşü-veriyor.
Hayvan dünyasına yöneldiğimizde hangi yaklaşım biçimi doğru...Ve insan denilenin,hayvanlar karşısında bu karmaşayı yaşamsının nedeni nedir?
Bu karmaşa aslında İNSAOĞLUNUN HENÜZ KENDİSİNİ TAM OLARAK TANIMLAYAMAMIŞ OLMASINDAN kaynaklanıyor...Kendinde bu karmaşayı yaşayınca doğal olarak hayvan dedikleri karşısında da bocalıyor...
Bu temellendiriş doğrultusunda bir soruyla tartışmaya açmak istediğim konu şu:
Dünyaya "bırakılmanız-fırlatılmanız veya yaratılmanız" sırasında,size bu dünyadaki varoluş-biçiminizi seçme hakkı sunulsaydı,şu andaki bilinçlilik durumuna göre,bu dünyaya bir hayvan olarak mı yoksa bir insan denilen olarak mı gelmeyi seçerdiniz,NİÇİN?

alıntı..
 

Nejdet Evren

Kahin
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2008
Mesajlar
3,589
Tepkime puanı
179
Puanları
63
Yaş
60
hayvanca davranmak hayvana ilişkin değildir; insana ilişkindir; insan,hayvan,bitki vs tanımını yapan insan olduğuna göre...o zaman insan denilen canlı yer-yüzüne ne katmaktadır? bu soru kolay yanıtlanacak sorulardan olmasa gerek. Farklı şekilde sorabiliriz, insan denilen o kendini beğenmiş yaratık yer-yüzünü ne şekilde sömürmekte ve yk etmektedir? Onun tüm canlıya verdiği zarar nedir? onun varlığı yararlı mıdır yoksa zararlı mıdır? onu zararlı bir böceğe çeviren olgu nedir? İnsanın bunu yenmesi, doğa ile barışık olması olanaklı mıdır? İnsan bir canlı olarak nerededir? Nerde olması gerkir? İnsan nedir?
 

Nejdet Evren

Kahin
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2008
Mesajlar
3,589
Tepkime puanı
179
Puanları
63
Yaş
60
mikro dünyalardan günümüze uzanan 3.5 milyar yıllık zaman kesitinde insan denilen tür, soyutlama yapma yetisini geliştirerek makro dünyaların keşfine çıkmış görünmektedir. gerçekte ise milyarlarca galaksiler içerisinde samandan bir yolada -samanyolu- yürüyüşünü sürdürmektedir. ilk soru ya da ilkel soru nedir? "ne" sorusu hala güncelliğini koruyor ve peş-sıra "kim" sorusu takılıyor ardına...insan, kim olduğunu sorgulamaktan hiç yılmamış bir türdür; belki de onu diğer türlerden ayıran en büyük özellik bu olsa gerek...o, kimliğini ararken doğal tüm süreçler, canlılar ile kıyaslama yapmak zorundadır; değilse, onu asla keşfedemeyeceğini bilir. bilgi, insan türünün en büyük keşfidir...
 
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç
Üst